EKONOMİ - 28 Aralık 2022 Çarşamba 10:01

Ekonomiye ilişkin 'torba kanun' Resmi Gazete'de yayımlandı

A
A
A
Ekonomiye ilişkin 'torba kanun' Resmi Gazete'de yayımlandı

Ekonomiye ilişkin düzenlemelerin yer aldığı 'torba kanun' Resmi Gazete'de yayımlandı. Kanunla, Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın borçlanma yetkisi artırılırken, geçmiş dönem TEDAŞ borçlarına yapılandırma imkanı getirildi. Kanunla ayrıca, sendikalara üye olan kamu çalışanlarına da toplu sözleşme desteği ve ikramiyesi ödenecek.

Ekonomiye ilişkin düzenlemelerin yer aldığı 'torba kanun' Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Buna göre, Hazine ve Maliye Bakanlığının borçlanma yetkisine 200 milyar lira ilave edilerek, 293 milyar liradan 493 milyar liraya çıkarıldı.

Kanunla Türkiye Denizcilik İşletmeleri Anonim Şirketi ve Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demir Yolları İşletmesi Genel Müdürlüğüne ait bazı limanların işletme hakkı verilmesi veya devri yöntemiyle özelleştirilmeleri neticesinde imzalanan 49 yıldan az süreli sözleşme süreleri 49 yıla kadar uzatıldı.

Ek sözleşme imzalanabilmesi için işletmeci şirketlerin işletme hakkını doğuran sözleşmeden kaynaklanan tüm mali yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirmiş olmaları ve işletme hakkını doğuran sözleşmeden kaynaklı açılmış davalardan feragat etmeleri gerekecek. Ayrıca işletmeci şirketler özelleştirme sözleşmelerinde yer alan yatırım şartına ilave olarak ek sözleşme bedelinin yüzde 10'u oranında limancılık faaliyetleri ile ilgili yatırım yapmak ve bu yatırımları ek sözleşmelerin imza tarihinden itibaren 5 yıl içinde gerçekleştirmek zorunda olacak. Süre sonunda işletmeci şirketlerin yatırımın gerçekleştirildiğine dair rapor ve bu durumu kanıtlayan bilgi ve belgeleri ilgisine göre Türkiye Denizcilik İşletmeleri Anonim Şirketi veya Devlet Demir Yolları İşletmesi Genel Müdürlüğüne kontrol edilmek üzere sunmaları şart olacak.

İlgili kuruluşça yapılan denetimde bahse konu yatırım zorunluluğunun yerine getirilmemiş olduğunun tespit edilmesi halinde ek sözleşme feshedilmiş sayılacak. Bu durumda işletmeci şirkete ek sözleşme gereği ödenen bedeller de dahil herhangi bir bedel iadesi yapılmayacak.

Maddenin gerekçesinde şu ifadelere yer verildi:

"Liman yatırımcılarının gerekli olan yatırımları zamanında yapabilmesi, ülkemizin lojistik ve turizm sektörüne paralel olarak rekabet gücünün korunması, böylelikle kamu yararının sağlanması amaçlanmaktadır. Ana sözleşmelerinde işletme hakkı sürelerinin uzatılması hariç herhangi bir değişiklik yapılmaksızın sadece ek sözleşme bedelleri; adil, şeffaf, kontrol edilip denetlenebilir bir şekilde tüm yatırımcılar için aynı koşullar çerçevesinde belirlenerek ek sözleşmeler imzalanacak ve süre uzatımları yürürlüğe girecektir."

Kamu üniversitesi sağlık hizmeti sunucularına katkı

BOTAŞ'ın ödenmemiş her türlü vergi, fon ve paylar ile idari para cezaları, bunlara bağlı gecikme zammı ve gecikme faizlerinden oluşan borçları, Hazine'den görevlendirme bedeli alacaklarına karşılık mahsup edilerek silinecek. İş Kanunu'nda yapılan değişiklikle, petrol sektöründeki araştırma, arama ve sondaj faaliyetlerinde işçilerin gece çalışması yapılabilmesine yönelik düzenleme yapılıyor.

