GÜNDEM - 04 Temmuz 2015 Cumartesi 18:48

Sarılık şikayetiyle hastaneye gitti, karaciğer kanseri olduğunu öğrendi

A
A
A
Sarılık şikayetiyle hastaneye gitti, karaciğer kanseri olduğunu öğrendi

Sarılık ve kaşıntı şikayetiyle hastaneye giden polis memuru, safra yollarının tıkandığı ve karaciğer kanserine yakalandığını öğrendi.

Doktorun hastalığın ilerlemesini işaret ederek ümitli konuşmaması üzerine bunalıma giren polis memuru Yaşar Ak, ailesini toplayarak vasiyetini yazdırdı. Çocuklarının bulduğu İzmir'deki bir doktora ameliyat olan Ak, sağlığına kavuştu, Yaşar Ak, "Hiç bir zaman umudu kesmemek gerek her zaman bir yol bulunuyor" dedi.
Samsun'da polis memuru olarak çalışan 54 yaşındaki Yaşar Ak, yaklaşık 1 ay önce sarılık ve kaşıntı şikayetiyle hastaneye gitti. Tetkikleri yapılan Yaşar Ak'a doktorları, safra yollarının tıkandığını ve karaciğerinde de tümör olduğunu, hastalığın son aşamaya geldiğini söyleyerek, fazla umutlu konuşmadı. Yine de ameliyat masasına yatmasına karar verilen Ak, son kez 3 çocuğunu etrafına toplayarak vasiyet etti, torunlarını son kez kucağına aldı.
 

SON BİR ÇABAYLA KURTULDU
Babalarının bu halinden çok etkilenen çocukları ise internetten bu ameliyatın yapıldığı yerleri ve doktorları araştırmaya başladı. İzmir Üniversitesi Hastanesi'nde görevli Doç. Dr. Ünal Aydın'a ulaşan çocuklarının vasıtası ile doktorla görüşen Yaşar Ak, umutlandı. Ameliyatına bir kaç gün kala, ani bir kararla aile, soluğu İzmir'de aldı. Başarılı geçen ameliyatın ardından yeniden sağlığına kavuşan Ak, "Hayattan umudu son ana kadar kesmemek gerekiyormuş. Ben kesmiştim, artık öleceğim gözüyle bakıyordum ama daha yaşayacak günümüz varmış. Doktorlarıma çok teşekkür ediyorum" dedi.
Yaşar Ak’ın ameliyatını gerçekleştiren Doç. Dr. Ünal Aydın, “Yaşar Ak’ın durumu çok kritikti. Safra yolları tamamen tıkanmıştı ve vücuttaki sarılık oranı yükselmişti. Safra yolları tıkandığı zaman safra kana karışıyor ve kişinin canına mal oluyor. Bu hastamızda da bu şekildeydi. Ameliyatla, safra yollarını ve karaciğerdeki tümörleri temizledik. İnce bağırsaktan yeni safra kanalı yaptık. Karaciğerin safrayı tahliye etmeye başladığını gördük. Yaşar Ak, yeniden yaşama döndü” şeklinde konuştu. 

