EKONOMİ - 24 Haziran 2021 Perşembe 15:28

Merkez Bankası PPK toplantı özetini yayınladı

A
A
A
Merkez Bankası PPK toplantı özetini yayınladı

Merkez Bankası para Politikası Kurulu (PPK) toplantı özet metninde “Kurul, para politikasında fiyat istikrarı hedefi doğrultusunda finansal istikrara yönelik riskleri de gözeten bir yaklaşım sergilemeyi sürdürecektir” denildi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Para Politikası Kurulu (PPK) toplantı özetini yayınladı. Özette, Kurulun, para politikasında fiyat istikrarı hedefi doğrultusunda finansal istikrara yönelik riskleri de gözeten bir yaklaşım sergilemeyi sürdüreceği vurgulandı.

Özette şu ifadelere yer verildi: “Tüketici fiyatları Mayıs ayında yüzde 0,89 oranında artmış, yıllık enflasyon 0,55 puan düşüşle yüzde 16,59 olarak gerçekleşmiştir. Yıllık enflasyon, enerji ve temel mal gruplarında gerilerken, gıda grubunda görece yatay seyretmiş, hizmet grubunda ise yükselmiştir.

Bu dönemde uygulanan kapanma tedbirleriyle belirli sektörlerde iktisadi faaliyet kesintiye uğrarken, söz konusu sektörlerde fiyat artışları da sınırlı kalmıştır. Bu görünüm altında, B ve C göstergelerinin yıllık enflasyonları ve eğilimleri bir miktar gerilemekle birlikte yüksek seviyelerini korumuştur.

Gıda ve alkolsüz içecekler grubu fiyatları Mayıs ayında yüzde 0,29 oranında yükselmiş, grup yıllık enflasyonu 0,06 puan artışla yüzde 17,04 olmuştur. Yıllık enflasyon, işlenmemiş gıdada 0,06 puan düşüşle yüzde 14,61’e gerilerken, işlenmiş gıdada 0,13 puan artışla yüzde 19,49’a yükselmiştir. Yıllık enflasyon, işlenmemiş gıdada taze meyve ve sebze alt grubunda gerilerken, kırmızı et fiyatındaki belirgin artışın etkisiyle diğer işlenmemiş gıda alt grubunda yükselmiştir.

İşlenmiş gıda fiyatları ise aylık yüzde 0,87 oranında yükselmiştir. Ekmek ve tahıllar alt grubunda fiyatlar yüzde 1,00 oranında artarken, diğer işlenmiş gıdada alkolsüz içecekler dikkat çeken kalem olmuştur. Çiğ süt referans fiyatlarındaki artış da gıda enflasyonu üzerindeki riskleri canlı tutan bir diğer unsur olmuştur. Uluslararası gıda ve tarımsal emtia fiyatlarındaki artış eğilimi Mayıs ayında hızlanmış, tahıl ve yağlar başta olmak üzere tüm alt gruplarda yüksek artışlar izlenmiştir.

Enerji fiyatları Mayıs ayında yüzde 1,50 oranında artarken, grup yıllık enflasyonu 0,73 puan düşüşle yüzde 17,71’e gerilemiştir. Uluslararası ham petrol fiyatlarındaki artış ve döviz kuru gelişmelerinin yanı sıra, eşel mobil sisteminde yapılan uyarlamalar ile tavan fiyat uygulamasından çıkılması neticesinde yüzde 3,84 oranında yükselen akaryakıt fiyatları bu gelişmede belirleyici olmuştur.

Mayıs ayındaki ÖTV artışının sarkan etkileriyle Haziran ayında da akaryakıt fiyatlarında artışlar gerçekleşeceği, ancak yüksek baz etkisi nedeniyle enerji grubu yıllık enflasyonunun gerilemeye devam edeceği değerlendirilmektedir. Son düzenlemelere rağmen, eşel mobil uygulamasının, doğrudan ve dolaylı olarak, fiyat artışlarını sınırlandırıcı etkisini sürdürdüğü önemle vurgulanmalıdır.