Kamu üniversitesi sağlık hizmeti sunucularının, hizmetin ifasında mali güçlükler yaşamamaları ve sağlık hizmetlerinin sürdürülebilirliği bakımından, söz konusu sağlık hizmeti sunucularının finansal yeterliliğine katkı sağlanması ile önceki yıllara ait incelemeler sonucu cari yılda parasal bir kesintiye uğramamasına yönelik de düzenleme gerçekleştiriliyor.

1 Ocak 2013'ten önce, Türkiye'de oturma izni almış yabancı ülke vatandaşlarından yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında sigortalı olmayan kişiler; başka bir ülkede sağlık sigortasından yararlanma hakkı bulunmayan vatandaşlar ile Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu hükümlerine göre korunma, bakım ve rehabilitasyon hizmetlerinden ücretsiz faydalanan kişiler ile ana ve babası olmayan Türk vatandaşlarından 18 yaşını doldurmamış çocukların genel sağlık sigortası primleri ile gecikme cezası ve gecikme zammı gibi feri alacaklarının tamamının tahsilinden vazgeçilecek.

"Toplayıcı" ve "Toplayıcılık" tanımı

Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı'nda yer verilen hedeflerle uyumlu olarak Elektrik Piyasası Kanunu'nda yapılan değişiklikle, "toplayıcı" ve "toplayıcılık" tanımı yapıldı. Buna göre, "toplayıcı", "Bir veya birden fazla şebeke kullanıcısı ile söz konusu şebeke kullanıcıları adına elektrik piyasasında toplayıcılık faaliyeti yürütmek üzere anlaşma imzalamış olan toplayıcı lisansı veya tedarik lisansı sahibi tüzel kişiyi"; "toplayıcılık" ise "Toplayıcı tarafından bir veya birden fazla şebeke kullanıcısının tüketim veya üretimlerinin birleştirilerek işletilmesi kapsamında gerçekleştirilen piyasa faaliyetini" ifade edecek. Toplayıcı, şebeke kullanıcıları tarafından anlaşma yoluyla yetkilendirilecek. Şebeke kullanıcıları, enerji tedarik etmek üzere anlaşmalı oldukları tedarik lisansı sahibi tüzel kişileri toplayıcı olarak yetkilendiremeyecek. Toplayıcı, anlaşmalı olduğu kullanıcıların tüketim veya üretim programlarını yönetecek, söz konusu kullanıcılar adına elektrik enerjisi veya kapasitesinin alınıp satılmasına ilişkin piyasa işlemlerini yürütecek ve yan hizmetlere ilişkin tedarik süreçlerine katılabilecek. Toplayıcılık faaliyeti, toplayıcı lisansına veya tedarik lisansına sahip tüzel kişiler tarafından yürütülebilecek.

Kamu görevlileri sendikaları üyelerine destek

Kanunla, Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonunun görev süresinin sona ermesinden sonra Komisyonun görevlerine ilişkin iş ve işlemlerin yürütülmesi konusunda görevli kurum ve kuruluşlar ile uygulamaya dair usul ve esasların belirlenmesine yönelik düzenleme yapılıyor. Kamu görevlileri sendikalarına üye olup, aylık veya ücretinden üyelik ödentisi kesilen kamu görevlilerine ocak, nisan, temmuz ve ekim aylarında aylık veya ücretleriyle birlikte 750 gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda toplu sözleşme desteği verilecek.