HALİL KARAHAN 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çanakkale Bozcaada’da Çocuklara Sağlıklı Beslenme ve Tarım Bilinci Aşılanıyor Çanakkale İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ekiplerince, İlkokul ve Anasınıfı öğrencilerine yönelik, Hijyen ve Sağlıklı Beslenme, Su Ürünleri ve Tüketiminin Faydaları, Hayvan Refahı ve Hayvansal Ürünlerin Önemi, Bitki, Su ve Toprak İlişkisi, Su Tasarrufu, Çiftçilerin görev ve sorumlulukları ile meyve ve sebzelerin sağlığımızdaki önemi konularında eğitimler düzenlendi. Eğitimler, Bozcaada’daki ilkokul ve anasınıfı öğrencilerine yönelik çeşitli konuları kapsayacak şekilde hazırlanarak, çocukların yaşamlarında büyük bir yer tutan sağlıklı beslenme, çevre bilinci ve tarım alanındaki temel bilgileri öğretmeyi amaçladı. Eğitim programı, çocukların küçük yaşlarda doğru bilgilere ulaşmalarını sağlayarak, tarıma olan ilgilerini artırmayı hedefliyor. Öğrencilere öncelikle Hijyen ve Sağlıklı Beslenme konularında bilgi verildi. Dengeli beslenmenin önemi, sağlıklı gıda tüketiminin vücuda olan faydaları ve hijyenik bir yaşam tarzı hakkında detaylı açıklamalar yapıldı. Çocuklar, sağlıklı bir yaşam için nelere dikkat etmeleri gerektiğini öğrenerek, küçük yaşlardan itibaren doğru alışkanlıklar edinmeye teşvik edildi. Su Ürünleri ve Tüketiminin Faydaları konusunda, deniz ürünlerinin besin değerleri ve sağlık açısından taşıdığı önemin altı çizildi. Çocuklara, su ürünlerinin insan sağlığına olan katkıları ve sürdürülebilir balıkçılığın önemine dair bilgilendirmeler yapıldı. Hayvan Refahı ve Hayvansal Ürünlerin Önemi konusunda, hayvan hakları, hayvanların sağlıklı yaşam şartları ve bu şartların insan sağlığına olan etkileri anlatıldı. Çocuklar, hayvansal ürünlerin vücutlarına sağladığı faydaları ve bu ürünleri bilinçli bir şekilde nasıl tüketeceklerini öğrendi. Bitki, Su ve Toprak İlişkisi konusunda ise, tarımın doğayla olan bağlantısı ele alındı. Çocuklara, bitkilerin sağlıklı bir şekilde büyüyebilmesi için su ve toprağın önemi anlatılarak, çevre bilincinin geliştirilmesine katkı sağlandı. Bu konuda ayrıca, çocuklar doğal kaynakları koruma ve çevreyi temiz tutma konusunda bilinçlendirildi. Su Tasarrufu konusu da eğitimin önemli bir bölümünü oluşturdu. Suyun önemi, su kaynaklarının korunması ve suyun verimli kullanılması gerektiği vurgulandı. Çocuklar, günlük yaşamlarında su tasarrufu sağlayabilecek pratik yöntemlerle tanıştırıldı. Son olarak, Çiftçilerin Görev ve Sorumlulukları başlığı altında, tarım sektörünün temel unsurları ve çiftçilerin rolü anlatıldı. Çiftçilerin sürdürülebilir üretim için üstlendikleri sorumluluklar ve bu sorumlulukların toplum sağlığına olan katkıları öğrencilerle paylaşıldı. Eğitimin sonunda, Meyve ve Sebzelerin Sağlığımızdaki Önemi konusu işlenerek, meyve ve sebzelerin vücut için taşıdığı besleyici değerler hakkında bilgi verildi. Çocuklar, bu doğal ürünleri daha fazla tüketmenin sağlık üzerindeki faydalarını öğrendi. Bu eğitimler, öğrencilere sadece tarım ve gıda konularında bilgi kazandırmakla kalmayıp, aynı zamanda çevre bilincini de arttırmayı amaçlıyor.
