SAĞLIK - 17 Şubat 2018 Cumartesi 07:01

Obezite cerrahisi sonrasında beslenme

A
A
A
Obezite cerrahisi sonrasında beslenme

Beslenme ve Diyet Uzmanı Gülen Ecem Kalkan, obezite cerrahisi sonrası nasıl beslenilmesi konusunda açıklamalar yaptı.

Obezite, vücudun tüm organlarını ve işleyişini etkileyerek çeşitli sıkıntılara, hastalıklara ve hatta ölümlere yol açıyor. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre, dünya üzerinde 300 milyonun üzerinde insan obezite hastası ve tüm ülkelerde sıklığı giderek artmakta. Medicana Bahçelievler Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Gülen Ecem Kalkan, obezite cerrahisi sonrası beslenme ile ilgili önemli bilgiler verdi.

Obezite cerrahisinin önemine değinen Uzm. Dyt. Gülen Ecem Kalkan, ''Düzenli fiziksel aktivite ile birlikte yeterli ve dengeli beslenme içeren sağlıklı bir yaşam, obezitenin tedavisi ve önlenmesinde ilk plandadır. Ancak obezite sıklığının giderek artması araştırmacıları farklı arayışlara itmiş, cerrahi müdahalelere yönlendirmiştir. Obezite cerrahisi günümüzde kilo kaybı sağlamak ve obezite nedeniyle ortaya çıkan hastalıkları azaltmak için en etkili tedavi yöntemi olarak bildirilmektedir'' dedi.

''Diyetisyen gözetiminde olmadan yapılan beslenme programları kas kayıplarına sebep oluyor''
Cerrahi sonrasında hastaların beslenmesinde 2 temel amacı açıklayan Uzm. Dyt. Kalkan, ''Bunlar, ameliyat sonrası doku iyileşmesinin gerçekleşebilmesi ve ağırlık kaybı esnasında kas kütlesinin korunmasını desteklemek amacıyla hastaların yeterli ve dengeli beslenmesini sağlayabilmektir. İlk bir ay, diyetisyenler tarafından hastalara sıvıdan katıya doğru giden 4 aşamalı bir diyet programı uygulanır. Burada amaç sindirim sistemindeki yaraların iyileşmesine yardımcı olurken, cerrahiden sonra toparlanmanın en hızlı şekilde gerçekleşmesini sağlamak ve kas kayıplarını minimuma indirmektir'' şeklinde konuştu.

''Balayı dönemine dikkat''

Balayı dönemine dikkat çeken Uzm. Dyt. Kalkan, ''Operasyon sonrası 1'inci ay itibari ile hastalar katı gıdaları tüketebilir hale gelmektedir. Ancak operasyon sonrası yenilen miktarlar çok az olduğu için diyetisyen gözetiminde olmadan, protein hesabı yapılmadan uygulanan beslenme programlarına kas kayıpları ve beraberinde birçok sıkıntı eşlik etmektedir. Cerrahi sonrası her hasta uygun beslenme alışkanlığını hedefleyip geliştirebilmek için ömür boyu diyetisyen kontrolünde olmalıdır. Hastaların ameliyatlardan sonra vücut ağırlığı kaybı için beslenme alışkanlıklarını değiştirmeden ve fiziksel aktivite ile ilgili değişiklikler yapmadan hızlı vücut ağırlığını kaybettikleri dönem, balayı dönemi olarak adlandırılmaktadır. Yapılan araştırmalar, balayı döneminde davranış değişikliği için gerekenleri yapmayan hastaların ilerleyen yıllarda vücut ağırlığını geri kazanmaya daha yatkın olduklarını göstermektedir. Yine yapılan birçok araştırmaya göre diyet kontrolü altındaki hastaların, vücut kas kayıplarının, destek almayanlara göre daha az olduğu saptanmıştır'' diye konuştu.

