POLİTİKA - 28 Ekim 2022 Cuma 16:07

'Türkiye'nin Yüzyılı' toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önemli açıklamalar

A
A
A
'Türkiye'nin Yüzyılı' toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önemli açıklamalar

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Başı açık veya başı örtülü tüm kızlarımızın, hanım kardeşlerimizin eğitim ve çalışma haklarını güvence altına alacak, ayrıca aile kurumumuzu sapkın akımların tehdidinden koruyacak bir anayasa değişikliği teklifi hazırladık. İnşallah önümüzdeki hafta teklifimizi Meclise sunarak, aslında tabii bir hak olan bu konunun ülkemizin gündeminden, inşallah tamamen çıkmasını sağlayacağız" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Spor Salonu’nda gerçekleşen AK Parti “Türkiye Yüzyılı” Tanıtım Toplantısında konuştu. Konuşmasının başında katılımcıları selamlayan Erdoğan, "Cumhuriyetimizin birinci asrının son yılına girmeye hazırlandığımız şu günde, Türkiye Yüzyılının ahdi için bir araya geldik. İnşallah Cumhuriyetimizin 99'uncu yıldönümünün gururuyla birlikte, Türkiye Yüzyılını da milli hafızamıza kazıyacağız. Cumhuriyetimizin ilk yüzyılına, Anadolu topraklarındaki 900 yıllık varlığımızı sona erdirmek isteyen bir saldırının ardından giriş yapmıştık. Osmanlı Devletiyle birlikte milletimizi de topyekün tarihe gömmek isteyenler, bu defa, Çanakkale'de veya Kutü'l Amare'de olduğu gibi doğrudan karşımıza çıkmadılar. Bunun yerine en elverişli gördükleri aracı kullanarak Anadolu'yu işgale yeltendiler. Uzunca bir süredir devam eden savaşların yükü altında beli bükülen milletimiz, "yurdunu alçaklara uğratma sakın" diyerek, son bir silkinişle milli mücadeleyi başlattı ve zafere ulaştırdı” dedi.

Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun ilanıyla, kendi içinde pek çok merhaleyi ve mücadeleyi barındıran yeni bir döneme adım atıldığına vurgu yapan Erdoğan, "Tüm sıkıntıları ve kazanımlarıyla ilk yüzyılımızı geride bırakırken, önce milli mücadeledeki destansı meydan okumanın ve küllerinden yeniden doğuşun öncülerini selamlamak istiyoruz. İstiklal Harbimizin Başkomutanı, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere. Bizlere üzerinde özgürce nefes aldığımız bu vatanı armağan eden tüm kahramanlarımızı rahmetle, şükranla, minnetle yad ediyorum, Cumhuriyetimiz, maalesef, bu bir asırlık geçmişinin önemli bir kısmında, kendi içinde barışık yaşayamadı. Emperyalistlerin ülkemiz üzerindeki hesapları hiç eksik olmadı. Bu kirli hesaplarda kullanılan maşalar da hiç eksik olmadı. Ülkemiz, milli iradenin üstünlüğüne dayanmak yerine vesayet güçlerinin güdümünde kalan yönetimlerin elinde, altın kıymetinde yıllarını heba etti. Şehit Başbakan Menderes'in, 'Yeter söz milletin' diyerek başlattığı demokrasi ve kalkınma hamlesi, idam sehpasında kesintiye uğradı. Rahmetli Özal'ın "Devlet millet içindir" diyerek ülkeyi tekrar demokrasi ve kalkınma rotasına sokma girişimi, koalisyon dönemlerinin kaosu içinde kaybolup gitti. Aynı şekilde rahmetli Demirel'in, rahmetli Ecevit'in, rahmetli Erbakan'ın, rahmetli Türkeş'in ülke ve milletin hayrı için başlattıkları girişimler, hep darbe ve vesayet duvarına çarptı. Ülkemiz, vesayet yoluyla Cumhuriyetle demokrasiyi birleştirmekten hep kaçınan, hatta bunları birbirinin alternatifi gibi göstermeye çalışan bir zihniyetin elinde ciddi sıkıntı çekti” açıklamasında bulundu.

