DÜNYA - 31 Mart 2012 Cumartesi 12:50

AYSAL: "AVRUPA`DAN MEN EDİLMEK, AMATÖR KÜMEYE DÜŞMEYİ KABUL ETMEK DEMEKTİR"

A
A
A
AYSAL: "AVRUPA`DAN MEN EDİLMEK, AMATÖR KÜMEYE DÜŞMEYİ KABUL ETMEK DEMEKTİR"

Galatasaray Kulübü Başkanı Ünal Aysal, 2014 yılında uygulanmaya başlanacak UEFA mali fair play kurallarının şakasının olmadığını belirterek, "Bunun cezası Avrupa`dan men edilmeye kadar gidiyor. Bu, amatör kümeye düşmeyi kabul etmek demektir" dedi.
Ünal Aysal, Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre Merkezi`nde gerçekleştirilen Sarı-kırmızılı kulübün Yıllık Olağan Genel Kurul Toplantısı`nda (mali kongre) yaptığı konuşmasında, UEFA`nın mali fair play kurallarını neden getirdiğinin çok açık olduğunu belirterek, "Futbol kulüplerini mali açıdan disipline ederek varlıklarını sürdürmelerini sağlamayı hedefliyorlar UEFA, `Madem siz kendinizi yönetemiyorsunuz, o zaman sizi bizim kurallarımız yönetecek` demektedir. Yaptırımları ise son derece ağır, UEFA
kupalarından ve lisansından mahrum etmek. Bugün futbol ekonomisinde böyle bir yaptırıma muhatap olmak, amatör kümeye düşmeyi kabul etmek demektir. Özetle, işin şakası yok. Duyuyorum ki birçok kulübün yetkilisi, yaptırımlar için `Daha zaman var` diyor. Yaptırımların 2014`ten itibaren başlayacağı doğrudur ama, o gün geçmiş yılların da hesabını vereceğiz. O gün geldiğinde `Pardon, biz böyle anlamamıştık` deme lüksümüz ve şansımız yoktur" diye konuştu.
Başkan Aysal, konuşmasında, görevi devraldığı eski kulüp başkanı Adnan Polat`ın sürekli söylediği "Tünelin ucundaki ışığı görebiliyoruz" cümlesini de sarf etti. Galatasaray`ın mali sorunu olmadığını, mali açıdan yönetim sorunu olduğunu kaydeden Aysal, "İşe başladığımızdaki karanlık ve sıkıntılı günler bugün Allah`a şükür geride kaldı. Borçlarımızı asgariye indirmek, sağlıklı bir mali yapıya ulaşmak, mali tablolarımızı hızla UEFA mali fair play kurallarına uygun haline getirmek ve etkin ve verimli
organizasyon yapısını kurmak konusunda çok ciddi bir ilerleme kaydettik ve artık tünelin ucundaki ışığı görebiliyoruz. Önümüzdeki haftalar içinde, modern kulüp yönetimi ve kurumsallaşmaya yönelik çok önemli adımlar atacağız" şeklinde konuştu.
"BORÇLARI, TEMİNATLARI VE TEMLİKLERİ AZALTTIK"
Başkan Aysal, görev geldikleri 11 Mayıs 2011 tarihinden bu yana borçları, verilmiş teminatları ve gelirler üzerindeki temlikleri azalttıklarını ifade etti. Geldikleri noktanın, arzuladıklarının 2-3 ay gerisinde ama doğru istikamette olduğunu anlatan Aysal, "Borcun yükselmesi durdurulmuş, azaltma süreci hız kazanmaya başlamıştır. Göreve geldiğimizde toplam borç-alacak farkımız 315 milyon dolardı. Bunu 251,9 milyon dolara indirdik. 850 milyon dolar olan teminatlar, 531 milyon dolara çekilmiştir. 252 milyon
dolar olan temlikler 101 milyon dolar seviyesine inmiştir. Buna rağmen mali açıdan henüz rahatladığımızı söyleyemeyiz. Ekonomideki mucizeler, sadece disiplinin devamı ve yönetimin kararlılığıyla gerçekleşebilmektedir" açıklamasında bulundu.
