MAGAZİN - 12 Temmuz 2018 Perşembe 15:26

Meleklerin Aşkı son bölümde tansiyon yükseliyor - Meleklerin Aşkı 5. yeni bölüm fragmanı yayınlanacak mı?

A
A
A
Meleklerin Aşkı son bölümde tansiyon yükseliyor -  Meleklerin Aşkı 5. yeni bölüm fragmanı yayınlanacak mı?

Show TV'de yayınlanan Meleklerin Aşkı son bölüm ekranlarda. Yağmur bu kez çok büyük çıkmazda... Melek'i sonsuza kadar kaybedebilir.. İşte, son bölüm izleme linki, 5. yeni bölüm fragmanı yayınlanacak mı sorusunun yanıtı ve detaylar...

Meleklerin Aşkı son bölümü ekranlara geliyor. Ekranlara hızlı bir giriş yapan dizinin yeni bölümünde olayların nasıl gelişeceği merak ediliyor. Yönetmenliğini Ersoy Güler’in yaptığı Meleklerin Aşkı oyuncu kadrosunda; Oya Başar, Gülper Özdemir, Berkay Hardal, Didem Balçın, Toygan Avanoğlu, Serkan Kuru, Alihan Aracı, Rümeysa Arslan, Özlem Mahmutoğlu, Ebrar Alya Demirbilek, Deniz Kaynak, Arda Adil Görgen gibi birçok başarılı isim yer alıyor. Yeni bölümde Yağmur yine büyük bir yanlış anlaşılmanın baş kahramanı... Ama bu kez işi çok zor. Melek'i sonsuza kadar kaybedebilir. Bu heyecan ve sürprizlerle dolu son bölümü haberimizin devamında yer alan linke tıklayıp izleyebilir, gelişmeleri takip edebilirsiniz. Merakla beklenen Meleklerin Aşkı 5. yeni bölüm fragmanı dizinin bitiminde yayınlacak mı henüz belli değil ancak yayınlandığı andan itibaren aşağıdaki linkten izleyebilir yine gelişmeleri ve diğer diziyle ilgili son dakika gelişmelere haberimizden ulaşabilirsiniz. 

MELEKLERİN AŞKI SON BÖLÜMÜ İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ

MELEKLERİN AŞKI 5. YENİ BÖLÜM FRAGMANINI İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ

MELEKLERİN AŞKI SON BÖLÜM ÖZETİ

Meleklerin Aşkı son bölümde yaşanacakların özeti şöyle... Yağmur, yıllardır izini sürdüğü annesinin kapısının önündedir artık fakat kapıyı çaldığında çok büyük bir hayal kırıklığına uğrar. Yağmur’un, yıllardır içinde taşıdığı ve büyüttüğü boşluk kapanacağına daha da büyümüştür. Fakat Yağmur, Melek’le ilk kez bu kadar yakınlaşmıştır, tek tesellisi budur. Fakat İstanbul’dan çıkıp gelen davetsiz misafirler bu duruma da çomak sokar. Ve bu kez tek sorun Deniz değildir, Yağmur’un rakibi de Alaçatı’dadır. Ancak bu misafirlerin hiçbiri Yağmur ve Melek’in arasını bozmaya, tadını kaçırmaya yetmez. İkisi nihayet birbirlerine korkmadan yaklaşabilmiş ve birbirlerini tanıma fırsatı bulmuşlardır. Fakat Rukiye’nin Nuri’yi kullanarak yaptığı plan herşeyi mahveder. Çünkü Yağmur yine çok büyük bir yanlış anlaşılmanın baş rolündedir. Melek, yine Yağmur’u en yakın arkadaşıyla birlikte görmüştür. Yağmur’un öne sürdüğü gerekçeler hafifletici sebep olsa da bunu herkese anlatamaz. Çünkü iş artık çığırından çıkmış araya kızın abisi, ailesi gibi faktörüler girmiştir. Ve Yağmur, birden bire namlunun ucuna gelmiştir. Yağmur, tahmin bile etmediği bir kızla bir yanlış anlamanın içine düşmüştür. Bu yanlış anlamanın içinden sıyrılmak için Yağmur’un herşeyi kabul etmekten başka şansı yoktur. Yağmur bu sefer Melek’i sonsuza kadar kaybedecektir…

meleklerin aşkı, meleklerin aşkı dizisi, meleklerin aşkı yeni bölüm fragmanı, meleklerin aşkı yeni bölüm fragmanı izle, meleklerin aşkı 4. yeni fragman izle, meleklerin aşkı yeni fragman, meleklerin aşkı son bölüm izle, meleklerin aşkı 3. son bölüm izle,

MELEKLERİN AŞKI GEÇEN SON BÖLÜMDE NELER OLMUŞTU?

