GÜNDEM - 01 Mart 2022 Salı 10:01

Milli Savunma Bakanı Akar'dan 'Montrö' vurgusu

A
A
A
Milli Savunma Bakanı Akar'dan 'Montrö' vurgusu

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Montrö'nün aşındırılmasının kimseye fayda getirmeyeceğini belirterek, "Bugüne kadar yaptığımız gibi Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nin 19, 20, 21'inci maddelerin uygulamasını sürdüreceğiz" dedi.

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilen Kabine Toplantısı sonrasında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırısına ilişkin değerlendirmesi sorulan Akar, söz konusu iki ülkenin de Türkiye ile denizden komşu olduğuna dikkat çekti. Arzu edilmeyen olayların yaşandığını ifade eden Akar, "Gelişmeleri üzüntü ve endişeyle takip ediyoruz. Yaşanan ölümler bizleri üzüyor. Ukrayna ve Rusya ile bizim son derece olumlu ilişkilerimiz var. Sayın Cumhurbaşkanımız ilişkilerimizin çerçevesini net şekilde çizdi, bunları tanımladı. Gelinen noktada gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Mazisi şan ve şerefle dolu Türkiye Cumhuriyeti Devleti dış politikasını ilkelerle yürütmeye devam ediyor. Tüm tarihimiz boyunca olduğu gibi bugün de komşularımız başta olmak üzere tüm ülkelerin egemenlik haklarına, sınırlarına, toprak bütünlüğüne saygılıyız, saygılı olmaya devam ediyoruz. Bu ilkeden hareketle Ukrayna için de aynısını söylüyoruz. Temennimiz, bir an önce barışçıl, diplomatik yollarla birtakım çözümlerin bulunmasıdır" diye konuştu.

Türkiye'nin bu yöndeki çalışmalarına vurgu yapan Akar, şunları söyledi:

"Bu esaslar çerçevesinde baktığımızda Rusya tarafından Ukrayna'nın egemenliğine, toprak bütünlüğüne yapılan bu harekatı bizim kabul etmemiz mümkün değil. Bunun uluslararası hukuka aykırı olduğunu söylüyor ve görüyoruz. Başta insani yardım olmak üzere buradaki insani dramın son bulması için bize düşen ne varsa bugüne kadar yaptık, aynı şekilde yapmaya devam ediyoruz. Bir taraftan insani yardım diğer yandan da diplomatik, siyasi, uluslararası anlamda barışçıl yol ve yöntemleri destekleyici her türlü katkıyı sağlıyoruz. Yıllardan beri gayet başarılı şekilde Montrö statüsü devam etti. Söz konusu sözleşme bütün kıyıdaş ülkelere yararlı olmakla birlikte diğer ülkelerin giriş-çıkışlarını da düzenlemiş vaziyette. Herhangi bir şekilde Montrö'nün aşındırılması, statükonun bozulması kimseye yarar sağlamaz. Montrö'nün korunmasında fayda görüyoruz. Bu çerçevede çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bütün tarafların Montrö ve Montrö'nün getirdiği kurallara uymasının yararlı olduğunu değerlendiriyoruz. Dileğimiz bir an önce barışçıl yöntemler ve diplomatik yollarla bu sorunların çözülmesi ve bölgede sulhun, sükunun yeniden hakim olmasıdır. Bunun için çalışıyoruz. Barışın, huzurun, güvenli ortamın devam etmesi.”

"Karadeniz'in bir rekabet alanına dönüşmemesi için gayret gösteriyoruz" diyen Akar, şöyle devam etti:

"Karadeniz'e en uzun kıyısı olan ülke olarak bu anlayışı bir ilke şeklinde muhafaza ettik. Tüm görüşmelerimizde Türkiye olarak Karadeniz'deki barışın, huzurun, güvenli ortamın devam etmesi için gayret gösterdik. Türkiye olarak bugüne kadar tüm meselelere bu çerçevede baktık. Bu olayda da aynı şekilde bakıyoruz. Bugüne kadar yaptığımız gibi Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nin 19, 20, 21'inci maddelerinin uygulamasını sürdüreceğiz."

İlerleyen süreçte neler olabileceğinin sorulması üzerine Akar, "Geleceğe dönük tahminleri bir tarafa bırakıp somut verilere göre değerlendirme yapmak gerekir. Olayların başında askeri hareketlilik, yığınaklar oldu. Sonrasında askeri hareket başladı. Şimdi görüşmeler oluyor. Bu krizin diplomatik, barışçıl yol ve yöntemlerle bir an önce bitirilmesi ve bölge halklarının güven ve rahat içinde yaşaması için çalışıyoruz" yanıtını verdi.

