DÜNYA - 01 Mayıs 2024 Çarşamba 07:32 | Son Güncelleme : 01 Mayıs 2024 Çarşamba 07:34

ABD üniversitelerindeki Filistin’e destek gösterileri sürüyor

A
A
A

ABD’deki Columbia Üniversitesi’nde Filistin’e destek gösterilerini sürdüren öğrenciler okul binasını işgal etti. Kampüse girerek öğrencilere müdahalede bulunan polis, çok sayıda protestocuyu gözaltına aldı.

ABD’nin New York kentinde 18 Nisan’da başlayan ve ülke genelindeki üniversitelere yayılan Filistin yanlısı protestolar sürerken, Columbia Üniversitesi öğrencileri Vietnam Savaşı karşıtı protestolar sırasında işgal edilen birkaç yapıdan biri olan Hamilton Hall binasını işgal etti. Taşıdıkları mobilya ve metal parçaları ile barikat kuran öğrenciler, Gazze'de İsrail saldırısıyla öldürülen 6 yaşındaki Hind Rajab'ın adına ithafen binaya “Hind's Hall” adını verdi. Columbia Üniversitesi Sözcüsü Ben Chang ise yaptığı açıklamada Hamilton Hall'u işgal eden öğrencilerin mülke zarar vererek ve binaya girişi engelleyerek suç işlediğini savundu. Chang, öğrencilerin işgali sürdürmeleri halinde okuldan atılma riskiyle karşı karşıya kalacaklarını söyledi.

Kirby: “Başkan Biden doğru olmadığını düşünüyor”

ABD Ulusal Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby de ABD Başkanı Joe Biden’ın öğrencilerin bir akademik binayı işgal etmesinin "kesinlikle yanlış bir yaklaşım" olduğuna ve "barışçıl bir protesto örneği olmadığına" inandığını ifade etti. New York Belediye Başkanı Eric Adams ise göstericilere tepkilerini başka yollarla gösterme çağrısı yaparak, "Bu artık sona ermeli" açıklamasında bulundu.

Polis kampüse girdi

Gelişmelerin ardından New York Polis Departmanı’na bağlı çok sayıda polis Columbia Üniversitesi kampüsüne girerek göstericilere müdahalede bulundu. Polislerin işgal edilen Hamilton Hall binasına girmeye çalıştığı ve çok sayıda öğrencinin gözaltına alındığı anlar amatör kameralara yansıdı.