Kurulu olduğu hizmet kolunda çalışan kamu görevlilerinin yüzde 2'sinden daha fazlasını üye kaydetmiş kamu görevlileri sendikalarına üye olan, aylık veya ücretinden üyelik ödentisi kesilen kamu görevlilerine ise ocak, nisan, temmuz ve ekim aylarında aylık veya ücretleriyle birlikte toplu sözleşme ile belirlenecek tutarda toplu sözleşme ikramiyesi yapılacak. Kamu görevlilerine ödenecek toplu sözleşme ikramiyesi, Kamu Görevlilerinin Geneline ve Hizmet Kollarına Yönelik Mali ve Sosyal Haklara İlişkin 2022 ve 2023 Yıllarını Kapsayan 6. Dönem Toplu Sözleşme'nin yürürlük süresince 2119 gösterge rakamının memur aylık katsayısıyla çarpımı sonucu bulunacak tutarda ödenecek.

Geçmiş dönem TEDAŞ borçlarına yapılandırma

Türkiye Elektrik Dağıtım Anonim Şirketinin (TEDAŞ) elektrik tüketiminden kaynaklanan ve özelleştirme devir işlemleri esnasında TEDAŞ’a devredilmiş olan alacaklarından, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla asıl alacak tutarı 2 bin Türk lirasını aşmayan alacaklar ile Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Numarası, Vergi Kimlik Numarası tespit edilememesi nedeniyle ulaşılamayan, feshedilmiş, ticaret sicilinden terkin edilmiş ve tasfiye edilmiş aboneliklere ilişkin alacaklardan vazgeçilecek. Bu kapsam dışında kalan abonelerin TEDAŞ'a olan geçmiş dönem elektrik tüketiminden kaynaklanan borçlarına ilişkin yapılandırma imkanı getirildi. Bu alacaklara ilişkin taksitlendirme imkanı ile yıllara sari olmak üzere ödenmeyen elektrik tüketiminden kaynaklanan alacakların tahsilinin sağlanması amaçlanıyor.

