EKONOMİ - 30 Mart 2021 Salı 14:19

Çevik çalışma modeli HEY! adı altında toplandı

A
A
A
Çevik çalışma modeli HEY! adı altında toplandı

2018 yılında çıktığı çevik dönüşüm yolculuğu sonucunda Türkiye’de ana iş kollarının tümünü çevik çalışma modeline dönüştüren Allianz Türkiye, bu çalışma modeliyle hayata geçirdiği çalışmaları Hızlı-Etkili-Yetkili (HEY!) adı altında yürütmeye başlıyor.

Müşterilerinin ihtiyaçlarını çağın hızına uygun şekilde karşılamak amacıyla 2018 yılında başladığı çevik dönüşümle organizasyonu ve iş yapış biçimini yeniden yapılandıran Allianz Türkiye, çevik çalışma modeliyle hayata geçirdiği çalışmaları HEY! adı altında topluyor. Çevik çalışmanın ağırlıklı olarak uzaktan çalışılan günümüzde daha da önem kazandığını belirten Allianz Türkiye İnsan Kaynakları, Çevik Ofis ve Operasyon Destek Genel Müdür Yardımcısı İlkay Özel, “Çeviklik, iş dünyasının en çok kullandığı kavramlardan biri. Hem bu kavramı hem de şirketimizde yaşadığımız dönüşümü, herkesin anlayabileceği bir şekilde anlatmanın tam zamanı diye düşündük ve HEY! olarak adlandırdığımız çalışma modelimizi, faydalanmak isteyen herkesle paylaşmak istedik” diye konuştu.

İlkay Özel, şirketin çevik dönüşüm yolculuğuyla ilgili şu bilgileri verdi: “Öncelikli hedefimiz bu çalışma modelinin organizasyondaki tüm birimlerde uygulanması ve çalışma arkadaşlarımızın bu çalışma metodunu benimseyerek değişen dünyaya ayak uydurabilmesini sağlamak oldu. Organizasyonel boyutta çevik çalışma prensiplerini uygulayan bir kurum olarak, kurumsal şirketler ve üniversitelerde Allianz’daki çevik çalışma modelini anlatmak, iş dünyasının ve öğrencileri sık duydukları ‘çevik’ teriminin içini doldurmak ve konuyla ilgili ihtiyaç duydukları deneyime ve gerçek hayattan uygulamalara kolayca ulaşmalarını sağlamak da temel amaçlarımızdan”.

“HEY! İnternet sitesi çevik dönüşüm konusunda değerli bir kaynak sunuyor”
İlkay Özel, “Hayatın hızlandığı, işlerin daha etkili, ekipteki herkesin de A’dan Z’ye yetkili olduğu çalışma modelimiz HEY!’i tam da ruhuna uygun dinamizmdeki bir tanıtım filmiyle paydaşlarımız ve tüm kamuoyuyla paylaşmaktan mutluluk duyuyoruz” ifadelerini kullandı.

