GÜNDEM - 27 Aralık 2015 Pazar 14:09

Maviş’in zaferi tüm kedilere emsal oldu

A
A
A
Maviş’in zaferi tüm kedilere emsal oldu

Evden tahliyesine karar verilen kedisini terk etmektense Bursa’dan tayinini isteyerek Antalya’ya taşınan hemşirenin kedisi Maviş için başlattığı hukuk mücadelesi zaferle sonuçlandı.

Yargıtay’ın bozma ilamının ardından yerel mahkeme, kedilerin evden tahliye edilemeyeceğine ilişkin ders niteliğinde emsal bir karara imza attı. Kedisi için evinden yurdundan olan Hemşire Ayşegül Yetiş, “Karar emsal olacak. Bunun için çok mutluyum ama Bursa’ya dönmeyeceğim.” dedi. 

Edinilen bilgiye göre, geçen yıl, Hamitler TOKİ'de oturan 34 yaşındaki Ayşegül Yetiş, site yönetimi ile evinde ve site içinde beslediği kediler yüzünden mahkemelik oldu. Açılan dava üzerine evde keşif yapan Bursa 3. Sulh Hukuk Mahkemesi, "Toplu Yapı Temsilciler Kurulu izin vermediği müddetçe müstakil veya ortak yerlerde ticari maksatla dahi olsa kedi, köpek ve kümes hayvanları beslenemez" şeklindeki hükmü esas alarak, davalı Yetiş'in evde ve site içinde kedi beslemesinden men edilmesine karar verdi. 10 yıldır birlikte yaşadığı kedisini sokağa atmaktansa işini, hatta yaşadığı şehri terk eden hemşire Yetiş, yeni aldığı evini satarak, tayinini isteyip Antalya’ya yerleşti.

Gözyaşları içinde yaşadığı şehri terk eden Yetiş, Avukatı Nilay Parlar Ateş aracılığıyla kararı temyiz etti. Yargıtay, sulh hukuk mahkemelerinin evden tahliye yönünde karar vermesinin söz konusu olmadığını, bu alanda yetkili mahkemenin asliye hukuk mahkemeleri olduğunu ifade ederek, kararı usulden bozdu. Davayı yeniden ele alan Bursa 6. Asliye Hukuk Mahkemesi, kedilerin evden tahliyesinin önüne geçecek emsal bir karara imza attı. Hakim Gökhan Turhan, TMK’nın 2. ve 3. maddelerindeki ‘iyi niyet’ prensiplerini dikkate alarak ders niteliğindeki bir karar verdi. Hakim Turhan kararın gerekçesinde, “Hayatın olağan akışına göre, küçük bir canlı olan kedinin gerek özel alanda gerek ortak alanda bakılıp beslenmesinden rahatsızlık duyulmasının insanı bir davranış olmadığı, saygı, sevgi, iyiniyet ve merhametin yalnızca insanların birbirine karşı, diğer tüm canlılara karşı gösterilmesi gereken evrensel hak ve sorumluluklardan olduğu, vicdan taşıyan her bireyin bu hak ve sorumlulukları özveri ile yerine getirmelerinin geçerliliği hususunda hassas davranmayı bir mecburiyet olarak görmesi gerektiği, bu durumun medeni yaşam kuralları ve medeni hukukun asıl ruhunu taşıyan temelini oluşturan iyi niyet prensibi ile birebir örtüştüğü, dolayısıyla vicdanen olaya konu davadaki kedinin ortak alandan, özel alandan çıkartılmasını gerektirecek bir durum bulunmadığı anlaşıldığından sübut bulmayan davanın reddine karar verilmiştir” ibarelerine yer verdi.
Kararı Antalya’daki evinde İHA’ya değerlendiren Yetiş, “Bütün hayatımı Maviş ile paylaştım. Sokağa atamazdım. Bu kararın ardından Bursa'dan yakınlarımdan, iş ortamından ayrılmak çok zor oldu. Yeni bir hayat ve düzen kurmak zorunda bırakıldım. Biz ilk davanın tahliye kararını temyize götürdük. İlk kararda, Ayşegül Yetiş'in sokak hayvanını ve evdeki kediyi beslemesinin men edilmesine karar verildi. Bunun üzerine temyizde karar bozuldu. Yeniden dava asli hukukta görüldü. Biz kazandık. 'Sokak hayvanını beslemek insani bir zorunluluktur, kedinin ortak alanda yada evde beslenmesinde herhangi bir sakınca yoktur. Kedi insanlara zarar verebilecek bir yapıya sahip değildir' denildi. Kedinin tahliye edilebilecek bir canlı olmadığına karar verildi" ifadelerini kaydetti.