Temel mal fiyatları Mayıs ayında yüzde 0,86 oranında artmış, grup yıllık enflasyonu 2,29 puan düşüşle yüzde 20,84’e gerilemiştir. Yıllık enflasyon, giyim ve ayakkabıda daha belirgin olmak üzere tüm alt gruplarda azalmıştır. Giyim ve ayakkabı alt grubu fiyatlarında son aylarda gözlenen yüksek artış eğilimi, kapanma etkileriyle önemli ölçüde yavaşlamış ve yıllık enflasyon 5,40 puan azalışla yüzde 5,56’ya düşmüştür.

Dayanıklı mal alt grubunda fiyatlar yüzde 0,91 oranında yükselirken, yıllık enflasyon 1,76 puan gerilemiş, ancak yüzde 30,74 ile yüksek seviyelerde seyretmeye devam etmiştir. Otomobil ve mobilya kalemlerinde uluslararası emtia fiyatlarının yanı sıra döviz kuru gelişmelerinin etkileri izlenirken, elektrikli ve elektriksiz aletlerde gözlenen ılımlı seyir enflasyonu sınırlamıştır.

Hizmet fiyatları Mayıs ayında yüzde 1,18 oranında yükselmiş, grup yıllık enflasyonu 0,50 puan artarak yüzde 13,62 olarak gerçekleşmiştir. Yıllık enflasyon, ulaştırma hizmetleri grubunda belirgin bir oranda yükselirken, lokanta-otel, haberleşme ve kirada daha sınırlı bir artış göstermiş, diğer hizmetlerde ise bir miktar gerilemiştir.

Ulaştırma hizmetleri yıllık enflasyonundaki yükselişte, salgın tedbirleri kapsamında uygulanan kapasite kısıtlamalarına bağlı olarak şehirlerarası otobüs ücretlerindeki artış da belirleyici olmuştur. Kapanmaya bağlı olarak lokanta-otel alt grubunda fiyat artışları daha ılımlı gerçekleşirken, düşük baz nedeniyle yıllık enflasyon yükseliş eğilimini korumuştur.

Piyasa katılımcılarının enflasyon beklentileri Haziran ayında artış kaydetmiştir. Cari yıl sonu enflasyon beklentisi 0,65 puan artışla yüzde 14,46 seviyesinde oluşurken, gelecek on iki aya ilişkin enflasyon beklentisi 0,31 puan artışla yüzde 12,12’ye, gelecek yirmi dört ay beklentisi ise 0,17 puan artışla yüzde 10,16’ya yükselmiştir.

Enflasyonu Etkileyen Unsurlar ve Riskler

Gelişmiş ülkeler başta olmak üzere dünya genelinde aşılamanın hızlanması küresel ekonomide toparlanma sürecini desteklemektedir. Bu toparlanma sürecinde imalat sanayi faaliyeti ve küresel ticaretteki ivmelenmenin yanı sıra hizmetlerde gözlenen canlanma da etkili olmaktadır. Devam eden aşılama çalışmaları küresel ekonominin performansına ilişkin salgın kaynaklı aşağı yönlü riskleri azaltmaktadır.

Emtia fiyatlarındaki artış eğilimi, bazı sektörlerdeki arz kısıtları ve taşımacılık maliyetlerindeki artış uluslararası ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarının yükselmesine yol açmaktadır. Yükselen küresel enflasyon ve enflasyon beklentilerinin uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri önemini korumaktadır. Bir önceki PPK döneminden bugüne, ABD Merkez Bankası’nda kurul üyelerinin medyan beklentilerine göre faiz artışı beklentisi öne çekilirken, enflasyon öngörüleri de yükselmiştir.

