EKONOMİ - 25 Ocak 2021 Pazartesi 09:37

Türkiye, tüm enerjisini rüzgardan karşılayabilecek durumda

A
A
A
Türkiye, tüm enerjisini rüzgardan karşılayabilecek durumda

Rüzgar enerjisindeki kurulu gücünü son 15 yılda 181 kat artıran Türkiye, 2020 yılı sonunda ulaştığı 9 bin 244 megavat (MW) kurulu güçle Avrupa’da 7’inci sırada yer alıyor. Türkiye’nin 95 bin 890 MW kurulu gücü içinde yüzde 10’luk paya sahip olan rüzgar enerjisinin gerçek potansiyeli ise mevcudun en az 10 katına karşılık geliyor.

Geleceğini rüzgar enerjisi sektöründe şekillendirmek isteyen gençlere online eğitim ve belgelendirme fırsatı sunan Windbaba’nın Stratejik Çözüm Ortağı ve Akredite Kobi Danışmanı Bülent Yüce, “Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımızın Stratejik Planı’nda potansiyel kurulu gücümüz; 10 bin MW’ı denizüstü (offshore), 38 bin MW’ı da karasal (onshore) olmak üzere toplam 48 bin MW olarak açıklanıyor. Ülkemizdeki rüzgar ölçümlerinin Uluslararası Elektroteknik Komisyonu (IEC) standartlarına göre yenilenmesi halinde, bu potansiyelin en az iki katına çıkacağı görülecektir. Biz de Windbaba olarak rüzgar ölçümü konusuna verdiğimiz verdiğimiz önemi, ayrı bir eğitim başlığı açarak göstermiş bulunuyoruz” dedi.

“5 mt/sn rüzgar hızında bile santraller çalışıyor”

2015 yılında Enerji Bakanlığı tarafından yayınlanan Rüzgâr Enerjisi Potansiyel Atlası’nda (REPA) yapılan ölçümlerin Türkiye üzerinde 7,5 metre/saniye ve üzerinde rüzgâr hızı olan yerleşim yerleri baz alınarak hesaplandığını hatırlatan Bülent Yüce, gelişen malzeme teknolojileri sayesinde 5 mt/sn rüzgâr hızında bile santrallerin çalışabildiğini, rüzgâr ölçüm teknolojilerinde ise dünyada baş döndüren gelişmeler olduğunu hatırlattı.

“Bakanlığa göre 10 bin MW, Windeurope’a göre en az 30 bin MW”

Santral ölçeklerinin de 10 yıl önce ile kıyaslanmayacak ölçüde büyüdüğünü sözlerine ekleyen Yüce, şu değerlendirmeyi yaptı: “Tüm sektörün veri olarak kabul ettiği REPA, Türkiye'de yer seviyesinden 50 metre yükseklikte ve 7,5 m/s üzeri rüzgâr hızlarına sahip alanlarda 5 MW/km2 gücünde rüzgâr santrali kurulabileceği kabul ediliyor. Ortaya konulan 48 bin MW potansiyel güç rakamına karşılık gelen yüzölçümü ise Türkiye’nin sadece yüzde 1,30'unu oluşturuyor. Keza 10 yıl önce 1 MW’lık rüzgâr santrali ciddi bir büyüklük olarak görülürken, bugün tek bir santralin 10 MW’ın üzerinde kapasiteye sahip olabildiğini görüyoruz. Ülkemizde geçen yıl inşa edilen projelerin pek çoğu 3,5-4 MW kapasiteye sahip santrallerden oluşuyor. REPA’ya göre ülkemizin offshore RES potansiyeli 10 bin MW olarak açıklanırken Avrupa Rüzgâr Enerjisi Birliği (Windeurope), bu potansiyelin en az 30 bin MW olduğunu söylüyor. Aynı şekilde karada kurulacak santraller için yapılan rüzgâr ölçümlerinin yüksek teknolojiye ve standarda sahip cihazlarla yapılması durumunda, Türkiye’nin sadece rüzgâr enerjisinde dev bir yenilenebilir enerji potansiyeli ile karşılaşacağını rahatlıkla görebiliyoruz. Tüm bu veriler dikkate alındığında ülkemizin yeni bir Rüzgar Enerjisi Potansiyel Atlası yayınlaması gerektiğini ve potansiyel güç rakamlarını gerçekçi şekilde revize ederek yenilenebilir enerji politikasını yeniden şekillendirmesi gerektiğini düşünüyoruz.”