"BÜYÜK MÜCADELE VERDİK"

Kararın tüm Türkiye'de emsal olacağını vurgulayan Yetiş, "Diğer kediler aynı kaderi yaşamasın diye büyük mücadele verdik. Maviş için dünyanın öbür ucuna da giderdim. Ama benim gibi yapabilecek imkanı olmayan insanlar var. Onlar için haklarını savunmaya devam ettim. Ve sonuçta kazandık. İyi olan kazanacaktı. Adalet yerini buldu. Olması gereken buydu. İyilikten yanayız diyoruz ama küçücük bir canlının varlığına tahammül edemiyoruz. Böyle olmaması gerektiğini adalet de gösterdi. Davanın da devamını getirmeyi düşünüyorum. Çünkü hiçbir kötülük cezasız kalmamalıdır. İnsanlar yaptıklarıyla rahat rahat oturmamalıdır" dedi.

"BURSA'YA DÖNMEYECEK"

Karar ile başka kedilerin de evden atılmasının önüne geçildiğini kaydeden Yetiş, "Kararın sevincini yaşıyoruz. Maviş çok mutlu, bahçeli bir evde yaşıyor. Önemli olan maviş benim yanımda. Kazanmama rağmen eski yaşadığım yere geri dönmeyi düşünmüyorum" diye konuştu.

"ARTIK KİMSE TEDİRGİN OLMASIN"

Yetiş, "Sokak hayvanlarını unutmayın. Onların yaşam hakkına saygı göstersinler. Bunu insanı görev olarak yapalım. Bir kap yemek ve su bırakalım. Kimse sokak kedisini veya köpeğini kedisini evinde beslerken tedirgin olmasın. 3 yıldır maddi manevi beni yıpratan bir davayı kazandık. Biz bunun hukuk yönünden başardık. Adalet yerini buldu emsal bir karara imza attık" şeklinde kullandı.

“MAVİŞ’İN ZAFERİ”

Müvekkilinin kedisi Maviş için hukuk savaşı başlattıklarını ifade eden Av. Nilay Parlar Ateş ise, "Tüm dava sürenci dikkate aldığımızda buna ‘Mavişin Zaferi’ diyelim. Müvekkilimizin hem evde beslediği kedileri hem de ortak alanda beslediği sokak kedileri vardı. Fakat site yönetimi bundan rahatsız olduğu için dava açtı. Mahkeme ilk kararında müvekkilimin, hem kendi evinde hem de ortak alanda hayvan beslenmesi konusunda men edilmesine karar verdi. Biz bu kararı temyiz ettik, karar Yargıtay tarafından bozuldu. Ardından mahkeme değişti, yeni mahkemede olumlu bir karar elde ettik. Bizim bu mahkemede aldığımız karar tüm hayvan severler için bir emsal teşkil edecek. Mahkemenin gerekçesi gerçekten çok güzel, bu karar tüm insanlığa bir ders veren bir gerekçe oldu. Köpeklere ilişkin birçok mahkeme kararı vardı, ancak kedilere ilişkin emsal teşkil eden kararımız yoktu. Kedilerin çevreye rahatsızlık verecek bir canlı olmadığını, hayvan beslemenin normal bir davranış olduğu, beslemeye engel olanların ise yaşam haklarına saygısız davranışlarda bulunduğuna dair bir gerekçemiz var. Yani mahkeme özetle, gerek bağımsız bölümde, gerekse ortak alanda kedilerin beslenmesinde herhangi bir sakınca yoktur. Kediler, yapısı gereği çevreye rahatsızlık vermiyor” şeklinde konuştu. 

