GÜNDEM - 19 Ağustos 2014 Salı 12:52

Düğün gibi cenaze

A
A
A
Düğün gibi cenaze

Mersin'de, 16 yaşındaki bir sürücünün otomobille çarpması sonucu hayatını kaybeden 22 yaşındaki üniversite öğrencisi Mehmet Deniz Sınar, son yolculuğuna şarkılar ve türkülerle uğurlandı.

Kaza, 1 Ağustos'ta merkez Yenişehir ilçesi İsmet İnönü Bulvarı'nda meydana geldi. D.A.(16) yönetimindeki JM 577 KKTC plakalı otomobil, Oğuz Kalender adlı arkadaşı ile karşıdan karşıya geçmeye çalışan Mersin Üniversitesi Matematik Bölümü 4. sınıf öğrencisi Mehmet Deniz Sınar'a çarptı. Kırmızı ışıkta geçtiği iddia edilen sürücünün çarptığı Sınar, 30 metre araç altında sürüklendi. Ağır yaralanan Sınar, kaldırıldığı Toros Devlet Hastanesi'nde tedaviye alındı. Burada sekiz gün süren tedavisinin ardından Başkent Üniversitesi Adana Hastanesi'ne sevk edilen Sınar'ın sağ ayağı diz altından kesildi, sağ böbreği ile karaciğerinin bir bölümü alındı. Sınar, yapılan tüm müdahalelere rağmen dün akşam saatlerinde hayatını kaybetti.

DÜĞÜN GİBİ CENAZE TÖRENİ

Yaşam mücadelesini kaybeden Deniz Sınar için bugün ailesinin yaşadığı Turgut Reis mahallesindeki evinde düğün gibi cenaze töreni düzenlendi. Sabah saatlerinde hastane morgundan alınan üniversitelinin cenazesi, Mersin Büyükşehir Belediyesi'ne ait cenaze aracıyla evine getirildi. Sınar'ın cenazesi buradaki cenaze aracında yıkanırken, evin önünde toplanan kalabalık gözyaşlarına boğuldu. Davul zurnanın çalındığı törende, bir yandan ağıtlar yakıldı bir yandan şarkılar ve türküler söylendi. Tek erkek evladını kaybeden anne Muazzer Sınar, "Bugün oğlumun düğünü, oğlumu evlendiriyorum" diye haykırdı. Zaman zaman fenalık geçirerek bayılan acılı kadın, hem oynadı hem ağladı. Törende ayrıca ölen Mehmet Deniz Sınar'ın eline kına yakıldı.

Cenaze, buradaki törenin ardından yine davul zurna eşliğinde bir süre omuzlarda taşındıktan sonra Karaduvar mahallesindeki mezarlıkta toprağa verildi. Cenazenin götürülüşü sırasında gazetecilere açıklama yapan anne Muazzer Sınar, "Başbakanım ve Cumhurbaşkanıma söylüyorum. Adalet varsa ben bir anneyim adalet yerini bulsun. Ben bir anneyim. Lütfen sahip çıksın bize. Bir kızımla kaldım, kocamı kaybettim. Ölüm yıl dönümünü daha yapmadım. 16 yaşında bir çocuk oğluma çarptı, serbest kaldı. Ben bir anneyim, yalvarıyorum size. Paralarıyla bizi susturmaya çalıştılar" 

Öte yandan kazayla ilgili gözaltına alınan 16 yaşındaki sürücü D.A. ise ifadesinin ardından 'adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı. Ailenin, mahkemenin kararına itiraz ederek sürücünün tutuklanmasını talep ettiği belirtildi.

ÇARPMA ANI MOBESEDE

Bu arada 1 Ağustos gecesi meydana gelen kazanın güvenlik kamerası görüntüleri ortaya çıktı. Çarpma anının kameranın açısında yer almayan kayıtlarda, Deniz Sınar'ın aracın altında sürüklendiği görüldü. 

