GÖKTÜRK FIRAT
RİZE
2006 yılında dönemin Rize Valisi Kasım Esen, Rize tarihinin araştırılması için dört kişilik bir ekip kurdu. Aralarında araştırmacı yazarların bulunduğu ekip Rize'deki tüm tarihi mezar kitabelerini fotoğraflayarak arşivledi. Bir süre sonra Rize'nin Hemşin ilçesinde 1700'lü yıllardan öncesine ait mezar taşlarının bir bir kaybolduğu görüldü. İlk önce mezar taşlarının tarihi eser kaçakçıları tarafından çalınmış olabileceği düşünüldü. Vali Esen, taşların bulunması ve olayın araştırılması için aynı ekibi görevlendirdi. Güvenlik güçleri ile yürütülen çalışmayla taşların bazılarının bulunmayacak şekilde derelerin içerisine gömüldüğü anlaşıldı.
Dönemin Rize Valisi Kasım Esen, yaptığı açıklamada, Rize'deki mezar taşlarının araştırılması için bir ekip oluşturduğunu ve aynı ekibe kaybolan mezar taşlarını araştırmaları için görev verdiğini doğruladı. Esen, yaptığı açıklamada, Rize'nin Hemşin ilçesinde 1700'lü yıllardan önce müslümanların yaşadığını kanıtlayan mezar taşlarının dere içlerinde bulunduğu bilgisini de verdi.
Vali Esen tarafından görevlendirilen dört kişilik ekibin içerisinde yer alan Çınar Eğitim ve Araştırma Vakfı Başkanı Araştırmacı Yazar Recep Koyuncu da konuyla ilgili yaptığı açıklamada, şunları söyledi: "İddiaya göre, 1712 yılında Osmanlılar, Hemşin ve Çamlıhemşin bölgesindeki Ermenileri zorla Müslümanlaştırmış. 2006 yılında başladığımız envanter çalışması sırasında fotoğrafladığımız bir çok mezar taşının yerinde olmadığını gördük. Özellikle 1712 tarihinden önceki dönemlere ait Müslüman mezar taşlarının bu nedenle bilinçli olarak kaybedildiğini düşünüyoruz."
Vali Kasım Esen'in desteğiyle yaptıkları çalışmalarda bu taşlardan bazılarını dere içinde bulduklarını anlatan Koyuncu, şöyle konuştu: "Mezar taşlarının derelere gömülmesinden maksat özellikle Hemşin bölgesinde 1700'lü yıllar öncesinde bölgedeki müslüman varlığı tezini çürütecek delilleri yok etmektir."
ERMENİ İDDİALARINI ÇÜRÜTTÜ
Araştırmacı yazar Murat Ümit Hiçyılmaz da geçen hafta çıkan 'Hemşin Tarihi Mezar Kitabeleri' isimli kitabı ile Hemşin'de Ermeni varlığı iddialarını çürüttü. Hiçyılmaz, iddialarla ilgili bir açıklama yaptı. Hiçyılmaz, konuyla ilgili şunları söyledi: "Bölge insanının tarih bilgisizliğinden istifade etmek isteyen bir çok misyoner Hemşin'e gelerek 'Köyünüzün eski ismi Ermenice'dir. Siz Ermenice biliyordunuz ama Osmanlı size bu dili zorla unutturdu' gibi iddialarda bulunuyor.
Hemşin ismiyle ilgili iddialarda; 'Hamam' isimli bir kişinin bölgeye gelerek bu bölgeye yerleşip burayı şenlettiği, bu nedenle Hamam'ın şenlendirdiği yer anlamında Hamamşen denildiği ve yumuşayarak Hemşin adını aldığı ileri sürülüyor. Hamam ismi yöreye isim verecek kadar önemli olsaydı günümüze kadar bu ismin bir şekilde yansıması lazımdı. Bugün o bölgede Hamamoğulları diye bir aile yok. Hamam ismi hiç kullanılmamış. Osmanlı Arşivi'nde yaptığımız araştırmalarda 1486 tarihli belgelerde bile bölge Hemşin olarak anılmaktadır. Hemşin ismi Farsça kökenli 'Hem' edatı ile 'Şin' yani oturulan yerin birleşmesiyle oluşmuş bir isimdir."
HEMŞİN'DE ERMENİ VARLIĞINA RASTLANILMADI
Hiçyılmaz, Hemşin ilçesinde yaşayan ailelerin yüzde 90'ının dışarıdan Hemşin'e göç ettiğini belirterek sözlerine şöyle devam etti: "Hemşin'de Karakeçioğlu, Koçoğlu ve Çepni gibi Türklüğü bariz belli olan aileleri Ermeni yapmaya çalışmanın bir anlamı yoktur."
Kitap çalışması sırasında Hemşin'de en küçük ayrıntıya kadar derinlemesine bir araştırma yaptığını kaydeden Hiçyılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu titiz çalışmamızda Ermeniliği ya da Hıristiyanlığı işaret edecek en ufak bir işarete rastlayamadık. Hemşin'de 1685 tarihli Müslüman mezar kitabeleri tespit ettik. Bu taşın hazırlanmasında 150-200 yıllık bir kültürün oluşması gerekir. Bu da neredeyse Trabzon'un fethine dayanır. Yani 1461 yılından önce Hemşin'de Müslümanların yaşadığını görüyoruz. Tarihsel kayıtlara göre, Hemşin bölgesi en çok müslümanın bulunduğu ve Müslümanlığın çevreye yayıldığı yer olarak görülüyor. Rize Müzesi'nde bulunan bu koç heykelleri de bunun en sağlam delilleridir."
Geçen günlerde, Ermeni araştırmacı Aram Arkun tarafından kaleme alınan 'The Hemshin' isimli kitapta, Hemşinliler'in Müslüman olan Ermeniler olduğu iddialarının basında yer alması birçok Hemşin Derneği'nin tepkilerine neden olmuştu.