GÜNDEM - 21 Temmuz 2017 Cuma 17:04

Bodrum depremini 15 gün önceden tahmin etti yeni deprem için uyardı

A
A
A
Bodrum depremini 15 gün önceden tahmin etti yeni deprem için uyardı

Kocaeli'de yaşayan bir elektrik teknisyeninin, Bodrum'da meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki depremi 15 gün önde tahmin ederek sosyal medya hesabından uyarı yaptığı ortaya çıktı. Teknisyen, 3-4 sene içerisinde Marmara Bölgesi’nde ciddi depremlerin olacağını iddia etti.

Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde yaşayan elektrik elektronik teknisyeni Ahmet Yakut, dün gece Muğla'nın Bodrum ilçesi açıklarında yaşanan 6.6 büyüklüğündeki depremin olacağını 15 gün önceden tahmin ederek sosyal medyadaki hesabından uyarılarda bulundu. Doğadaki parametrelere ve hayvanların hareketlerine bakarak tahminler yaptığını söyleyen Yakut, önümüzdeki 3-4 yıl içinde Güney Marmara Bölgesinde de ciddi depremlerin yaşanabileceğini iddia etti.

"Deprem, bir ay öncesinden ilk parametrelerini vermeye başladı"

Bölgede ayrıca uzun bir süre artçı depremlerin yaşanacağını belirten Ahmet Yakut, “Dün akşam Muğla açıklarında yaşanan depremi 6 Temmuz günü sosyal medyadaki sayfamda paylaşmıştım. 6.3’lük bir deprem beklediğimi belirtmiştim. Nihayetinde dün akşam bir deprem yaşandı. Bu deprem bir ay öncesinden neredeyse ilk parametreleri vermeye başlamıştı. Bu parametreler ortaya çıktıktan sonra, bizde elimizdeki elektromanyetik ve diğer parametrik bulgularla depremin çözümlemesini yaptım. Bulgular sonucunda depremi tahmin ettik. Çok şükür fazla bir hasar yok. Elimizde önce elektro manyetik parametreler var. Diğer kaynaklar var. Doğa gözlemleri olsun, insanlar ve hayvanlar üzerindeki bulgular olsun, bu parametreleri değerlendirerek net sonuçlara varıyoruz. Önümüzdeki süreç içerisinde Muğla bölgesinde büyük bir deprem beklemiyorum. Bundan sonra 5.9 büyüklüğünde varacak artçı depremler ile yine kendini gösterir bölge. Uzun bir süre artçı depremler yaşayacak” dedi.

Bodrum depremini 15 gün önceden tahmin etti yeni deprem için uyardı

“Gemlik-Mudanya hattı ile Doğu'da depremlere hazırlıklı olun"

Depremler ile yaşamayı öğrenmemiz gerektiğini söyleyen Yakut, “Şu an Türkiye’nin doğusu gerçekten gergin. Doğu’da 6 ve üzeri bir deprem olursa şaşırmam. Ayrıca Marmara’nın güneyi, bilhassa Gemlik- Mudanya hattına dikkat çekmek lazım. Ağustos- Eylül periyodunda bu bölgede 4.5-5.5 büyüklüğünde depremler olursa buna da hazırlıklı olmak lazım. Depremler her zaman olacak. Depremler bu ülkenin en önemli gerçeği. Depremler ile yaşamaya alışmamız lazım” diye konuştu.

“Önümüzdeki 3-4 sene içerisinde Marmara’da ciddi depremler yaşanabilir”

Olası Büyük İstanbul depremi hakkında konuşan Yakut, “Büyük İstanbul depremine ilişkin öngörüm şu. Şuan için Akdeniz açıklarında Girit Adası ve Muğla açıklarında 6’ın üzerinde bir deprem bekliyordum ve doğuda bekliyorum. Bunlardan sonra İstanbul’u ele alsak daha mantıklı olur. İstanbul çok önemli bir bölge. Koskocaman bir şehir. Şu an için İstanbul depremini yakınlarda görmüyorum ama önümüzdeki 3-4 sene içerisinde Marmara ciddi manada etkili depremler yaşayabilir” ifadelerini kullandı. 

