ASAYİŞ - 07 Kasım 2014 Cuma 18:14

Nezir Tekçi davasında Adli Tıp raporu açıklandı

A
A
A
Nezir Tekçi davasında Adli Tıp raporu açıklandı

Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde 1995 yılında gözaltına alındıktan sonra ortadan kaybolduğu öne sürülen Nezir Tekçi davasında Adli Tıp Kurumu'ndan gelen raporda ‘olay yerinde bulunan kemiklerin hayvan kemiği olduğu' belirtildi.

Eskişehir 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün yapılan duruşmada emekli Albay Ali Osman Akın ile Yarbay Kemal Alkan’ın yargılamasına devam edildi. Duruşmada Yarbay Kemal Alkan hazır bulundu. Mahkeme heyeti, olay yerinde yapılan keşif sonrasında bulunan kemiklerle ilgili Adli Tıp Kurumu'ndan gelen raporda ‘Kemiklerin bir insana değil, hayvana ait olduğunu’ belirtti.

“DURUŞMA HAKKARİ’YE NAKLEDİLSİN, MAHKEME TARAFSIZLIĞINI YİTİRDİ ÇEKİLMEYE DAVET EDİYORUZ”
Duruşmada konuşan mağdur avukatları, davanın yeniden Hakkari’ye nakledilmesini talep ederek, “Sanıkların duruşmada hazır bulundurma talebimiz kabul edilmedi. Ara kararlardan dolayı tarafsızlık şüphesi oluşmaktadır. Mahkemeyi tarafsızlığını yitirdiği için çekilmeye davet ediyoruz. Aksi takdirde heyetteki her bir hakimi reddedebilmek için süre talep ediyoruz. Sanıkların tutuklanmasına yönelik talebimiz vardır. Canavarca hisle devlet eliyle sivil vatandaşı katlettirme davası görülüyor. Gelen raporda 20-25 sene sonra olay yerinde Nezir Tekçi'ye ait kemik parçası bulunmasını ummuyorduk zaten.

Olay yerinde mermiler bulunmuştur. Bu kovanların ve mermilerin askeriyeye ait olup olmadığının incelenmesi gerekirdi" diyerek savunma yaptı. Mahkeme heyeti davanın yeniden Hakkari’ye nakledilmesinin yasal olarak mümkün olamayacağından talebin reddine karar verdi. Ayrıca heyet, tutuksuz sanıkların tutuksuz yargılanmalarının devamına, mağdur avukatlarının reddi hakim talebini kabul etmeyerek bu yönde avukatlara süre verilmesine yer olmadığına karar verdi.

Mahkeme heyeti savcının mütalaa vermesi için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
Yüksekova ilçesine bağlı Aşağı Ölçek köyünde çobanlık yapan Nezir Tekçi'den, 19 Nisan 1995 tarihinde Yüksekova'da görev yapan Bolu Dağ Komando Taburu askerleri tarafından gözaltına alındıktan sonra bir daha haber alınamamıştı.

1997 yılında Nezir Tekçi'nin babası Hamit Tekçi'nin başvurusu üzerine askeri savcılık soruşturma başlattı. Savcılık, yaptığı inceleme ardından kovuşturmaya yer olmadığına karar vermişti. Yunus Şahin isimli bir vatandaşın askerlik yaptığı dönemde Nezir Tekçi'nin ölümüne tanık olduğunu iddia etmesi üzerine, yeniden soruşturma başlatılmıştı. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Muğla’da Hz. Mevlana 752. Vuslat Yıldönümünde anıldı Muğla’da Hz. Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin vefatının 752. yıldönümü dolayısıyla ’Şeb-i Arus’ programı düzenlendi. Muğla’da faaliyet gösteren Konya Karamanlılar Derneği’nin organizasyonuyla Gazi Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen anma töreninde protokol üyeleri ve sayıda vatandaş bir araya geldi. Gecede, Mevlana’nın öğretileri ve insanlığa mirası üzerine önemli vurgular yapıldı. Programın açılış konuşmasını yapan Konya Karamanlılar Derneği Başkanı Erol Kütahyalı, Mevlana’nın sadece söz söyleyen değil, söylediklerini bizzat hayatına tatbik eden bir şahsiyet olduğunu vurguladı. Kütahyalı konuşmasında, "İnsan, bildiği için değil, bildiğini yaşadığı zaman insandır. Hz. Mevlana’nın asırlardır gönüllerde diri kalmasının asıl sebebi budur. O, sadece süslü sözler söyleyen biri değil, öğütlerini bizzat yaşayan bir kişi olduğu için hala aramızdadır. Geçmişte olduğu gibi, önümüzdeki asırlarda da hoşgörü timsali Hz. Mevlana’yı anmaya ve onun felsefesini içimizde yaşatmaya devam edeceğiz" dedi. Törene katılan Muğla Vali Yardımcısı İsmail Soykan ise Mevlana’nın evrensel değerlerine dikkat çekti. Soykan, Mevlana’nın 1207 yılında Belh şehrinde doğup 17 Aralık 1273’te Konya’da vuslata erdiğini hatırlatarak şunları söyledi: "Mevlana’nın insan anlayışının temelinde; nefsini arındırarak ilahi aşka ulaşmak vardır. Bu yolun temel taşları aşk, sabır, tevazu ve hoşgörüdür. Bu özellikler o dönemde olduğu gibi bugün de toplum olarak en çok ihtiyaç duyduğumuz değerlerdir. Bu felsefeyi ve Hz. Mevlana’nın ruhunu yaşatan bu güzel geceyi organize eden Konya Karamanlılar Derneği Başkanı’na ve üyelerine teşekkür ediyorum." Konuşmaların ardından programın finalinde gerçekleştirilen ve manevi atmosferin doruğa çıktığı semazen gösterisi, katılımcılar tarafından büyük bir ilgi ve beğeniyle izlendi.