GÜNDEM - 25 Ekim 2017 Çarşamba 07:49

İçişleri Bakanlığı düğmeye bastı! Belediyelere özel denetim

A
A
A
İçişleri Bakanlığı düğmeye bastı! Belediyelere özel denetim

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iktidar-muhalefet ayrımı yapmadan, haklarında yolsuzluk, usulsüzlük ve imar rantına yönelik iddialar bulunan belediyelerle ilgili gerekenin yapılacağını söylemesinden sonra, İçişleri Bakanlığı yerel yönetimlere yönelik “özel bir denetim” için düğmeye bastı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Pazar günü İstanbul’da AK Parti il İstişare Toplantısı düzenlemiş ve basına kapalı yapılan bu toplantıda, belediye başkanlarına yönelik önemli mesajlar vermişti. Erdoğan’ın, buradaki konuşmasının başka detayları da ortaya çıkmaya başladı. Edinilen bilgilere göre, istifası istenen belediye başkanları ile ilgili konu görüşülürken, Erdoğan’ın, “Belediyelerle ilgili farklı iddialar gündeme geliyor. Bunların ayrıca bir denetimden geçmesine ihtiyaç var. Herkes kendine çeki-düzen vermeli ve hesaba çekmeli. Biz AK Parti olarak kendimizi hesaba çekeceğiz, çekmezsek millet hesaba çeker. Kendine çeki düzen veren, hesaba çekenle yola devam ederiz. Aksi hâlde gerekli tedbirleri alırız. Parti ayrımı yapmadan, bunların bir denetime tabi tutulması için hazırlıklar yapılıyor. Gerekirse, görevden almalar, soruşturmalar gündeme gelir. İçişleri Bakanlığımızın zaten bu konuda yetkisi var” dediği öğrenildi.

İÇİŞLERİ BAKANLIĞININ İZNİYLE

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatıyla, haklarında başta imar usulsüzlükleri iddiası olan belediyeler başta olmak üzere, savcılıklarda bekleyen dosyası olan ve suç duyurularına konu olan yerel yönetimler ve yöneticileri hakkında İçişleri Bakanlığı “özel denetim” başlatacak. Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi amacıyla, AK Parti iktidarları döneminde çıkarılan düzenlemeler ile belediyelerin mali denetimleri Sayıştay’a, mali konular dışındaki denetimleri ise genel denetim kriterleri kapsamında gerçekleştiriliyordu. Bakanlık yetkilileri, geride bıraktığımız süreçte denetimler konusunda ciddi boşluklar oluştuğunu dile getirerek, “Zaman zaman ortaya ciddi yolsuzluk ve usulsüzlük iddiaları ile imar rantı iddiaları ortaya atılıyor. Bu konuda, savcılıklara yapılan suç duyuruları var. Tüm bunlar dikkate alınarak, hakkında iddia olan belediyeler, iktidar ve muhalefet ayrımı yapılmadan özel bir denetime tabii tutulacak” dedi.

Denetimler sonucunda, iddiaların ciddi ve somut belgeye dayanması durumunda, İçişleri Bakanlığı’nın izniyle söz konusu belediye başkanı hakkında yargı süreci başlatılacak. 

