YEREL HABERLER - 15 Aralık 2011 Perşembe 13:11

YOZGAT LİSESİ MEVLANA`YI ANDI

A
A
A
YOZGAT LİSESİ MEVLANA`YI ANDI

Yozgat Lisesi, Mevlana Celaleddin Rumi’nin 738. Vuslat Yıldönümü münasebetiyle "Bu Neyin Sırrı" programı düzenledi.
Özel Ergin Koleji Konferans Salonu’nda düzenlenen programına, Yozgat Valisi Necati Şentürk, Belediye Başkanı Yusuf Başer, Cumhuriyet Başsavcısı Metin Durgun, Bozok Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tamer Uçar, İl Milli Eğitim Müdürü Sebahattin Gamsız, daire müdürleri, öğretmenler, öğrenciler ve davetliler katıldı.
Yozgat Lisesi Müdürü Atilla Özbek’in yaptığı açılış konuşmasının ardından Bozok Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Doç. Dr.
Ziya Avşar, Mevlana’nın hayatı ve eserleri hakkında bilgiler verdi. Mevlana’nın Türk gençliğine en iyi şekilde anlatılması gerektiğini belirten Avşar," Mevlana’nın
özünde barındırdığı sevgiyi, saygıyı ve güzel olan her şeyi içinde bulunduğumuz çağa taşımaya olan ihtiyacımızı bir kez daha fark ediyoruz." dedi. Yozgat Valisi Necati Şentürk, programın sonunda yaptığı konuşmada, Yozgat’ta göreve başladıktan sonra genç neslin Hazreti Mevlana, Hacı Bayramı Veli, Hacı Bektaşi Veli, Mehmet Akif Ersoy, Necaip Fazıl Kısakürek gibi önemli şahsiyetlerin tanınmasını sağlamak amacıyla kendi talimatıyla anma programları düzenlendiğini söyledi. Vuslat gecesinin önemine dikkat çeken Şentürk, "Gönül adamı, ölüm gecesini vuslat gecesi olarak nitelendirmiştir. Hoşgörüye ihtiyacımız olduğu bu dönemde Hz. Mevlana, en iyi örnek ve yön göstericimizdir. Mevlana’yı Anma Gecesiyle Şeb-i Arus’u kendilerine yaşatmalarından dolayı programın hazırlanmasında emeği geçenlere teşekkür ederim." diye konuştu.
Yozgat Lisesi öğrencilerinin hazırladığı programda, Mevlana Celaleddin Rumi’nin hayatı, eserleri, yüzyıllar öncesinden insanlığa verdiği mesajlar anlatıldı. Program yerel sanatçılardan Recep Kunduz’un söylediği ilahiler ve sema gösterisiyle son buldu.