Edirne Vali Sezer: "Edirnespor’un, Amatör Lig’e düşmesi Edirne’ye yakışmaz" Mahalle Buluşmaları programında kapsamında Şükrüpaşa Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlarla bir araya gelen Edirne Valisi Yunus Sezer, "Edirnespor’un, Amatör Lig’e düşmesi Edirne’ye yakışmaz" dedi. Edirne Valisi Yunus Sezer, Şükrüpaşa Mahallesi’nde vatandaşlarla bir araya geldiği toplantıda, şehrin en önemli değerlerinden olan Edirnespor’un geleceği hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Sezer, Edirnespor’a daha fazla destek verilmesi gerektiğini vurguladı ve şehrin takımının Amatör Lig’e düşmesinin Edirne’ye yakışmayacağını ifade etti. Vali Yunus Sezer, "Bu süreç tamamen Gençlik ve Spor Bakanlığı ve valilik üzerinden yürütüldü, bunu açıkça ifade etmek gerek. Şehirde, birkaç iş adamımızın ve belediyemizin küçük destekleri oldu ancak bu şehrin takımı için çok daha fazlası yapılmalı. Ben, Edirnespor maçlarına on binlerce taraftarla gitmeyi, takımı coşkuyla izlemeyi istiyorum. Çünkü takımın maçlarına katıldığımda, çocukların, kadınların ve ailelerin birlikte maç izlediği, Edirne’ye yakışan bir atmosferin olduğunu görmek beni çok mutlu ediyor. Bu ortamın kaybolmasını istemiyorum. Geçen yıl olduğu gibi, bu yıl da bu tür maçları zevkle izledik" ifadelerini kullandı. Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın desteğiyle birlikte daha önce çalıştıkları yerlerden ve kendi imkanlarıyla da katkı sağladıklarını belirten Vali Sezer, sözlerine şöyle devam etti: "Bu takıma sadece büyük paralarla değil, gönülden sahip çıkılması gerektiğini düşünüyorum. Eğer yeni bir yönetim isteniyorsa, kimse yönetimden çekinmesin. Şeffaf bir şekilde, kim yönetimde olmak istiyorsa gelsin, hep birlikte bu takıma sahip çıkalım. Bir kez daha belirtmek isterim ki, Edirnespor’un, Amatör Lig’e düşmesi, Edirne’ye yakışmaz. Edirneliler olarak bu takıma sahip çıkmalıyız. Şehirdeki birçok iş insanımız ve kurumlarımız var. Eğer herkes bir araya gelip, el birliğiyle destek verirse takımımız, Edirne’yi layıkıyla temsil etmeye devam eder. Bu hafta sonu kongre olacak. Bildiğim kadarıyla henüz aday çıkmamış. Ancak bir ’İthal aday’’ konuşuluyor. Benim beklentim, şehrin takımına gerçek anlamda sahip çıkacak bir yönetimin kurulması. Bu çok güzel olur."
Bursa Uludağ’da sömestr öncesi tatilciye müjde Türkiye’nin en önemli kayak ve kış turizm merkezlerinden Uludağ’da yaklaşan sömestr öncesi fiyatlar aşağıya çekildi. Uludağ Kayak Merkezindeki yaklaşık 5 bin yatak kapasiteli otel ve tesislerde yarıyıl tatili için rezervasyon hareketliliği başladı. Uludağ’daki esnaf da hazırlıklarını tamamlayarak misafirlerini beklemeye başladı. Otel işletmecileri yılbaşına oranla fiyatlarında yüzde 50’lik bir indirime gitti. Gecelik 15 bin lira olan otel odaları 5 bin lira ile büyük bir bölümü öğrenci olan tatilcilere kiralandı. Yarıyıl tatilinde yüzde 100 doluluk bekleyen işletmeciler 1980’li yılları andıran Uludağ’da uzun bir aranın ardından ilk defa bu kadar yoğun bir sezonun yaşandığını söyledi. Okullar tur üzerine tur düzenliyor Cuma günü tüm okullar sömestr tatiline girmeye hazırlanıyor. Uludağ’daki avantajlı fiyatları kaçırmak istemeyen tur şirketleri düzenledikleri turlarla öğrencilerin uygun fiyatla tatil yapmasını sağlıyor. Sömestr tatili için otobüslerle Uludağ’a gelen öğrenciler zirvedeki kalabalığın büyük kısmını oluşturuyor. Sömestr tatili boyunca yapılacak gençlik festivalleri ve konserler öğrencilerin bu yıl Uludağ’ı tercih etmesindeki en büyük etkenlerden biri. Ayrıca son fiyat indirimleri ile ucuzlayan konaklama, kayak hizmetleri ve kolay ulaşım da eklenince Uludağ’ı tercih etmek öğrenciler için kaçınılmaz oluyor. Kayak ders ücretlerinin de fiyatı düştü Türkiye genelinde 450 kayak öğretmeninin 220’si Uludağ’da aktif görev yapıyor. 