Verilen bilgiye göre Allianz Türkiye, heyallianz.com.tr adresindeki internet sitesiyle hem kurumsal hafızaya katkıda bulunuyor hem de sürecin tamamına tanıklık etmek isteyenler, çevik dönüşüme başlamış ya da başlayacak olanlar için değerli bilgilerin yer aldığı bir kaynak oluşturuyor. Sitede çeviklikle ilgili bilgilendirici, yol gösterici ve gerçek deneyimlerden derlenmiş birçok bilgi, yazı ve videolar yer alıyor. Site, her hafta birbirinden değerli bilgilerin olduğu yepyeni içeriklerle güncelleniyor ve çeviklikle ilgili tüm merak edilenler yanıtlanıyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Haydar Aliyev, vefatının 22. yılında Üsküdar Üniversitesi’nde anıldı Azerbaycan’ın eski Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev, vefatının 22. yılında Üsküdar Üniversitesi’nde düzenlenen programda anıldı. Etkinlikte, Aliyev’in siyasi mirası ve Türkiye-Azerbaycan kardeşliğine katkıları ele alındı. Üsküdar Üniversitesi Merkez Yerleşkesi Nermin Tarhan Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen "Türkiye-Azerbaycan kardeşliğinin mimarı: Ulu Önder Haydar Aliyev’i Anma Gecesi" programı, saygı duruşu ve Türkiye ile Azerbaycan milli marşlarının okunmasıyla başladı. Açılışın ardından düzenlenen panelde; Yıldız Teknik Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Doğan, İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Celal Erbay, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kerem Karabulut ile Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Okan Yeşilot, Haydar Aliyev’in siyasi mirası ve Türkiye-Azerbaycan ilişkilerine katkılarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Panelin ardından ses sanatçısı Süreyya Eyvazova, Azerbaycan’ın simge eserlerinden "Sarı Gelin" türküsünü seslendirdi. "Tarihimize baktığımızda biz hem kardeşiz hem soydaşız hem de kader ortağıyız" Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nazife Güngör, Haydar Aliyev’in Azerbaycan milleti için taşıdığı önemi vurgulayarak, gerçekleştirdiği anma konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "İki liderimizden, iki ulu önderimizden birini bugün burada anıyoruz. Biri Atatürk, biri Haydar Aliyev. Her ikisi de bizim yolumuzu açtı. Biri Türkiye’nin, biri Azerbaycanlı Türklerin yolunu açtı. Azerbaycan bizim için can, Azerbaycanlı kardeşlerimiz de can kardeşlerimizdir. Uzakta olsak bile gönül bağıyla bağlıydık ve o kültürün, o toplumun içerisine girdikçe aslında ne kadar yakın olduğumuzu; benzerlik de değil ne kadar aynı olduğumuzu fark ettim. Aslında bizim bir olduğumuzu keşfettim. Ortak kültür, ortak dil ayrı bir dil değil, hepimiz aynı dili konuşuyoruz. Ama bir kan birliği kesinlikle var ve bu kan birliğinin, genetik birliğinin, genetik aynılığın ben artık kimyasına çok inanmaya başladım. Çünkü yabancı hissetmiyoruz orada, benim için başka bir ülke değil. Tarihimize baktığımızda aslında biz hem kardeşiz hem soydaşız hem de aslında kader ortağıyız; aynı mücadelelerden geçmişiz. Emperyalist güçler tarafından aynı acılar çektirilmiş, aynı mücadele süreçleri yaşanmış. Dolayısıyla Haydar Aliyev gibi, Mustafa Kemal Atatürk gibi ulu önderler eğer bu kadar güçlü biçimde bizlere ışık tutup bizim yollarımızı açtılar ise, bu üniversitenin çatısı altında da şunu söyleyebilirim ki bizler için en büyük güç bilgi olmalı. Çünkü biz emperyalist güçlerle ancak ve ancak bilgi ile başa çıkabiliriz. Bu iki ulu önderin özelliği, her iki önder de kahramanlık destanını kendi halklarıyla birlikte, kendi milletleriyle birlikte yazdılar. Destanı cephede, meydanlarda birlikte gerçekleştirdiler. Birlikte kahramanlık hikayeleri yazıldı ve tarihe birlikte geçildi; milletiyle bütünleşerek ve büyük millet sevgisiyle. İktidar hırsı değil, millet sevgisi, milleti kurtarmak, bağımsızlık ve özgürlük sevdasıyla gerçekleştirilen büyük bir güç, büyük bir enerji. Dolayısıyla onlara çok şey borçluyuz." "Bilmek ve bilgi yolunda ittifak, her tür emperyal baskıdan kurtaracaktır" Prof. Dr. Güngör, bilginin iki millet arasındaki birleştirici gücü artıracağını ve güçlü bir Türk ittifakının bilgili insanlarla mümkün olabileceğini dile getirerek, "Bugün burada olmanız bizler için çok anlamlı. Ülker Hanım bize "’İyi ki kapılarınızı açtınız’ demişti. Ben de dedim ki; biz kapıları açmadık, kapılar zaten hep açıktı. Biz çünkü kapıları kapatamayız, kapılar hep açık çünkü biz kardeşiz, biz aynı milletiz. Biz birbirimize dayanırsak güçlü oluruz. Yoksa bir tarafta Amerika, bir tarafta Rusya, geleceğin belki emperyal gücü Çin; bunlar için biz hep başkası olacağız, biz hep öteki olacağız. Bizim öteki olmaktan kurtulmamızın tek bir yolu var: Birbirimizi tanımak, birbirimizin farkına varmak ve biz olabilmek. Onun için de bilgi ittifakı yapmalıyız. Biz zaten kardeş ittifakı yapıyoruz, bilgi ittifakı yapmalıyız. Üniversitelerimiz arasında bilgi alışverişi, etkileşimi hızlandırmalıyız. Bunu çok daha güçlü hale getirmeliyiz. Bilmek ve bilgi yolunda ittifak, her tür emperyal baskıdan kurtaracaktır. Dolayısıyla da farkında olmak, dolayısıyla da birbirinin yanında olmak, birbirinin içerisinde olmak, ittifakı güçlü bir Türk ittifakı oluşturabilmek, güçlü bir Türk bloku oluşturabilmek. Bunun yolu da aşkın insan yetiştirebilmek, bilinçli insan yetiştirebilmek ve bilgili insan. O nedenle de eğitim güçlerimizi birleştirmeliyiz. Bu tür topluluklarda da bunun farkını ve bunun farkındalığını sürekli güçlendirmeliyiz. Ben tekrar huzurunuzda Ulu Önderimiz Haydar Aliyev’i saygıyla, minnetle, sevgiyle anıyorum" ifadelerine yer verdi. Program, konuşmacılara ve katkı sunanlara plaket takdim edilmesiyle sona erdi.