YEREL HABERLER - 06 Nisan 2012 Cuma 11:31

DEMOKRAT PARTİ`DE İSTİFA

A
A
A
DEMOKRAT PARTİ`DE İSTİFA

Demokrat Parti Taşköprü Belediye Meclis Üyesi Hakkı Korkamaz, partisinden istifa ettiğini ve bu tarihten sonra bağımsız meclis üyesi olarak görevine devam edeceğini açıkladı.
Demokrat Partili Taşköprü Belediye Meclis Üyesi Hakkı Korkmaz yaptığı açıklamada, partisinden istifa ettiğini söyledi. Korkmaz,
``üç yıldır Demokrat Parti`de sürdürmekte olduğum Belediye Meclis üyeliği görevimi, gördüğüm lüzum üzerine ve gerekli mercilere yaptığım istifalar neticesinde bundan böyle görevimi bağımsız meclis üyesi olarak sürdüreceğim. Hadiseyi tüm Taşköprü kamuoyu ile paylaşır,sevgili hemşehrilerimin takdirine arz ederim`` dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Sigara, KOAH’a davetiye çıkarıyor Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Osman Elbek, KOAH hastalığına ilişkin olarak, “Dünyada 3 milyondan fazla insan KOAH nedeniyle ölüyor. Türkiye’de de her yıl 50 bin insanımızı kaybediyoruz. Türkiye’de en çok öldüren 4.hastalık” dedi. Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Göğüs Hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Osman Elbek, Dünya KOAH Günü’nde, Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH) ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Dr. Elbek, KOAH’ın dünyada ve Türkiye’de giderek artan bir sağlık sorunu olduğuna belirtirken, sigaranın hastalık üzerindeki etkisine dikkat çekti. Hastalığın ilerlemesi durumunda ise ciddi boyutlarda solunum sorunlarına yol açabileceğini vurguladı. “Türkiye’de en çok öldüren 4.hastalık” Tütün ürünlerinin KOAH hastalığı üzerindeki etkisine değinen Doç. Dr. Osman Elbek, “KOAH, sigara, elektronik sigara, ısıtılmış tütün ürünü gibi tütün ürünlerinin ya da iç ve dış ortam hava kirliliğinin oluşturduğu akciğerde kalıcı bozuklukla karakterize bir hastalıktır. Ne yazık ki kullandığımız ilaçların hiçbiri KOAH ölümünü engellememektedir. Hastalarımızın büyük bir kısmını kaybediyoruz. İlaç kullanmaktan ziyade KOAH’a yakalanmamak önemli olan. Bunun yolu da Türkiye’de ve dünyada tütün kullanımını azaltmak, iç ve dış ortamdaki kirliliği azaltmak ve yoksulluğu önlemek. Dünyada 3 milyondan fazla insan KOAH nedeniyle ölüyor. Türkiye’de de her yıl 50 bin insanımızı kaybediyoruz. Türkiye’de en çok öldüren 4.hastalık. Türkiye’de tütün kullanımı maalesef artmakta. Son 20 yılda Türkiye’de yüzde 27 oranında sigara kullanımı arttı. Nargile kullanımı 4 katına çıktı. En fazla tütün ürünü kullanan genç nüfusa sahibiz. Bacasız sobalar kullanmak, tandır pişirmek bunlar kadınları KOAH yapan en önemli nokta. Dış ortamda ise sanayi ve trafiğin oluşturduğu hava kirliliği KOAH açısından ciddi bir sorun oluyor. Bu nedenle hem ülkemizin hem de dünyanın tütün ve hava kirliliğinin önüne geçmesi gerekmekte” diye konuştu. “Tütün şirketlerinin bir pazarlama taktiği” Yıllara oranla KOAH hastalığındaki artışa dikkat çeken Doç. Dr. Elbek, “Elektronik sigara da ısıtılmış tütün ürünü de çıkarılan yeni ürünler de tütün şirketlerinin bir pazarlama taktiği. Zarar açısından hiçbir farkları yok. Aynı oranda KOAH sebebi. Gençler daha az zararlı olduğunu düşünerek bu ürünlere yöneliyorlar. Tam gelişme çağlarında akciğer fonksiyonlarında kayba yol açıyor. Bu durum özellikle 2050 yıllarında KOAH ölüme yol açan en önemli hastalıklar arasında yer almasına sebep olacak. 90’lı yıllarda dünyanın en ölümcül 10. hastalığı iken şu an 4.sıraya yükselmiş durumda. Türkiye olarak sağlığı hep ilaç kullanımı olarak düşünüyoruz. Sağlığı korumanın yolu zararlı partiküller dediğimiz tütün ürünlerinden uzak durmak, hava kirliliğinden uzaklaşmak, dengeli beslenmek, spor yapmak ve genel anlamda yoksulluğu önlemekten geçiyor” dedi.