Programda katılımcılara ayrıca aşure ikram edildi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Diyabet hastalarına ’oruç’ uyarısı Ramazan ayında diyabet hastalarına uyarılarda bulunan Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Doç. Dr. Gülçin Cengiz Ecemiş, "Hastanın yaşı, kaç yıldır şeker hastası olduğu, şekerle ilgili kullandığı ilaçlar, diyabete eşlik eden hastalıklar ve bunlarla ilgili takip sürecinin nasıl olduğu bir bütün olarak değerlendirilmelidir. Tüm bu parametrelerle hastanın risk derecesi belirlenir. Şeker hastası oruç tutmak istiyorsa mutlaka bu kararı hekiminin onayıyla almalıdır" dedi. Liv Hospital Samsun Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Kliniği’nden Doç. Dr. Gülçin Cengiz Ecemiş, şeker (diyabet) hastalarının oruç tutup tutamayacağı hakkında açıklamalarda bulundu. Diyabet hastaları için birkaç parametrenin göz önünde bulundurulması gerektiğini söyleyen Doç. Dr. Ecemiş, "Hastanın yaşı, kaç yıldır şeker hastası olduğu, şekerle ilgili kullandığı ilaçlar, diyabete eşlik eden hastalıklar ve bunlarla ilgili takip sürecinin nasıl olduğu bir bütün olarak değerlendirilmelidir. Tüm bu parametrelerle hastanın risk derecesi belirlenir. Şeker hastası oruç tutmak istiyorsa mutlaka bu kararı hekiminin onayıyla almalıdır" diye konuştu. Oruç tutması sakıncalı olabilen bireyler Oruç tutması sakıncalı olabilen bireylerden bahseden Doç. Dr. Ecemiş, "İnsülin kullanan hastaların dışında bazı özel durumları olan kişilere de oruç tutmayı önermiyoruz. İster insülin, ister şeker hapı kullansın şeker kontrolü düzgün gitmeyen hastaların, diyabete eşlik eden nörolojik ve kardiyovasküler olay geçirmiş ve bunlarla ilgili tedavi alan, böbrekle ilgili sorunları olan veya şeker hastalığına bağlı nörolojik problemleri olan hastaların oruç tutmasını istemiyoruz" ifadelerine yer verdi. "Hekim onayıyla oruç tutulmalıdır" Kişinin, oruç tutup tutmama kararını doktoru eşliğinde almasını öneren Doç. Dr. Ecemiş, "Şeker hastası oruç tutmak istiyorsa mutlaka bu kararı hekiminin onayıyla almalıdır. Hasta, hekimi ile bu konuyu özel olarak görüşmeli, şeker takipleri düzgünse, hastanın kullandığı şeker ilaçları uzun etkili değilse uygun bir diyet planlaması ile oruç tutmayı denemelidir. Tabii ki burada dikkat edilmesi gereken, yakın kan şekeri ölçüm takipleriyle bu sürecin kontrollü yönetilmesi gerektiğidir. Hekiminize danışmadan lütfen kendi başınıza hareket etmeyin" şeklinde konuştu.
Adana "Düşünce Hasadı" programı Adana’da gerçekleştirildi Tarım ve Gıda Düşünce Atölye çalışmalarının ilki "Düşünce Hasadı" programıyla Adana’da gerçekleştirildi. Düşünce Hasadı programı Nişasta Sanayicileri Derneği’nin ev sahipliğinde Seyhan Çırçır Sanat Merkezi’nde geniş katılımla gerçekleşti. Türkiye’de ilk defa gerçekleştirilen bir organizasyonla alanında yetkin çok sayıda profesyonelin katılım ve katkılarıyla tarım ve gıda sektöründeki bilgilendirme kirliliği multidisipliner bir bakışla konuşuldu. Alanlarında uzman birbirinden farklı disiplinden bilim insanı ve sektör temsilcisi katılım sağladı. Dünya Ekonomik Forumu’nun 2025 Yılı Küresel Riskler Raporunda da "2025 Yılı İçin En Büyük Risklerden Biri" olarak yer alan dezenformasyonun tarım ticaretine, ihracata, AR-GE çalışmalarına etkisi ortaya konuldu. Tarım ve Gıda Düşünce Atölyesi Sözcüsü İsmail Kemaloğlu, "Dünyada en çok yalan habere maruz kalan ülkeyiz. Dezenformasyon tüketicilerin satın alma alışkanlıklarını değiştirirken, haksız rekabete de yol açabiliyor" dedi. Prof. Dr. Mustafa Bayram, Türkiye’nin tarım ve gıdadaki en büyük çıkmazlardan birinin "gıdada bilgi kirliliği/şehir efsaneleri, gıda genetik etik konusunda yanlış bilgiler" olarak ifade ederken, Türkiye’nin biyoteknolojiye yatırım yapması gerektiğinin altını çizdi. Psikolog Hilal Bebek ise, "Bilimsel bilgiyi algılamak psikolojik olarak insanlara zor ve külfetli gelebiliyor, bu nedenle bireyler, üzerine kafa yorulma zorunluluğu olmayan basit bilgileri kabul ediyor. Günümüzde insanların hangi bilginin doğru ya da yanlış olduğu konusunda karar vermesi giderek zorlaşıyor" diyerek kamunun rolüne dikkat çekti. Türkiye ürettiği bilimsel bilgiyi halkıyla paylaşmalı Gıda ve Kontrol Genel Müdürü Ersin Dilber de yaptığı konuşmada, vatandaşların sağlığını korumak için en katı gıda mevzuatına sahip bir ülke olduğumuzu belirtti. Prof. Dr. Itır Erhart, "Bilgilendirme kirliliğine karşı şüphe kaslarını geliştirmeliyiz" dedi. Tarım ve Orman Eski Bakan Yardımcısı Ayşe Ayşin Işıkgece, "Bilgilendirme kirliliğine karşı kol kola girerek ‘rekabetçi’ bir anlayışla pazarda rakip görünenlerin de birlikte hareket etmesi gerekiyor" diye konuştu.