"Ukrayna'daki olayları dahi Türkiye'ye karşı bir saldırı unsuru olarak kullanıyorlar"

Bir başka soru üzerine TSK'nın Ege, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs'taki faaliyetlerini başarıyla yerine getirmeye devam ettiğini dile getiren Milli Savunma Bakanı Akar, "Biz daima iyi niyetli, görüşmeden, diyalogdan, barışçıl yol ve yöntemlerden yana olmamıza rağmen özellikle komşumuz Yunanistan ve özellikle bazı siyasileri bilinçli ve saldırgan bir şekilde olayları ve gerçekleri çarpıtmak suretiyle gerginliği tırmandırıcı eylem ve söylemlerle Türkiye karşıtı söylemlerini sürdürüyor" diye konuştu.

Bakan Akar, açıklamalarını şöyle sürdürdü:


"Gözleri kararmış şekilde saldırgan tavırlarını öylece sürdürüyorlar ki Ukrayna olaylarını dahi Türkiye'ye karşı bir saldırı unsuru olarak kullanmaya çalışıyorlar. Bu gidişin iyi olmadığını iyi komşuluk ilişkileri çerçevesinde, NATO ittifakı içinde, yaptığımız iyi niyetli çağrılara karşı yapılanların son derece yanlış olduğunu herkes görüyor. Biz ısrarla ve inatla ilkeli tutumuzu sürdürmeye devam edeceğiz. Diyalogdan, görüşmeden kaçan Yunanistan'ı her fırsatta tekrar diyaloğa, masaya çağırıyoruz. Güven Artırıcı Önlemler toplantısının dördüncüsü için Yunanistan Savunma Bakanlığı heyetini Ankara’ya beklediğimizi de bir kez daha ifade ediyoruz."

Hülya Keklik
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Karabük Polisten kaçan alkollü sürücü kaza yapınca yakalandı Karabük’te polisin "dur" ihtarına uymayıp otomobiliyle kaçan ehliyetsiz ve 1.85 promil alkollü sürücü kaza yapınca yakalandı. Hürriyet Mahallesi Melisa Caddesi’nde 78 ABL 583 plakalı otomobilin sürücüsü M.E.Y. (19), yolda zikzak çizince polis ekiplerin "dur" ihtarına uymayarak kaçtı. Buradan Karabük-Yenice kara yolu üzerinde devam eden kovalamaca sonucu sürücü, direksiyon hakimiyetini kaybederek önce kaldırıma ardından köprü ayağına çarptı. Çarpmanın etkisi ile otomobilin motoru yerinden fırlayarak koptu. Kazada sürücü M.E.Y ve yanındaki Z.C.K. (18) yaralanırken, kaza sonrası polise direnenince ekipler biber gazı sıkarak etkisiz hale getirdi. Bu sırada ihbar üzerine kaza yerine sağlık ve çok sayıda polis ekipleri sevk edildi. Olay yerinde ilk müdahaleleri yapılan yaralılardan otomobil sürücüsü M.E.Y, önce alkolmetreyi üflemek istemeyince ambulansa bindi. Bir süre sonra ambulanstan geri inen ve yüzüne yediği biber gazından dolayı zor anlar yaşayan sürücü polisle pazarlık yapmaya başladı. Trafik ekiplerin alkolmetreyi üflememesi durumunda cezaların katlanarak artacağı söylenen sürücü M.E.Y, 5 ay önce ehliyetini alkollü araç kullanmaktan dolayı alındığını belirterek, ’Alkolmetreyi üflersem mi daha çok yararıma" diye sormasının üzerine polisin üflemezsen cezan daha çok katlanır demesiyle alkometreyi üfledi. Yapılan ölçümde sürücünün 1.85 promil alkollü olduğu tespit edildi. Ambulanslarla Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılan yaralıların genel durumlarının ise iyi olduğu öğrenildi. 1,85 promil alkollü sürücüye, tarafik ekiplerince Karayolları Trafik Kanunu’nun "dur ikazına uymamak", "sürücü belgesiz araç kullanmak" ve "alkollü araç kullanmak" gibi 6 maddeden toplam 51 bin 948 lira idari para cezası kesildi. Sürücü hakkında ayrıca "trafik güvenliğini tehlikeye düşürmek" suçundan da adli işlem başlatıldı. Diğer yandan kazanın meydana geldiği yerde bulunan Soğuksu KYK kız yurdundaki öğrencilerde yurdun bolkonuna çıkarak yaşananları film gibi izledi.