Politika faizlerinin tarihsel ortalamaların oldukça altında seyrettiği gelişmekte olan ülkelerde normalleşme sürecinin başladığı görülmektedir. Bu görünüm, bir önceki PPK dönemine göre küresel finansal koşullarda artan belirsizliklere ve bir miktar sıkılaşmaya işaret etmektedir. Uzun vadeli tahvil faizlerinin seyrine ilişkin belirsizlikler küresel finansal piyasalarda dalgalanmaya yol açmaktadır. Kurul, küresel enflasyon baskılarının para politikalarında ve dolayısıyla küresel finansal piyasalarda veri duyarlılığını artırdığı ve buna bağlı oynaklıkların görülebileceği yönündeki görüşünü korumuştur.

Gelişmekte olan ülkelere yönelik portföy girişleri bir önceki PPK toplantısından sonraki dönemde, hem borçlanma senedi piyasalarında hem de hisse senedi piyasalarında olumlu seyretmiştir. Bununla birlikte, gelişmiş ülkelerde uzun vadeli tahvil faizlerindeki oynaklık ve küresel finansal koşulların seyri gelişmekte olan ülkelere yönelen portföy akımlarına ilişkin riskleri canlı tutmaktadır.

Üretici fiyatları, uluslararası emtia fiyatları, döviz kuru gelişmeleri ve tedarik sorunlarına bağlı olarak Mayıs ayında da belirgin bir şekilde yükselmiş, artışların sektörler geneline yayıldığı izlenmiştir. Haziran ayında enerji dışı emtia fiyatlarında kısmen olumlu bir görünüm olmasına rağmen, Türk lirasında gerçekleşen değer kayıpları ve birikimli etkiler nedeniyle tüketici fiyatları üzerinde maliyet baskılarının güçlü kalmaya devam ettiği değerlendirilmektedir.

Parasal sıkılaştırmanın etkisiyle krediler ılımlı bir seyir izlemektedir. Bununla birlikte, kısa vadeli eğilimlere bakıldığında bireysel kredi kullanımında salgın kısıtlamaları nedeniyle ertelenmiş talebin de etkisiyle belirgin artış gözlenmektedir. Kurul, bireysel kredilerin daha ılımlı bir büyüme sergilemesinin, enflasyon görünümü ve dış denge üzerindeki riskleri sınırlamak için önemli olduğunu değerlendirmiştir. Bu çerçevede, kredilerin seyri ve kompozisyonu makroekonomik istikrar açısından yakından takip edilmektedir.

Yurt içi iktisadi faaliyet güçlü seyretmektedir. GSYİH, 2021 yılı ilk çeyreğinde yıllık yüzde 7,0, çeyreklik olarak ise yüzde 1,7 oranında artarak, iktisadi faaliyetin salgının sınırlayıcı etkilerine rağmen potansiyelinin üstünde olduğuna ilişkin geçmiş değerlendirmeleri teyit etmiştir. Bu dönemde, nihai yurt içi talep özel tüketim kaynaklı yavaşlamış, toplam yatırımlar ve net ihracat dönemlik büyümeye pozitif katkı yapmıştır.

Üretim yönünden değerlendirildiğinde, sanayi ve inşaat katma değeri dönemlik büyümenin temel belirleyicisi olurken, hizmetler katma değeri salgın kaynaklı kısıtlamaların etkisiyle büyümeye sınırlı katkı vermiştir.

İkinci çeyrekte, salgın kısıtlamalarına ve finansal koşullardaki sıkılaşmaya bağlı olarak iç talep bir miktar ivme kaybederken, dış talep gücünü korumaktadır. Nisan ayına ilişkin açıklanan sanayi üretimi, ciro endeksi ve perakende satış hacim endeksi verileri, Nisan ayı ortasından itibaren salgının yayılımını önlemek adına uygulanmaya başlanan tedbirlerin iktisadi faaliyeti sınırlandırdığını göstermiştir.

Nisan ayında sanayi üretim endeksi bir önceki aya kıyasla yüzde 0,9, bir önceki çeyreğe göre yüzde 0,3 oranında düşüş kaydetmiştir. Sanayi ciro endeksleri, bu dönemde yavaşlamanın yurt içi talep kaynaklı olduğuna işaret etmiştir. Benzer şekilde hizmet ciro endeksi konaklama ve yiyecek hizmetleri kaynaklı düşüş gösterirken, perakende satış hacmi de kısıtlamalar kaynaklı düşüş kaydetmiştir.