Eskişehir Vücudunun sol kısmını 7 aydır kullanamayan kadın 3 aylık tedavi ile ayağa kalktı Eskişehir’de yaklaşık 7 ay önce geçirdiği beyin felci sonrası sol kol ve bacağını kullanamaz hale gelen Selda Kurt (48), Fizyomer Terapia Estetica Denta Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Tıp Merkezi’nde aldığı tedavi ile sağlığına kavuştu. Burada uzman hekimler gözetiminde robotik yüksek teknolojili cihazlarla Kurt, bağımsız bir şekilde yürüyebilir hale geldi. Eskişehir’de yaşayan Selda Kurt, 7 Mayıs’ta sabah uyandığında sol kolunda ve bacağında şiddetli bir uyuşukluk hissetti. Hastaneye kaldırılan 48 yaşındaki kadının kalbinden beyninin atardamarına bir pıhtı attığı ve inme geçirdiği anlaşıldı. Hastanedeki tedavisi tamamlanan Selda Kurt fizik tedavi ve rehabilitasyon için haziran ayında Eskişehir Fizyomer Terapia Estetica Denta Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Tıp Merkezi’ne geldi. Bu sırada sol el ve sol bacağını neredeyse hiç kullanamayan Kurt’un muayenesinin ardından tedavisine başlandı. Burada uzman hekimler gözetiminde el ve kol robotları, sanal gerçeklik tedavileri gibi yüksek teknolojili cihazlarla Kurt, bağımsız bir şekilde yürüyebilir hale geldi. Yine uygulanan tedavilerle kol eklem hareketi tamamen açık hale gelen hasta, kol gücü ve elinin hemen hemen tüm fonksiyonlarını yeniden kazandı. “Rehabilitasyon çok önemli bir konu” Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Rahmiye Berrin Akpınar, Selda Kurt’un son durumu hakkında bilgi verdi. Erken tedavinin öneminden bahseden Dr. Akpınar, “Hastamız bir inme hastası, yani beyin felci geçirmiş. Kendisi çok genç, henüz 48 yaşında. 7 Mayıs tarihinde sabah uyandığında sol kolunda ve bacağında şiddetli bir uyuşukluk hissediyor. Yataktan kalkıp toparlanmaya çalışıyor ancak yere düşüyor, hemen acil servise götürüyorlar. Osmangazi Üniversitesi’nde yapılan tetkiklerde kalbinden beyninin atardamarına bir pıhtı attığı, inme geçirdiği anlaşılıyor ve inme ünitesinde nöroloji servisine yatarak uzun süre izleniyor. Daha sonra durumu stabil hale gelince haziran ayında rehabilitasyon için bize yönlendiriliyor. Aslında ilk dönemde hiç yürüyemeyecek durumdayken, bize geldiğinde hafif destekle yürüyebilir haldeydi ancak eli ve kolu hemen hemen hiç çalışmayan bir durumdaydı. Ayrıca hem yoğun rehabilitasyon programlarıyla hem de burada kullandığımız el ve kol robotları, sanal gerçeklik tedavileri gibi yüksek teknoloji cihazlarla kendisi artık rahatlıkla bağımsız şekilde yürüyebilir hale geldi. Kol eklem hareketi tamamen açık hale geldi, kol gücü ve elinin hemen hemen tüm fonksiyonları yerinde. Birçok günlük aktivitesinde elini kullanabilir hale geldi. Tabii burada başarı nereden geliyor? Öncelikle nörolojide erken yapılan müdahaleler, sonrasında erken rehabilitasyon için tarafımıza yönlendirilmesi sayesinde. Çünkü bu inme hastalarında erken rehabilitasyon çok önemli bir konu. Yoğun şekilde