Obezite cerrahisi sonrası dikkat edilmesi gereken kurallar

Uzm. Dyt. Kalkan, obezite cerrahisi sonrası dikkat edilmesi gereken kuralları şöyle açıkladı: ''Tüm katı gıdaları, özellikle et ve soğuk sunulan ince kesilmiş pişmiş etleri, çiğ veya liften zengin meyve ve sebzeleri ve sıcak- nemli hamur işlerini (pizza, taze ekmek) küçük parçalar şeklinde kesin ve yavaş yavaş çiğneyin. İstenmeyen gastrointestinal belirtileri azaltmak ve dengeli ağırlık kaybını sağlamak için her gün altı küçük öğün ile beslenin. Öğünlerde sıvı alımından kaçının. Sıvıları almak çok önemlidir ve sınırlandırılmamıştır ancak öğünlerden 1 saat önce veya sonra tüketilmelidir. Konsantre basit karbonhidratlar (tatlılar, şekerli içecekler) tüketilmemelidir. Diğer yüksek enerjili ürünlerden uzak kalınmalıdır (dondurma, çikolata, şekerli tatlılar, kızartılmış atıştırmalıklar gibi). Günlük protein alımı çok önemlidir bu sebeple günlük olarak kaliteli protein kaynakları mutlaka tüketilmelidir (yumurta, peynir, et, tavuk, balık gibi). Alkol gereğinden fazla kalori sağlar ve ağırlık kaybıyla birlikte olduğunda sıklıkla klinik sıkıntıları yoğunlaştır. Bu sebeple mümkün olduğu kadar az tüketilmelidir. Günlük vitamin ve mineral alınması unutulmamalıdır. Sadece bir diyet gibi düşünmeyin, sağlıklı beslenme alışkanlıklarını kalıcı hale getirmeyi amaçlayın. Sık kusma, ishal veya halsiz hissetme durumlarında tıbbi yardım ve değerlendirme daima istenmelidir''.