İstanbul Fenerbahçe, Rangers ile 24 yıl sonra yine rakip Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi son 16 turunda Rangers ile eşleşti. Sarı-lacivertliler, İskoç temsilcisiyle en son 2001-2002 sezonu Şampiyonlar Ligi eleme aşamasında karşılaşmış ve rakibini saf dışı bırakmayı başarmıştı. UEFA Avrupa Ligi’nde son 16 turu kura çekimi, İsviçre’nin Nyon kentinde yapıldı. Anderlecht’i eleyerek adını son 16 turuna yazdıran Fenerbahçe’nin rakibi İskoçya ekibi Rangers oldu. Sarı-lacivertliler, bu sezon ilk kez düzenlenen lig aşamasını 10 puanla 24. sırada tamamlarken, Rangers ise oynadığı 8 maçta 14 puan elde ederek, 8. sırada yer aldı ve doğrudan son 16 turuna yükseldi. Jose Mourinho’nun öğrencileri, eşleşmenin ilk maçını 6 Mart Perşembe günü evinde oynayacak. Rövanş karşılaşması ise 13 Mart Perşembe günü deplasmanda yapılacak. Avrupa Ligi’nde ayrıca final aşamalarının da yolu belirlendi. Fenerbahçe bu turu geçmesi halinde çeyrek finalde Roma - Athletic Bilbao eşleşmesinin galibiyle oynayacak. Sarı-lacivertliler, üst tura yükselirse yine ilk müsabakayı Kadıköy’de oynayacak. Rangers’ın, Avrupa Ligi karnesi Sezona UEFA Şampiyonlar Ligi 3. eleme turundan başlayan Rangers, Dinamo Kiev’e elenerek Avrupa Ligi lig aşamasına katıldı. Turnuvada Malmö, FCSB, Nice ve Union Saint-Gilloise’i mağlup eden İskoç ekibi, Olympiakos ve Tottenham’la berabere kalırken, Lyon ve Manchester United’a ise kaybetti. Rangers, bu süreçte 16 gol atarken, kalesinde 10 gol gördü. İskoç temsilcisinde Çek forvet Vaclav Cerny ile Faslı futbolcu Igmane Hamza 4 gollük katkılarıyla ön plana çıktı. 24 yıl sonra yeniden Fenerbahçe, Rangers ile 24 yıl sonra karşılaşacak. İki ekip en son 2001-2002 sezonu Şampiyonlar Ligi eleme aşamasında mücadele etmişti. Sarı-lacivertliler, rakibini saf dışı bırakarak adını gruplara yazdırdı. Kanarya, bir İskoç ekibi ile son olarak 2015-2016 sezonunda kozlarını paylaştı. Fenerbahçe, Avrupa Ligi’nde aynı grupta yer aldığı Celtic ile oynadığı iki maçta da beraberlik yaşadı.