Yüksek frekanslı veriler, 29 Nisan-17 Mayıs 2021 dönemi için açıklanan ilave salgın kısıtlamalarının iktisadi faaliyeti yavaşlatmaya devam ettiğine, sonrasındaki kademeli normalleşme adımları ile birlikte hareketliliğin tedbir döneminin öncesini hızlı bir şekilde aşmasıyla iktisadi faaliyette belirgin bir toparlanma görüldüğüne işaret etmektedir. Nitekim kartla yapılan harcamalara ilişkin haftalık verilere göre, kısıtlamalardan daha çok etkilenen hizmet sektörleri ile perakende ticarete konu olan kalemlerde Mayıs ayının ikinci yarısından itibaren yüksek oranlı artışlar gerçekleşmiştir.

Önümüzdeki dönemde aşılamanın toplumun geneline yayılarak hızlanması salgından olumsuz etkilenen hizmetler ve turizm sektörlerinin canlanmasına ve iktisadi faaliyetin daha dengeli bir bileşimle sürdürülmesine olanak tanımaktadır.

Kısıtlamaların iktisadi faaliyet üzerindeki etkisi işgücü piyasasına da yansımıştır. Nisan ayında tarım dışı istihdam bir önceki aya göre yüzde 1,1 oranında gerilerken, toplam işsizlik oranı 0,9 puan artışla yüzde 13,9 olmuştur.

Yüksek frekanslı veriler, kısıtlamaların gevşetilmesiyle birlikte iş imkânlarında ve işgücüne katılım oranlarında hızlı bir toparlanmaya işaret etmektedir. Bu çerçevede, önümüzdeki dönemde hizmetler sektöründe istihdam artışları görülebileceği değerlendirilmektedir. Ancak işgücüne katılım oranlarındaki artış, istihdam artışlarının işsizlik oranlarına yansımasını sınırlayabilecektir.

Nisan ayında mevsimsellikten arındırılmış cari işlemler dengesinde iyileşmenin başladığı görülmektedir. Mayıs ayı geçici dış ticaret verilerine göre mevsimsellikten arındırılmış olarak altın hariç ihracat ve ithalat aylık bazda artış kaydetmiştir.

Emtia fiyatlarındaki yükselişe karşın, ihracattaki güçlü artış eğilimi, kredilerdeki yavaşlama, altın ithalatındaki belirgin gerileme ve aşılamadaki kuvvetli ivmenin turizm faaliyetlerini canlandırmasının cari işlemler dengesinde başlayan iyileşmeyi hızlandırması beklenmektedir. Kurul, iktisadi faaliyetteki toparlanmanın sürekliliği ve finansal istikrar açısından cari işlemler dengesindeki seyrin önemine yaptığı vurguyu korumuştur.

Para Politikası

Para politikası duruşu, enflasyon görünümüne yönelik yukarı yönlü riskler dikkate alınarak, temkinli bir yaklaşımla enflasyonun kalıcı olarak düşürülmesi ve fiyat istikrarı hedefine ulaşılması odağında belirlenecektir. Bu doğrultuda politika duruşu, enflasyon gelişmeleri ve enflasyon beklentileri dikkate alınarak dezenflasyon sürecini en kısa sürede tesis edecek ve orta vadeli hedeflere ulaşıncaya kadar bunun sürekliliğini sağlayacak bir sıkılık düzeyinde belirlenmeye devam edilecektir.

Son dönemde ithalat fiyatları kaynaklı maliyet unsurlarının yanı sıra, talep koşulları, bazı sektörlerdeki arz kısıtları ve enflasyon beklentilerindeki yüksek seviyeler, fiyatlama davranışları ve enflasyon görünümü üzerinde risk oluşturmaya devam etmektedir. Diğer taraftan, parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki yavaşlatıcı etkileri gözlenmeye başlamıştır.