Bini aşkın kişi gözaltına alınmıştı

ABD’nin New York kentindeki Columbia Üniversitesi’nde 18 Nisan’da başlayan Filistin yanlısı protestolar, ülke genelindeki üniversitelere yayılmıştı. Üniversitelerde kamp kurarak İsrail’e saldırılarına son verme çağrısı yapan ve üniversitelerini İsrail’e silah satan şirketlerle ilişkilerini kesmeye çağıran öğrenci ve akademisyenlerden bini aşkın kişi gözaltına alınmıştı. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tekirdağ Kampüsü Gazze’ye çevirdiler: Senaryosu bile acıtıyor Tekirdağ’da üniversiteli öğrencilerin İsrail’in saldırısı altındaki Gazze için başlattığı protestolar bugünde devam etti. Öğrenciler Gazze’lilerin acılarını duyurmak için kampüsteki ağaçlara parçalanmış kanlı terlikler, oyuncaklar, biberon, emzikler, doktor önlükleri ve kefenleri astılar. İsrail’in Gazze’ye başlattığı saldırı sonrası tepkiler çığ gibi büyümeye devam ederken üniversite öğrencileri de İsrail’e dur diyebilmek için eylemlerini ve protestolarını sürdürüyor. Üniversiteli öğrenciler protesto alanı oluşturdukları alandaki ağaçlara Gazze’nin acılarını daha iyi anlatabilmek ve duyurabilmek için İsrail’in saldırıları sonrası Gazze’deki senaryoyu kampüste gözler önüne sermeye çalıştı. Öğrenciler tarafından alanda bebek mezarlıkları oluşturularak içerisine kanlı kefenler ve kanlı oyuncaklar bırakıldı. Bunun yanı sıra parçalanmış kanlı terlikler, ayakkabılar, oyuncaklar, biberon, emzikler, doktor önlükler ve kefenler kampüsteki ağaçlara asıldı. Öğrenciler aynı zamanda İsrail’in saldırılarına karşılık kampüste yürüyüş gerçekleştirildi. Yürüyüş boyunca çeşitli sloganlar atılarak Filistin Bayrakları taşındı. Yürüyüşü sonucunda öğrenciler tarafından çeşitli açıklamalar yapıldı. Yürüyüşün ardından grup adına açıklamada bulunan üniversite öğrencisi Süleyman Karakurt, "İsrail’in Filistin’de yaptığı zulümle uluslararası hukukun ve insan haklarının en temel prensiplerini alanen ihlal edildiği görülüyor. Tüm dünya insanlık onurunun çiğnendiği, çocuklarının hedef alınarak yok edildiği bir soykırıma şahit oluyor. Bu zulüm karşısında sensiz kalmak, suça ortak olmak demektir. Bizler bu durumu asla kabul etmiyoruz. Filistin halkı uzun yıllardır baskı ve işgal altına yaşam mücadelesi vermektedir. Son dönemde artan şiddet olayları sivillere yönelik kasıtlı saldırılar ve temel insani ihtiyaçların karşılanamadığı insanlık dışı şartlar, durumu soykırım boyutuna taşımaktadır" dedi. Öğrencilerden Merve Özcan da Gazze’de yaşananlara ses çıkartmanın insanı ve vicdani bir görev olduğunu ifade ederek, "Gazze’de yaşananların normalleştirilmemesi gerekiyor. Kampüs intifadalarının direniş meşalesini Tekirdağ’da yaktık. Yaptığımız çeşitli etkinliklerle yaşanan soykırımı geniş kitlelere duyurduk. Yaptığımız farkındalık etkinlikleriyle insani ve vicdani duyguları harekete geçirdik" diye konuştu.
Denizli Denizli’de erkenci kayısıların hasadına başlandı Denizli’nin Pamukkale ilçesinde, erkenci kayısı bahçelerindeki ağaçlarda yetiştirilen kayısılar toplanmaya başlandı. İklim özellikleri sayesinde başta kekik, nar ve ayva olmak üzere çok sayıda tıbbi aromatik bitki ve meyve yetiştirildiği Pamukkale’de, açık alandaki bahçelerde erkenci kayısılar hasat edilmeye başlandı. Gerçekleştirilen ilk kayısı hasadına Denizli İl Tarım ve Orman Müdürü Şakir Çınar, Müdür Yardımcısı Saffet Üge, Denizli Ziraat Odası Başkanı Hamdi Gemici, üretici Talat Özkan ile il ve ilçe müdürlüğü teknik personeli katıldı. Verimiyle memnun eden kayısılardan, dekarda 4 bin ile 4 bin 500 kilogram arası rekolte beklendiği kaydedildi. 2023 yılında Pamukkale ilçesinde 252 hektar alanda 513 ton üretim gerçekleşti. Türkiye’de kayısı üretiminin yüzde 0,28’ini karşılayan Denizli, kayısı üretimi bakımından Türkiye’de 22.sırada, Ege Bölgesinde 4.sırada yer alıyor. Pamukkale ilçesinde tarımla uğraşıp, ihracat yapan bahçe sahibi Talat Özkan, hasat etkinliğine katılan İl Müdürü Şakir Çınar’a Ninfa çeşidi kayısı hakkında bilgi vererek, üretim aşamasında yaptıkları çalışmaları ve piyasadan beklentilerini anlattı. Denizli Ziraat Odası Başkanı Hamdi Gemici, üreticilere bereketli bir sezon dileyerek; “Ninfa erkenci kayısı çeşidinin çok bakımlı yetiştirildiği bir bahçedeyiz. Bu çeşidin renk yapısı itibarıyla 4-5 kalemde aralayarak hasadı yapılıyor olgunlaşan meyveleri alınıyor. Burada önemli olan ürünün bozulmadan, yüke dayanabilecek kapasitede iken hasat edilmesi. Pamukkale ilçemiz ürün deseninde sadece bir ürünü görüyoruz burada, bunun yanı sıra Hicaz Narı ve Ayva çeşitlerimiz var ön plana çıkan, bölge olarak gayretli insanlarımızın olduğu çalışkan bir bölge. Üreticilerimize bereketli bir sezon diliyorum, inşallah hep birlikte sıkıntıların giderilmesi noktasında, Tarım ve Orman İl/İlçe Müdürlüklerimiz her zaman sahada. Bizler üreticilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Çözüm bekleyen her konuda elimizi taşın altına koymaya hazırız" dedi. Erkenci kayısıların hasadını yapan İl Müdürü Şakir Çınar ise, “Aslında Pamukkale travertenleri ile sıcak suyu ile ünlü olurken hemen burada kuş uçumu çok yakın bir mesafede biz Pamukkale’nin bu tarafında erkenci kayısı hasadı ediyoruz. Geçtiğimiz haftada Honaz ilçemizde erkenci kiraz hasat ettik. Üzüm’de her ne kadar sahil bölgelerinde; Mersin’de, Manisa’da ve İzmir’de üzüm varken bizde turfanda üzüm yetiştirebilen bir iliz. Dolayısıyla bu Denizli tarımının ne kadar güçlü olduğunu, buradaki çiftçinin ne kadar bilinçli olduğunu, modern tarımı çok rahat uygulayabildiğini gösteriyor. Dolayısıyla biz üreticimizin yanında olmaya, alnının terini silmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.