DÜNYA - 21 Aralık 2023 Perşembe 23:04 | Son Güncelleme : 21 Aralık 2023 Perşembe 23:06

DSÖ: “Açlık ve hastalık Gazze'de daha fazla ölüme yol açacak”

A
A
A
DSÖ: “Açlık ve hastalık Gazze'de daha fazla ölüme yol açacak”

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından yapılan açıklamada, “Açlık ve hastalık Gazze'de daha fazla ölüme yol açacak” denildi.

İsrail’in 7 Ekim’den bu yana saldırılarına devam ettiği Gazze Şeridi’nde kıtlık riski her geçen gün artıyor. DSÖ tarafından yapılan açıklamada, “Açlık ve hastalık Gazze'de daha fazla ölüme yol açacak” ifadeleri kullanılarak, “Açlık Gazze'yi kasıp kavuruyor ve bu durumun en çok çocuklar, hamile ve emziren kadınlar ile yaşlılar arasında Gazze genelinde hastalıkları arttırması bekleniyor” denildi.

“Gazze'deki nüfusun yüzde 93'ü açlık, yetersiz gıda ve yüksek düzeyde yetersiz beslenme ile karşı karşıya”

Gazze'nin "felaket düzeyinde gıda güvensizliği" ile karşı karşıya olduğunu aktaran DSÖ, kıtlık riskinin "her geçen gün arttığını" vurguladı. DSÖ, “Gazze'deki nüfusun yüzde 93'ü açlık, yetersiz gıda ve yüksek düzeyde yetersiz beslenme ile karşı karşıya” ifadelerini kullandı. Her 4 haneden en az 1'inin felaket koşullarıyla karşı karşıya olduğunu aktaran DSÖ, bölgede insanların basit bir öğünü karşılayabilmek için mallarını satmaya ve diğer aşırı önlemlere başvurduğunu belirtti.

“Gazze'de bulaşıcı hastalıklar hızla artıyor”

Gazze’de bulaşıcı hastalıkların arttığına dikkat çeken DSÖ, “Gazze'de halihazırda bulaşıcı hastalıklar hızla artıyor. Ekim ortasından bu yana 100 binden fazla ishal vakası rapor edildi. Bunların yarısı 5 yaşın altındaki küçük çocuklar ve vaka sayıları çatışmadan önce bildirilenlerin 25 katı. 150 binden fazla üst solunum yolu enfeksiyonu ile çok sayıda menenjit, deri döküntüsü, uyuz, bit ve suçiçeği vakası bildirildi. Birçok kişide sarılık belirtileri görüldüğü için hepatitten de şüpheleniliyor” dedi.

Açlığın vücudun savunmasını zayıflattığına ve hastalıklara neden olduğuna dikkat çeken DSÖ, “Yetersiz beslenme, özellikle hayat kurtarıcı sağlık hizmetlerine erişimin olmadığı bir ortamda çocukların ishal, zatürre ve kızamık gibi hastalıklardan ölme riskini artırır. Çocuk hayatta kalsa bile, büyümeyi engellediği ve bilişsel gelişimi bozduğu için yaşamı boyunca etkilerini görür” dedi.

Emziren annelerinde yetersiz beslenme nedeniyle yüksek risk altında olduğunu ifade eden DSÖ, “0-6 ay arasında anne sütü bir bebeğin alabileceği en iyi ve en güvenli gıdadır. Bu, özellikle içme suyuna erişimin son derece kısıtlı olduğu durumlarda çocuğu beslenme yetersizliklerinden ve ishal gibi ölümcül hastalıklara yakalanmaktan korur” açıklamasını yaptı.

“Gazze'de ortalama olarak her 4 bin 500 kişiye bir duş ve her 220 kişiye bir tuvalet düşmekte”

İsrail saldırıları nedeniyle Gazze’de 1,9 milyon Filistinlinin yerinden edildiğine dikkat çeken DSÖ, “Bunların 1,4 milyondan fazlası aşırı kalabalık barınaklarda kalıyor. Bugün Gazze'de ortalama olarak her 4 bin 500 kişiye bir duş ve her 220 kişiye bir tuvalet düşmekte. Temiz su kıtlığı devam etmekte. Bu koşullar bulaşıcı hastalıkların yayılmasını kaçınılmaz kılmaktadır” dedi.