 BERKTUĞ ÖNCÜ - OSMAN AKIN

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Balıkesir Başkan Ahmet Akın’ın ’Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ mesajı: "Kadınların emeklerini berekete çevirmek için haftanın yedi günü açık olacak şekilde satış yapabilecekleri kapalı alanları şehrimize kazandıracağız" Balıkesir Büyükşehir Belediyesi tarafından 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde kadınların el emeği ürünlerinin satışını yaparak kazanca dönüştüreceği ve üç gün sürecek "Kadın Emeği Stantlarının" açılış programında konuşan Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün "Daha emin ve daha doğru olarak yürüyeceğimiz bir yol vardır: Büyük Türk kadınını çalışmamıza ortak kılmaktır" sözünü hatırlatarak, "Önünde, ardında ya da bir parçası yapalım demiyor. Ortak diyor. Cumhuriyet devrimi ve onun kazanımları da işte tam bununla ilgilidir. Vizyonumuz budur" dedi. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi tarafından 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ne özel, kadının emeğini kazanca dönüştürmek amacıyla Cumhuriyet Meydanı’nda üç gün sürecek "Kadın Emeği Stantları"nın açılış programına katıldı. Kadın kooperatifleri ve üreten kadınların talebi üzerine 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ne özel Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın tarafından hayata geçirilen çalışmayla üreten kadınlar emeklerini kazanca dönüştürüyor. Balıkesir Kent Konseyi’nin destekleriyle oluşturulan stantlarda yöresel ve el emeği ürünler satışa sunuldu. Programa; Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın ve eşi Arbil Akın’ın yanı sıra CHP Balıkesir Milletvekili Serkan Sarı, CHP Kadın Kolları Genel Başkan Yardımcısı Hürmüz Avcı, CHP Balıkesir İl Başkanı Erden Köybaşı, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Volkan Altınöz, Balıkesir Kent Konseyi Başkanı Sevinç Baykan Özden, meclis üyeleri, STK temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. "Tüm kadınlar emekçidir" Kadınların emeklerinin bereketini arttırmak için kalıcı çözümler üretmek için çalıştıklarını ifade eden Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın: "Kadınların emeklerini berekete çevirmek için haftanın yedi günü açık olacak şekilde satış yapabilecekleri kapalı alanları şehrimize kazandıracağız. Kadınların el emeği ürünlerini satabileceği ve evinin bereketini arttırabileceği imkanları oluşturmak için hep birlikte çalışıyoruz. Bugün, sadece çiçekler ve güzel sözlerle geçiştirilecek bir gün değil. Bugün, pembe kurdeleler ve karanfiller arasında kaybolan bir gün değil. Bugün, hayatın her alanında azimle, emekle, zekayla varlık gösteren emekçi kadınların günü. Emekçi derken bordrolu bir işi olmayan kadınları ayırdığım düşünülmesin. Ev emeği, görünmeyen emektir ve nice bordrolu işten daha ağırdır. Bu yönüyle tüm kadınlar emekçidir" diye konuştu. "Kadınlar, toplumun temel taşlarıdır" Başkan Akın, 8 Mart’ın kadınların her zorluğa rağmen dimdik ayakta duruşunu takdir etme günü olduğunu belirten Akın, "Kadınların güçlü yanlarından söz ederken onlara hep erkeksi bazı sıfatlar yüklenir. Buna karşı çıkmalıyız. Biz erkekler, kadınların sadece "güçlü" olmasından değil, aynı zamanda duygusal zenginliklerinden, hassasiyetlerinden, hayata kattıkları benzersiz bakış açılarından da ilham almalıyız. Kadınları, belli rollere sıkıştırmak isteyenler var. Bizim itirazımız bunadır. Sizler sadece anneler, eşler, kız kardeşler değil, aynı zamanda liderler, öncüler ve toplumun temel taşlarısınız. Her biriniz, hayatın her alanında eşsiz bir değersiniz. Bu değeri hatırlatmak sadece bugün için değil. Bu değeri hatırlatmak annelerin evlatlarının da görevi. "Balıkesir Benim ailem" diyen Bütün Balıkesir’i ailesi olarak kabul eden Belediye Başkanınız