“Sanılmasın ki bu 20 yıl dikensiz gül bahçesi misali, sadece çalışmakla geçti”

Türkiye’nin tarih boyunca önemli sınavlar verdiğine dikkat çeken Erdoğan, ”Milletimizin teveccühüyle ülkeyi yönetme sorumluluğunu üstlendiğimiz 2002 Kasım'ında, işte böyle bir Türkiye mirası devraldık. Elbette Cumhuriyetimizin ilk 80 yılında da başlatılan, bir kısmı neticeye ulaştırılan güzel işler vardı. Ama ülkemizin ulaşmış olması gereken kalkınma ve milletimizin sahip olması gereken demokrasi seviyesiyle, bulunduğumuz yer arasındaki fark çok büyüktü. Biz işte bu anlayışla, Türkiye'yi 20 yıl boyunca, hep "durmak yok, yola devam" diyerek büyüttük, geliştirdik, güçlendirdik, zenginleştirdik. Tıpkı 15 Temmuz'da olduğu gibi, yeri geldiğinde bize canı pahasına sahip çıkan milletimizin desteğiyle, ülkemizin asırlık kayıplarını 20 yılda telafi edecek çalışmalar gerçekleştirdik. Sanılmasın ki bu 20 yıl dikensiz gül bahçesi misali, sadece çalışmakla geçti. Yurt içinde ve yurt dışında, emperyalistlerin, vesayetçilerin ve darbecilerin ne kadar aparatı varsa, hepsi de üzerimize salındı. Yeri geldi bildiriler yayınladılar, yeri geldi tuzaklar kurdular, yeri geldi bürokratik oligarşiyi, yeri geldi terör örgütlerini harekete geçirdiler, hatta partimizi kapatmaya kalktılar” diye konuştu.

"Bunlarla kalmayıp doğrudan silaha da sarıldılar. Biz hiçbir zaman şikayet etmedik, hep mücadele ettik" diyen Erdoğan, "Demokrasi ve kalkınma adımlarımıza çelme takılmaya çalışıldığında, çözümü sadece milletin sinesinde, milli iradenin gücünde aradık. Cumhuriyetimizin ilk yüzyılının en kritik demokrasi ve kalkınma atılımını, her türlü siyasi-sosyal sınıflamaların ötesine geçen bir ortak akılla, ortak iradeyle, ortak vicdanla gerçekleştirdik. Geçmişte ayrıştırılmaya, hatta çatıştırılmaya çalışılan kim varsa, Türkiye'nin ilk yüzyılının son 20 yılına sığdırdığımız bu büyük devrime katkı vermiştir. İnancından dolayı dışlanan Müslüman'ın, dilinden dolayı ayrımcılığa uğrayan Kürt'ün, meşrebinden ötürü baskı gören Alevi'nin, haksızlığa maruz kalan bu toprakların evladı Hristiyan ve Yahudi'nin. Kısaca bu ülkede vesayetin gadrine uğrayan kim varsa herkesin yanında olduk, mücadelesine destek verdik, kayıplarını telafi ettik” diye konuştu.

“Ayasofya'yı Fatih'in emanetine uygun şekilde yeniden Cami olarak hizmete açmış olmamız küresel vesayete karşı gerçekleştirilmiş bir büyük meydan okumadır”

Ayasofya’nın yeniden cami olarak hizmete alınmasının bir meydan okuma olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Sadece nesillerin hayali olan Ayasofya'yı Fatih'in emanetine uygun şekilde yeniden Cami olarak hizmete açmış olmamız bile, küresel vesayete karşı gerçekleştirilmiş bir büyük meydan okumadır. Kendisini hangi ideoloji, inanç ve köken kavramıyla ifade ederse etsin, bu tarihi dönemde hakkın, hakikatin, doğrunun yanında yer alan her bir vatandaşıma şükranlarımı sunuyorum. Ne diyor gönül sultanı: Aşk ile yürüyen sırtında dünyayı taşır, aşksız yürüyen beden diye ceset taşır. Evet, biz bu 20 yılda aşk ile yürüyerek ülkemizi hedeflerine taşıdık, milletimizi hayallerine kavuşturduk. Aşk ile çalışarak milli iradeyi güçlendirerek, vesayeti adım adım gerilettik. Demokrasiyi kökleştirerek, darbelere zemin hazırlayan şartları birer birer ortadan kaldırdık. Güvenliği sağlayarak, insanımızın bugününü huzurla yaşamasını, geleceğine umutla bakmasını temin ettik” değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye’nin dış politikada önemli kazanımları olduğuna dikkat çeken Erdoğan şunları söyledi:

