EKONOMİ - 25 Şubat 2014 Salı 16:44

TEB'e Stevie Awards'ta 10 ödül

A
A
A
TEB'e Stevie Awards'ta 10 ödül

Bu yıl 8’inci kez düzenlenen Stevie Awards’ta Türk Ekonomi Bankası (TEB), biri altın olmak üzere 10 ödül aldı.

TEB, en çok ödül alan şirketler arasına girerek Türkiye’den Grand Stevie Award’a layık görülen tek kuruluş olduDünyanın saygın ödül organizasyonlarından biri olarak gösterilen Stevie Awards’ta Türk Ekonomi Bankası (TEB), biri altın olmak üzere toplam 10 ödül aldı. Bu yıl 8’incisi düzenlenen ‘Stevie Awards’a dünya çapında 1500’den aday başvurdu. En fazla ödül kazanan şirketler arasında altıncı olan TEB, yarışmada en çok ödül alan 10 firmaya kategorilerden bağımsız olarak verilen Grand Stevie Ödülü’ne de layık görülen tek Türk kuruluş oldu.

TEB, günlük 20 bin, yıllık 4,5 milyona varan ziyaret sayısına ve 137 binden fazla üyeye sahip Türkiye’nin bankacılık sektöründeki KOBİ’lere yönelik ilk internet televizyonu TEB KOBİ TV ile Müşteri Hizmetlerinde En İyi Teknoloji Kullanımı kategorisinde altın ödüle layık görüldü. Yine aynı kategoride TEB, Altın ve Pırlanta Tahsilatı ile de bronz ödülüne sahip oldu.Müşteri Hizmetlerinde İnovasyon kategorisinde ise Girişim Bankacılığı ve Yeni Altın Çağı ile bronz ödül aldı. Finansal okuryazarlık seferberliği kapsamında başlattığı ve 1,5 yılda 100 binden fazla kişiye ulaşan TEB Aile Akademisi de Müşteri Hizmetleri’nde İnovasyon kategorisinde gümüş ödüle layık görüldü.

Bununla birlikte TEB; Yeni IVR/Web Servis Çözümü kategorisinde, IVR Sadeleştirme ile bronz, Yılın Çağrı Merkezi (100 koltuk üzeri) kategorisinde TEB İletişim Merkezi ile bronz, Müşteri Hizmetlerinde En İyi Teknoloji Kullanımı/Bankacılık kategorisinde TEB Çağrı Merkezi ile bronz ödül aldı. TEB ayrıca Yılın Inbound Pazarlama Programları ve Yılın Outbound Pazarlama Programları kategorilerinde de bireysel müşterilerine yönelik Inbound ve Outbound Pazarlama Programları ile iki bronz ödül aldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Kuşadası’nda deprem paneli düzenlendi Kuşadası Belediyesi, ’Depremi Felakete Dönüştüren Sebepler’ ve ’Ege Bölgesi Depremselliği ve Kuşadası’ başlıklı panele ev sahipliği yaptı. Etkinliğe konuşmacı olarak katılan Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) İnşaat Mühendisliği Bölümü Geoteknik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükrü Ersoy, "Kuşadası Körfezi’ndeki fayların özelliği çok güçlü olmamalarına rağmen sık deprem üretmeleri. Sisam Adası’nın kuzeyinde, deniz içinde doğu-batı doğrultusunda uzanan fayın da Kuşadası’na değil, batıya doğru deprem üreteceğini düşünüyorum" dedi. Kuşadası Belediyesi ve İnşaat Mühendisleri Odası Aydın Şubesi tarafından Pera Düğün, Organizasyon ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen panelde, geçmişten bugüne kadar Türkiye’de meydana gelen depremlerde neden çok fazla can kaybı yaşandığı sorusuna cevap aranmaya çalışıldı. Mevcut yapı stoğunun güvenliği ve yapılacak güçlendirmeler ile Kuşadası’nın deprem haritasıyla ilgili konuların öne çıktığı panele, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Erdem Canbay ve Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) İnşaat Mühendisliği Bölümü Geoteknik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükrü Ersoy konuşmacı olarak katıldı. Panelde bir konuşma yapan Kuşadası Belediye Başkan Vekili Salim Tümer Apaydın, Kuşadası Belediyesi olarak kentte yaşanacak muhtemel bir depreme karşı mümkün olan her türlü önlemi almaya çalıştıklarını söyledi. Bilimsel veriler doğrultusunda depreme karşı yol haritası oluşturmak amacıyla daha önce ’Deprem ve Kentsel Dönüşüm’ başlıklı bir kurultay düzenlediklerini belirten Başkan Vekili Salim Tümer Apaydın, İmar Barışı adı altında yapılan düzenlemelerin de yanlışlığına dikkat çekti. "Yönetmeliklerde sorun yok" Kuşadası Belediye Başkan Vekili Salim Tümer Apaydın’ın ardından konuşan ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Erdem Canbay ise Türkiye’de 1937 yılından beri hazırlanan deprem yönetmeliklerinde herhangi bir sorunun olmadığını belirtti. Depremlerin bilimsel açıdan önceden tahmin edilebileceğine vurgu yapan Prof. Dr. Canbay, "Ancak eğer ülkenizde doğru yapılaşma ve doğru imar planı olmazsa, iyi ve ahlaklı mühendisler ile inşaat ustaları yetiştirmezseniz, devlet ve kamunun kontrol mekanizmaları görevlerini tam olarak yerine getirmezse depreme karşı hiçbir önlem alamazsınız" dedi. "Zemin ve yapı birbirine barışık olmak zorunda" Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) İnşaat Mühendisliği Bölümü Geoteknik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükrü Ersoy, ise, "Kuşadası Körfezi’ndeki fayların özelliği çok güçlü olmamalarına rağmen sık deprem üretmeleri. Ege ve Aydın’daki tüm yerleşmelerin zeminleri sıvılaşmaya uygun. Bu nedenle zeminle yapının birbirine barışık olması gerekiyor. Sisam Adası’nın kuzeyinde, deniz içinde doğu-batı doğrultusunda uzanan fayın da Kuşadası’na değil, batıya doğru deprem üreteceğini düşünüyorum. Bir de Büyük Menderes fay hattı var. Bu iki fay hattı birbirinden bağımsız depremler üretecek kapasitede" diye konuştu. Panele, Kuşadası Belediye Başkan Vekili Salim Tümer Apaydın, Kuşadası Belediye Başkan Yardımcısı Ayşegül Dağlı, belediye meclis üyeleri, CHP Kuşadası İlçe Örgütü Başkanı Mehmet Gürbilek, İnşaat Mühendisleri Odası Aydın Şubesi Başkanı Ali Atılım Kahraman, AKUT Kuşadası ekibi ve STK temsilcileri katıldı.