Ahmet Akın’ında görevidir" şeklinde konuştu. "Birlikte yürürsek güçlüyüz" "Her güçlü erkeğin ardında bir kadın vardır" klişesine itiraz ettiğini ifade eden Akın, "Ben bu klişeye itiraz ediyorum. Neden kadınlar, güçlü erkeklerin ardında olmak zorunda. Pekala yan yana da durabilir, birbirlerinden güç alabilir, birbirlerine güç verebilirler. Hayatı da kariyeri de zorlukları da birlikte aşabilirler. Değerli eşim, Arbil’im ile benim mesafem budur. Yan yana olduğumuz, birlikte yürüdüğümüz sürece güçlüyüz ve bir o kadar mutluyuz" dedi. Siyasetçilerin kadınların mücadelesini daha iyi anlamalı ve onlara daha fazla destek olması gerektiğine vurgu yapan Akın, "Sesinizi daha gür duyurmanız, taleplerinizi daha net ifade etmeniz için yanınızda durmalıyız. Artık, sadece "eşitlik" konuşmakla kalmayıp, "adaleti" sağlamak için birlikte çalışmalıyız. Sadece "haklarınız" için değil, "daha iyi bir dünya" için omuz omuza vermeliyiz. Çünkü eşitlik, sadece kanunlarda yazan bir ifade değil. Eşitlik, hayatın her anında yaşanan bir gerçeklik olmalı. İş hayatında hak ettiğiniz konumlara gelirken, evde sorumluluklar adilce paylaşılırken, sokakta güvende yürürken, siyasette temsil edilirken hissedilmeli" ifadelerini kullandı. "Şiddete sıfır tolerans" Günümüzde kadınların hala şiddete maruz kaldığına dikkat çeken Akın, "Ve ne yazık ki, bugün hâlâ kadına yönelik şiddet gerçeğiyle yüzleşiyoruz. Bu utanç verici tabloyu değiştirmek, hepimizin ortak sorumluluğu. Şiddetin her türlüsüne karşı sıfır toleransla mücadele eden Mustafa Kemal’in askerleriyiz. Sadece yasalarla değil, eğitimle, bilinçlendirme çalışmalarıyla, toplumsal farkındalıkla bu sorunun kökünü kurutmalıyız. Öncelikle bunun münferit bir sorun olmadığını kabul etmeliyiz. Bu bir zihniyet sorunudur. Bizim bu zihniyetle mücadele etmemiz şart. Şiddet gören kadınların yanında olmak, onlara destek vermek, yalnız olmadıklarını hissettirmek de en önemli görevlerimizden biri" şeklinde konuştu. "Boş sloganlar değil umut veren projeler" "Benim sizlere vaadim, boş sloganlar değil, somut veren projeler olmalı" diyen Akın, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Sizlerin hayatını kolaylaştıracak, güçlenmenizi sağlayacak, sesinizi daha geniş kitlelere duyuracak çalışmalar yapmak bizim işimiz. Çocuklarınız için güvenli kreşler oluşturmak, kadın girişimcileri desteklemek, kadına yönelik şiddetle kararlı bir şekilde mücadele etmek, eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak, siyasette kadın temsilini artırmak, işte benim önceliklerim bunlar. İstihdam Ofisimiz ile kadınları, istihdama katmaya çalışıyoruz. Şu an da kentin 7 farklı noktasında kreş çalışmaları sürüyor. Emekli kafemizi açtık. Kadın çiftçilerimize zirai danışmanlık ve sağlık taraması yapıyoruz. Kadın kooperatiflerimize elimizden gelen her türlü desteği veriyoruz. ONKADIN orkestramızı kuruyoruz. Kadınlar için "Durak Yok" uygulamasını hayata geçirdik. Kadın ustalık kurslarını hayata geçiriyoruz. Daha çok projemiz var. Unutmayın, siz kadınlar bir araya geldiğinizde dünyayı değiştirecek güce sahipsiniz" Atatürk’ün sözünü hatırlattı Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü "Daha emin ve daha doğru olarak yürüyeceğimiz bir yol vardır: Büyük Türk kadınını çalışmamıza ortak kılmaktır" sözünü hatırlatan Akın, " Buradaki "ortak" ifadesine dikkat kesilelim. Önünde, ardında ya da bir parçası yapalım demiyor. Ortak diyor. Cumhuriyet devrimi ve onun kazanımları da işte tam bununla ilgilidir. Vizyonumuz budur. Dünya Kadınlar Günü’nüz kutlu olsun. Ancak asıl bayramımız, eşit ve adil bir dünyada yaşadığımız, kadına yönelik erkek şiddetinden söz etmediğimiz gün olacak. O güne kadar mücadelemiz devam edecek. Ve ben, bu mücadelede her zaman yanınızda olmaya söz veriyorum" ifadelerine yer verdi.