Enflasyon ve enflasyon beklentilerindeki yüksek seviyeler dikkate alınarak, Nisan Enflasyon Raporu tahmin patikasındaki belirgin düşüş sağlanana kadar para politikasındaki mevcut sıkı duruş kararlılıkla sürdürülecektir. Bu doğrultuda Kurul, politika faizinin yüzde 19 düzeyinde sabit tutulmasına karar vermiştir.

Enflasyonun kısa dönemde, başta emtia fiyatları olmak üzere arz ve talep yönlü çeşitli unsurların etkisiyle oynak bir seyir izlemesi beklenmektedir. Sıkı parasal duruş; enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve finansal piyasa gelişmeleri bağlamında dışsal ve geçici oynaklıklara karşı önemli bir tampon işlevi görecektir.
TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edecektir.

Enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar politika faizi, güçlü dezenflasyonist etkiyi muhafaza edecek şekilde, enflasyonun üzerinde bir düzeyde oluşturulmaya devam edilecektir.

Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin başlaması, döviz rezervlerinin artış eğilimine girmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır.

Kredi piyasası ve iktisadi faaliyete ilişkin göstergelerin yanı sıra döviz kuru oynaklığı ve ithalat fiyatlarındaki gelişmeler doğrultusunda enflasyon üzerindeki talep ve maliyet yönlü etkiler önemini korumaktadır.

Cari işlemler dengesinde başlayan iyileşmenin dış ticaret ve turizmdeki gelişmelerin etkisiyle önümüzdeki aylarda belirginleşerek sürmesi beklenmektedir. Diğer taraftan, yurt içi talep, uluslararası fiyatlar ve küresel risk iştahına ilişkin görünüm, ödemeler dengesine yönelik dış finansman ihtiyacı kaynaklı riskleri canlı tutmaktadır. Kurul, para politikasında fiyat istikrarı hedefi doğrultusunda finansal istikrara yönelik riskleri de gözeten bir yaklaşım sergilemeyi sürdürecektir.

Kurul, fiyat istikrarının sağlanması için, güçlü bir politika koordinasyonuyla tüm paydaşları içeren bütüncül bir makro politika bileşimine ihtiyaç bulunduğu değerlendirmesini yinelemiştir.