Yağmur, Deniz'den kurtulmaya çalışırken bu kez öyle bir yanlış anlamanın içine düşmüştür ki onu bu kez Rukiye bile kurtaramayacaktır. Rukiye, Yağmur'un başını beladan kurtarayım derken onu çok daha büyük bir belanın içine sokmuştur. Yağmur'un artık Deniz'den kurtulma ihtimali nerdeyse hiç yoktur. Fakat Rukiye'de çareler tükenmemektedir. Yağmur'la Melek'in baş başa olacakları bir organizasyon düzenlemiştir. Onları alıp Alaçatı'ya götürmeye karar verir. Böylece Yağmur'un Melek'e açılmasının önünde hiçbir engel kalmamıştır.

Fakat Rukiye planlarını yaparken Necmettin de boş durmamıştır. Melek için en uygun kısmeti alıp ta Alaçatı'ya götürmeye karar vermiştir. Yağmur'un artık bir rakibi vardır. Yağmur, bu rakibi ekarte etmeye çalışırken bir de Deniz'e tutulmuş işler iyice sarpa sarmıştır. Rukiye, yine durum el koyar. Fakat bu defa yöntemi kendisi değil, bu konunun uzmanı Nuri belirleyecektir. Nuri, en çok bildiği yöntemi devreye sokmuştur. Fakat bu defa işler öyle bir arapsaçına dönmüştür ki Yağmur'un kurtulma şansı hiç yoktur. Çünkü Yağmur, Deniz'den kurtulmaya çalışırken bu kez öyle bir yanlış anlamanın içine düşmüştür ki onu bu kez Rukiye bile kurtaramayacaktır.

 

 

