Adana`da eşini tüfekle öldürdüğü öne sürülen ve hakkında `ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası` istenen koca, karar duruşmasında suçlamaları kabul etmedi ve olayın kaza olduğunu savundu. Sanığın iyi halini göz önünde bulunduran mahkeme de olayın kaza olduğu kanaatine varıp Halit Çağlayan`a bir yıl bir ay ceza verince, zanlı da tahliye edildi.
27 Ağustos 2011 tarihinde merkez ilçe Çukurova`ya bağlı Bozcalar köyünde meydana gelen olayda, Halit Çağlayan (58), 32 yıllık eşi Eshabil Çağlayan ile birlikte incir toplamak için bahçeye gitti. Burada eşinin elindeki tüfekten çıkan saçmalarla göğsünden yaralanan 3 çocuk annesi Eshabil Çağlayan, hastaneye kaldırılırken yolda hayatını kayberken, Halit Çağlayan ise polis tarafından gözaltına alındı. İfadesinde elindeki kasa ve bidonları otomobile taşırken tüfeğin ateş aldığını ve eşine isabet ettiğini öne
süen Çağlayan, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Yaşananların kaza sonucu olmadığına inanan Eshabil Çağlayan`ın kardeşleriyse olayın, bir öfke anında yaşandığını iddia ederek Halit Çağlayan`dan şikayetçi oldu.
OLAYIN `KAZA` OLDUĞUNU SAVUNDU
Bu gelişme üzerine serbest bırakıldıktan Halit Çağlayan, olayın soruşturmasını yürüten cumhuriyet savcısının talimatıyla 18 gün sonra yeniden gözaltına alınarak, tutuklanması talebiyle nöbetçi mahkemeye sevk edildi. `Eşini kasten öldürme` suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle hakkında dava açılan Çağlayan, Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesi`ndeki davasındaysa eşini kasten öldürmediğini ve yaşananların tamamen kaza olduğunu savundu. Çağlayan, eşiyle arasında herhangi bir geçimsizlik
olmadığını ifade ederek, olayı da şöyle anlattı:
"Oruçluyduk, iftara az bir zaman kaldığı için toparlanmaya başladık. Bir elimde tüfek olduğu halde yerdeki 3 boş bidonla 2 adet plastik kasayı alıp, arabanın bagajına koyacaktım. Bir adım attıktan sonra dengemi kaybederek sendeledim. Elim tetikte olmadığı halde tüfek ateş aldı. O esnada eşim de karşımdan bana yardım etmeye geliyordu. Yönü bana dönük ve aramızda tahminen 2 metre vardı. Eşimin vurulduğunu anlayınca elimdekileri yere atarak, daha eşim düşmeden tutarak, yere yatırdım. Bir elimle kanayan
yarasına tampon yaptım, bir yandan da yakın bahçede bulunan Fevzi Arık`ı telefonla arayarak çağırdım, ambulansı aramasını da söyledim."
`İYİ HAL`DEN BİR YIL BİR AY CEZA ALDI
Ölen Eshabil Çağlayan`ın oğlu İbrahim Çağlayan, kızları Eda Kocaoğlu ve Seda Şafak ise babalarıyla anneleri arasında öldürmeyi gerektirecek bir sorun bulunmadığını vurgulayarak, babalarının söz konusu olayı kasten yaptığına inanmadıklarını belirtip, kendisinden de şikayetçi olmadı. Ölen kadının kardeşleri Mustafa Gönülbaş, Hasan Gönülbaş, Güllü Kolankaya ile Nergün Güzel, enişteleri ile kız kardeşlerinin arasında sürekli şiddetli geçimsizlik olduğunu iddia edip, kardeşlerinin kasten öldürüldüğüne
inandıklarını, bu yüzden de Halit Çağlayan`dan şikayetçi olduklarını dile getirdi.
Mahkeme heyeti, 7 ay süren yargılamanın ardından bugün yapılan `karar duruşması`nda sanık Halit Çağlayan`ı duruşmadaki iyi halini de gözönünde bulundurarak; `bilinçli taksirle tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu ölüme sebebiyet verme` suçundan bir yıl bir ay hapse mahkum etti. Tahliye edilen Çağlayan`a verilen ceza hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına çevrildi. 5 yıl denetim süresine tabi tutulan Çağlayan, bu süre içinde herhangi bir suç işlerse bu cezasını da çekecek.