Adem Gürer

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Aydın’da şüpheli bebek ölümü iddiası: Aile hastaneden şikayetçi oldu Aydın’da bir süredir hizmet veren Özel Ege Liva Hastanesi’nde dünyaya gelen ikizlerden biri doğduktan 5 saat sonra hayatını kaybetti. Çocuğunun ihmal sonucu hayatını kaybettiğini iddia eden baba Mustafa Talat Güllüce, hastaneden şikayetçi olurken, çocuğun doktoru Uzm. Dr. Ramazan Topçu ise ‘ihmal’ iddialarını kabul etmediklerini belirtti. Hastanede yaşanan gerginliğin ardından Emniyet Müdürlüğü bölgeye polis ekibi sevk etti. Aydın’ın Efeler ilçesinde hizmet veren Ege Liva Hastanesi’nde Sevde - Mustafa Talat Güllüce çiftinin ikiz çocukları dünyaya geldi. Doğumdan yaklaşık 5 saat sonra ikizlerden birinin kalbi durdu. Çocuklarını sağlıklı bir şekilde kucaklarına aldıklarını, sevip emzirdiklerini ifade eden aile, ikizlerinden birinin ihmal sonucu hayatını kaybettiğini iddia ederek hastaneden şikayetçi oldu. Yaşanan olayın ardından hastanede muhatap bulamadıklarını, çocuğun ölümünün net bir şekilde açıklanmadığını belirten baba Mustafa Talat Güllüce, “Çocuk saat 15.00 civarında doğdu. Saat 17.00’ye kadar annesinin yanında hiçbir şeyi yok. Sonra birkaç inlemesinden dolayı, dediler ki, ‘Biz çocuğu yoğun bakıma alalım. Orada sadece bir oksijen verelim. Çocukta hayati bir tehlike yok. Nefes verelim. Kendiliğinden derin nefes alamıyor’ dediler. Çocuğu verdik, saat 17.00’den sonra yine 1 saat geçti ve 1 saat sonra, ‘Çocuğu annesinin yanına getirelim, orada emsin’ dediler. ’Nasıl durumu?’ diye sorduğumuzda, ‘Yüzde 50 oranında çocuğun herhangi bir semptomu yok. Yüzde 50 oranında da bu inlemesi geçti. Çocuk düzeliyor’ dediler. Bir saat sonra, ‘Çocuk sıkıntıda, sadece gözlem amacıyla biz başka hastaneye sevk edeceğiz’ dediler. Ondan sonra sevk işlemleri başladı. Yarım saat sonra doktor beni yukarıya çağırdı ve çocuğun kalbinin durduğunu söyledi. Neden kalbinin durduğunu sordum. Bana, ‘Bilemeyiz, ciğerine bir şey kaçmış olup nefes alamıyor olabilir’ dedi. ’Bize röntgen çekeceğiz, demiştiniz. Orada bir şey çıktı mı?’, diye sorduğumda ise cevap vermiyor. Sakinliğimi korudum ve sakin bir şekilde, ’Doktor bey bana bir açıklama yapın’ dedim. ’Bu çocuk niye öldü?’ diye sordum. Yine bir cevap yok. Ya siz doktorsunuz, siz bilmiyorsanız ben nasıl bileceğim bu çocuğun nasıl öldüğünü. Ya küçücük çocuğa otopsi mi yaptırayım ben?” diyerek çocuğunun ölümü hakkında bile düzgün bir açıklama yapılmadığını, ihmalden şüphelendiğini iddia etti. “Biz derdimizi kime anlatacağız?” Çocuklarının doğduktan 5 saat sonra "öldü" denilerek önlerine konulduğunu ifade eden baba Güllüce, “Başka çocuk doktoru çıkıyor, ‘Bu yeni doğan çocuk. Böyle şeyler olabilir’ diyor. Böyle şeyler olabilir de, çocuğun ilk başta hiçbir şeyi yokken, sonrasında nasıl böyle bir semptom olup da çocuk 5 saat içerisinde kalbi durup ölebilir? Biz bunu anlamıyoruz. Şu an hala daha hastanede kendimize bir muhatap bulamıyoruz. Sadece hemşireler ve bir tane güvenlik görevlisi var. Başka hiç kimse yok. Doktor yok, hastanenin sahibi yok. Biz derdimizi kime anlatacağız, kimden açıklama bekleyeceğiz, kendi içimizi nasıl soğutacağız? Sonuçta bu bir can. Benim çocuğum veya başka birisinin çocuğu. Can olması, başlı başına önemli bir husus. Olağanüstü bir durum oldu ve olağanüstü durumda bu hastane bütün her şeyiyle iflas etti. Bize ilk doğduğunda deseler ki, bu çocukta sıkıntı var, semptom var. Çok ümitlenmeyin. Biz de deriz ki, evet ikiz hamilelik, olabilir diyebiliriz yani. Sonuçta bu yeni doğan bir çocuk ama çocuk sapasağlam, çocuk annesini emiyor. Çocuk nefes alıyor, çocukta hiçbir şey yok ama çocuk 5 saat içerisinde, ‘Kalbi durdu ve öldü’ denip bizim önümüze konuluyor. Biz şaşkınlık içerisindeyiz. Bir muhatap bulamıyoruz. Biz bu hastaneden şikayetçi olacağız. Özellikle İl Sağlık Müdürlüğü’nden, Sağlık Bakanlığı’ndan bu hastanenin yeterliliği adına bir müfettiş göndermelerini ve teftiş etmelerini istiyoruz” şeklinde konuştu. “Ailenin ihmal iddialarını kabul etmiyoruz” Yaşanan olayın ardından açıklama yapan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Doktoru Uzman Doktor Ramazan Topuz, gereken tüm müdahaleleri yaptıklarını belirterek, “Bugün talihsiz bir olay yaşandı. Fakat çocuk prematüre. Erken doğum hikayesi mevcut. Ailenin, ihmal iddialarını kabul etmiyoruz. Saat 18.00’de ilk inlemesi olduğunda, ben babasına bizzat anlattım. Örnekleme verdim. Çünkü çocuklar 37 haftanın altında doğduğunda prematüre olarak kabul ediliyor. 