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Yumaklı: "Dişimizle tırnağımızla bir yere getirmiş olduğumuz, hakikaten çok emek sarf edilmiş bir takım şeyleri bunlara kurban etmemeliyiz" Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı "Bab-ı Ali Toplantıları-Büyüyen Küresel Gıda Sorunu ve Türk Tarım Sektörünün Konumu, Geleceği" konulu toplantıda konuştu. Bakan Yumaklı, Ana muhalefetin boykot çağrılarına karşı ekonomimizin önü ardı hiç düşünülmeden bu tür şeylere kurban edilmesinin doğru olmadığını ifade etti. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, "Bab-ı Ali Toplantıları - Büyüyen Küresel Gıda Sorunu ve Türk Tarım Sektörünün Konumu, Geleceği" Toplantısına katıldı. Beşiktaş’ta bir otelde düzenlenen toplantıda konuşan Bakan Yumaklı, "Tarım sektörü milli güvenlik kadar, savunma sanayi kadar önemli. Ülkelerin stratejik bakışlarında ilk üçün içerisinde mutlaka yer alan bir sektör olarak konuşulur. Küresel iklimin en büyük etkisi de yine bu son derece stratejik olan sektöre gelmiş durumda. "Büyüyen Küresel Gıda Sorunu ve Türk Tarım Sektörünün Konumu, Geleceği". Burada bir görüş alış verişinde bulunacağız. Tarım ve orman sektörü, gıda arzı ve güvenliğine sağladığı katkının yanı sıra bütün sanayiler içinde bir girdi teminini ifade eder. Dolayısıyla hem kırsal kalkınmada olan etkisi hem oluşturduğu istihdamla da modası asla geçmeyecek stratejik bir sektördür. Dünyada kırılma dönemlerine baktığımızda her zaman bir takım zorlukların sıkıntıların gerçekleştiğini görüyoruz. Her gün yeni bir gündemle uyanıyoruz. Gün içinde gündemimiz defalarca değişebiliyor. Hele ki son günlerde bunun örneğini çok yakında görüyoruz. Böyle dönemde kendimizi tarımsal üretimde, gıda-arz güvenliğinde güçlü tutmak zorundayız. Öncelikle bunun altını kuvvetlice çizmek istiyorum." dedi. "Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği gibi ’Ambarın anahtarı kimdeyse güç ondadır’ prensibince hareket ediyoruz." diyen Yumaklı, "Birleşmiş Milletlerin (BM) yayınladığı bir rapora göre 2050 yılında yüzde 65’le yüzde 70 daha fazla gıda üretmemiz gerektiğini söylüyorlar. Bu nedenle bizim önümüzde kıldan ince kılıçtan keskin bir yol var. Biz bakanlık olarak bütün bunlardan sorumluyuz. Biz bütün bu kapsamda bakanlık olarak toplamda 165 bin arkadaşımızla beraber öncelikle ülkemizin gıda-arz güvenliğinin gerektirdiği hususları yerine getiriyoruz. Daha sonrada bizlerin ürettiklerine ihtiyacı olan bu ülkelerin de ihtiyacını gideriyoruz." dedi. 2024 yılı sonu itibariyle de 32,6 milyar dolarlık bir tarım ürün ihracatının söz konusu olduğunu söyleyen Bakan Yumaklı, "Çiftçiyi korumak ve tüketiciyi korumak’ bugün için bizim parolamız bu. Tarımsal destekler var. Ar-ge var. Sulamada çok ciddi yatırımlar halen yapılmaya devam ediyor. Bugün ülkemiz tarımsal hasılada Avrupa’da birinci, dünyada ilk 10 ülke arasında. 186 ülkeye 2 binin üzerinde tarım ve gıda ürünü ihraç ediyoruz. 2024 yılı sonu itibariyle de 32,6 milyar dolarlık bir tarım ürün ihracatımız söz konusu. Bu ihracatta katkısı olan çiftçisinden sanayicisine kadar, sektörün tüm paydaşlarına teşekkür etmek istiyorum." Önümüzdeki dönemde 5 ana temel üzerine tarımsal üretimin oturtulduğunu kaydeden Yumaklı, "Birincisi yapmış olduğumuz üretimin sürdürülebilir olması gerekir. Sürdürülebilir üretimin verimli olması gerekir. Sürdürülebilir ve verimli tarımsal üretimin elde ettiği çıktıların kalitesi olması gerekir. Bütün bunların kayıt altına alınması gerekir ki en çok mücadele verdiğimiz alanlardan bir tanesi ve son madde ise bütün bunlardan elde edilen gelirin tarım sektörüne yatırım olarak geri dönmesi. Bu 5 eksen etrafında şekillendirdik. Bu kapsamda son 2 yılda özellikle hayata geçirmek için mücadele ettiğimiz tarımsal üretim planlamasını 2024 yılı itibariyle hayata geçirdik. Yani şuanda bizim hasat edeceğimiz ürünler tarımsal üretim planlamasının ilk meyveleri olacak bu sene. Türkiye’nin kendi ürünlerini üreten ve katma değerli hale getirerek bunları pazarladığı bir ülke olması bizim açımızdan son derece önemli. Başka önemli bir konu ise tarımsal üretimin teknolojik ihtiyacı. 2025 yılını tarımsal teknoloji konusunda çok daha farklı bir perspektifi getirmek üzere projeler oluşturmaya ayırdık." dedi. Ana muhalefetin boykot çağrılarına ekonominin kurban edilmemesi gerektiğine işaret eden Yumaklı, "Ekonomimizin bu anlamda hakikaten hiç önü ardı düşünülmeden bu tür şeylere kurban edilmesinin doğru olmadığını bir kez daha kuvvetlice ifade etmek istiyorum. Dişimizle tırnağımızla bir yere getirmiş olduğumuz, hakikaten çok emek sarf edilmiş bir takım şeyleri bunlara kurban etmemeliyiz. Başka bir şeyi konuşuyoruz. Sizin ülkenizde gıda arz güvenliğiyle ilgili bir sorun olduğunda, bütün dinamiklerinizi ya da avantajlarınızı kaybettiğinizde ’bu ülkede işte bir siyasi görüş daha az etkilenecek öbürü hiç etkilenmeyecek’ diye bir şey yok. Herkes aynı şekilde etkilenecek. Dolayısıyla şapkamızı önümüze alıp düşünmemiz gerekir." dedi.