YEREL HABERLER - 01 Nisan 2012 Pazar 17:40

ALİAОA`DA DEPREME DAYANIKLI OLMAYAN OKUL BİNALARI YAKILDI

A
A
A
ALİAОA`DA DEPREME DAYANIKLI OLMAYAN OKUL BİNALARI YAKILDI

Depreme dayanıklı olmadığı gerekçesiyle yıkılmasına karar verilen Aliağa Atatürk İlköğretim Okulu`nda, çürük raporu bulunan binalar yerle bir edildi.
2, 3, 4, 5. Sınıf öğrencilerinin okuduğu sınıfların bulunduğu binaların, depreme dayanıklı olmadığı gerekçesiyle yıkılmasına karar verilmişti. Bu binalarda eğitim gören öğrenciler de, yıkılıp yerine yenileri yapılıncaya kadar Aliağa İlköğretim Okulu`na gönderilmişti. Zaman içerisinde çürük raporu olan binaların yıkılarak yerine yenilerinin yapılması sürecinde yaşanan gecikme, öğrenci ve velilerin yaşadıkları sıkıntılar, protestolara neden olmuştu.
İHALE SÜRECİ TAMAMLANDI
Aliağa İlçe Milli Eğitim Müdürü Yakup Tatlıcı, ihale sürecinden dolayı gecikmenin yaşandığını belirterek, ``Yıkımın gecikmesi tamamen ihale mevzuatı ile ilgiliydi. Vatandaşlarımızın, öğrenci velilerimizin bir çoğu bu konudan haberdar olmadığı için tepki gösterenler oldu. Ancak biz yasal süreci beklemek zorundayız. İhalede yasal bir süreç var. Ne öne çekebilirsiniz ne de geriye atabiliriz, gecikmeler bundan kaynaklandı. 20 Mart`ta bu işlemlerin biteceğini söylemiştim, nitekim de öyle oldu. İhaleye itirazlar olmadı, sözleşmeye davet edildi ve yer teslimi yapıldı" dedi.
"ALİAОA`YA HAYIRLI OLSUN"
Süreç içerisinde yaşanan sıkıntılardan dolayı gösterilen tepkileri anlayışla karşıladıklarını, herkesin bu konuda üzerine düşeni fazlasıyla yaptığını söyleyen Tatlıcı, şunları söyledi: ``7 yıllık çalışmamın meyvesini aldım. Okulun yatırım programına alınması için çok çaba sarf ettim. İlk planda 24 derslik üzerinden düşünülmüştü il özel idare ve milli eğitim yatırım bölümü elindeki bütçeye göre hareket ediyor sadece İzmir değil diğer ilçelere de yatırım yapmak zorundasınız. Eldeki bütçeye göre 18 derslikli planlamışlar ama oda bizim ihtiyacımıza büyük ölçüde cevap verir. Belki ikili öğretim olarak devam ederiz. Depreme dayanıklı son derece güvenli bir binaya kavuştuk Aliağa`mıza hayırlı olsun bu arada emeği geçen siyasi parti ayrımı yapmadan İl Genel Meclisi`nde görev yapan herkese çok teşekkür ederim.``
Atatürk İlköğretim Okulu`nun daha güvenilir, düzenli bir hale geleceğini belirten Tatlıcı, çürük raporlu binalarda eğitime devam edilmesinin mümkün olmayacağını ifade ederek, ``Yıllardır çırpındım feryat ettim bu okul gecekondu bölgesi gibiydi şimdi daha düzenli bir hale girecek çocuklarımıza daha geniş bir oyun oynama, toplanma alanları oluşacak öğretmen arkadaşlarımız rahat edecek biraz daha sıkıntı çekeceğiz bu sene Aliağa İlköğretime devam etmek zorunda kaldı çocuklarımız fakat binaların ikisinde de çürük raporu olduğu için göz göre göre onları ölüme terk etmemiz mümkün değil o binalara öğrencileri sokmak hiçbir vicdan sahibinin düşüncesi olamaz. En ufak bir sallantıda bir şey olsa ömür boyu vicdan azabı çekeriz anlayışla karşıladı velilerimizin bir çoğu ama bir kısmı da karşılamadı belki haklı olarak sonuçta Aliağa güzel bir okul kazandı`` diye konuştu.