Rakamlarla Türkiye’de rüzgâr enerjisi sektörü

-Türkiye Rüzgâr Enerjisi Birliği (TÜREB) verilerine göre, Türkiye’nin 2006 yılında sadece 51 MW olan rüzgar enerjisi kurulu gücü, 2020 sonunda 9 bin 245 MW’a ulaştı. Kurulu gücün 2030 yılında 25 bin MW’a ulaşması öngörülüyor.
-Türkiye’deki her beş rüzgâr santralinden birisine ev sahipliği yapan İzmir, 2020 yılı temmuz ayı itibarıyla bin 806 MW kurulu güç ile Türkiye’de rüzgâr enerjisinin başkenti konumunda.
-Türkiye’de kurulu RES’lerin 2019 yılında ürettiği 20 milyar kWh’lık elektrik enerjisi ile Türkiye’nin 900 milyon dolarlık enerji ithalatının önüne geçilirken, bu enerji sayesinde spot piyasa fiyatları düşürülerek tüketicinin cebinden daha az para çıkması sağlandı.
-Türkiye'de rüzgar enerjisi sektöründe faaliyet gösteren 79 firma; 6 kıtada 44 ülkeye rüzgâr enerjsi ekipmanı ihraç ediyor. Bu firmaların cirosunun yaklaşık yüzde 70'ini ihracat oluşturuyor.
-2019 yılında rüzgâr enerjisi kurulu gücünü 15.4 Gigavat (GW) artırarak 205 GW’a ulaştıran Avrupa, elektrik ihtiyacının yüzde 15’ini rüzgârdan karşılıyor. 2050 yılı hedefi ise Avrupa kıtasında tüketilen enerjinin yüzde 50'sini rüzgâr karşılamak.
-Dünyanın önde gelen bağımsız denetim kurumlarından KPMG’nin verilerine göre, 2040 yılında rüzgâr enerjisinin küresel elektrik üretimindeki payı, bugünkü yüzde 4 seviyesinden yaklaşık dokuz kat artışla yüzde 34’e ulaşacak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Akhisar Emniyeti’nden geniş kapsamlı asayiş uygulaması Manisa İl Emniyet Müdürlüğü ve Akhisar İl Emniyet Müdürlüğüne bağlı ekipler, ilçe genelinde geniş çaplı asayiş uygulaması gerçekleştirdi. Uygulamada, kurallara uymayan araç sürücüleri ile çeşitli eğlence merkezlerine para cezası kesilirken, üzerinde uyuşturucu madde bulunan şahıslar hakkında adli işlem başlatıldı. Manisa İl Emniyet Müdürlüğü; Akhisar ilçesi genelinde dün 20.00-00.00 saatleri arasında, Asayiş, KOM, TEM, Narkotik, Güvenlik Şube Müdürlüğü ve Akhisar İlçe Emniyet Müdürlüğüne bağlı 38 ekip, 195 personel ile asayiş uygulaması yaptı. Uygulamada, bin 212 şahıs sorgulanırken, 556 araç da denetlendi. 43 araç sürücüsüne 186 bin 54 TL para cezası uygulandı ve 11 araç trafikten men edildi. 16 umuma açık istirahat ve eğlence yerinin kontrol edildiği uygulamada; 2 şahsa Kabahatler Kanunu 36/1 maddesine göre 1 bin 954 TL idari para cezası, 1 iş yerine ruhsat dışı konsomatris çalıştırmaktan, 1 iş yerine kapalı alanda sigara içmekten,1 iş yerine de ruhsatı olmadan canlı müzik yayını yapmaktan tutanak tutuldu. Denetlemelerde, 1 adet kurusıkı tabanca ele geçirilirken, 1 şahsa 5279 sayılı kanuna göre 8 bin 323 TL idari işlem uygulandı. Yine aynı uygulamada, 36 adet sentetik uyuşturucu madde, 1,6 gram esrar maddesi, 0,35 gram metamfetamin maddesi, 1 adet Akhisar İlçe Emniyet Müdürlüğü asayiş kanalını dinleyebilen el telsizi ele geçirilirken, 1 şahsa haberleşmenin gizliliğini ihlal suçundan, 2 şahsa alkollü araç kullanmaktan, 8 şahsa TCK 191 (Kullanmak için Uyuşturucu Madde Bulundurmak) suçundan adli işlem yapıldı. Manisa İl Emniyet Müdürlüğü, Manisa halkının huzur ve güvenliği için suç ve suçlularla mücadelenin aralıksız devam edeceği vurguladı.
