POLİTİKA - 05 Kasım 2013 Salı 18:36

Bekir Bozdağ, 'Cami de bizimdir, cemevi de bizimdir'

A
A
A
Bekir Bozdağ, 'Cami de bizimdir, cemevi de bizimdir'

Bekir Bozdağ, “Cami de bizimdir, cemevi de bizimdir. Birbirlerinin alternatifi değildir, ikisi de bu kültürün içinde var olan şeylerdir” dedi.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, “Cami de bizimdir, cemevi de bizimdir. Birbirlerinin alternatifi değildir, ikisi de bu kültürün içinde var olan şeylerdir, ikisi de bizim başımızın tacıdır” dedi.Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Diyanet İşleri Başkanlığı, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı ile Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’nın bütçe, kesin hesap ve Sayıştay raporunun görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda komisyon üyelerinin sorularına cevap verdi. Cami-cemevi tartışmalarının yaşandığı komisyonda, muhalefet milletvekilleri cemevlerinin ibadethane olup olmadığı konusunda iktidar milletvekilleri ile tartıştı.Konuşmasına hicri yılbaşı ve Muharrem ayının başlangıcını kutlayarak başlayan Bekir Bozdağ, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bütçesi ile ilgili yapılan eleştirilere değinerek, bütçenin büyük bir kısmının personel giderlerine tekabül ettiğini belirtti. Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde çalışan personel ile ilgili değerlendirmelere cevap veren Bozdağ, “Personelin alınmasıyla ilgili liyakat esaslı değerlendirme yapılıyor. Doğrudan personel alımı söz konusu değil. Sözleşmeli personelin bir kurumdan diğer kuruma geçişi kanunen mümkün değildir. Hükümet olduğumuz dönemlerde Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan başka kurumlara geçmiş personel sayısı 6 bin 302’dir. Mili Eğitim Bakanlığı’na 3 bin 157’si din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni olarak geçmiş, üniversitelere 669 kişi gitmiş. Diğer bakanlıklara bakıldığında büyük rakamlar olmadığı görülmektedir. Cumhurbaşkanlığı’na 1 kişi, TSK’ya hiç giden olmamış. Meclis’e 3 kişi, Başbakanlığı 20 kişi gelmiş” diye konuştu.Personel sayısı ile ilgili bilgi veren Bozdağ, “Diyanet İşleri Başkanlığı’nın personel sayısı 129 bin 376’dır. Bizden önceki yıllarda yapılamayan atamaları biz yaptık. Milletimize daha önce yapılan hizmetleri bu personelin sağlıklı bir şekilde yapması için adımlar attık. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yaptığı atamalara baktığınızda liyakat esaslı yapıldığını görüyoruz. Bu konuda eleştiriler her dönemde yapılıyor. Atarken siyasi olmuyor da görevden alırken neden siyasi oluyor” şeklinde konuştu.“Diyanet İşleri Başkanlığı mezhep esaslı kurulmuş değildir” diyen Bekir Bozdağ, Diyanet’in mezhep esaslı bir çalışma yürütmediğini söyleyerek, “Diyanet İşleri Başkanlığı döneminde görevler mezheplere, renklere, dillere göre dağıtılmıyor. Diyanet İşleri Başkanlığı’nda pek çok Şafii olduğunu bildiğimiz il, ilçe müftülerimiz var, görevlilerimiz var, Alevilerden de vatandaşlarımız var. Vatandaşlarımızı mezhebine, tarikatına göre sınıflandırmak hukuk devletine yakışmaz, demokrasiye yakışmaz” ifadelerini kullandı.Türkiye’de toplam 84 bin 684 cami olduğunu ve bunların 5 bin 859’unun Hazine’ye ait olduğunu ifade eden Bozdağ, vakıf ve derneklere ait olan camilerin rakamlarını verdi. Kendi hükümetleri döneminde Alevilerle ilgili önemli kararlar aldıklarını da belirten Bozdağ, “Türkiye’de ilk defa Alevi vatandaşlarımızın sorunlarının araştırılması ve tespiti için Alevi çalıştayları başlatıldı. İlk defa devlet resmen böyle bir adım attı, bu tarihi bir adımdı” dedi.