“Zaten yeterince acı çekmiş olan Gazze halkı şimdi kolayca tedavi edilebilecek hastalıklar nedeniyle ölümle karşı karşıya”

DSÖ açıklamasında, “Zaten yeterince acı çekmiş olan Gazze halkı şimdi de açlık ve işleyen bir sağlık sistemiyle kolayca tedavi edilebilecek hastalıklar nedeniyle ölümle karşı karşıya. Buna bir son verilmelidir. Gıda ve diğer yardımlar çok daha büyük miktarlarda ulaştırılmalıdır. DSÖ acil insani ateşkes çağrısını yinelemektedir” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yenidoğan Çetesi davasında örgüt lideri Fırat Sarı savunma yapıyor İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın görülmesine altıncı gününde devam ediliyor. Duruşmada örgüt lideri Fırat Sarı savunma yapıyor. Sarı bir bebek ile ilgili ‘Sarıkaya’nın da fişini çekeceğim ha gelmezseniz’, ‘haha dedemin fişi’ şeklindeki konuşmaya ilişkin, “Şimdi bunu siz duyunca irrite oluyorsunuz ama bunlar muhabbet. Bir hastanın fişini neden çekelim? Yapılmaması gereken bir şey. Tape olmuş dinlenmiş. Keşke yayınlanmasaydı” dedi. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava altıncı gününde devam ediyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada, Medisense şirketinin sahibi olan, doktor olarak anlaşma yaptığı hastanelerin yenidoğan yoğun bakımlarını işleten, bebeklerin ihmalen ölmesine neden olan örgüt lideri Fırat Sarı savunma yapıyor. Duruşmada mahkeme başkanı tarafından sanığa tape kayıtlarında yer alan Çorlu Reyap Hastanesi’nin yenidoğan yoğun bakım servisinin sorumlu hemşiresi sanık Bahar Kanık ile Fırat Sarı arasında geçen bir bebeğin fişini çekme konuşması soruldu. Konuşmada Fırat Sarı’nın bir bebek ile ilgili ‘ölmesin ha’ dediği, Bahar Kanık’ın ‘Sarıkaya’nın da fişini çekeceğim ha gelmezseniz’ dediği, Fırat Sarı’nın ise ‘haha dedemin fişi’ cevabı üzerine Bahar Kanık’ın ‘haha çekeceğim fişi’ şeklinde cevap verdiği görüldü. Fırat Sarı bu tape kaydına ilişkin “O bebek için çok mücadele ettik. Durumu kötü bir bebekti. Öyle bir şey yok ama. Niye fişini çeksin. Şimdi bunu siz duyunca irrite oluyorsunuz ama bunlar muhabbet. Bir hastanın fişini neden çekelim? Ben hastaların uzun yatışı ile para kazanıyorsam neden fişini çekeyim? Yapılmaması gereken bir şey. Tape olmuş dinlenmiş. Keşke yayınlanmasaydı. Siz kendi aranızda konuşmuyor musunuz ‘birinin kellesini aldım’ diye. Keşke konuşmasaydım. Espri yapılmış ama yapılmaması lazımdı” dedi. Bunun üzerine duruşma savcısı, “Bizim üzerimizden örnek vermeden savunma yap” dedi. Duruşmaya 30 dakika ara verildi.
Sinop Sinop’ta lastikçilerin kış lastiği mesaisi Sinop’ta hava sıcaklığının düşmesi ve kış lastiği takma zorunluluğunun 1 Aralık’ta başlayacak olması nedeniyle lastikçilerin kış lastiği takma mesaisi başladı. Karlı ve buzlu havalarda mağdur olmak istemeyen araç sahipleri, kar lastiği taktırmak için lastikçilere giderek araçlarına lastiklerini taktırıyor. Küçük Sanayi Sitesi’nde oto lastik satımı ve değişimi yapan rot balans ustası Hasan Üçüncüoğlu, lastiklerin değişimi için kar yağışının beklenilmemesi gerektiğini belirterek, kış lastiklerinin yol güvenliği için hayati önem taşıdığına dikkat çekti. Vatandaşlara hem can hem de mal güvenliği açısından kış lastiği takmalarını tavsiye eden Üçüncüoğlu, “Her sene olduğu gibi Ulaştırma Bakanlığımızın hazırladığı genelgeye göre 1 Aralık - 1 Nisan takvimleri arasında yük ve yolcu taşımacılığı yapan ticari araçlarda kış lastiği takma zorunluluğu başlıyor. Bunun dışında yine hususi araçlarda da hava sıcaklığının 7 derecenin altında kış lastiği takmalarını hem can hem de mal güvenliği açısından tavsiye ediyoruz. Kış şartlarında kış lastiğinin dışında araçların cam silecekleri, cam suyu, motor suyu antifrizleri, akü gibi önem arz eden parçaların kış şartlarına hazır olmasını tavsiye ediyoruz. Eğer kar lastiği dersek sadece karda kullanılan lastik olarak algı oluşturuyor ama bu değil. Kış lastiği havanın 7 derece sıcaklık altında takılması. Kış lastikleri soğuk havalarda yumuşak kaldığı için yol tutuşunu iyi sağladığından kış lastiği olarak ifade edilmektedir. Bunlar da kullanıldığı coğrafyaya göre değişiyor. Normalde 4 yıl lastiğin ömrü fakat 3 yılda ömürlerinin tamamladığını söyleyebilirim. Çünkü, belli bir süre sonra sertleşiyor ve yol tutuşu azalıyor” dedi.