Kurul, kararlarını şeffaf, öngörülebilir ve veri odaklı bir çerçevede almaya devam edecektir."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İlhan Palut: “Deplasmanda galip geldiğimiz için mutluyuz” Çaykur Rizespor Teknik Direktörü İlhan Palut, Eyüpspor galibiyeti sonrası yaptığı açıklamada, iyi bir takıma karşı oynadıklarını söyleyerek, “Deplasmanda galip geldiğimiz için mutluyuz” dedi. Trendyol Süper Lig’in 13. haftasında Çaykur Rizespor, deplasmanda karşılaştığı Eyüpspor’u 2-1 mağlup etti. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Çaykur Rizespor Teknik Direktörü İlhan Palut, “Maç öncesi değerlendirmelerimde de bu maçın seyirciler için keyifli bir mücadele olacağı yönündeydi. Pozitif futbol oynayan iki takımın mücadelesiydi. 3. bölgeye biz de rakibimiz de çok gitti. Maç içinde kıran kırana bir mücadele vardı. Biz, tüm oyuncularımızdan defansa katkı istedik. Önde baskı yaptık etkili olduk. Çok fazla toplar kazandık. Negatif olan yanlarımız da vardı ve bazı pozisyonlarda rakibimize pozisyonlar verdik. Eyüpspor iyi bir takım ve ne yapmak istediğini bilen bir takım. Arda Hoca’yı da kutluyorum. Böyle bir takıma karşı deplasmanda galip geldiğimiz için mutluyuz. Rakibimizi de sergiledikleri mücadeleden dolayı tebrik ediyorum” diye konuştu. "Yönetim kurulumuz bize her zaman destek verdi" Son haftalarda yakaladıkları başarılı grafik hakkında da konuşan İlhan Palut, “Fenerbahçe maçında yediğimiz gole kadar çok iyi bir Rizespor vardı. Sonrasında Galatasaray maçında, bunu takip eden ve sahadan mağlup olduğumuz maçlarda yeterince iyi değildik. Bu dönemde evet yıprandık. Rizespor camiasına zarar mı veriyoruz diye düşündüm. Bu süreçte başkanımız ve yönetim kurulumuz bize her zaman destek verdi. Çalışmaya ve çabalamaya devam ettik. Ve bugün iyi bir istatistik yakaladık diyebiliriz” şeklinde konuştu. Çaykur Rizespor’un bu süreçte kendine güvenmesini doğru bulduğunu aktaran Palut, “Ben de bu tarz süreçlerde antrenöre güvenip devam edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Belki de çok uzun süreli iyi performanslar gelecekken bazen 1-2 haftalık kötü sonuçlar sebebiyle kulüpler, teknik adamlarla yollarını ayırıyor. Bunun doğru olmadığını düşünüyorum” diyerek sözlerini tamamladı.
Ardahan Kadın futbolunda Gürcistan ile dostluk maçı Kadınlar 3. Lig’de mücadele eden Kura Gençlik Spor Kadın Futbol Takımı, sınır komşusu Gürcistan’ın 2. Lig takımlarından Akhalgori Kadın Futbol Takımı ile dostluk maçı yaptı. Bayram havasında geçen futbol maçını konuk ekip 5-2 kazandı. Gürcistan temsilcisinin teklifiyle düzenlenen bu özel karşılaşmayla iki ülkenin futbol takımları arasında dostluk bağlarının güçlendirilmesi amaçlandı. Yeni sezon hazırlıklarına hız kesmeden devam eden Kura Gençlik Spor, bu maçla hem takımın performansını değerlendirme hem de genç oyuncularını uluslararası bir rakiple sahada görme fırsatı buldu. Gürcü Takımı ile birlikte Ardahan’a gelen Türkiye-Gürcistan Uluslararası Dostluk ve Dayanışma Derneği Başkanı Mikail Geliaşvili, ’’İki ülke arasında ilk defa kadın futbol takımları dostluk maçında karşılaştı. Bu karşılaşma ile dostluk köprüsü kurmak istiyoruz. Biz dünyada barış ve kardeşlik istiyoruz. Savaş istemiyoruz ve bu müsabaka tüm dünya barışı için bir adım olur" dedi. Kura Gençlik Spor Kadın Futbol Takımı Başkanı Ümit Sarıkaya ise dostluk maçında karşılaştıklarını söyleyerek, "Gürcistan 2. Ligi’nde mücadele eden Akhalgori Kadın Futbol Takımı’nın bizimle bir dostluk maçı talebi oldu. Biz de federasyon yetkilileri ile yaptığımız görüşmeler sonucunda bu karşılaşmanın oynanmasına karar verdik. Burada amaç dostluk ve kardeşlik, sonuç önemli değil" diye konuştu. 80. Yıl Şehir Stadyumu’nda Kura Gençlik Spor Kadın Futbol Takımı ile Akhalgori Kadın Futbol Takımı arasında oynanan dostluk maçını konuk ekip 5-2’lik skorla kazandı.
