Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Bakanlık’ta düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını da cevapladı. Türkiye’nin üslerini Amerika ve koalisyon güçlerine açtığı hatırlatılarak, hangi üslerin hangi çerçevede kullanılacağı ve bu hava operasyonlarını yürütmek için herhangi bir yabancı personelin bu üslerde konuşlandırılmasının söz konusunun olup olmayacağının sorulması üzerine Bakan Çavuşoğlu, “Amerika ile yaptığımız anlaşma çerçevesinde Türkiye’deki birlikte tespit edeceğimiz bazı alanlar gerek insanlı gerekse insansız hava araçlarına açık olacaktır.
Türkiye’de DEAŞ ile mücadeleye etkin bir şekilde farklı bir boyut kazandıracaktır. Hangi alanların kullanılacağı hangi alanlarda bazı bölge ülkelerinin Türkiye ve ABD’nin uygun göreceği bölge ülkelerinin ve müttefiklerin katılacağı alanlar konusunda çalışmalarımız devam edecektir. Eğit donat programında olduğu gibi tüm kararları birlikte veriyoruz. Bazı ülkelerin talepleri olabilir ama Türkiye’nin bu konuda Amerika ile birlikte ortak karar alınacağını söyleyebilirim. Hangi ülkenin ABD ve Türkiye’nin dışında hangi ülkelerin bu üsleri kullanacağı ve konuşlanacağı konusunda kararı birlikte vereceğiz. Bazı bölge ülkeleri ve bazı koalisyonun içindeki müttefik ülkeleri olabilir. Örneğin eğit-donat konusunda İngiltere’nin bir talebi olmuştu. İngiltere’nin bu talebini ABD ile birlikte olumlu karşılamıştık ve hukuki süreç başladı. Dolayısıyla önümüzdeki süreçte bu konudaki gerekli açıklamaları da yapacağız. Üsler kullanıma açıldıktan sonra gerek ABD gerekse biraz önce söylediğim bazı bölge ülkeleri de olabilir diğer koalisyon içindeki ülkelere açılacaksa bu üslerin kullanımı sırasınca personelde olacak. Dolayısıyla personelde gelecek” yanıtını verdi.
“DEAŞ TEHDİDİNİ SURİYE İÇİNDE VE HATTA IRAK’TA ORTADAN KALDIRDIKTAN SONDA ZATEN KENDİLİĞİNDEN GÜVENLİ BÖLGELERDE OLUŞACAKTIR”
Bu üslerin açılması karşısında Türkiye’nin Suriye içinde bir güvenli bölge kurulması talebinin Amerika ve koalisyon güçlerinden karşılık bulup bulmadığının sorulması üzerine Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
“DEAŞ ile etkin bir mücadele amacıyla bu çerçeve anlaşması yapıldı. Dolayısıyla amacımız DEAŞ tehdidini ortadan kaldırmaktır. DEAŞ tehdidini Suriye içinde ve hatta Irak’ta ortadan kaldırdıktan sonda zaten kendiliğinden güvenli bölgelerde oluşacaktır. Biz başından beri Suriye’de ve Irak’ta istikrarın gelebilmesi için ikisini bir bütün olarak görüyoruz Suriye’de bir güvenli bölgenin oluşturulması ve uçuşa yasak bir bölgenin oluşturulmasını da savuna geldik. Suriye’deki sorunun çözümünün siyasi olduğunu da her zaman vurguladık. Esedsiz bir siyasi çözüm. İşin insani boyutunu da hiçbir zaman ihmal etmedik. Bu oluşturulacak güvenli bölgelere özellikle Türkiye’deki ve komşu bölgelerdeki mülteciler Suriye içinde Irak içinde yerinden edilmiş insanların yerleştirilmesi gerektiğini de söyleye geldik. Dolayısıyla bu operasyonlar sonucunda DEAŞ ile etkili mücadele sonucunda DEAŞ’tan temizlenen bölgeler güvenli bölge olacak. Umarım insanlarda evlerine, yurtlarına dönme imkanı bulacaktır. Gerek yerinden edilmiş insanların gerekse yurt dışında yaşayan Türkiye dahil mültecilerin kendi topraklarına dönmesi ortak arzumuzdur.”
“İNCİRLİK ÜSSÜ ŞUANA KADAR KULLANIMA BU ANLAMDA AÇILMADI”
“İncirlik Üssü resmen kullanılmaya başlandı mı ve ne zaman kullanıma açılacak?” sorusuna Çavuşoğlu, “İncirlik Üssü şuana kadar kullanıma bu anlamda açılmadı. Hem DEAŞ’a karşı hem de PKK’ya karşı operasyonlarımız tamamen kendi imkanlarımız, kendi güçlerimizle yapılmıştır. Yani milli operasyon olmuştur. Şuana kadar İncirlik üssü bu anlamda ABD ve diğer koalisyon güçlerine açılmamıştır. Bu ileriki aşamada gerçekleşecektir. Bildiğiniz gibi bir Bakanlar Kurulu kararımız vardır. Bununda yürürlüğe girmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.
“TÜRKİYE KENDİSİNE KARŞI OLUŞAN TEHDİTLERİ YOK ETMEK İÇİN ULUSLAR ARASI HUKUK ÇERÇEVESİNDE TÜM HAKLARINI KULLANACAKTIR”
Yapılan operasyonlarda Türk hava sahasının kullanıldığı ve bir sonraki operasyonlarda Suriye hava sahasının kullanılıp kullanılmayacağı sorusuna Çavuşoğlu, “Türkiye kendisine karşı oluşan tehditleri yok etmek için ve mücadele etmek için uluslar arası hukuk çerçevesinde tüm haklarını kullanacaktır. Tehdit nerede oluşursa ve nasıl oluşursa Türkiye buna karşı zaten şuanda hazırlıklarımızda bu yöndedir. Her türlü tehdide karşı nereden gelirse gelsin mücadele edecek yeteneğe sahibiz, uluslar arası hukuk çerçevesinde nereden kaynaklanıyorsa orada da mücadele yapmaya hazırız” karşılığını verdi.
PELİN ÜZEK