YÜCEL KAYAOĞLU - TÜRKİYE GAZETESİ

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri İş adamına şantaj iddiası İşadamı A.S.; tanıştığı bir kadın tarafından kendisine şantaj yapılarak milyonlarca lira dolandırıldığını iddia ederek şikayetçi oldu. Tutanağa geçen ifadelerde şantaj ve tehdit ifadelerine yer verilirken, uzaklaştırma kararı verilen kadının tüm elektronik cihazlarına da el konuldu. İddiaya göre iş insanı A.S.; Ö.D. isimli kadın ile yaklaşık 1.5 sene önce tanıştı. Hukuki bir mesele ile başlayan tanışmanın ardından Ö.D. isimli kadın iş insanı A.S.’ye iddiaya göre; "Eşim V.G. ile boşanma aşamasındayım. V.G. tüm mal varlığıma çöktü. Şu an param yok. Boşanma davası sonrasında borcunu ödemek üzere para gönderir misin?” dedi. Bunun üzerine iş adamı A.S. iddiaya göre Ö.D.’ye farklı zamanlarda 4 milyon TL para gönderdi. Ö.D. ile V.G.’nin mal varlığına ilişkin davada uzlaşmasının ardından işadamı A.S. parasını geri istedi. Bunun üzerine iddiaya göre Ö.D. isimli kadın; “Para falan vermiyorum. Bir daha benden para istersen kafana sıkarım. Babama söylerim, benim babam firar” ifadelerini kullandı. Bunun üzerine iş insanı A.S., kendisinden 4 milyon TL para alan Ö.D.’den karşılığında senet aldı. İşadamı A.S.; Ö.D.’nin babası S.D. tarafından aranarak senedi yırtmasını, aksi takdirde hayatı ile tehdit edildiğini öne sürdü. Can güvenliğinden dolayı kendisini tehlike altında hisseden A.S. senedi yırtarak fotoğrafını kadının babası olduğu iddia edilen kişiye gönderdi. Senedin yırtılmasının ardından yine iddiaya göre işadamı A.S. İstanbul’da olduğu sırada Ö.D. tarafından arandığını ve “Senin bende cinsel içerikli kasetin, mesajların var. Bunları ailene ve basına yayarım. Seni rezil ederim. İnsan içine çıkamazsın” diyerek sürekli para istemeye başladığını ileri sürdü. Bunun üzerine savcılığa giden A.S. şikayette bulundu. Sürekli para ve istekleri bitmeyen Ö.D.’nin işadamı A.S.ye gönderdiği mesajlar da dosyaya girdi. İfade tutanaklarına göre tehdit ve şantajların devam ettiği işadamı A.S.’den ev kiralarının ödenmesi istendiği ve yeni telefon alınmasının istendiği de ifade tutanaklarında yer aldı. İşadamı A.S. tehdit ve şantajların ardı arkası kesilmediği iddiasıyla İstanbul Cumhuriyet Savcılığı aracılığıyla şikayetçi oldu. Kadın hakkında 2 ay uzaklaştırma kararı verilirken, tüm elektronik cihazlarına da el konulması kararı çıktı.
İstanbul Süleyman Seba Spor Kompleksi’ne Beşiktaş arması asıldı Beşiktaş Kulübü’ne ait Fulya’da bulunan Süleyman Seba Spor Kompleksi’ne siyah-beyazlıların arması ve bayrağı asıldı. Beşiktaş Kulübü ile siyah-beyazlıların Fulya’da bulunan Süleyman Seba Spor Kompleksi’ndeki kiracı firma Aşçıoğlu İnşaat arasındaki arma krizi çözüme kavuşturuldu. Beşiktaş Başkan Adayı Serdal Adalı ile Hüseyin Yücel’in yönetim kurulu listesinde yer alan Önder Yiğit, Fulya’da bulunan komplekse giderek kiracı firmanın yetkilisiyle görüşme gerçekleştirdi. Yaşar Aşçıoğlu: "Bunların yaşanması hiç hoş olmadı" Bina önünde açıklamalarda bulunan kiracı şirket yetkilisi Yaşar Aşçıoğlu, “Çok tatsız bir süreçten geçiyoruz. Beşiktaş’a böyle bir projenin önünde böyle bir toplantı olmadı. Çünkü bu projeyi yaparken ciddi zorluklardan geçtik. Beşiktaş’ın en büyük ve en önemli projesi. Beşiktaş’ın o günkü başkanı Yıldırım Demirören’in de desteğiyle biz bu projeyi gerçekleştirmeyi başardık. Ben burayı Beşiktaş’ın o dönemki başkanı Yıldırım Demirören’in baskısıyla kiralamıştım. Bu süreçte buraya tabela asmak, bayrak asmak konusu, kira konusu gündeme geldi. Tatsız konular bunlar. Bu kadar tatsızlık içerisinde bunların yaşanması hiç hoş olmadı. Kimin ne olduğu bellidir. Beşiktaş camiasına haklı olduğu davada kimse karşı çıkamaz. Dün yapılan haksız, hukuksuz bir müdahalede buraya bayrak, tabela asılmaya kalkıldı. Bu hukuksuz davranışa tabii ki haklı olarak ben karşı çıktım. Bu sabah Serdal Adalı başkanım beni davet etti, bulunduğu mekana gittim. Kendisi bana rica etti, ‘Değerli kardeşim, biz seninle beraber böyle bir proje, böyle bir eser yaptık. Bu tatsızlıklar bize yakışmıyor gelin burada sulh olalım, anlaşalım. En azından