Uğur Konuk

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin MTSO Başkanı Çakır: "Yasak üreticiyi yok eder, alınan karar en kısa sürede iptal edilmelidir" Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, limon ihracatına getirilecek yasağa ilişkin, "Bu yasak üreticiyi yok eder. Alınan karar en kısa sürede iptal edilmelidir" dedi. Ticaret Bakanlığı tarafından limon ihracatının geçici yasaklanmasının ardından Mersin Milletvekili Ali Kıratlı, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası’nın (MTSO) ilgili meslek komiteleri temsilcileri, Mersin Ticaret Borsası, il ve ilçe ziraat odası başkanları, üretici birlikleri başkanları ve sektör temsilcilerinin katılımıyla istişare toplantısı düzenlendi. Toplantı sonunda ortaya çıkan ortak metin imzalanarak, yetkililere iletildi. "Karar en kısa sürede iptal edilmelidir" MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, limon stoklarının yüzde 70’inin küçük üreticiye ait olması nedeniyle en çok küçük üreticinin mağdur olacağını belirterek, kararla Türk narenciye ihracatçısının pazarlarını kaybetme ve dış pazarda güven kaybetme riskiyle karşı karşıya kalacağını söyledi. Çakır, "Bu yasak üreticiyi yok eder. Alınan karar en kısa sürede iptal edilmelidir" diye konuştu. Toplantıda hazırlanan ortak metinde ise şu ifadeler yer aldı: "Mevcut stoklarda en az 400-450 bin ton limon bulunmaktadır. Türkiye’nin aylık en fazla 20 bin ton limon tüketimi vardır. Eylül 2025 tarihine kadar Türkiye’nin toplam limon tüketimi en fazla 120 bin ton civarında olacaktır. Ve var olan stoklar tüketimin çok üstündedir. Depolardaki limonların yüzde 70’i üreticiye aittir. Türkiye’de limon tüketimi-ihracat rakamları dahil, hiçbir zaman üretimin üstünde olmamıştır. Bu yasaklama kararından en çok Erdemli ve bölgesi başta olmak üzere Mersin ve bölgesindeki küçük çiftçi ve üreticiler zarar görecektir. Zaten girdi maliyetlerinden dolayı ekonomik anlamda zor günler geçiren üreticiler için bu karar, limon üretiminden vazgeçmelerine veya iflaslara yol açacağı gibi bir sonuca neden olabilir. 2019 yılında da benzer bir kararla bölgenin limon üretiminde büyük zararlara neden olunmuştur. O dönemde de satılamayan limon çürüyerek, milli bir servet kaybına neden olmuştur. Eğer bu yasak kaldırılmazsa aynı durum tekrar yaşanacak ve ülkemiz hem güçlü olduğu pazarları kaybedecek hem de ciddi bir döviz kaybı yaşanacaktır. Limon üreticisi, limon bakımını yapamadığı için ya üretimden vazgeçecek ya da kalitesi düşük ürün ortaya çıkacaktır. Müstahsil ve tüccarlar da limon depolamadan vazgeçerek, yaz aylarında ihtiyaç olan limonun arzını sağlayamayacaklardır. Küresel limon pazarında, zaten zor şartlarda rekabet ettiğimiz pazarları kaybetmekle kalmayıp, tekrar o pazarlara girme konusunda büyük riskler oluşacaktır. Yüksek maliyetlerden dolayı zaten durma noktasına gelen limon ihracatına getirilecek ilave bir yasak sektörün ve özellikle küçük üreticinin yok olması anlamına gelmektedir. Narenciye istihdam odaklı bir sektördür. İstihdam edilen insanların büyük bölümünün kadınlar, göçle gelenler veya vasıfsız insan gücü olduğu için sektörün sorun yaşaması aynı zamanda ciddi bir toplumsal soruna yol açacaktır. Yukarıda belirtilen nedenlerden dolayı Ticaret Bakanlığı tarafından alınan limonun ihracatına yönelik geçici durdurma kararı iptal edilmelidir."