İstanbul Emine Erdoğan, Çınar Uluslararası Kültür ve Sanat Derneği’nin karma sergisinin açılışını yaptı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Çınar Uluslararası Kültür ve Sanat Derneği’nin Dolmabahçe Galeri Salonu’nda düzenlenen karma sergisinin açılış programına katıldı. Emine Erdoğan, bugün büyük insani krizlerle mücadele ederken sanatın umut ve direnç kaynağı olma gücünün yeniden keşfedildiğini belirterek, "Gazze’nin acılarını anlatan bir tuval, kaybettiklerimizin hatırası işlenmiş bir el işi, duygularımıza tercüman olan bir şiir, binlerce sözden ve eylemden daha etkili olabiliyor. Unutmayalım ki bugün biz, İspanya iç savaşını çıkaranları değil, bu savaşın trajedisini en etkili şekilde gözler önüne seren Guernika tablosunu hatırlıyoruz" dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Çınar Uluslararası Kültür ve Sanat Derneği’nin Dolmabahçe Galeri Salonu’nda düzenlenen karma sergisinin açılış programına katıldı. Burada konuşan Erdoğan, resimden müziğe, edebiyattan tiyatroya kadar sanatın her dalının, insanın yüce duygularının gün yüzüne çıkmasını sağladığını söyledi. Sanatın, herkesi aynı duygularda buluşturduğunu kaydeden Erdoğan, "Sanat, insanı önyargı ve nefret zincirlerinden kurtararak diğer insanlarla yakınlaştırır. Kültür ve sanatla derinleşen farkındalık ve duyarlılığı artan toplumlar, hayata gönül penceresinden bakmaya başlar. Dolayısıyla her sanatçı aslında eserleriyle kendi medeniyetini de inşa eder" diye konuştu. "Kültürümüz, tüm zanaatkarlar için eşsiz bir ilham kaynağıdır" Erdoğan, hem içinde bulunulan zamanda var olmanın hem de gelecekte devam etmenin yolunun estetik üretimden geçtiğini belirterek, "Biz bu anlamda dolu dolu bir geçmişe sahibiz. Tarih boyu geniş coğrafyalarda farklı medeniyetlerle temasın zenginleştirdiği kültürümüz, tüm zanaatkarlar için eşsiz bir ilham kaynağıdır" ifadelerini kullandı. Osmanlı döneminde sanatın, hayatın her alanına işleyip, yaşamla iç içe olduğunu dile getiren Erdoğan, "Estetik algı, en üst düzeyde tecrübe edilmiştir. Ruhun ilacı olarak görülen müzik, şifahanelerde tedavi olarak uygulanmıştır. Keza çini, ebru, tezhip, hattatlık gibi nice sanat dalı, zevk-i selimin ve ince fikrin zirvesidir. Kağıda, cama, taşa kumaşa işlenen desenler; neyden bağlamaya, uddan kanuna uzanan nağmeler, ruhumuzu incelikle besler. Bu derin kültürel birikim sahip olduğumuz en değerli hazinelerimizdendir" şeklinde konuştu. Erdoğan, bugünkü karma sergi gibi medeniyet mirasına sahip çıkan ve modern sanatla arasında köprüler kuran etkinliklerin kıymetli olduğunu vurgulayarak, Çınar Derneği’ni ve eser sahiplerini çalışmaları dolayısıyla tebrik etti. "Dernek her yaştan katılımcıyı içindeki cevheri keşfetmeye çağırıyor" Derneğin adını çınardan almasını anlamlı olduğunu ifade eden Erdoğan, "Aile yapısını güçlendirmek ve gençlerin kültürel ve zihinsel gelişimlerini desteklemek amacıyla düzenlediği kurslar, bu misyonun somut birer yansıması. Dernek, sağladığı çeşitli sanat atölyeleri ile her yaştan katılımcıyı içindeki cevheri keşfetmeye çağırıyor. Resim, seramik, kara kalem, soğuk porselen gibi modern sanat