1 Ekim 2021 itibarıyla vadesi geldiği halde, bu düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ödenmemiş ve yapılandırılmamış borçları olan ve yapılandırma başvurusunda bulunamayan aboneler düzenleme kapsamına alındı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Şanlıurfa Siverek’te yürek burkan protesto: Eşimin acısı son olsun, bu yolu kaldırın! Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde, sık sık ölümle sonuçlanan trafik kazalarıyla gündeme gelen şehir içi çevre yolunun, ilçe dışına taşınması talebiyle protesto eylemi düzenlendi. Geçtiğimiz gün aynı yolda eşini kaybeden ve taziyesini yarıda bırakıp eyleme katılan Ömer Gül’ün feryadı yürekleri dağladı: "Bu yol buradan kalksın, başka çocuklar yetim kalmasın!" İlçenin Şirinkuyu ışıklarında Siverek Kent Konseyi öncülüğünde toplanan siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşları ve çok sayıda vatandaş, artan trafik kazalarına ve can kayıplarına tepki gösterdi. Kalabalık adına basın açıklamasını okuyan Siverek Kent Konseyi Başkanı Adnan Uğur Tamses, "Siverek’in içinden geçen Şanlıurfa-Diyarbakır karayolunun şehir dışına çıkarılması gerektiğini" vurguladı. "Geçici Önlemler Yetersiz Kalıyor, Artık Ertelenemez" Tamses, açıklamasında, "Geçmişte şehir dışında planlanan bu yol, Siverek’in hızlı ve plansız büyümesi nedeniyle bugün yerleşim alanlarının tam ortasında kalmıştır. Bu durum, ağır tonajlı araçların şehir içi trafikle iç içe seyretmesine, özellikle yayalar, öğrenciler ve bölge sakinleri için ciddi bir can güvenliği tehdidi oluşturmasına neden olmaktadır. Alınan geçici önlemler ve uyarı levhaları, sorunun köklü çözümü için yeterli olmamaktadır. Bu sorun artık ertelenemez bir noktaya gelmiştir" dedi. Basın açıklamasında yetkililere 4 maddelik acil çağrı yapıldı. Bu maddeler," Mevcut çevre yolunun ivedilikle şehir dışına alınması. Yeni çevre yolunun uzun vadeli şehir planlamasına uygun şekilde projelendirilmesi. Mevcut yol üzerinde, çözüm sağlanana kadar acil ve etkili trafik güvenliği önlemlerinin artırılması ve yetkili kurumların, yerel dinamikleri ve halkın taleplerini dikkate alarak süreci şeffaf bir şekilde yürütmesi. Tamses, bu çağrının tamamen insani ve vicdani bir talep olduğunu belirterek, yetkilileri sorumluluk almaya davet etti ve sürecin takipçisi olacaklarını vurguladı. Eşini Kaybeden Ömer Gül: "Benim Acım Son Olsun, Bu İhmalkârlıktır" Basın açıklamasına, geçtiğimiz gün aynı yol üzerinde meydana gelen trafik kazasında 15 günlük bebeğinin annesi olan eşi Canan Erçek Gül’ü kaybeden Ömer Gül de katıldı. Taziyesini yarıda bırakarak eyleme destek veren acılı eş, şunları söyledi: "Dün bu yolda, karşıya geçerken eşimi kaybettim. Yeni ölümlerin yaşanmaması için taziyemi yarıda bırakıp bu eyleme katıldım. İnşallah benim acım son olur, bu yolda ki ölümler benim acımla son bulsun. Şehir içinden 170 kilometre ile arabalar gidiyor, benim eşime de çarpan sürücü 170 kilometreyle hızla gidiyordu. Bu ihmalkârlıktır. Eşim 3 çocuğu yetim bıraktı, biri henüz 15 günlük. Bunun vebali kime? Ben bunun peşinde değilim, yalnızca bundan sonra gerekli önlemlerin alınmasını istiyorum. Cumhurbaşkanıma buradan sesleniyorum, rica ediyorum bu benim acım son olsun, hiç kimsenin bir daha böyle bir acı yaşamasını istemiyorum. Rica ediyorum yetkililer kimse bu yolu buradan kaldırsınlar, başka çocuklar yetim kalmasın." Ömer Gül’ün feryadı, eyleme katılan vatandaşları derinden etkiledi. Basın açıklamasının ardından vatandaşlar 5 dakikalık oturma eylemi yaptıktan sonra, olaysız dağıldı.