270 gün olarak teknik şartnamede belirlenmiş bir planlama olduğunu, müteahhitle yapılan görüşmede bunu çok daha erkene alabileceklerini söyleyen Aliağa İlçe Milli Eğitim Müdürü Yakup Tatlıcı, velilerin yapmış olduğu protestoda dile getirdikleri şikayetlerle ilgili olarak kendisinin denetlemeleri ve başlattığı incelemeler sonucunda, bu iddiaların doğru olmadığının anlaşıldığını söyledi. En çok ısınma konusunda şikayet aldıklarını belirten Tatlıcı, ``Kaloriferler yanmıyor diyorlar, Kontrol yaptırdık, çocuklar vanaları kapatmış. Açılınca her yer ısınmaya başladı. Yakıt problemimiz yok. Aliağa İlköğretim okulu güçlendirmeden geçti. 9 şiddetinde bir depreme dayanıklı. Aliağa`da en sağlam binalardan birisi o okul, dayanıklı bir bina. İki farklı öğrenci ve öğretmen gurubu oluşunca, kaynaşma biraz zor oldu`` dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Mete Yarar: "Dünyadaki tüm güvenlik politikalarının ana unsurunun enerji" Güvenlik Politikaları Uzmanı Mete Yarar, Bursa Teknik Üniversitesi’nde “Savunma Sanayii’mizin Ortadoğu Coğrafyasındaki Etklileri” konulu konferans verdi. BTÜ İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi (İTBF) Dekanı Prof. Dr. Hilal Yıldırır Keser ile birlikte çok sayıda akademisyenin, sivil toplum kuruluşu temsilcisinin ve öğrencilerin katıldığı programın başında milli muharip uçağı Kaan’ın tanıtım videosunun gösterime sunuldu. Mete Yarar, savunma sanayiinin devletlerin ilgi ve etki alanı çerçevesinde değerlendirilmesinin daha anlamlı olacağını belirterek devletler arasında diplomasinin önünün açık olmasının temel dayanak olduğunu, her ülkenin ilgi duyduğu bir ya da birkaç coğrafi alanın bulunduğunu ifade etti. Bu alanların sadece ilgi duyulan alan olarak kalmayıp etki alanı haline gelmesinin de devletlerin siyasal, ekonomik ve askeri güçleriyle doğrudan ilişkili olduğunun altını çizerek devletlerin sahibi oldukları savuma sanayisinin de etki alanlarının sınırlarını belirlediğini vurguladı. Özellikle kuvvet aktarmanın, etkinin üretimi için önemli olduğunu belirten Yarar, dünyadaki tüm güvenlik politikalarının ana unsurunun enerji olduğunu da sözlerine ekledi. Yarar konuşmasının devamında, Türkiye’nin, dünyanın 17’inci büyük ekonomisi olduğunu aktardı. Türkiye’nin, Türk Silahlı Kuvvetleri ile dünyanın ilk 8 ülkesi içerisinde bulunduğunu eğitim, genç nüfus ve diğer oranlara bakıldığında ise Türkiye’nin dünyanın ilk 10’unda yer aldığına bildiren Yarar, “Potansiyel anlamında Türkiye’nin liderliği buradan geliyor. Milli güç kavramları dikkate alındığında Türkiye ilk 8 de. Bu şu anlama geliyor Türkiye uluslararası alanda bir sorununu çözebilme yeteneğine sahiptir. Eğer doğru dinamikleri harekete geçirebilirse ilk 5’e girmemesi için neden yok” dedi. Savunma sanayiinin diplomasiye kullanabileceği enstrümanları sunduğunu belirterek konuşmasına devam eden Yarar, dünya ile ilgili olarak çizdiği, 4 ila 5 yılı kapsayan ve kısa dönem olarak adlandırdığı bir perspektifi de katılımcılar ile paylaştı. Güvenlik politikaları uzmanı Yarar, dünya genelinde süregelen ve ekonomiden sanata kadar her alanda görülen devletler arasındaki savaşlarda, sıcak çatışmaların artacağı bir dönem yaşanacağını söyledi. Özellikle de ABD ve Çin arasında dünya liderliği üzerinden bir güç çatışması yaşanacağını bildirdi. Bu çatışmanın sonucunda ise 2030 