EKONOMİ - 08 Mayıs 2023 Pazartesi 09:20

Emsal fazla mesai kararı

A
A
A
Emsal fazla mesai kararı

Milyonlarca özel sektör çalışanını ilgilendiren bir karara imza atan Yargıtay, günlük 11 saati, gece ise 7,5 saati aşan çalışmaların haftalık fazla çalışma süresi (45 saat) doldurulmasa dahi fazla çalışma hükümlerine tabi olduğuna hükmetti.

İşten çıkarılan işçiler Çalışma Bölge Müdürlüğü'nün kapısını çaldı. Çalışma müfettişleri, iş yerindeki fazla mesai uygulamasına yönelik rapor hazırladı. Raporda günlük 11 saati aşan çalışmaların fazla mesaiye dahil edilmesi gerektiği vurgulandı. Şirket avukatları, raporun iptali talebiyle mahkemeye başvurdu. Davacı şirket avukatı; 6 haftalık çalışma süresi 259 saat çıkmasına rağmen fazla çalışma ücreti tahakkuk ettirilmediği tespitinin yanlış olduğunu öne sürdü. Santral bölümü işçilerinin 12,5 saat çalıştırıldığı tespitinin hatalı olduğunu, 2 saat ara dinlenmesi yanında 1,5 saat yemek molası ve yarım saat 2 molanın dikkate alınmadığını iddia etti. Müfettişler tarafından düzenlenen teftiş raporunun iptaline karar verilmesini talep etti. Davalı kurum avukatları ise raporların aksi ancak eşdeğer yazılı belge ile ispatlanabileceğinden teftiş raporunun iptalinin mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istedi. Mahkeme raporun iptaline hükmetti. Karar Bölge Adliye Mahkemesi'ne taşındı. BAM, itirazların reddine hükmetti. Karar temyiz edilince devreye giren Yargıtay 9. Hukuk Dairesi emsal nitelikte bir karara imza attı.

Emsal kararla birlikte, günlük 11 saati aşan çalışmada bulunan her işçi, haftalık saati aşmasa dahi fazla mesai ücreti alabilecek. Kararda; 4857 sayılı Kanun'un 41'inci maddesine göre haftalık 45 saati aşan çalışmalar fazla çalışma sayıldığı hatırlatıldı. Yönetmeliğe göre, 4857 sayılı Kanun'un 68'inci maddesi uyarınca verilen ara dinlenmeleri, çalışma süresinden sayılmayacağı vurgulandı. Kararda şu ifadelere yer verildi:

"Ara dinlenmeleri; iklim, mevsim, yöredeki gelenekler ve işin niteliği göz önünde tutularak, 24 saat içinde kesintisiz 12 saat dinlenme süresi dikkate alınarak düzenlenir. Bu düzenlemenin çalışma süresi yönünden önemi, maddede işçinin bir günde kesintisiz 12 saat dinlenme süresi olduğundan söz edilmesidir. Günlük çalışma süresinin 11 saati aşamayacağı öngörülmüştür. Günlük 11 saati aşan çalışma yapılması hâlinde, uygulanacak yaptırımın ne olduğu da yine yönetmelikte düzenlenmiş olup bu hâlde 4857 sayılı Kanun'un 41, 42 ve 43'üncü maddeleri uygulanacaktır. Bu açıklamalara göre, günlük çalışma süresine ilişkin yasal düzenlemelerin emredici nitelikte olduğu kabul edilmelidir. İşçinin haftalık çalışma süresi 45 saati aşmasa dahi günlük 11 saati aşması hâlinde, bu çalışmalar için fazla çalışma ücreti ödenmesi gerekir.

Müşahhas olayda iptali istenilen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın teftiş raporunda hastanede çalışan işçilerin fazla çalışmaları belirlenirken, çalışanların 01 Ocak 2015-01 Ekim 2016 tarihleri arası dönemdeki çalışma süreleri dikkate alınmıştır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, vardiyalı çalışan işçilerin ve santral görevlisi işçilerin, çalışma saatlerine göre gece ya da gündüz çalışmaları farkı yapılmaksızın ve 4857 sayılı Kanun'un 69'uncu maddesindeki değişikliğin yürürlüğe girdiği 04 Nisan 2015 tarihi dikkate alınmaksızın hesaplama yapıldığı anlaşılmıştır. Teftiş raporunda fazla çalışması tespit edilen işçilerin, dosyadaki puantaj kayıtları ve denetim sırasında dinlenen işçilerin beyanları dikkate alınarak çalışma saatleri belirlenmeli ve gece çalışması gündüz çalışması farkı yapılarak 04 Nisan 2015 tarihinden önce bu işçilerin haftalık fazla çalışma süresi 45 saati aşmasa dahi günlük 7,5 saati aşan gece çalışmalarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıydı. Bu tarihten sonra ise haftalık fazla çalışma süresi 45 saati aşmasa dahi günlük 11 saati aşacak şekilde çalışıp çalışmadıkları tespit edilmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir."

Süleyman Aydın
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Karabük Polisten kaçan alkollü sürücü kaza yapınca yakalandı Karabük’te polisin "dur" ihtarına uymayıp otomobiliyle kaçan ehliyetsiz ve 1.85 promil alkollü sürücü kaza yapınca yakalandı. Hürriyet Mahallesi Melisa Caddesi’nde 78 ABL 583 plakalı otomobilin sürücüsü M.E.Y. (19), yolda zikzak çizince polis ekiplerin "dur" ihtarına uymayarak kaçtı. Buradan Karabük-Yenice kara yolu üzerinde devam eden kovalamaca sonucu sürücü, direksiyon hakimiyetini kaybederek önce kaldırıma ardından köprü ayağına çarptı. Çarpmanın etkisi ile otomobilin motoru yerinden fırlayarak koptu. Kazada sürücü M.E.Y ve yanındaki Z.C.K. (18) yaralanırken, kaza sonrası polise direnenince ekipler biber gazı sıkarak etkisiz hale getirdi. Bu sırada ihbar üzerine kaza yerine sağlık ve çok sayıda polis ekipleri sevk edildi. Olay yerinde ilk müdahaleleri yapılan yaralılardan otomobil sürücüsü M.E.Y, önce alkolmetreyi üflemek istemeyince ambulansa bindi. Bir süre sonra ambulanstan geri inen ve yüzüne yediği biber gazından dolayı zor anlar yaşayan sürücü polisle pazarlık yapmaya başladı. Trafik ekiplerin alkolmetreyi üflememesi durumunda cezaların katlanarak artacağı söylenen sürücü M.E.Y, 5 ay önce ehliyetini alkollü araç kullanmaktan dolayı alındığını belirterek, ’Alkolmetreyi üflersem mi daha çok yararıma" diye sormasının üzerine polisin üflemezsen cezan daha çok katlanır demesiyle alkometreyi üfledi. Yapılan ölçümde sürücünün 1.85 promil alkollü olduğu tespit edildi. Ambulanslarla Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılan yaralıların genel durumlarının ise iyi olduğu öğrenildi. 1,85 promil alkollü sürücüye, tarafik ekiplerince Karayolları Trafik Kanunu’nun "dur ikazına uymamak", "sürücü belgesiz araç kullanmak" ve "alkollü araç kullanmak" gibi 6 maddeden toplam 51 bin 948 lira idari para cezası kesildi. Sürücü hakkında ayrıca "trafik güvenliğini tehlikeye düşürmek" suçundan da adli işlem başlatıldı. Diğer yandan kazanın meydana geldiği yerde bulunan Soğuksu KYK kız yurdundaki öğrencilerde yurdun bolkonuna çıkarak yaşananları film gibi izledi.