“Ekonomiyi büyüterek, refahı tabana yaymak suretiyle ülkemizi tüm fertleriyle birlikte zenginleştirdik. Üretimi yaygınlaştırarak, sanayiden tarıma her alanda istihdama, işe, aşa erişimi kolaylaştırdık. Sosyal destekleri artırarak, ihtiyaç sahibi tüm vatandaşlarımızı "insanı yaşat ki devlet yaşasın" anlayışıyla kucakladık. Yönetim sistemini değiştirerek, iki asırlık arayışa cevap verecek bir büyük reformu hayata geçirdik. Dış politikamıza şahsiyet kazandırarak, devletimizin gücünü, bayrağımızın şanını, milletimizin itibarını yükselttik. Velhasıl, her alanda Cumhuriyetimizin ilk asrının eksiklerini giderecek, ikinci asrının hazırlıklarını tamamlayacak eser ve hizmetler ortaya koyduk. Böylece, takip eden değil, takip edilen bir ülke haline geldik. Bugün Türkiye Yüzyılı için milletimizin karşısına, işte böyle bir müktesebatla, işte böyle bir karneyle, işte böyle bir mirasla çıkıyoruz."

“Hiçbir beşeri hırsımız, hiçbir dünyevi kaygımız, hiçbir beklentimiz olmadığının bilinmesini isterim”

“Milletimize kazandırdığımız eser ve hizmetleri, ona minnetimizi ifadenin sadece bir girizgâhı, sadece bir dibacesi olarak görüyoruz” diyen Erdoğan, "Ömrümüzün 40 yılını siyasetçi, belediye başkanı, Başbakan ve cumhurbaşkanı olarak hizmetine adadığımız insanımızın hakkını ne yapsak, ne etsek ödeyemeyeceğimizi biliyoruz. Türkiye Yüzyılı vizyonumuz, bu borcun ifası yolunda aşkla girişilmiş yeni bir gayrettir. Dünyanın yeni ve hayati meydan okumalarla karşı karşıya olduğu şu dönemde, Türkiye Yüzyılı programımızla, Cumhuriyetimizin yeni yüzyılına güçlü bir başlangıç yapmak istiyoruz. Bizim açtığımız her yol gibi, Türkiye Yüzyılını da milletimizin zirveye taşıyacağından şüphe duymuyoruz. Milletimizin bizi her türlü makama taşıdığı bir konumdayken, Türkiye Yüzyılı vizyonunu hayata geçirme karşılığında tek arzumuz, şöyle kalpten kopup gelen bir 'Allah razı olsun' duasını duymaktır. Milletimize hizmet yolculuğumuzu Türkiye Yüzyılı ile zirveye çıkartıp ardından da inşallah mücadele bayrağını devredeceğimiz gençlerimizin adım adım bu vizyonu inşasına şahitlik edeceğiz. Bunun dışında başka hiçbir beşeri hırsımız, hiçbir dünyevi kaygımız, hiçbir beklentimiz olmadığının bilinmesini isterim” açıklamasında bulundu.

“12 Eylül darbesi Anayasasının raf ömrü çoktan dolmuştur”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Milliyetçi Hareket Partisi'nin değerli Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye ve arkadaşlarına, bugün burada bir araya gelmemize vesile olan Türkiye Yüzyılı'nın inşası sürecine Cumhur İttifakı çatısı altında verdikleri samimi ve güçlü destek için hassaten şükranlarımı sunuyorum. Geçtiğimiz 20 yılda ülkemize eğitimden sağlığa, ulaştırmadan enerjiye, sanayiden tarıma her alanda tarihi eser ve hizmetler kazandırırken, elbette gayret gösterdiğimiz halde hayata geçiremediğimiz işler de oldu. Bunların başında, ülkemizi darbe Anayasası ayıbından kurtararak tamamen yeni, sivil, demokrat, özgürlükçü bir Anayasaya kavuşturma girişimlerimiz geliyor. Hükümetlerimiz döneminde pek çok Anayasa değişikliğine öncülük etmiş olmamız, bu konuda halen süren eksikliği görmemize ve hayıflanmamıza mani değildir. Hücrelerine kadar vesayete hizmet etmek üzere hazırlanmış 12 Eylül darbesi Anayasasının raf ömrü çoktan dolmuştur. Bu doğrultuda başlattığımız girişimlerin bazıları Meclis safhasında, bazıları daha teklif aşamasında, muhalefetin destek vermemesi sebebiyle, akim kalmıştır” dedi.