Başkan Aysal, sermaye artışı kararlarından sonra bazı yazarların kendilerini adeta soyguncu olarak ilan ettiklerini hatırlatarak, "Ancak, biz kararla şirketimizi güçlendirmeyi hedefledik. Aldığımız bu karardan sonra 142 liraya kadar düşmüş olan hisse senetlerimiz, geçtiğimiz hafta 255 lira, bu sabah da 248,5 lira olmuştur. Yatırımcımıza kazandırdığımız için seviniyoruz ve mutluyuz. Sportif şirket hisselerinden kısa sürede kar beklememek gerekir" dedi.
Hisse satışlarıyla ilgili bilgi veren ve bunun şirketin yüzde 51`inin altında olacağını şartını gözettiklerini vurgulayan Aysal, "Şimdi bazı kişiler, `Neden hisse sattınız, Riva`yı değerlendirmediniz?` diyebilir. Riva`nın satışı bugün için en kolay gelir elde etme yöntemi olurdu, ancak Galatasaray için en doğru seçil olmazdı" diye konuştu.
Mali sorunların çözümünün, sportif başarılar sonrasında tümüyle gerçekleşmediğini de vurgulayan Aysal, "Kimse kupa aldığımız için borcumuzu silmiyor" ifadesini de kullandı.
Ünal Aysal, futbol takımıyla ilgili olarak, "Sezonun ilk ayağını lider bitirmeyi maçlar henüz tamamlanmadan garantilediler. Eski kurallar olsa futbol takımımız şampiyondu" dedi.
Geride kalan sezonda aynı haftayı futbol takımının 12. sırada geçtiğini hatırlatan Aysal, "Bugün hepimiz adına teknik direktörümüz Fatih Terim, yardımcıları ve tüm oyuncularımıza teşekkür ediyorum" ifadelerini kullanırken, başarılı performansın Türk Telekom Arena`da yüzde 36 bilet satış artışı ve yüksek kapasiteye rağmen yüzde 60 doluluk oranını getirdiğini, ancak hedeflerinin yüzde 80 doluluk oranının aşılması olduğunu aktardı.
Galatasaray Medical Park Erkek Basketbol Takımı ve Galatasaray Kadın Voleybol Takımı`nı performansları nedeniyle öven başkan Aysal, kadın basketbol takımı için iyi bir kadro kurmalarına karşın henüz ideal seviyeye ulaşamadıklarını vurguladı.
Geçen sezona oranla basketbolda seyirci ortalamasının yüzde 300`den fazla artış gösterdiğine dikkati çeken Ünal Aysal, bir kapalı spor salonu yatırımının da böylece gündemlerine girdiğini anlatırken, Türk Telekom Arena`nın hemen yanına yapılması planlanan salonun projesini üyelerle paylaştı.
"FUTBOLDA FAALİYET KARI GERÇEKLEŞTİRDİK"
Ünal Aysal, başarılı bir dönem geçiren futbol şubesinde, küçük de olsa bir faaliyet karı gerçekleştirdiklerini anlattı. Futbol takımını önemli ölçüde yeniledikleri bir dönemde gerçekleşen faaliyet karında Türk Telekom Arena`nın önemli katkısı olduğunu aktaran Aysal, bu stadın yapımında emeği geçen başta merhum başkan Özhan Canaydın olmak üzere tüm yöneticilere teşekkür etti.
"TRANSFER ÇALIŞMASI İÇİNDEYİZ"
Kulüp başkanı Aysal, futbol takımı için yeni sezon planlamalarının başladığını söylerken, "Futbolda bizi bekleyen yurt dışı başarılar için yeni takviyeler gerektiği açık. Fatih Terim`le bir çalışma içindeyiz. Dünyanın dört bir yanında arkadaşlarımız araştırmalar yapıyor. Bu çalışmalar bize gelecek yıllarda ekonomik başarı da getirecek. Son 7-8 yılda içi boşalan ve çok zayıflayan altyapı faaliyetlerimizin süratle onarılması için çaba saba sarf ediyoruz" diye konuştu.
Futbol dışı branşlar için sponsor bulma ve kaynak yaratma hedeflerine dikkati çeken Aysal, "Galatasaray bir spor kulübüdür ve elinden geldiği kadar tüm sporlarda Türkiye`yi başarıyla temsil edecek sporcuların yetiştirilmesi, misyonumuzun önemli bir parçasıdır. Kar etmek ikinci plandadır. İstanbul`un Olimpiyat Oyunları için en ciddi aday olduğu ülkemizde, zarar ettiği için bu branşlarda çekimser kalmak, yönetimde olduğum sürece izin vereceğim bir yaklaşım değildir" dedi.