yılına kadar küresel liderlik değişiminin yaşanacağını da bir öngörü olarak sundu. Bu öngörüsünü de “Dünya üretimin merkezi Çin’e kaymıştır. Üreten her zaman dünya lideri olur” diyerek pekiştirdi. Rusya - Ukrayna savaşının küresel bir boyuta taşındığına da değinen Yarar; “Kuzey Kore 20.000 asker ile bölgededir. Çin, Belerus’a yerleşmiştir. Ama Ukrayna ile savaştıklarını değil, terör ile savaştıklarını bildirmekteler. Dünya savaşı çıktığında bir tek üreten ülkeler ayakta kalır. Bu nedenle savunma sanayisinin gelişmiş olması önemlidir. Bir ülke olarak bir başka ülkenin arkasında durabilecekseniz ve bunu diğer ülkelere gösterebilecekseniz, güç odağı haline gelebilirsiniz. Türkiye, Libya’da, Karabağ’da, Suriye’de bunları göstermiştir. Çünkü söylediğinin arkasında duran bir ülke olarak Türkiye, bir güç odağı olarak konumlanmıştır” dedi. Savunma sanayiinin diplomasiye desteğine vurgu yapan Yarar; “Silah yenecek bir meta değil, ama üzerinde yaşanacak bir vatan verir” diyerek konferansını sona erdirdi. Akademisyen ve öğrencilerin ilgiyle takip ettiği konferans, Türk Dünyası Öğrencileri Topluluğu, Diplomasi ve Dış Politikalar Topluluğu ve Ekoturizm Topluluğu tarafından organize edildi.
Bursa Başkan Karabatı: “Bütçemizde yüzde 30 tasarruf ettik” Karacabey Belediye Başkanı Fatih Karabatı, göreve geldiği günden itibaren yapılan çalışmalarla belediye bütçesinde yüzde 30’a varan tasarruf ettiklerini söyledi. Karacabey Belediye Başkanı Fatih Karabatı, Ergün Koç Kültür Merkezi’nde basın mensuplarıyla bir araya geldi. Tasarruf tedbirlerinin belediyeye sağladığı kazancı aktaran Karabatı, “Görevi devraldıktan sonra hemen vatandaşlarımızın en iyi şekilde hizmet edebilmek için mevcut personelimizi değiştirerek genç, dinamik ve liyakatli isimlerden oluşan bir kadro oluşturduk ve bu kadro gerçekten bizlere çok katkı sundu. Her zaman da şunu beyan ederim, liyakat, liyakat, liyakat. Öncelikle daha önceki yıllarda da çeşitli ihaleler olmuş. Biz de aynı ihaleleri, aynı rakamlarla gerçekleştirdik ve bu liyakatli kadro dediğimiz, bizlerin de gerçekten son derece inandığı kadro geçen yıl 15 milyona ihale edilen aynı ürünü geçtiğimiz günlerde 7 milyona ihale ettik. Demek ki isteyince her şey oluyormuş. Liyakatle gerçekten ne kadar başarılı ve özverili çalıştığını da buradan anlamış oluyoruz. Yönetim anlayışımız gereği halkımızın emaneti olan belediyemizin kaynaklarını en belirli şekilde kullanmaya ve mücadele etmeyi de önemsiyoruz. Bunu geldiğimiz günden itibaren yani 31 Mart’tan sonra tasarruf genelgesinin uygulaması gelmeden biz zaten bunu uygulamaya devreye almıştı. Geldiğimiz gün havuz sistemi yaparak araçlarda havuz sistemi yaparak her birimin aracı olmuş vaziyete getirdik. Her gittiğimde diyorlar ki ‘ya aracımız yok başkanım’. Bir an önce araç almamız gerekiyor. Maalesef dedim ki öyle bir bütçemiz yok. Ama ben size bir sistem getireceğim. Hepiniz de memnun olacaksınız ve bu sistemden de herkes memnun oldu. Biz 12 birimde, 12 şoför arkadaşımızla, personelimizle iş yaparken şu anda her birimin aracı var ve 6 personelimizle tüm birimler ihtiyaçlarını karşılar hale geldi. Bu çerçevede mali ve idari yöntem yönden de israfı önleyecek belediyemiz sağlayacak yeni düzenlemeler az önce bahsettiğim gibi hayata geçirmiş durumdayız” şeklinde konuştu. “Yüzde 30 tasarruf ettik” Alınan