5 senedir istedikleri yoğunluğa ulaşamadıklarını belirten kayak öğretmenleri bu yıl 1 ay erken başlayan sezonu iyi değerlendirmek için sömestr öncesi diğer kayak merkezlerine oranla fiyatlarında indirime gitti. Yılbaşına oranla fiyatları yüzde 30, yüzde 40 geri çektiklerini anlatan Türkiye Kayak ve Snowboard Öğretmenleri Derneği Başkanı Yahya Usta, "Sömestr tatilinde beklentimiz çok yüksek. Burada işletmecilere ve otelcilere büyük görev düşmekte. İşletmeciler fiyatları çok fazla yükseltmedi. Biz de eğitmenler olarak ülkemizdeki krizi göz önünde bulundurarak ders fiyatlarında çok fazla bir artış yapmadık. Tatilcinin eli devamlı cebine gitmemeli. Hocaya, kayak odasına ve skipassa ayrı ödeme yapmamalı. Biz eğitmenler olarak elimizden geleni yapıyoruz. Fiyat olarak yüzde 30-40 civarında bir oynama oldu. Bunu yapmak zorundayız çünkü sezonu bir daha geri getiremiyorsun" dedi. Uludağ bu yıl 80’li yılları andırıyor Bu yıl Aralık ayında kar yağışının başladığı Uludağ’da son iki gündür de aralıksız yağış devam ediyor. Cuma günü başlayacak sömestr tatili öncesi zirvede kar kalınlığı 70 santimetrenin üzerine çıktı. Uludağ’ın bu sezon Aralık ayında başlayan kar yağışıyla 1980’li yılları hatırlattığını aktaran Yahya Usta, "2 yıl pandemi süreci, daha sonrasında ülkemizde yaşadığımız deprem ve kurak geçen kış sebebiyle olumsuz sezonlar geçirdik. Bu yıl 15 Aralık itibariyle sezon açıldı. Uludağ bize şu an 80’li yılları andırıyor. Kar kalınlığı yaklaşık 70 santim civarında. Saha insanı olarak biz hep en erken kar Uludağ’a düşer, en geç Uludağ’dan kalkar diyoruz. Uludağ 15 Aralık’tan beri bize 80’li yılları hatırlatıyor" dedi. "Otelde konaklayan tatilci kayağa ve skipassa para ödememeli, kendi insanımızı kendi ülkemizde tutmamız lazım" Kars, Kayseri ve Erzurum gibi diğer kayak merkezlerine gitmek isteyenlerin tüm günlerinin havaalanlarında geçtiğini ifade eden Usta, "Uludağ’a İstanbul, İzmir, Ankara’dan gelenler günübirlik bile kayak yapabiliyor. Ulaşım masrafları önemli gidiş-dönüş ciddi rakamlara tekabül ediyor. Ulaşım masrafları ile Uludağ’da konaklama yapılabiliyor. Bunlar Uludağ için önemli bir avantaj. Bunun yanında eksiklerimiz de var. Uludağ’da en büyük eksikliklerimizin biri ışıklandırmanın az olması. Birkaç noktada ışıklandırma var ama yeterli değil. Otelde konaklama için öğleden sonra geliyorlar. 2 saat kayak kayıyor gün bitiyor. Işıklandırma yeterli seviyede olursa akşama kadar uzatabiliriz. Gelen vatandaşlar tatili doya doya yapmış olur. Skipass, kayak, eğitim için ayrı ayrı ücret ödeniyor. Bu ücretlerin otel konaklaması içerisinde alınması gerekiyor. Bunun örneği şu an Erzurum’da var. Çünkü 2 çocuklu bir aile hepsini ayrı ayrı almak zorunda. Öğretmenler olarak korsan eğitmenler konusunda sıkıntımız var. Biz elimizden geldiğince önüne geçmeye çalışıyoruz. Vatandaşlarımızı da bilinçlendiriyoruz. Sakatlık olunca tekrar geriye dönüş olmuyor. Günü birlikçilerden şikayet edenler oluyor. Bu ülke hepimizin. Tabii ki günü birlikçiler de olacak. Ama sahaları ayırmak gerekiyor. Bir düzenleme yapılması lazım. Pist güvenliğinin olması gerekiyor. Tesislerde sıra oluşuyor ama düzenli sıralama olursa biz bunun üstesinden geliriz. Kendi insanımızı kendi ülkemizde tutmamız lazım" diye konuştu.