“Yapmak zorundaydınız” şeklinde muhalefet sıralarından gelen eleştirilere ise Bozdağ, “Siz zamanında neden yapmadınız” diyerek cevap verdi. Bozdağ, “Alevi klasiklerini alanında saygın bilim adamlarıyla beraber Türkçeleştirme adımını attık. 13 tane Alevi klasiğini Türkçe’ye çevirdik. Kerbela şehitleri hepimizin şehitleridir, bu ortak acı nedeniyle yıldönümlerinde Hacı Bayram Veli Camii’nde mevlit okutuldu ve anma yapıldı. Türkiye’nin farklı şehirlerinde anma programları ilk defa bu dönemde yapıldı. Cemevleri sayında önemli değişiklikler oldu. Türkiye’de bulunan cemevi sayısı 937’dir. Cami de bizimdir, cemevi de bizimdir. Birbirlerinin alternatifi değildir, ikisi de bu kültürün içinde var olan şeylerdir, ikisi de bizim başımızın tacıdır. Onun için bu çalışmaları yaptık. Yeni dönemde cemevleri ve adımlar atmak üzere çalışmalar başlattık. En son yaptığımız düzenleme ile Nevşehir Üniversitesi’nin ismi Nevşehir Hacı Bektaş-ı Veli Üniversitesi olan adımı attık. Üçüncü köprüye verilen isim Yavuz Sultan Selim Han’ın Alevilere yaptıkları sonucunda verilmiş bir isim değildir. Bu ülkeye hizmet etmiş, pek çok başarıları olan bir isimdir. ‘Yaptıkları üzerinden bu isim verildi’ demek haksızlık olur” açıklamasını yaptı.Iğdır Müftüsü ile ilgili soruları da cevaplandıran Bozdağ, müfettişlerin soruşturmayı sürdürdüklerini ifade ederek, “Iğdır İl Müftüsü’nden böyle bir raporu hükümet olarak biz istemedik. Diyanet İşleri Başkanlığı ve İçişleri Bakanlığı da istemedi. Biz bu konuyu inceletiyoruz” ifadelerini kullandı.Muhalefet sıralarında oturan milletvekilleri ile “yobaz” tartışmasına giren Bozdağ, “Diyanet İşleri Teşkilatı’nın yobaz yakıştırılması yapıldı ki, bunu hiç yakıştıramadım. Orada yobazlar barınmıyor, o lafı söyleyene yakıştıramıyorum, bu büyük bir saygısızlıktır. Diyanet İşleri Başkanı yaptığı her işte başarılı. En son yapılan 2012 yılı memnuniyet anketinde yüzde 92,4’ü Başkandan memnun olduğunu ifade ediyor” dedi.
Başbakan’ın “Kürtlerin dini Zerdüştlük” şeklinde açıklama yaptığı iddialarının asılsız olduğunu belirten Bozdağ, “Başbakan’ın böyle bir açıklaması asla yoktur. Kürtler mütedeyyin insanlardır, dinlerine bağlı insanlardır” diye konuştu.Bozdağ’ın konuşması esnasında muhalefet milletvekilleri Bozdağ’ı konuşmalarından ötürü eleştirirken, AK Partili milletvekilleri de muhalefet milletvekilleri ile tartıştı. Bozdağ, “Kürtçe hutbe neden okunmuyor?” şeklindeki soruya ise, “Kürtçe vaazlarda yapılıyor, hutbeler okunuyor, burada bizim bir sıkıntımız yoktur” cevabını verdi.Bu arada “Ben Jüpiter’den mi geldim, ben Kürt’üm, Müslüman’ım, bu ülkenin vatandaşıyım” diye bağıran Hasip Kaplan, Başbakan Erdoğan’ın Zerdüştlük ile alakalı yaptığı iddia edilen açıklamalar nedeniyle Bekir Bozdağ’ın özür dilemesini istedi.Diyanet İşleri Başkanlığı, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı ile Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’nın bütçeleri komisyonda yapılan açık oylama sonrasında kabul edildi.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Başbakan Yardımcılığı’na bağlı kurumların 2014 yılı bütçeleri için öngörülen rakamları açıkladı.