"Her şeyiyle milli iradenin ürünü yeni bir anayasayı ülkemize kazandırmak, Türkiye Yüzyılı vizyonumuzun ilk hedeflerinden biridir" ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu yeni anayasayı ülkemizin huzurunu güçlendirecek, milletimizin refahını yükseltecek, hukukun üstünlüğünü, çoğulculuğu, adaleti, hakkaniyeti tahkim edecek, her bir vatandaşımızın özgürlüklerini garanti altına alacak, gençlerimizin geleceklerine umutla bakmalarını sağlayacak, özetle Türkiye Yüzyılı'na yakışacak şekilde hazırlayarak, meclisimizin takdiri ve milletimizin onayıyla hayata geçirmekte kararlıyız. Bin yıldır vatanına, bir asırdır Cumhuriyetine, 80 yıldır demokrasisine, 15 Temmuz'da da istiklaline sahip çıkmanın bedelini ödeyen milletimizin böyle bir Anayasaya kavuşması en temel hakkıdır. O gün gelene kadar da boş durmayacağız” diye konuştu.

“Ülkemizin gündeminde böyle bir şey yoktu, birileri bunu zar zor ülkemizin gündemine soktu. Madem soktunuz biz de adımımızı atıyoruz”

Başörtülü başörtüsüz herkesin eğitim ve çalışma haklarını güvence altına alacak teklifin hazırlandığını belirten Erdoğan, "Başı açık veya başı örtülü tüm kızlarımızın, hanım kardeşlerimizin eğitim ve çalışma haklarını güvence altına alacak, ayrıca aile kurumumuzu sapkın akımların tehdidinden koruyacak bir Anayasa değişikliği teklifi hazırladık. İnşallah önümüzdeki hafta teklifimizi Meclise sunarak, aslında tabii bir hak olan bu konunun ülkemizin gündeminden, inşallah tamamen çıkmasını sağlayacağız. Ülkemizin gündeminde böyle bir şey yoktu birileri bunu zar zor ülkemizin gündemine soktu. Madem soktunuz biz de adımımızı atıyoruz” dedi.
Türkiye Yüzyılı’nın milli ve manevi değerler ışığında yükseleceğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

”Her gayretimiz gibi, bu girişimlerimizin gücünü de ülkemizde tesis ettiğimiz güvenden, huzurdan, özgürlük ve kardeşlik ikliminden alıyoruz. Bu vesileyle Malazgirt'ten bugüne istiklalimiz ve istikbalimiz için yürüttüğümüz mücadelelerde verdiğimiz şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmetle yad ediyorum. Halen yurt içinde ve yurt dışında görev başında olan askerimizi, polisimizi, jandarmamızı ve diğer tüm güvenlik personelimizi Rabbim korusun, esirgesin, güç ve kuvvet versin, muzaffer eylesin diyorum. Türkiye Yüzyılını, tüm bu kahramanlarımızın fedakârlıklarıyla sahip olduğumuz güven ve huzur ikliminde yükselteceğiz. Türkiye Yüzyılını, ak saçlı büyüklerimizin, gönül coğrafyamızdaki dostlarımızın, el uzattığımız mazlumların dualarıyla yükselteceğiz. Türkiye Yüzyılını, evlatlarının geleceği için yüreği kıpır kıpır çarpan annelerin, babaların hayallerini hayata geçirerek yükselteceğiz. Türkiye Yüzyılını, gençlerimizin teknolojiden sanata, spordan çevreye kadar tüm alanlardaki beklentilerini karşılayarak yükselteceğiz. Türkiye Yüzyılını, milli ve manevi değerlerimiz temelinde maziden atiye kurduğumuz köprüyü, insani ve ahlaki sütunlarla tahkim ederek yükselteceğiz.”

'Türkiye'nin Yüzyılı' toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önemli açıklamalar

"İlhamını ecdadın bin yıllık şanlı mazisinden, cesaretini kendimizin 40 yıllık birikiminden, ufkunu evlatlarımızın önümüzdeki bir asırlık beklentilerinden alan Türkiye Yüzyılının müjdesini paylaşıyoruz"