İstanbul Ticaret Bakanı Bolat: "Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin tutuklama kararı alması çok önemli bir adım" Türkiye-Cezayir İş ve Yatırım Forumu’nda katılan Ticaret Bakanı Ömer Bolat, “Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (UCM) birkaç gün önce İsrail’in soykırımının baş mimarları olan kişileri tutuklama kararı alarak suçlu ilan etmesi çok önemli bir adımdı. Filistin’de, Gazze’de, Batı Şeria’da, Lübnan’daki vahşi katliamın ve soykırımın son bulması noktasında cesaretlendirici olmuştur” dedi. Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Türkiye-Cezayir İş ve Yatırım Forumu’na katıldı. Beylikdüzü’nde bir otelde düzenlenen etkinlikte iki ülke arasındaki stratejik ortaklık ve ekonomik iş birliği konuları ele alındı. Foruma Bakan Bolat’ın yanı sıra Uluslararası İş Forumu Başkanı Erol Yarar, Cezayir İktisat Eski Bakanı Prof. Dr. Abdelkader Sammari, Cezayir Ankara Büyükelçisi Ammar Bellani, Müteahhitler ve Sanayiciler Kulübü Başkanı Rashid Bouhamid ve çok sayıda sektör paydaşları katıldı. “Bu yılın ilk yarısı itibariyle milli gelirimizi tam 5 katı artırarak, 230 milyar dolardan 1,2 trilyon dolara yükselttik” Türkiye-Cezayir İş ve Yatırım Forumu’nda konuşan Ömer Bolat, "Cezayir-Türkiye Karma Ekonomik Komisyon 12. Dönem Toplantısı da geçtiğimiz Mayıs ayında Ankara’da yapılmıştı. İki ülke liderleri ve hükümetleri arasında çok büyük bir yakınlık var ve yakın ilişkilerimiz devam etmektedir. 22 yıldan bu yana Türkiye Cumhuriyeti olarak ekonomide çok büyük atılımlar ve başarılar kaydettik. Milli gelirimizi tam 5 katı artırarak, 230 milyar dolardan 1,2 trilyon dolara yükselttik, bu yılın ilk yarısı itibariyle. Kişi başına milli gelirimizi yine 22 yılda 3 bin 600 dolardan 13 bin 300 dolara yükselttik. Bu yılın sonunda inşallah 14 bin 500-15 bin dolar civarında kişi başı milli gelire ulaşacağız. Mal ihracatlarımızı 7.5 kat arttırarak 36 milyar dolardan 262 milyar dolara, hizmetler ihracatımızı da yine 7.5 kat artışla 14 milyar dolardan 112 milyar dolara yükselttik. Bugün Türkiye 340 milyar dolar mal ithalatı, 260 milyar dolar mal ihracatı ile 600 milyar dolar civarında bir toplam dış ticarete sahiptir. Milli gelirimizin yaklaşık yüzde 50’sini oluşturmaktadır. Dış yatırımlarda da, 2002’ye kadar 14 milyar dolar yabancı doğrudan yatırım gelmişken Türkiye’ye, bu rakam son 