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü, Vakıflar Genel Müdürlüğü, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Atatürk Araştırma Merkezi, Atatürk Kültür Merkezi, Türk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumu, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu bütçe, kesin hesap ve Sayıştay Raporu görüşüldü. Komisyona katılan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bakanlığına bağlı kurumların çalışmalarıyla ilgili komisyon üyelerine bilgi verdi. Bülent Arınç, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü için 2014 yılında 197 bin 312 bin lira ödenek öngörüldüğünü ifade ederken, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu için 9 milyon 247 bin lira, Atatürk Araştırma Merkezi için 3 milyon 139 bin lira, Atatürk Kültür Merkezi için 4 milyon 105 bin lira, Türk Dil Kurumu için 14 milyon 234 bin lira, Türk Tarih Kurumu için 8 milyon 329 bin lira, Vakıflar Genel Müdürlüğü için 428 milyon 748 bin lira, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu için 457 milyon lira olarak öngörüldüğünü açıkladı. Başbakan Yardımcısı Arınç, “Üst Kurul, 2013 yılının 9 aylık döneminde 54 toplantı yapmış ve 2 bin 432 müeyyide kararı almıştır. Müeyyide kararlarının bin 815’inin konusunu, yani yüzde 74’ünü reklam ihaleleri oluşturmaktadır. Üst Kurul müeyyidelerinin büyük bir bölümü, gıda takviyesi niteliğinde olduğu halde, ilaç gibi iyileştirici etkileri olduğu iddiasıyla televizyonlarda tanıtımı yapılan ürünler hakkındadır. 2013 yılının 9 aylık döneminde gıda takviyelerinin genel sağlığa aykırı ve atlatıcı tanıtımları nedeniyle Üst Kurul tarafından bin 892 müeyyide kararı alınmıştır. Bu rakam 2013 yılındaki müeyyide kararlarının yüzde 77’sine karşılık gelmektedir” dedi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın ardından kameramanların salondan çıkartılmasını isteyen Komisyon Başkanı Lütfi Elvan’a muhalefet milletvekilleri tepki gösterdi. Elvan, “Çalışmalarımızın daha etkin yürütülmesi için bu uygulamayı yapıyoruz. Yazılı basın burada. Konuşmalarımız esnasında görsel basın olsa, herkes kameralara mesaj vermeye çalışacak. Burası teknik bir komisyon” ifadelerini kullandı.

DERYA YETİM

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Şanlıurfa Haliliye kırsalı yeni yollara kavuşuyor Haliliye Belediyesi, kırsal mahallelerde yürütülen stabilize yol çalışmaları ile ulaşımı daha rahat ve konforlu hale getiriyor. İlçenin dört bir yanında süren üstyapı hizmetleri tam not alırken, Ballıca Mahalle Muhtarı Halil Çiftçi, yenilenen yollar için Başkan Canpolat’a ve ekibine teşekkür etti. Haliliye Belediyesi, üstyapı çalışmaları ile kırsal mahallelerin yaşam standartlarını yükselmek için ulaşım ağını iyileştirmeye devam ediyor. Belediye Başkanı Mehmet Canpolat’ın talimatlarıyla daha konforlu yolları hizmete sunmak için yoğun mesai harcayan Kırsal Hizmetler Müdürlüğü, zemin hazırlık çalışmalarının ardından yolları stabilize yol çalışmasıyla buluşturuyor. Bu kapsamda, kırsal Ballıca Mahallesinde yürütülen hummalı çalışmalar ile uzun süreli kullanım ile deforme olan yollar yenileniyor. Hem güvenli hem de konforlu ulaşım ağının oluşturulması için yürütülen stabilize yol çalışmalarıyla mahalle içi bağlantı yolları da genişletiliyor. Ekiplerin özverili çalışması ile mahalle sakinleri tarafından takdir gören yol çalışmaları için Belediye Başkanı Mehmet Canpolat’a ve ekibine teşekkür eden Ballıca Mahalle Muhtarı Halil Çiftçi, "Şu anda yollarımız yapılıyor. Aşağı yukarı 1 aydır burada çalışıyoruz. Öncelikle Haliliye Belediye Başkanı Mehmet Canpolat’a ve başkan yardımcılarımıza, meclis üyelerimize, bütün yapılan hizmetlerde kimin emeği geçmişse Allah razı olsun" diye konuştu. Öte yandan, Kırsal Hizmetler Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada ise kırsal mahallelerdeki üstyapı çalışmalarının periyodik olarak devam ettiği belirtildi.
