Kırklareli Belediyesi, "Trakya`daki Su Kaynaklarının Mevcut Durumu ve Geleceği" konulu bir konferans düzenledi. Türk Mühendis ve Mimarlar Odası Birliği (TMMOB) Ziraat Mühendisleri Odası Kırklareli İl Temsilcisi Dr. Erol Özkan, Türkiye`nin su zengini bir ülke olmadığını söyledi.
Halk Eğitim Merkezi Akşam Sanat Okulu Müdürlüğü Salonu`nda düzenlenen konferansın açılış konuşmasını yapan TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Kırklareli İl Temsilcisi Dr. Erol Özkan, ülkemizin su zengini bir ülke olmadığını vurgulayarak, kişi başına düşen su miktarı ile ülkemizin uluslararası ölçütlere göre su sıkıntısı çeken ülkeler içinde değerlendirilebileceğini söyledi. Dr. Erol, "Dünyamızda içilebilir ve sağlıklı şekilde kullanılabilir su sanıldığı kadar çok değildir. O nedenle suyun bilinçli kullanımı
insanlığın geleceğini çok yakından ilgilendirmektedir. Yeryüzündeki suyun yüzde 97`si tuzludur. Geriye kalan büyük bölümü Kuzey ve Güney kutuplarında buzullar içinde donmuş yüzde 3`lük tatlı sudur. Dünya Sağlık Örgütü 2002 yılı verilerinde dünya üzerindeki 2,6 milyar insanın sağlıklı suya ulaşamadığını, her yıl 5 yaşın altındaki 3 bin 900 çocuğun ishal gibi önlenebilir doğrudan temiz su yokluğuna bağlı hastalıklar sonucunda öldüğü belirtiliyor. Türkiye su zengini bir ülke değildir. Uzmanlar ülkemizin 107
milyar metreküp su arzına sahip olduğunu vurgulasalar da, mevcut su kaynakları zaman ve mekana göre düzensiz dağılmıştır. Öte yandan ortalama bin 300 metreküp kişi başına düşen su miktarı ile ülkemiz uluslararası ölçütlere göre su sıkıntısı çeken ülkeler içinde değerlendirilebilmektedir" dedi.
İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Hasan Çebi ise, dünyada artış gösteren teknoloji ve gelişen sanayi ile birlikte kullanılabilen suyun ortaklarının çoğaldığını belirterek, şunları kaydetti:
"Su hayatımızın vazgeçilmez bir kaynağıdır. İnsan vücudunun 4`te 3`ü su ise, Dünya`nın da 4`te 3`ü su ile kaplıdır. Dünya`daki suyun hepsini kullanamıyoruz. Dünya`daki su miktarı 1.4 milyar km3. Dünya üzerinde bu miktarda suyun sadece yüzde 8,4`nü kullanabiliyoruz. Geri kalan suyu bizim kullanma imkanımız yok. Okyanus sularının büyük bir kısmı içerisinde bulunan yüksek mineral maddeler nedeniyle kullanılamıyor. Dünya üzerindeki suya sahip çıkmalıyız. Bu sahiplenme sadece sözde kalmamalıdır. Kendi
suyumuza bu bizim geleceğimizdir düşüncesi ile sahip çıkmalıyız. Artan teknoloji ve gelişen sanayi ile birlikte kullanılabilen suyun ortakları çoğalıyor. Tarımda kullanılan suda bizler için önemlidir. İlerleyen yıllarda su nedeni ile savaşlar yaşanacak şeklinde yazılan makaleleri okuyoruz. Bunun için zaman kaybetmeden tedbirler almamız gerekiyor."
Daha sonra Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Biyosistem Mühendisliği Bölümü Arazi ve Su Kaynakları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halim Orta ve Atatürk Toprak Su ve Tarımsal Meteoroloji Araştırma İstasyonu Müdürü Dr. Fatih Bakanoğulları, konferansa katılanlara Trakya`daki su kaynaklarının mevcut durumu ve Trakya`daki suyun geleceği ile ilgili yapılması gerekenler hakkında detaylı bilgiler verdi.