Adıyaman İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından yürütülen `Çocuğumla Okuldayım Projesi` kapsamında rehber öğretmeni bulunmayan köy okullarına giden rehber öğretmenler velileri bilgilendirdi.
Öğrencinin okul başarısında ailenin rollünün önemli olduğunu belirten İMKB İlköğretim Okulu Rehber Öğretmeni Aziz Güven, "Çocuğun akademik başarısının yanında sosyal, duygusal ve kişilik gelişimi konusunda da hem ailenin hem de okulun etkisi çok. Çocuğun okul başarısının arttırılmasında hem aileye hem okula hem de bireye bağlı birçok faktör bulunmaktadır. Okul başarısının düşmesinde Aileye bağlı sebepler arasında ailenin çocuğun yetenekleri üzerinde performans beklemesi, aile içi iletişimsizlik ve
geçimsizliğin çocuğa yansıtılması zamanı kullanma konusunda, anne babanın çocuğa olumlu model olmaması gibi birçok önemli faktör çocuğun başarısını etkilemektedir. Bireysel sebepler arasında çocuğun bazı derslere karşı aşırı ön yargılı olması bir hedef ya da amaç doğrultusunda çalışmaması gelişimini tamamlamadan okula başlaması, görme ve işitme gibi fiziksel rahatsızlıklarının olması öğrenciler olumsuz yönden etkiler. Ailenin çocuğa sevgi ile yaklaşması takdir etmesi başarılar sonucunda ödüllendirmesi,
teşvik etmesi ve uygun çalışma ortamının çocuk için hazırlanması, çocuğun ders çalışmasının takip edilmesi, okul ile iş birliği yapılması çocuğun başarısını olumlu yönde etkilemektedir" dedi.
Daha sonra konuşan Emniyet İlköğretim Okulu Rehber Öğretmeni Zeynel Yiğit ise, "Anne ve baba tutumu genel olarak ailenin çocuğa karşı olan yaklaşım tarzını ifade etmektedir. Aile tutumları olarak otoriter, ilgisiz kayıtsız, aşırı koruyucu, tutarsız, mükemmeliyetçi ve demokratik hoşgörülü tutumlar öğrencinin gelişimini bir bütün olarak etkilemektedir. Otoriter tutumda her kurala uyma zorunluluğu vardır ve bu kurallar anne ve baba tarafından konularak çocuk sürekli gözetim altında tutulur. Aşırı bir baskı
söz konusudur ve bunun sonucunda çocukta pasiflik, çekingenlik ve korkaklık oluşmaktadır ve aynı zamanda bireyin kendine olan öz güveni gelişmemektedir. İlgisiz tutumda alile aşırı rahattır çocuğa olumlu model olamazlar ve çocuk başka modeller arar bunun sonucunda çocukta olumsuz alışkanlıklar gelişmektedir. Aşırı koruyucu tutumda ise, her şey çocuk yerine yapılmaya çalışılır bu da çocuğun anne ve babasına bağımlı olmasına neden olmaktadır. Demokratik tutumda ise, evde herkes söz sahibi olduğu için kurallar
herkes tarafından konulur ve bunlara uyulur. Buda çocuğun öz güvenin gelişmesinde kendisini daha rahat ifade etmesine, olumlu arkadaşlıklar geliştirmesine ve kendi ayakları üzerinde durmasını sağlamaktadır. Toplum olarak çeşitli tutumlar sergileye biliriz ancak, asıl önemli olan demokratik ve hoşgörülü tutumu benimseyip çocuklarımızı buna göre yetiştirmeye çalışmaktır" dedi.