Türkiye Yüzyılını, ülkenin siyasi, ekonomik, teknolojik, askeri, diplomatik her alanda dünyanın en büyük 10 devleti arasına çıkartılarak yükseltileceğini söyleyen Erdoğan, "Bugün burada terör, şiddet ve nefret suçluları gibi istisnalar dışında, 85 milyonun her birinin birinci sınıf vatandaşlığını güçlendirmenin sözü için bir araya geldik. Yıllarca ülkemizi kutuplaştıran, insanımızın birliğinin, beraberliğinin, kardeşliğinin ürünü olan muhabbet iklimine zarar veren tüm tartışmaları, tüm ayrışmaları bir kenara bırakmanın ahdi için bir araya geldik. Cumhuriyetimize adını veren cumhurun, yani halkımızın, siyasetin de, yönetimin de, ekonominin de asli öznesi olma konumunu güçlendirmenin kavli için bir araya geldik. Ülkemizi muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkarma, insanımızı hakkı olan tüm imkanlara kavuşturma irademizi teyit için bir araya geldik. Bugün burada milletimize verdiğimiz her sözü samimiyetle yerine getirmenin gayreti içerisindeki bir kardeşiniz, bir siyasetçi, bir yönetici olmanın gönül rahatlığıyla sizlerin huzurundayım. Hayatının her anını ülkesine ve milletine hizmete adamış bir fert olmanın getirdiği tecrübenin verdiği güvenle sizlerin huzurundayım. Derdi sadece millet olan, hep doğrunun, hakkın, erdemin peşinde koşmaya gayret etmiş bir dava adamı sıfatıyla sizlerin huzurundayım. Sultan Alparslan'dan Osman Beye, Fatih Sultan Mehmet'ten Yavuz Sultan Selim'e, Abdülhamit Han'dan Gazi Mustafa Kemal'e ve bugüne uzanan bir emaneti hakkıyla temsil etme iddiasıyla sizlerin karşısındayım. Evet, bugün burada ilhamını ecdadın bin yıllık şanlı mazisinden, cesaretini kendimizin 40 yıllık birikiminden, ufkunu evlatlarımızın önümüzdeki bir asırlık beklentilerinden alan Türkiye Yüzyılının müjdesini paylaşıyoruz” şeklinde konuştu.

'Türkiye'nin Yüzyılı' toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önemli açıklamalar

“Geçtiğimiz 20 yılda yaptıklarımızla, asırlık eksiklerimizin çoğunu gidermiş, ülkemizi en üst lige çıkarmış olsak da, bunu yeterli görmüyoruz”

Türkiye Yüzyılı’nın hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, ”Cumhuriyetimizin 99 yılını 2023'te 100'e tamamlarken, bütün dikkatimizi, enerjimizi, çabamızı Türkiye Yüzyılının inşasına hasredeceğimizin kararını, kulağı ve kalbi açık herkesle paylaşıyoruz. Türkiye Yüzyılının, ülkemizle birlikte bölgemizden başlayarak dünyanın her yerine demokrasi, kalkınma, barış, refah götürecek bir devrimin de adı olduğunun muştusunu tüm insanlıkla paylaşıyoruz. Hayırlı olsun. Hayırlısıyla olsun. Daha nice hayırlı adımlara vesile olsun. Dünyanın siyasi ve ekonomik krizlerin pençesinde kıvrandığı bir dönemde, Türkiye Yüzyılı vizyonu gibi bir program vaadiyle sizlerin huzuruna çıkmak kolay değil. Üstelik Cumhuriyetimizin ilk 99 yılının hangi sıkıntılarla, hangi sancılarla, hangi sarsıntılarla geçtiğini de biliyoruz. Geçtiğimiz 20 yılda yaptıklarımızla, asırlık eksiklerimizin çoğunu gidermiş, ülkemizi en üst lige çıkarmış olsak da, bunu yeterli görmüyoruz. Öyle kritik bir eşikteyiz ki, bundan sonra atacağımız adımlarla, ya bu ligin ön sıralarındaki yerimizi alacağız, ya da tekrar geriye düşme riskiyle karşı karşıya kalacağız. Ülkemizi Türkiye Yüzyılı vizyonuyla asırlık hedeflere yöneltirken, üstesinden gelinmesi hakikaten çok zor bir yükün altına giriyoruz. Ömründe tuğla üstüne tuğla koymamış, bir gönül tamir etmemiş, herhangi bir esere ve hizmete imza atmamış olanların rahatlığı sizi yanıltmasın” dedi.

'Türkiye'nin Yüzyılı' toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önemli açıklamalar