başkanlık yarışı sürecince bu tatsızlığı ortadan kaldıralım. Evet hukuken haklı olabilirsin, onu bilmiyorum. Ama bu süreçte bu bayrağı, bu tabelayı buraya asmak istiyorum’ dedi ve beni nazik konuşmalarıyla, güzellikle ikna etti. Ben de ‘Peki’ dedim. Halen hukuki hakkı yok ama olsun Beşiktaş istiyorsa Beşiktaş için ben her şeye varım. Akabinde Hüseyin başkan beni aradı ‘Yaşar Bey sizden rica ediyorum bu tabelayı asmak noktasında. Bunu yap benim için’ dedi. O da çok güzel sözler kullandı. ‘Başkanım dünkü hukuksuz iş ne olacak’ dedim. ‘Lütfen onları unut. Senden rica ediyorum yeni yönetimde otururuz bir şekilde anlaşırız’ dedi ve beni ikna etti. Nazik konuşmaları için kendisine teşekkür ediyorum. Her iki başkan adayına da başarılar diliyorum” dedi. Serdal Adalı: "Bundan sonra da Beşiktaş’a ait her mülkün üstüne de mutlaka armanızı asacağız" Beşiktaş Başkan Adayı Serdal Adalı da armayı teslim almak istediklerini belirterek, "Biraz önce Önder beyefendiye de izah ettim. Bu arma Beşiktaş’ın arması, ne Hüseyin Yücel’in ne de Serdar Adalı’nın arması. Hiç böyle bir şeyden de faydalanma gibi bir amacım yok. Dün akşam yaşanan olaylardan sonra Yaşar beye gerekli anlayışı gösterdiği için teşekkür ederim. Bir an önce bu armamızı Beşiktaş’ın malı olan bu binaya asmak istiyoruz" ifadelerini kullandı. Bir süre sonra da Beşiktaş arması, siyah-beyazlı taraftarların tezahüratları eşliğinde binaya asılmak üzere alana getirildi. Burada konuşan Serdal Adalı, “Sürecin sonuna geldik sayılır, tamamlandı. Bu geçtiğimiz bir senede emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. 1 sene uğraştılar ama bugün sabah kısmet oldu. Tüm Beşiktaş camiasına hayırlı olsun. Bugün olduğu gibi gelecekte de Beşiktaş’ın mallarını korumaya, sahip çıkmaya ve Beşiktaş’ın bir kuruşunu kimseye yedirtmemek için yola çıktık. Tüm Beşiktaş camiasına hayırlı olsun. İnşallah bugün bu armayı binaya asacağız. Sonrasında da diğer harfleri tamamlayacağız. Bundan sonra da Beşiktaş’a ait her mülkün üstüne de mutlaka armanızı asacağız. Bunu da camiama belirtmek istiyorum. Tüm taraftar derneklerine, yine emek veren Hüseyin başkanımıza da çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. Hüseyin Yücel’i temsilen alada bulunan Önder Yiğit ise, “Başkanımızın, Yaşar Bey’le görüşmeleri sonucunda şu an armamızı buraya getirdik. Birazdan da kulübümüzün kendi vinci gelecek arkasından da harflerimiz asılacak, tamamlanacak. Beşiktaş için canı gönülden bundan sonraki süreç için hepimiz takipçisi olacağız” şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından Beşiktaş arması vinç yardımıyla binaya asıldı.
Ankara AK Partili Açıkkapı: “(CHP’li Bağcıoğlu’nun sözleri) Vesayet kırıntısının hala kendilerinde devam ettiğini gösteriyor" AK Parti Elazığ Milletvekili Ejder Açıkkapı, CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu’nun emekli askerleri sokağa davet etmesine ilişkin, “Vesayet kırıntısının hala kendilerinde devam ettiğini gösteriyor. Bu tür söylemler doğru değil” dedi. TBMM’de basın toplantısı düzenleyen Açıkkapı, deprem konusunda inanılmaz işler yapıldığını belirterek, 2025 yılı sonunda 400 bin-450 bin konutun bitirilmesinin planlandığını ifade etti. Açıkkapı, "DEM milletvekili ‘Bizim topraklarımızın üzerine baraj kurup, sonra o barajlardan oradan edindiğiniz elektriği bize fahiş fiyatla satmak sizin hakkınız değil’ dedi. Bu tamamen bölücü bir ifade. Diyarbakır, Hakkari, Kars, Edirne, Çanakkale, İzmir, Trabzon, Rize, Kastamonu da bizim. Bu bölücü ifadeyi kınıyorum. Bu ülkede birlik ve beraberliğimizi, kardeşliğimizi zedeleyecek bu tür ifadelerin kabul görmeyeceğini ifade etmek istiyorum” dedi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu’nun emekli askerleri sokağa davet etmesine ilişkin olarak Açıkkapı, “Vesayet kırıntısının hala kendilerinde devam ettiğini gösteriyor. Bu tür söylemler doğru değil. Her siyasetçi kendi fikirlerini ifade etme hakkına sahiptir. Her siyasetçinin sorumluluk duygusu taşıyarak ağızlarından çıkan sözlerin neye mal olacağını bilmesi gerekir. Adeta darbe çığırtkanlığı yapan ifadelerini kınamak istiyorum” dedi.