HÜSEYİN KAR - KORAY ÜNLÜ

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ordu Ordu-Giresun Havalimanı’nda uçuşlar yeniden başladı Türkiye’de ve Avrupa’da deniz üzerine inşa edilen ilk havalimanı olma özelliği taşıyan Ordu-Giresun Havalimanı’nda 50 gün süren bakım ve onarım çalışmalarının ardından uçuşlar başladı. Ordu sınırları içerisinde yer alan, Türkiye’de ve Avrupa’da deniz üzerine inşa edilen ilk havalimanı olma özelliğini taşıyan Ordu-Giresun Havalimanı, 22 Mayıs 2015 tarihinde hizmete açıldı. Yıllık 1 milyondan fazla yolcu sayısı ile Türkiye’deki 58 havalimanı içerisinde 16. sırada yer alan ve açıldığı günden bu yana binlerce seferin düzenlendiği havalimanı, sisli ve rüzgarlı havalarda yaşanan uçakların ’pas geçmesi’ ile gündeme geldi. Bir süre havalimanında yaşanan bu aksaklıklar yolcuları mağdur etti. Son olarak 2023 yılının Kasım ayında PAT sahaları onarımı ve apron genişletmesi çalışmaları nedeniyle 10 gün boyunca kapalı kalan havalimanı, 16 Eylül’de bakıma alındı. Bu süreçte havalimanı PAT saha onarımı ve apron genişletme çalışmaları yapıldı. Söz konusu çalışmalarda 5 olan uçak park sahası sayısı 9’a çıkarılırken, bir adet olan taksi yoluna alternatif ikinci bir taksi yolu inşa edildi. Kapasitesi artırıldı 16 Eylül itibarıyla son seferin İstanbul’a yapıldığı havalimanı, 4 Kasım’da yeniden uçuşlara açıldı. İlk uçuş İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan gerçekleşti. Saat 19.00’da Ordu-Giresun Havalimanı’na iniş yapan uçak, saat 19.40’da da kalkış yaparak yolcularını İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’na götürdü.
Samsun Trendyol Süper Lig: Samsunspor: 1 - Antalyaspor: 0 (İlk yarı) Trendyol Süper Lig’in 11. hafta maçında Samsunspor, sahasında Antalyaspor ile karşılaşıyor. Mücadelenin ilk yarısı ev sahibi takımın 1-0 üstünlüğü ile geçildi. Maçtan dakikalar (İlk yarı) 13. dakikada Zeki’nin sol çaprazdan kullandığı serbest vuruşa iyi hareketlenen Van Drongelen’in yarım volesi, kaleci Piric’de kaldı. 17. dakikada Emre’nin sol ayağının dışıyla sağdan kestiği topa iyi yükselen Marius’un kafasını kaleci Piric son anda kornere çeldi. 31. dakikada Zeki’nin sağdan kullandığı köşe vuruşunda Bennasser’in volesinda top üsten auta çıktı. 34. dakikada Antalyaspor’lu Erdal’ın cepheden şutu direğin solundan az farkla auta gitti. 45. dakikada ceza sahasındaki karambolde Marius’un pasında Holse’nin şutu filelerle buluştu. 1-0 Hakemler: Direnç Tonusluoğlu, Mustafa Savranlar, Osman Gökhan Bilir Samsunspor: Okan Kocuk, Zeki Yavru, Rick van Drongelen, Lubo Satka, Marc Bola, Ait Bennasser, Carlo Holse, Oliver Ntcham, Nany Dimata, Emre Kılınç, Marius Mouandilmadji Yedekler: Halil Yeral, Muja, Soner Aydoğdu, Tait, Schindler, Laura, Soner Gönül, Yunus Emre Çift, Haluk Mustafa Tan, Bedirhan Çetin Teknik Direktör: Thomas Reis Antalyaspor: Kenan Piric, Erdoğan Yeşilyurt, Veysel Sarı, Amar Gerxhaliu, Güray Vural, Soner Dikmen, Erdal Rakip, Oleksandr Petrusenko, Sam Larsson, Moussa Djenepo, Adolfo Gaich Yedekler: Abdullah Yiğiter, Doğukan Özkan, Harun Toprak, Abdurrahim Dursun, Kaluzinski, Emre Uzun, Towsend, Milosevic, Safuri, Samudio Teknik Direktör: Alex De Souza Goller: Holse (dk. 45) Samsunspor Sarı kartlar: Zeki, Thomas Reis (Teknik Direktör) (Samsunspor), Djenepo (Antalyaspor)
Mardin CHP Genel Başkanı Özel: "Ahmet Türk kayyum atanacak biri değil” CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Mardin Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevinden alınarak yerine kayyum atanan Ahmet Türk’ü ziyaret etti. Özel, Ahmet Türk’ün yerine kayyum atanacak biri olmadığını söyleyerek, “Mardin’in Büyükşehir Belediye Başkanının kim olduğuna Recep Tayyip Erdoğan değil, Mardinliler karar verir” dedi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Mardin Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevinden alınarak yerine kayyum atanan