Hülya Keklik - İbrahim Berat Yılmaz

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Trendyol Süper Lig: Kayserispor: 1 - Fenerbahçe: 3 (İlk yarı) Trendyol Süper Lig’in 13. haftasında Kayserispor, sahasında Fenerbahçe ile karşılaşıyor. Mücadelenin ilk yarısını sarı-lacivertliler 3-1’lik skorla önde tamamladı. Maçtan dakikalar (İlk yarı) 5. dakikada Kostic’in, Gökhan ile girdiği ikili mücadelede yerde kalmasının ardından hakem Direnç Tonusluoğlu penaltı noktasını gösterdi. 7. dakikada penaltıda topun başına geçen Tadic’in vuruşunda meşin yuvarlak ağlarla buluştu 0-1 14. dakikada Hasan Ali Kaldırım’ın ortasında ceza sahası içinde iyi yükselen Bahoken’in kafa vuruşunda meşin yuvarlak dışarı gitti. 15. dakikada Fred’in pasında topla buluşan ceza sahası içinde topla buluşan Oğuz Aydın’ın yerden vuruşunda meşin yuvarlak ağlara gitti. 0-2 24. dakikada ceza sahası içerisinde oluşan karambolün ardından topla buluşan Fred’in vuruşunu kaleci Bilal meşin yuvarlağı kornere çeldi. 26. dakikada Mert Hakan Yandaş’ın sağ kanattan yerden pasında ceza sahası içinde Oğuz Aydın, düzgün bir vuruşla topu ağlara gönderdi. 0-3 44. dakikada Cardoso’nun ceza sahası içine ortasında kale önünde Djiku ters vuruşunda meşin yuvarlak ağlara gitti. 1-3 Hakemler: Direnç Tonusluoğlu, Samet Çiçek, Murat Altan Kayserispor: Bilal, Gökhan, Kolovetsios, Carol, Hasan Ali Kaldırım, Bourabia, Kartal, Baran Ali, Cardoso, Ramazan, Bahoken Yedekler: Onurcan, Şamil, Ali Karimi, Nazon, Uzodimma, Arif, Boa Morte, Nurettin, Ackah, Talha Teknik Direktör: Sinan Kaloğlu Fenerbahçe: Livakovic, Osayi Samuel, Samet Akaydin, Djiku, Kostic, Fred, Amrabat, Tadic, Mert Hakan Yandaş, Oğuz Aydın, En-Nesyri Yedekler: İrfan Can Eğribayat, İsmail Yüksek, Dzeko, Mert Müldür, İrfan Can Kahveci, Levent Mercan, Cenk Tosun, Bartu, Becao, Szymanski Teknik Direktör: Jose Morinho Goller: Tadic (dk. 7 pen.), Oğuz Aydın (dk. 15, dk. 26), (Fenerbahçe), Djiku (dk. 44 k.k.) (Kayserispor) Sarı kartlar: Ramazan, Baran Ali (Kayserispor), Djiku (Fenerbahçe)
Erzurum Milli Eğitim Müdürü Yıldız’dan Öğretmenler Günü mesajı; “Ben de iyi ki öğretmenim” Erzurum İl Millî Eğitim Müdürü Yakup Yıldız, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla bur kutlama mesajı yayınladı. Yıldız mesajında şu ifadelere yer verdi; “Nesillerin ilham kaynağı, geleceğin mimarı olan değerli öğretmen arkadaşlarım. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e "Millet Mektepleri Başöğretmenliği" ünvanının verilişinin 96. yıl dönümü olan bu anlamlı günde "Dünyanın her tarafında öğretmenler, insan topluluğunun en fedakâr ve muhterem unsurlarıdır." özdeyişiyle öğretmeni ve öğretmenliği yücelten Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal ve şehit öğretmenlerimiz başta olmak üzere; "Zil çalacak... Sizler derslere gireceksiniz bir bir - Zil çalacak, ziller çalacak benim için, - Duyacağım evlerden, kırlardan, denizlerden; - Ta içimden birisi gidecek uça ese... - Ama ben, ben artık gidemeyeceğim. - Zil çalacak... Siz geminize, treninize gireceksiniz bir bir - Zil çalacak, ziller çalacak benim için, - Duyacağım iskelelerden, istasyonlardan bütün; - Ta içimden birisi koşacak ardınızdan... - Ama ben, ben artık gelemeyeceğim. - Sonra bir gün bir zil çalacak yine - Hiç kimseler kimsecikler duymayacak, - Ne sınıflar, ne iskeleler, ne istasyonlar, ne siz... - Ta içimden birisi kalacak oralarda - Ben gideceğim." diyerek içlenseler de her zaman ter ü taze hatıralarla gönüllerimizde dipdiri yaşattığımız tüm öğretmenlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum. Bugün yemin ederek büyük bir heyecan ve aşkla göreve başlayan öğretmen arkadaşlarımıza "evinize, ailenize hoş geldiniz!" derken; emekli olan değerli öğretmenlerimize de yıllar boyu özverili hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyor, bundan sonraki yaşamlarında sağlık, mutluluk, esenlik ve uzun ömürler diliyorum. Ülkemizin ve insanlığın geleceğinin emanet edileceği genç nesillerin "okuyan, anlayan, araştıran, düşünen, soran, sorgulayan, bilimi ve teknolojiyi yararlı bir şekilde kullanan, millî ve manevî değerlerine bağlı" bireyler olarak yetişmeleri için kırmadan, kızmadan, kendilerine bahşedilen özel ve güçlü bir sabırla insan yetiştiren ve tüm zorluklar arasında "İyi ki öğretmenim" diyen koca yürekli öğretmenlerimin Öğretmenler Günü’nü kutluyor; ülkemin eğitim ağacının dalında onlar gibi bir yaprak olmaktan duyduğum gururu bir kez daha tekrar ediyorum. Ben de iyi ki öğretmenim.”
Ankara MHP, Öğretmenler Günü’nü ‘Fedakarlığın Sesi: Depremde Öğretmen Olmak’ temalı programla kutladı Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) tarafından 24 Kasım Öğretmenler Günü çerçevesinde Fedakarlığın Sesi: Depremde Öğretmen Olmak’ program düzenlendi. Türk milliyetçiliği ve Türk demokrasi tarihi başta olmak üzere birçok alanda eğitim veren MHP Siyaset ve Liderlik Okulu tarafından MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin katılımıyla 24 Kasım Öğretmenler Günü çerçevesine ‘Fedakarlığın Sesi: Depremde Öğretmen Olmak’ program düzenlendi. Program çerçevesinde deprem bölgesinde çalışan öğretmenlerin yaptığı fedakarlıklar ve çalışma şartlarının zorluğu gibi konulara değinildi. Program çerçevesinde bir açılış konuşması gerçekleştiren MHP Genel Başkan Yardımcısı Zühal Topcu, 6 Şubat Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen depremlerin eğitim alanında da çok büyük hasarlara yol açtığını söyledi. Topçu, Depremin üstünden yaklaşık 2 sene geçmesine rağmen vefakarlıklarını, vatan sevgilerini ve ülkeleri için yaptıklarıyla hafızalara derin izler çizen öğretmenlerin emeklerini şükranlar ve minnetler anmak için biz de bu yılın Öğretmenler Günü temasını ‘Fedakarlığın Sesi: Depremde Öğretmen Olmak’ olarak belirlediklerini açıkladı. “Tüm öğretmenlerimiz bizim için kutsaldır” Türkiye’de Milli Eğitin Bakanlığı’na bağlı eğitim tesislerinin yaklaşık yüzde 21’inin depremin yaşandığı 11 ilde yer aldığını bilgisini paylaşan Topcu, "Hatay’da 377, Kahramanmaraş’ta 278, Adıyaman’da 137, Gaziantep’te 98, Osmaniye’de 31, Şanlıurfa ve Adana’da 16, Malatya’da ise 7 öğretmen, bu felaket, yedi şehirde 960 öğretmenimizi aramızdan, çocuklarından, eğitim camiasından aldı ve şehit olarak kutsal makamlara defnedildiler. Üniversitelerimizde de durum çok acı vericiydi. Depremde 1605 üniversite öğrencimiz vefat etmiştir. Bunlardan 121’i uluslararası öğrenciydi. Toplam 1609 öğrencimiz de hastanelerde tedavi edilmişlerdir. Ailesinde deprem nedeniyle vefat bulunan öğrenci sayısı ise 21 bin 341’dir. Evi hasar gören öğrenci sayısı ise 102 bin 916’dır. 960 personelimiz vefat etmiştir. Görevi başındayken kaybettiğimiz öğretmenlerimizin acısı henüz dinmiş değildir. Hangi birisini söyleyelim, hangi birisinin isminden bahsedelim? Tüm öğretmenlerimiz bizim için kutsaldır. Onların birinin adını bile eksik söylemek bize acı verir. Burada, ismini paylaşamadığımız aziz deprem şehitlerimiz bizleri affetsin” açıklamasında bulundu. Bütün öğretmenlerin gününü kutlayan Topcu, "Genel Başkanımız Devlet Bahçeli’nin vatan toprağının her yerinde haykırdığı ’Derdiniz derdimizdir ve memleketimizin dertleriyle hemhal olduğumuz gibi sizlerin sorunlarına çözüm getirmek de bizim boynumuzun borcudur.’ ifadesinin arkasında olduğunu bilmenizi isteriz" ifadelerini kullandı. Programda, Türk Eğitim-Sen tarafından getirilen ve 11 deprem ilinde çalışan öğretmene MHP Lideri Bahçeli tarafından plaket takdim edildi. Bahçeli, öğretmenlere verdikleri destek ve gösterdikleri cesaretten dolayı da teşekkür etti.