eğitimleri çağın trendlerini kişisel üsluplarla birleştiriyor. Öte yandan, kadınların mesleki eğitim yoluyla iş gücüne katılımını destekleyerek, toplumsal kalkınmaya da değerli bir katkı sağlıyor" değerlendirmelerinde bulundu. Erdoğan, öğrencilerin bu eğitimlerde yalnız bir sanatı icra etmekle kalmayıp, işledikleri her motifte, attıkları her fırça darbesinde ve öğrendikleri her yeni ritimde emeğin ve sabrın gücüne tanıklık ettiklerini söyledi. "Eserlerde ortak köklü bir mirasın kişisel özgünlükle harmanlandığı o eşsiz birlikteliği görüyorum" Bu durumun, herhangi bir sanat dalında beceri kazanmanın çok ötesinde olduğunun altını çizen Erdoğan, "Birbirinden farklı tüm bu kıymetli eserlerde, ortak köklü bir mirasın kişisel özgünlükle harmanlandığı o eşsiz birlikteliği görüyorum. Sanatla terbiye edilmiş ruhlar ve güzeli görmeye talimli gözler arttıkça, sanat müzelerin, galerilerin duvarlarını aşarak hayata karışacak. İşte o zaman sanat, insanı daha erdemli bir hale getiren ve toplumları medeniyet yolunda ileri taşıyan bir güce dönüşecek" ifadelerini kullandı. Emine Erdoğan şöyle devam etti: "Çini duvar panolarından, porselen tabaklardan, yağlıboya tablolardan yansıyan estetik, giyim kuşamdan ev dekorasyonuna kadar, hayatın her alanında yeniden canlandırmalıyız. Estetikle harmanlanmış bir dünya, hayal ettiğimiz daha adil ve yaşanabilir bir geleceğin de anahtarı olacaktır. Nitekim bugün, büyük insani krizlerle mücadele ederken sanatın umut ve direnç kaynağı olma gücünü yeniden keşfediyoruz. Gazze’nin acılarını anlatan bir tuval, kaybettiklerimizin hatırası işlenmiş bir el işi, duygularımıza tercüman olan bir şiir, binlerce sözden ve eylemden daha etkili olabiliyor. Unutmayalım ki, bugün biz, İspanya iç savaşını çıkaranları değil, bu savaşın trajedisini en etkili şekilde gözler önüne seren Guernika tablosunu hatırlıyoruz." Sanatın, insanlığın iyi ve güzel izler bırakma çabasının en kalıcı şahidi olması, nesiller boyunca erdemin ve hakikatin ilham kaynağı olmaya devam etmesi temennisinde bulunan Erdoğan, "Dünyayı kanla boyamak isteyenlere karşı, iyiliği, güzelliği ve erdemi çoğaltmakta yarışanlardan olabilmeyi diliyorum" sözleriyle konuşmasını sonlandırdı. Derneğin eğitmenlerinden Nevin Şahin ve Nilüfer Kıran’ın icra ettiği müzik dinletisiyle başlayan açılış programında, Çınar Uluslararası Kültür ve Sanat Derneği Selcen Zeliha Özkök Arda da bir konuşma yaptı. Konuşmaların ardından Başkan Arda, Emine Erdoğan’a günün anısına Sultan Süleyman Han’ın hayatını anlatan bir kitap ile çini işlemeli porselen bir vazo hediye etti. Erdoğan, aile fotoğrafının çekilmesinin ardından, sergiyi gezerek eserler hakkında bilgi aldı. 110 elden çıkmış eserler sergilendi Çınar Uluslararası Kültür ve Sanat Derneği 2020 yılında, toplumun bir ayrım gözetmeksizin tüm bireylerini kültür ve sanatın sağlam ve köklü değerlerinin gelecek nesillere aktarımında ortak ve sağlam bir payda oluşturmak üzere yola çıkmış gönüllü bir ekibinin gayretleriyle kuruldu. Görsel ve işitsel sanatlar, el sanatları alanlarında yetkin hocalarıyla her yaş grubuna yönelik atölye çalışmalarının yapıldığı sanat merkezinde hat, tezhip, minyatür, çini, Türk nakışı, sanatsal bebek yapımı, mefruşat ile ud ve piyano gibi geniş bir yelpazede sanat eğitimlerin verildiği derneğin karma sergisinde, 110 elden çıkmış Anadolu’nun sanat zenginliğini yansıtan 150 eser sanatseverlerin beğenisine sunuldu. Sergi, 1 Aralık’a dek Dolmabahçe Galeri Salonu’nda ziyaret edilebilecek.