SAĞLIK - 30 Eylül 2020 Çarşamba 10:37

Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Taşova: 'Yüz yüze eğitim için kısıtlamalar gelebilir'

A
A
A
Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Taşova: 'Yüz yüze eğitim için kısıtlamalar gelebilir'

Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi ve Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yeşim Taşova, artan vaka sayısına bağlı olarak yüz yüze eğitimin ana sınıfı ve birinci sınıflar haricinde başlayamayacağını ifade ederek, "Halk Sağlığı uzmanlarının vermiş olduğu kararlarla ister istemez kaçınılmaz olarak yüz yüze eğitimle ilgili bir takım kısıtlamalar geleceğini düşünüyorum" dedi.

Korona virüsle mücadele kapsamında geçen Mart ayından itibaren eğitim-öğretim online yapılmaya başlandı. Ancak sadece ana sınıfı ve birinci sınıf öğrencileri 21 Eylül’de yüz yüze eğitime başladı ve şuan haftada 2 gün okula gidiyor. Korona virüste ülkemizde ölüm ve vaka sayısının son günlerde artmasıysa okulların tekrardan ‘online’ eğitime dönebileceğinin sinyalini veriyor.

Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi ve Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yeşim Taşova, konuyla ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulundu.

“Kişilerin kuralları uygulayabilme kapasitesi çok önemli”

Taşova, okulların neredeyse bütün her yerde online eğitimle devam ettiğini belirterek, “Okullar bütün dünyanın da gündeminde olan bir konu. Birçok ülkede eğitim ilk yarı yılda ‘online’ olarak belirlendi. Herkes bir önünü görmek istiyor. Özellikle bazı bölümlerde yüz yüze eğitim nasıl yapılır gibi öneriler var. Salgın hızına bağlı olarak bu önlemler alınarak eğitimler başlayacaktır. Salgın hızına göre bu durum belirlenecek. Kişilerin kuralları uygulayabilme kapasitesi çok önemli. Biliyorsunuz kişi ne kadar küçükse kuralların ihlal edilmesi o kadar fazla oluyor. Gençler ve çocuklarda hastalık nitekim biraz daha hafif seyrediyor ama o çocuklar eve gidip aile bireylerine bulaştırdığı için bütün önlemler bundan dolayı alınıyor” diye konuştu.

“Salgının eğilim ve hızı inceleniyor”

Son dönemlerde Türkiye’de artan vaka sayısına bağlı olarak yüz yüze eğitimin ana sınıfı ve birinci sınıflar haricinde başlayamayacağını söyleyen Prof. Dr. Yeşim Taşova, “Bu rakamlarla biraz zor. O zaman oturulup tekrar konuşulacak. Sağlık Bakanlığı’nda Toplum Sağlığı Bölümü var. O bölüm özellikle bütün her yerdeki eğilim ve hızları inceliyor. Halk Sağlığı uzmanlarının vermiş olduğu kararlarla ister istemez kaçınılmaz olarak yüz yüze eğitimle ilgili bir takım kısıtlamalar geleceğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

“Üniversiteliler hijyen kuralına daha iyi uyacaklar”

Sosyal medyada okulların açılması yönünde çağrı yapan üniversite öğrencilerine de değinen Yeşim Taşova, şunları kaydetti:

“Üniversite öğrencileri için bazı bölümlerde özellikle yüz yüze eğitim önemli. Örneğin Tıp Fakültesi için bunu çok konuşuyoruz. Tıp Fakültesindeki olay usta çırak ilişkisi üzerindedir. Hemşirelik de aynı şekilde. Bu tür durumlarda biz sosyal mesafe, hijyen gibi kurallara dikkat ederek usta çırak eğitimlerine başladık. Benim fikrim ise üniversite öğrencilerine uygun koşullar sağlanır ise maske ve el hijyeni kuralına daha iyi uyacaklarını düşünüyorum. Onlarda okullarda gerekli düzenlemelerini yapabilirler. Tabiki çok daha artış olmadığı süre içerisinde. Artış olursa bütün toplum etkilenecektir zaten.”

“Toplu açılış ve etkinlikler devam ediyor”

Toplu açılışların, etkinliklerin hala devam ettiğini ve bu nedenle virüsün kontrol altına alınmasının zorlaştığını anlatan Taşova, “Hasta olan kişilerin sayısında artış olması aslında virüsün yayıldığını gösteriyor. Yayılmanın da en büyük özelliği sosyal mesafenin korunmamasından kaynaklanıyor. Baktığınız da bugün hala otobüse, minibüse, metroya binerken insanlar tıkış tıkış. Toplu yapılan kutlamalar, açılışlar devam ediyor. Her ne kuralı alırsanız alın geçişler artıyor. Bu yayılım kurallara uyulmadığı taktirde devam edecektir. Burada tek sorumluluk vatandaşa düşmüyor. Hem sağlık otoritelerine hem de devletin alması gereken önlemler var. Bu 3’ünün herhangi birinde aksaklık olursa salgınla mücadele başarılı olamayacak” dedi.

Umutcan İşledici - Elif Ayşenur Bay
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Muğla’da Hz. Mevlana 752. Vuslat Yıldönümünde anıldı Muğla’da Hz. Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin vefatının 752. yıldönümü dolayısıyla ’Şeb-i Arus’ programı düzenlendi. Muğla’da faaliyet gösteren Konya Karamanlılar Derneği’nin organizasyonuyla Gazi Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen anma töreninde protokol üyeleri ve sayıda vatandaş bir araya geldi. Gecede, Mevlana’nın öğretileri ve insanlığa mirası üzerine önemli vurgular yapıldı. Programın açılış konuşmasını yapan Konya Karamanlılar Derneği Başkanı Erol Kütahyalı, Mevlana’nın sadece söz söyleyen değil, söylediklerini bizzat hayatına tatbik eden bir şahsiyet olduğunu vurguladı. Kütahyalı konuşmasında, "İnsan, bildiği için değil, bildiğini yaşadığı zaman insandır. Hz. Mevlana’nın asırlardır gönüllerde diri kalmasının asıl sebebi budur. O, sadece süslü sözler söyleyen biri değil, öğütlerini bizzat yaşayan bir kişi olduğu için hala aramızdadır. Geçmişte olduğu gibi, önümüzdeki asırlarda da hoşgörü timsali Hz. Mevlana’yı anmaya ve onun felsefesini içimizde yaşatmaya devam edeceğiz" dedi. Törene katılan Muğla Vali Yardımcısı İsmail Soykan ise Mevlana’nın evrensel değerlerine dikkat çekti. Soykan, Mevlana’nın 1207 yılında Belh şehrinde doğup 17 Aralık 1273’te Konya’da vuslata erdiğini hatırlatarak şunları söyledi: "Mevlana’nın insan anlayışının temelinde; nefsini arındırarak ilahi aşka ulaşmak vardır. Bu yolun temel taşları aşk, sabır, tevazu ve hoşgörüdür. Bu özellikler o dönemde olduğu gibi bugün de toplum olarak en çok ihtiyaç duyduğumuz değerlerdir. Bu felsefeyi ve Hz. Mevlana’nın ruhunu yaşatan bu güzel geceyi organize eden Konya Karamanlılar Derneği Başkanı’na ve üyelerine teşekkür ediyorum." Konuşmaların ardından programın finalinde gerçekleştirilen ve manevi atmosferin doruğa çıktığı semazen gösterisi, katılımcılar tarafından büyük bir ilgi ve beğeniyle izlendi.