Ahmet Türk’ü ziyareti sonrası Mardin Büyükşehir Belediyesi önünde basın mensuplarına açıklama yaptı. TUSAŞ’taki terör saldırısı sonrası Mardin programını iptal ettiğini belirten Özel, "En kısa sürede bu ziyareti yapacağımı söylemiştim" dedi. "Bu sabah Mardin’in iradesini tanımayan, 3’üncü kez kayyum atamaya kalktı" diyen Özel, şöyle konuştu: “Ben haberi televizyonda gördüğüm anda yanımdaki arkadaşım ’Ahmet arkadaşı ziyaret edemeden görevden aldılar’ dedi. Ben de ’Ahmet başkanı bugün ziyaret edeceğim’ dedim. Mardin’in Büyükşehir Belediye Başkanının kim olduğuna Recep Tayyip Erdoğan değil, Mardinliler karar verir. Ben 1974 doğumluyum ve ben doğduğumda o CHP milletvekiliydi. Erdoğan İstanbul’da il başkanlığı yapıp, Beyoğlu Belediye Başkanı olmak istediğinde o SHP’den 2 dönem milletvekiliydi. 23’üncü, 24’üncü döneminde onunla bir aradaydık” ifadelerini kullandı. Türkiye Cumhuriyeti’nde her Kürt kendilerini Manisa, Osmaniye ve Rizeliler gibi eşit hissedene kadar mücadele edeceklerini söyleyen Özel, “50 yıldır Mardinliler, Kürtler iradelerini temsil etmek istediklerinde önlerine her sandık konduğunda Ahmet Türk’e oy veriyorlar. Bu irade ile inatlaşılmaz. Sizin iradenizi selamlamak için buraya geldik. Mardin’in iradesinin karşısında olanların karşısında olmak için buraya geldik. İlla da barış, illa da kardeşlik demeye geldik. Mardin’in iradesinin karşısında olanların karşısında olmak için buraya geldik. Devrim başkanımız eğitimi ve gençliğiyle, Ahmet başkanımızın tecrübesiyle bütün güçlüklere rağmen elinde iki dönem burayı tutup da perişan edenler şunu düşünemediler: Biz bunu ilk kez yapmıyoruz, biz Ahmet Türk’ü kayyum atadığımız ilk dönemde aldıktan sonra iki Mardinliden birinin oyunu almıştı. İkinci seferde görevden aldık, Mardin ’olmaz’ dedi. Yine görevden aldık, bu sefer yüzde 58’le getirdi. Ey Recep Tayyip Erdoğan, ey Türkiye’nin iradesine müdahale eden kötü akıl. Buna devlet aklı diyorsanız, bu ne devlet aklıdır. Bu kimin aklı olursa olsun bu akla milletin vicdanında yer yoktur. Memleketim Manisa’da neredeyse 100 yıla yakın bir süredir halk kimi seçerlerse o belediye başkanı oluyor. Devlet Bey’in Osmaniyesi’nde belediye başkanını seçebiliyorlar, Rize’de Rizelilerin seçtiği oluyor ama Ahmet Türk’ün Mardini’nde Mardinliler adayını sizin istediğinizi seçmediğinde izin vermiyorsunuz. Türkiye Cumhuriyeti’nde her Kürt kendilerini Manisa, Osmaniye ve Rizeliler gibi eşit hissedene kadar mücadele edeceğiz. Ben doğmadan siyasete giren Ahmet Türk, diyaloğu temsil eden, çatışma yerine barışı savunan, hepimize bu konuda önderlik eden bir barış güvercinidir. Nereye kayyum atarsan ata yanlıştır” dedi. Ahmet Türk’ün yıllardır çatışma yerine barışı savunan bir siyasetçi olarak herkese önderlik ettiğini söyleyen Özel, "Ahmet Türk kayyum atanacak biri değil. Mardin Devrim başkanı seçmiş görev vermiş, sen bu iradeye karşı çıkarsan bu Mardin’in kutsallığını, Mardin’in tarihini hiç anlayamamışsın demektir. Söz kıymetlidir, önemlidir, konuşabilmek demektir, kardeşliktir. Söz çözümdür, sözsüz çözüm olmaz. O sözü kısmayın, susturmayın; bu zulmü yapmayın. Mardin seçimde sözünü söylemiş, o sözü susturmayın. Türkiye siyasetindeki tüm aktörlere sesleniyorum: Bir cinnet yaşadık, bu yanlıştan dönün, bu kayyumdan geri adım atın. O KHK ile OHAL’de çıkardığınız bu ahlaksız kanundan vazgeçin. Yolsuzluk yapan biri olunca Meclis içinden biri geliyor. Niye, çünkü hepsi hırsız değil, birisi hırsızlık yapmış diyelim. Ama iş kayyum olunca mahkemenin bitmesi beklenmeden, istinaf beklenmeden, Yargıtay’da kesinleşmeden daha soruşturmada kayyum atıyor. Diyor ki, ’Ben mahkemeyi beklemem, bence sen teröristin’. Sonra belediye meclisine dönüyor, ’İçinizden seçtirmem, çünkü hepiniz teröristsiniz’. Bu anlayış tamamen ötekileştiren, halkı karşısına alan, demokrasiyi değil düşmanlığı güçlendiren bir anlayıştır" diye konuştu.