35 hafta artı 5 günlük çocuk. Yani yeterli akciğerler gelişmiyor. Ondan dolayı sevkini düşündük ama o arada çocuk aniden kötüleştiği için çocuğu canlandırma programına aldık. Ona da yanıt vermeyince çocuğu ex olarak kabul ettik” ifadeleri kullandı.
İstanbul Murat Göle: "Sivasspor maçına odaklanmak zorundayız" Fenerbahçe Yardımcı Antrenörü Zeki Murat Göle, AZ Alkmaar maçının ardından yaptığı açıklamada, futbola dair konuşacak çok bir şey olmadığını ifade ederek, ligde oynayacakları Sivasspor maçına odaklanmak zorunda olduklarını söyledi. UEFA Avrupa Ligi’nin 4. haftasında Fenerbahçe, deplasmanda Hollanda ekibi AZ Alkmaar’a 3-1 mağlup oldu. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında yardımcı antrenör Zeki Murat Göle açıklamalarda bulundu. Göle, “Bizim açımızdan futbola dair konuşacak çok bir şey yok. Dönünce gerekli değerlendirmeleri detaylı olarak yapacağız. Önümüzde Sivasspor maçı var. Ona odaklanmak zorundayız” değerlendirmesinde bulundu. "Müsabakadan önce penaltı atacak oyuncular belirleniyor" Penaltı kullanan oyuncuya nasıl karar verildiği yönündeki soruyu Zeki Murat Göle, “Müsabakadan önce penaltı atacak oyuncular belirleniyor. Hatta 2-3 seçenek olabiliyor. Ama o an oyun içinde kendini iyi hisseden, o an kullanma isteği olan oyuncu kendi aralarında konuştuktan sonra penaltı kullanabiliyor. Olan da budur. En-Nesyri her zaman bu oyuncular arasında oluyor” sözleriyle yanıtladı. "Belki Avrupa maçları daha da yüksek konsantrasyonla geçiyor" Avrupa maçlarındaki performansla ilgili soruyu ise Göle, “Ben tam tersini düşünüyorum. Gol yeme açısından değil, konsantrasyon açısından. Belki Avrupa maçları daha da yüksek konsantrasyonla geçiyor. Bu akşamı farklı değerlendirmek gerekebilir. Onun değerlendirmesini de dönünce ekip olarak yapacağız zaten” diye cevapladı.
İstanbul Fenerbahçe, Avrupa Ligi’nde ilk yenilgisini aldı UEFA Avrupa Ligi’nde AZ Alkmaar’a deplasmanda 3-1 kaybeden Fenerbahçe, ilk yenilgisini aldı. Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi’nin 4. haftasında Hollanda ekibi AZ Alkmaar’a konuk oldu. Sarı-lacivertliler, ilk yarıyı golsüz eşitlikle geçilen maçı 3-1 kaybetti. Fenerbahçe’nin tek golü Youssef En-Nesyri’den geldi. Faslı forvet 62. dakikada bir de penaltı atışından yararlanamadı. Avrupa Ligi’nin ilk maçında Union Saint-Gilloise’yi 2-1 mağlup ederek 3 puan alan Fenerbahçe, sonrasında Twente ve Manchester United takımları ile aynı skorla (1-1) berabere kaldı. Kanarya, bugün aldığı mağlubiyetle 5 puanda kaldı. AZ Alkmaar ise organizasyondaki 2. galibiyetini elde etti ve 6 puana yükseldi. Fenerbahçe, Avrupa Ligi’nin 5. haftasında 28 Kasım Perşembe günü Çekya ekibi Slavia Prag’a konuk olacak. 3’lü orta sahadan 3’lü forvete Teknik Direktör Jose Mourinho cezası nedeniyle müsabakayı tribünden takip etti. Fenerbahçe, Hollanda ekibine karşı üçlü orta saha ile başladı. Sofyan Amrabat, İsmail Yüksek ve Fred aynı anda 11’de yer alırken, Szymanski maça yedek başladı. Kaptan Edin Dzeko tek forvet başlarken, 58. dakikada Youssef En-Nesyri’nin oyuna girmesiyle sarı-lacivertliler çift forvete döndü. Ev sahibi ekibin 2. golü bulmasıyla teknik heyet, Cenk Tosun’u oyuna sürdü ve takım son 10 dakikada 3 forvetle oynadı. Becao cezalı duruma düştü Mücadeleye 11’de başlayan Brezilyalı stoper Rodrigo Becao, 63. dakikada rakibine yaptığı müdahale sonrası sarı kart gördü. Bu sezon 3. kartını gören Becao, cezalı duruma düştü. 28 yaşındaki futbolcu Slavia Prag ile oynanacak karşılaşmada forma giyemeyecek. Becao, AZ Alkmaar’a karşı 79. dakikada yerini Mert Hakan Yandaş’a bıraktı.