kararların ardından belediye bütçesinde yüzde 30’a varan tasarruf yaptıklarını söyleyen başkan Karabatı, “Özellikle toplu mal alınımlarında belediye, araç, gereç, personelin verimli kullanılması konusunda düzenli toplantı bütçemize yüzde 30 kadar bir tasarruf ettiğinizi beyan ettik. Buradan sağlanan tasarrufu halkımızın daha iyi bir hizmet etmek için. Yine görevin devraldığımız hemen ardından uzun süredir ihmal edilen ilçemiz için aciliyet gerektiren konularda bir el attık. Bu çerçevede önceki dönem kazanılan ve uzun süre bu halde kaldığı için halkımızı mağdur eden yol çalışmalarımızı da hızlıca hayata geçirdik. Şimdi hemşerilerimiz çok daha rahat ve gerçekten kullanışlı yollarda kullanmakta. Ayrıca kırsal mahallelerimizde Bursa Büyükşehir Belediyeyle birlikte koordineli bir şekilde çalışmalarımızda gerçekleştirdiğimiz çalışmalarda köy yolları kış sezonuna hazırlanmış durumda hale getirdik” dedi. “Kültürlü gençler yetişmesini istiyorum” İlçenin gençleri için kütüphane projesi hayata geçirmek istediklerini söyleyen Karabatı, "Kent Lokantamızı hayata geçirerek vatandaşımıza uygun ve kaliteli yemek yeme fırsatı sunduk. 4 çeşit yemeği uygun fiyata sunuyoruz. Öğrencilerimize çok faydası oldu. Ayrıca öğrencileri için kırtasiye yardımlarımızı da gerçekleştirdik. Karacabey’de ihtiyaç olan okullar da taleplerini bildirdi. Yerine getirdik ve getirmeye devam ediyoruz. Şu an bulunduğumuz Ergün Koç Kültür Merkezi’nin üst katında da bir kütüphane hizmete sokmayı amaçlıyoruz. Gençlerimize böyle imkanlar sağlayarak zaman geçirmelerini istiyorum. Onlar bizim değerlerimiz. İleride kendilerini bulmuş kültürlü gençler yetişmesini istiyorum" ifadelerini kullandı.
Düzce Düzce genelinde yaşanan problemler masaya yatırıldı Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü, ilçe belediye başkanları ile birlikte İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) ve Devlet Su İşleri Düzce Şube yöneticileri ile bir araya gelerek, Düzce’de yaşanan sorunlar ve çözümlerine yönelik istişare toplantısı gerçekleştirdi. Başkan Faruk Özlü, il genelinde İSKİ ile yaşanan sorunların giderilmesi ve şehrin bütün olarak ele alınması noktasında temaslarını sürdürüyor. Bu çerçevede, Başkan Özlü, ilçe ve belde belediye başkanlarının yanı sıra İl Özel İdare Genel Sekreteri, Düzce Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü yetkilileri, Çevre ve Şehircilik, Milli Emlak ve Tarım İl Müdürlerinin hazır bulunduğu istişare toplantısında, İSKİ ve DSİ’nin Düzce yöneticileri ile bir araya geldi. Toplantıda, belediyelerin İSKİ ile yaşadıkları problemler ve çözüm önerilerine dair nelerin yapılabileceği yönünde görüşler paylaşılırken, ayrıca İSKİ havza yönetmeliğinden ötürü ortaya çıkan sıkıntıların giderilmesi noktasında ilçe ve belde belediyelerin talepleri dillendirildi. Toplantı sonunda Düzce genelinde İSKİ özelinde yaşanan söz konusu problemlere dair her duruma yönelik talep ve şikayetler ile ilgili rapor oluşturulması, Melen Baraj Gölü özel hükümlerinin güncellenmesinin talep edilmesi, il, ilçe ve belde belediyelerinin kısa vadeli yapacakları çalışmaları yazılı metinlerin tek bir metin halinde toplanması ve Düzce Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü tarafından sürecin yönetilmesinin akabinde bakanlık nezdinde girişimlere başlanılmasına yönelik karar alındı.