terapi alması ve biraz önce sözünü ettiğim yüksek teknoloji cihazlarla, özellikle robotik cihazlarla beraber hastaların tedavilerine destek olmamız başarıyı beraberinde getiriyor ama tedavimiz burada bitti mi? Hayır, bitmedi. Özellikle inme sonrası ilk 1 yıl rehabilitasyon için çok önemlidir. Bu süre içerisinde ne kadar yoğun rehabilitasyon alınırsa, beyinde bir süreliğine beslenmemiş olan ve oksijensiz kalan alan kendini o kadar yenileyecektir. Dolayısıyla daha önümüzde zaman var ve hastamızın fonksiyonunu en üst düzeye taşımaya çalışacağız” dedi. “Sol tarafım yok gibiydi ama şu anda kullanabiliyorum” Yaşadığı süreci anlatan Selda Kurt, “Şu anda Fizyomer’de rehabilitasyon görüyorum. 7 Mayıs’ta rahatsızlandım; ondan sonra terapilerim başladı. Bir inme geçirdim. Bildiğim kadarıyla inmem epilepsinin kalbi tetiklemesinden dolayı olmuş. Beyine pıhtı attığı için inme geçirmişim. Sol kolumu, elimi ve bacağımı hiçbir şekilde hissetmiyordum. Ondan sonra tedavilere başladık, şu anda daha iyiyim. Tedavinin 3’üncü ayına gireceğim. Burası psikolojik olarak çok mutlu olduğum bir yer. Artık vücudumu daha iyi kullanıyorum. İlk geldiğimde elimi ve kolumu hiçbir şekilde kullanamıyordum, sol tarafım yok gibiydi ama şu anda kullanabiliyorum. Kendi işimi kendim görüyorum, ağırlığımı bile kaldırabiliyorum. Poşet taşıyabiliyorum, bu tarz işleri yapabiliyorum. Mesela önceden bunların hiçbirini yapamıyordum” ifadelerini kullandı.
Kocaeli Başkan Ömeroğlu: "Asla müsamaha göstermeyeceğiz" diyerek uyardı Dilovası’nda vatandaşların sağlığını ve bütçesini korumak için yapılan gıda denetimleri sıklaştırıldı. Dilovası Belediye Başkanı Ramazan Ömeroğlu, "Haksız kazanca ve fahiş fiyat uygulamalarına asla müsamaha göstermeyeceğiz" dedi. Dilovası Belediyesi, İlçe Tarım Müdürlüğü ile iş birliği yaparak vatandaşların haklarını korumak ve haksız kazancı engellemek amacıyla gıda denetimlerini sürdürüyor. Bu iş birliği sayesinde denetimlerin etkinliği artırılırken, güvenli ve adil bir alışveriş ortamının sağlanması hedefleniyor. Denetimlerde özellikle gıda güvenliği, etiket kontrolleri ve fiyat düzenlemeleri gibi konular ön planda tutuluyor. Dilovası Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri, marketlerdeki raf ve kasa fiyatlarının uyumunu, ürünlerin son kullanma tarihlerini ve hijyen şartlarını titizlikle kontrol ediyor. Bu denetimlerde eksiklik veya usulsüzlük tespit edilen işletmelere gerekli yasal yaptırımlar uygulanıyor. Dilovası Belediye Başkanı Ramazan Ömeroğlu, denetimlerin devam edeceğini ve vatandaşlardan gelen taleplere büyük önem verdiklerini vurguladı. Başkan Ramazan Ömeroğlu, konuya dair açıklamasında, "Haksız kazanca ve fahiş fiyat uygulamalarına asla müsamaha göstermeyeceğiz. Halkımızın menfaatlerini gözetmek, güvenli ve uygun fiyatlı ürünler sunmak adına denetimlerimizi artırdık. Hem vatandaşlarımızın cebini hem de sağlığını korumak önceliğimizdir" ifadelerini kullandı.