22 yılda 269 milyar doları aşmıştır. Bunları reformlarla, doğru politikalarla, siyasi ve ekonomik istikrarı koruyarak, hep yurt içi ve yurt dışı yatırımları, istihdamı ve ihracatı arttırmaya çalışarak başardık" dedi. “Cezayir bizim Afrika’daki ikinci büyük dış ticaret ortağımızdır” Cezayir ile yürütülen ticari ilişkilere değinen Bakan Bolat, "Cezayir bizim Afrika’daki ikinci büyük dış ticaret ortağımızdır. Birinci sırada Mısır, ikinci sırada Cezayir yer alıyor. Ancak Cezayir, Türkiye yatırımları için birinci ülkedir Afrika’da. Bin 500 Türk firması 6 milyar dolarlık yatırımlarla Cezayir’de yatırım, üretim, istihdam ve ihracat peşinde koşmaktadırlar. Bunu yaparlarken de Türkiye ile ticarette de köprü rolü oynamaktadırlar. Müteahhitlik bir başka başarı hikayemizdir. Türkiye’nin dünyada 2002’ye kadar 50 milyar dolarlık müteahhitlik hizmetleri varken, son 22 yılda buna 472 milyar dolar daha ilave oldu. 522 milyar dolara yükseldik,137 ülkede 12 bin 330 proje ile. Ve Afrika’da en büyük müteahhitlik hizmetlerini Cezayir’de gerçekleştirdik. 700’e yakın proje ve 33 milyar dolarlık müteahhitlik hizmetlerini gerçekleştirdik. Cezayir’de dış ticaret bakanımızla beraber bu tercihli ticaret anlaşması müzakerelerini hızlandıracağız. Bu ticaret diplomasisi çabalarımız, dünyayla maksimum ekonomik iş birliği çabalarımız, siyasi istikrar ve yurt dışı ilişkilerde kazan-kazan, birlikte güçlenmek, birlikte büyümek hedefleri doğrultusunda hızlı adımlarla yol alıyoruz. İslam ülkeleri ile dış ticaret anlaşmalarımız 22 yılda tam 11 kat yükseldi. 10,8 milyar dolardan 2023 yılında 130 milyar dolara artış gerçekleştirmiş olduk” ifadelerini kullandı. “UCM heyetini yürekten tebrik ediyoruz” Uluslararası Ceza Mahkemesi’ni tutuklama kararı alması çok önemli bir adım olduğunu söyleyen Bakan Bolat, "Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (UCM) birkaç gün önce İsrail’in soykırımının baş mimarları olan kişileri tutuklama kararı alarak suçlu ilan etmesi çok önemli bir adımdı. Filistin’de, Gazze’de, Batı Şeria’da, Lübnan’daki vahşi katliamın ve soykırımın son bulması noktasında cesaretlendirici olmuştur. Suçların cezasız kalmayacağı ve adaletin ahirete kalmadan bu dünyada da tecelli edeceği noktasında yüreklere su serpmiştir. UCM heyetini yürekten tebrik ediyoruz. Türkiye olarak gerçekten dünyada tek başımıza da olsak, İsrail ile ihracat ve ithalatı 6 ay önce durdurma kararı almıştık ve bu kararımızı uygulamaktayız. Ama Filistin ekonomisine ayakta kalması için Filistin’in istediği ticaret noktasında da onlara gerek ihracatta gerek ithalatta destek vermekteyiz. Ve Gazze’dekiler başta olmak üzere kardeşlerimize 85 bin ton gıda ve sağlık yardımları, hijyen yardımları konusunda öncülük ediyoruz, etmeye devam edeceğiz" diye konuştu.