Şanlıurfa Eyyübiye, parklarındaki malzemeleri kendileri üretiyor Eyyübiye Belediye Başkanı Mehmet Kuş’un kapasitesini artırarak yeniden yapılandırdığı ve yeni yerleşkesindeki atölyesini hizmete aldığı Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü, ilçe genelindeki parkların ihtiyacı olan bank, piknik masası, kamelya gibi açık hava mobilyalarını üreterek halkın istifadesine sunmaya devam ediyor. Eyyübiye Belediyesi, çeşitli nedenlerle kırılan ya da kimliği belirsiz kişilerce yakılan açık hava mobilyalarını atölyeye götürerek tamir edip yeniden yerlerine yerleştiriyor. Piyasadan temin etmek yerine kendi atölyesinde üretim ve tamirat işlerini yapan Eyyübiye Belediyesi, böylece önemli bir tasarruf da sağlıyor. İlçedeki tüm mahallelerin parklarını yaz aylarına hazırlamak için hummalı bir çalışma içerisinde bulunan ekipler, önceki gün de Eyyüpkent Mahallesi’ndeki parklarda çalışma başlattı. Çim ve ağaç eksikleri giderilen parklarda aydınlatma ve mobilya kurulumları da tamamlandı. Eyyübiye Belediyesi ekiplerinin çalışmalarına refakat eden Eyyüpkent Mahalle Muhtarı Yakup Turgut, yaz aylarının gelmesiyle mahallelerindeki parklarda yenileme çalışmaları başladığını belirterek, "Mahallemiz artık daha temiz ve daha yeşil. Daha önce parklarımızda aydınlatma sistemi yoktu, aydınlatma sistemini kurduk. Ağaç ve çim eksiklerini tamamladık. Mahallemiz daha güzel hale geldi inşallah böyle de devam edecek. Eyyübiye Belediye Başkanımız Mehmet Kuş’a ve çalışanlarına teşekkür ediyorum" diye konuştu.
Ankara Etimesgutlulardan ’tır parkı projesi’ tepkisi: "Erdal Beşikçioğlu rantçı arıyorsa aynaya baksın" Etimesgut Belediyesi’nin Bağlıca-Yapracık arasına yapmak istediği tır parkı projesi, mahalle sakinlerinden büyük tepki gördü. Etimesgutlular, Belediye Başkanı Erdal Beşikçioğlu’na, "Rantçı arıyorsa aynaya baksın" diyerek tepki gösterdi. Etimesgut Belediyesi’nin Bağlıca - Yapracık arasına yaptırmak istediği tır parkı projesi Etimesgut halkı tarafından büyük tepki aldı. Etimesgut halkı, proje alanında bir araya gelerek protesto düzenledi ve basın açıklaması yaptı. Katılımın yoğun olduğu ptotestoda mahalleli, ‘Tır parkı değil, yeşil alan ve sosyal yaşam alanı istiyoruz’ çağrısıyla Etimesgut Belediye Başkanı Erdal Beşikçioğlu ve projenin destekçilerini eleştirdi. Hukuka aykırılık, güvenlik riski ve yeşil alan talebiyle sokağa çıkan vatandaşlar, Belediye Başkanı Erdal Beşikçioğlu’nu istifaya çağırdı. Etimesgut Belediyesi’nin Yapracık imar planında park alanı olarak ayrılmış 52 dönümlük araziye tır parkı yapma kararına Etimesgutlular tarafından karşı çıkıldı. "Erdal Beşikçioğlu rantçı arıyorsa aynaya baksın" Etimesgut’ta yaşayan Avukat Uğur Ceyhan yaptığı açıklamada, Belediye Başkanı Erdal Beşikçioğlu’nu eleştirerek, "Kendisini Bağlıca’da ikamet ediyor diye tanıtıyor ama Bağlıca’da gören yok. Belediyeye bile ayda bir-iki kez geldiği söyleniyor. Bu halkın içine karışmadan karar veremezsiniz. Buradaki insanların her birinin sadece bir evi var. Ama bizleri rantçı olarak nitelendiriyor. Rantçı görmek istiyorsa aynaya baksın. Bizim değil, bu projeyi dayatan zihniyetin amacı sorgulanmalıdır. Yeşil alan olarak planlanan bu bölgeye tır parkı yapma ısrarından vazgeçmesini istiyoruz. Eğer Etimesgut’a hizmet etmek istemiyorsa, kendisini istifaya davet ediyoruz" diye konuştu.