Ankara Başkent’te çağırdıkları ’Martı Tag’ sürücüsü Özcan’ı darp eden 4 taksici hakkında karar açıklandı Ankara’da ’Martı Tag’ uygulaması üzerinden çağırdıkları araç sürücüsü Alper Özcan’ı darbettikleri gerekçesiyle yargılanan 4 sanık taksi şoförü hakkında karar açıklandı. Ankara 36. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuksuz sanıklar Abdurrahman Akbaş, Umut Can Kurtoğlu, Ömer Berkan Altunbaş ile taraf avukatları katıldı. Diğer tutuksuz sanık Murat Akbaş ise duruşmaya katılmadı. Mahkeme başkanı bu celse karar vereceklerini bildirerek, Abdurrahman Akbaş’a söz verdi. Akbaş savunmasında, "Arabanın anahtarını almaya çalışmadım. Bize vurmasın diye elinden tutmaya çalıştım. Biz de taksiciyiz yağma söz konusu olamaz. Beraatimi talep ediyorum" dedi. Söz alan diğer sanıklar Umut Can Kurtoğlu ile Ömer Berkan Altunbaş da mahkeme heyetinden beraatlerini talep etti. Avukat ve sanık beyanlarının ardından mahkeme kararını açıkladı. Sanıklardan Abdurrahman Akbaş, ‘Nitelikli yağmaya teşebbüs’ suçundan 7 yıl 6 ay, ‘Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçundan 3 yıl 4 ay ve ‘Tehdit’ suçundan 1 yıl 8 ay olmak üzere toplam 12 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme, sanık Ömer Berkan Altunbaş hakkında, ‘Nitelikli yağma’ suçundan beraat kararı verirken, ‘Kasten yaralama’ ve ‘Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçlarından 3 yıl 4 ay hapis cezasına mahkum etti. Sanık hakkında, ‘Tehdit’ suçundan verilen 1 yıl 8 ay hapis cezası ise hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. Sanık Murat Akbaş, ‘Nitelikli yağmaya teşebbüs’ ve ‘Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçlarından 10 yıl 10 ay hapis cezası alırken, diğer sanık Umut Can Kurtoğlu ise tüm suçlamalardan beraat etti.
Muğla YÖK 2025 raporu açıklandı: MSKÜ 4 alanda öne çıktı Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi (MSKÜ), YÖK’ün 2025 Yılı Üniversite İzleme ve Değerlendirme Raporunda 4 kategoride ilk 20’de yer almayı başardı. Yükseköğretim Kurulu tarafından, Türkiye’deki 201 üniversitenin 67 farklı gösterge doğrultusunda değerlendirildiği "Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu-2025" kamuoyu ile paylaşıldı. Eğitim-öğretimden sürdürülebilirliğe, uluslararasılaşmadan toplumsal katkıya kadar geniş bir perspektifte hazırlanan raporda, MSKÜ, "Eğitim-Öğretim", "Araştırma-Geliştirme, Proje ve Yayın", "Uluslarasılaşma" ve "Topluma Hizmet ve Sosyal Sorumluluk" alanlarında çalışmalarındaki verilerle Türkiye’nin önde gelen Üniversiteleri arasında yerini aldı. Aktif öğrenci toplulukları ile sosyal Üniversite MSKÜ, öğrencilerin sadece akademik değil sosyal gelişimlerine de verdiği önemi sıralamadaki yeriyle kanıtladı. Rapordaki "Öğrenci Topluluğu Sayısı" göstergesine göre MSKÜ, bünyesindeki 218 öğrenci topluluğu ile devlet ve vakıf üniversiteleri arasında Türkiye genelinde 7. sırada yer aldı. Sanattan spora, bilimden kültüre kadar geniş bir yelpazede faaliyet gösteren toplulukları, kampüsün yaşayan bir ekosisteme sahip olduğunu tescilledi. Bilimsel araştırmaların desteklenmesi Araştırma kültürünü teşvik eden Üniversitemiz, TÜBİTAK Bilim İnsanı Destek Programları (BİDEB) kapsamında sağlanan desteklerde de üst sıralarda yer aldı. Rapora göre MSKÜ, toplam 330 BİDEB desteği (burs ve proje) ile Türkiye’nin en çok destek alan üniversiteler arasında 18. sırada yer aldı. Bu veri, öğrencilerin ve araştırmacıların proje üretme kapasitesinin ve bilimsel yetkinliğinin yüksekliğini gözler önüne serdi. Uluslararasılaşma: Akademik hareketliliğin desteklenmesi Uluslararasılaşma vizyonu doğrultusunda çalışmalarını sürdüren MSKÜ, akademik kadrosunun küresel deneyimini artırmada önemli bir başarı elde etti. "Değişim Programları Kapsamında Giden Öğretim Elemanı Sayısı" göstergesinde 15. sırada yer alan Üniversitemiz, akademisyenlerinin yurt dışı tecrübesini artırarak evrensel bilim standartlarını kampüse taşımaya devam ediyor. Engelleri Kaldıran Kampüs: Güçlü erişilebilirlik envanteri Son olarak, "Engelsiz Üniversite" vizyonuyla hareket eden MSKÜ, raporda yer alan Erişilebilirlik Envanteri Sayısında 200’ün üzerinde envanter kaydıyla Türkiye’nin en iyi üniversiteleri arasında 11. sırada yer aldı.