Gaziantep Trendyol Süper Lig: Gaziantep FK: 2 - Başakşehir: 0 (İlk yarı) Trendyol Süper Lig’in 13. haftasında Gaziantep FK, Başakşehir’i konuk ediyor. Karşılaşmanın ilk yarısı ev sahibinin 2-0’lık üstünlüğüyle sona erdi. Maçtan dakikalar 1. dakikada sağ taraftan ceza alanına giren Piatek’in şutunda kaleci Dioudis meşin yuvarlağı son anda kornere çeldi. 10. dakikada Sorescu’nun ceza sahası sağ çaprazından çektiği şutta meşin yuvarlak üstten auta çıktı. 27. dakikada sol kanattan ceza sahasına giren Lungoyi’nin sıfırdan içeri çevirdiği topu, kaleci Muhammed’ten sekti. Pozisyonun devamında Kozlowski dönen topu tamamlayarak meşin yuvarlağı filelere gönderdi. 1-0 45+3. dakikada Maxim’in pasıyla ceza yayı gerisinde topla buluşan Sorescu’nun sol köşeye sert şutunda meşin yuvarlak ağlarla buluştu. 2-0 Hakemler: Ozan Ergün, Esat Sancaktar, Oğuz Kağan Çalışır Gaziantep FK: Sokratis Dioudis, Salem M’Bakata, Arda Kızıldağ, Ertuğrul Ersoy, Mustafa Eskihellaç, Badou N’Diaye, Deian Sorescu, Kacper Kozlowski, Alexandru Maxim, Halil Dervişoğlu, Christopher Lungoyi Yedekler: Mustafa Burak Bozan, Quentın Duabin, Furkan Soyalp, Cyrıl Mandouki, Mirza Cihan, İlker Karakaş, Kenan Kodro, Ogun Özçiçek, Ömürcan Artan, David Okereke Teknik Direktör: Selçuk İnan Başakşehir: Muhammed Şengezer, Leo Duarte, Hamza Güreler, Jerome Opoku, Lucas Lima, Ömer Faruk Beyaz, Berat Özdemir, Berkay Özcan, Deniz Türüç (Joao Figueiredo dk. 31), Serdar Gürler, Krzystof Piatek Yedekler: Deniz Dilmen, Onur Ergün, Oliver Kemen, Philippe Keny, Miguel Crespo, Dimitrios Pelkas, Patryk Szysz, Matchoi Djalo, Ousseynou Ba Teknik Direktör: Çağdaş Atan Goller: Kacper Kozlowski (dk. 27), Deian Sorescu (dk. 45+3) (Gaziantep FK)
İzmir Bergama’ya Tarihi Kentler Birliği’nden iki ödül Bergama Belediyesi, Tarihi Kentler Birliği tarafından düzenlenen Tarihi ve Kültürel Mirası Koruma Proje ve Uygulamalarını Özendirme Yarışması’nda büyük bir başarıya imza attı. Tarihi Kentler Birliği tarafından düzenlenen Tarihi ve Kültürel Mirası Koruma Proje ve Uygulamalarını Özendirme Yarışması’nda Bergama Belediyesi büyük bir başarıya imza attı. 61 proje arasında yer alan Selinos Deresi ve Çevresi 1. Etap Peyzaj Projesi ile Tabakhane ve Çırçır Binası Restorasyonları Uygulaması projeleriyle ödüle layık görüldü. Tarihi Kentler Birliği’nin 2001 yılından bu yana düzenlediği “Koruma Özendirme Yarışması” üye belediyelerin “kimlikli kent” kavramını güçlendirmesi için gerçekleşiyor. Atıl durumdaki yapıların restore edilerek yeniden yaşayan alanlara dönüşmesini hedefleyen yarışmada alanların kamusal alana dönüşmesi destekleniyor. 30 belediyenin 61 projeyle başvurduğu yarışmada, Selinos Deresi ve Çevresi 1. Etap Peyzaj Projesi proje alanında, Tabakhane ve Çırçır Binası’nın restorasyonu uygulama alanında ödül aldı. Şehrin tarihi dokusunun geleceğe taşınmasında önemli bir adım olarak değerlendirilen proje ve uygulama, Tarihi ve Kültürel Miras Koruma Proje ve Uygulama Özendirme Yarışması Sergisi’nde yerini aldı. “Bergama için daha çok çalışacağız” Bergama Belediye Başkanı Prof. Dr. Tanju Çelik, kazandıkları bu ödüllerle ilçenin kültürel mirasını koruma yönündeki kararlılıklarını bir kez daha vurguladıklarını belirtti. "Bu projeler, hem Bergama’nın tarihine sahip çıkmak hem de geleceğe değerli bir miras bırakmak adına büyük önem taşıyor. Elde ettiğimiz bu ödüller, Bergama için daha çok çalışıp, üretmemiz gerektiğini gösteriyor” dedi.