"AVRUPA VE TÜRKİYE`DE FUTBOL DEОERLENDİRMESİ"
Ünal Aysal konuşmasında Avrupa ve Türkiye`de futbolun geldiği noktayla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Avrupa`da futbol gelirlerinin 4 milyar avro civarında olduğunu, ancak bu gelirin çok önemli bir bölümünün sadece 20 kulübün kasasına girdiğini anlatan başkan Aysal, Galatasaray için Avrupa`nın en güçlü kulüplerinden biri olma misyonunun hedef olmaktan çıkıp, zorunluluk haline geldiğini kaydetti.
Türkiye`de futbolun durumunun iç açıcı olmadığını savunan Aysal, kişi başı futbol harcamasının Avrupa`nın çok altında kaldığına değinirken, bunun pazarlama zaaflarından kaynaklandığını söyleyerek. "Herkesin futbolu sevdiği ama kimsenin para harcamadığı bir ülke konumundayız. Türk kulüpleri olarak çok küçük bir pastayı paylaşıyoruz. Seyirci rakamlarımız düşük. Son yaşananların da olumsuz etkisini hissetmekteyiz. Seyir zevki olarak istenen noktaya ulaşmış sayılmayız" şeklinde konuştu.
Aysal, kulüp gelirleri olarak Türkiye`nin Avrupa`da 8. sırada bulunduğunu aktararak, "Galatasaray olarak, en yüksek gelir sahibi İngiliz kulüplerinin 6`da 1`i kadar gelirimiz var. Modern kulüp anlayışı henüz benimsenmemiş durumda ve kaçınılmaz olarak ekonomik sorunlara neden oluyor. Altyapı yatırımları çok düşük seviyede. Pahalı transferler yapan bir ülke durumundayız. Oyuncu yetiştirme konusunda Avrupa`daki gençlere umut bağlıyoruz. Genç oyuncularımıza fırsat vermekten korkuyoruz. Bütün bu sebeplerden
de uluslararası başarılarımız geride kaldı" ifadelerini kullandı.
Sporda istikrarın önemine dikkati çekerek, Galatasaray`ın 1996-2000 yılları arasında tek yönetim ve teknik direktörle yaşadığı başarıları örnek gösteren başkan Aysal, bu dönemde her bir şampiyonluğun 31,5`er milyon dolara, 2000-2006 yılları arasında elde edilen 2 şampiyonluğun 74,5`er milyon dolara, 2006-2011 döneminde ise elde edilen tek şampiyonluğun 338 milyon dolara mal olduğunun altını çizdi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Uyuşturucudan yakalanan kadın: “Keşke 10 kilo yakalatsaydım” Aksaray’da uyuşturucudan aranması olan kadın, polisin devriyesinde yakalanarak gözaltına alınırken, sağlık kontrolüne götürüldüğü sırada yanındaki polis memuruna “Keşke şöyle 10 kilo yakalatsaydım” diye pişmanlığını dile getirdi. Olay, gece yarısı Büyük Bölcek Mahallesi Büyük Bölcek Caddesi üzerinde yaşandı. Edinilen bilgiye göre, gece devriye atan İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi ekipleri şüphe üzerine 37 EZ 432 plakalı otomobile "dur" ihtarında bulundu. Aracın durması üzerine sürücü ve yanında bulunan kadını kimlik ve Genel Bilgi Taramasından (GBT) geçiren polis, H.T. (33) isimli kadının uyuşturucudan aranması olduğunu belirledi. Bunun üzerine kadın olay yerinde gözaltına alınırken, sağlık kontrolünden geçirilmek üzere Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisine götürüldü. Hastanede polis aracından inerken yağmur nedeniyle su birikintisini gören kadın, kendisine kapıyı açan polis memurunu “Geldin böyle durdun suya” diye azarladı. Ardından suya basmamak için birkaç hamle yapan kapın, polis memurlarının eşliğinde acil servise girerken bu kez de, “Keşke şöyle 10 kilo falan yakalatsaydım” diyerek pişmanlığını dile getirdi. Sağlık kontrolünden geçirilen kadın adli işlemlerin yapılması için Aksaray Polis Merkezine götürülürken, olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığınca tahkikat başlatıldı.
Aksaray Kendini araca kilitleyen alkollü sürücüyle polisin imtihanı ecel teri döktürdü Aksaray’da aracın çarpıp kaçtığı hafif yaralı arkadaşının yanına alkollü olarak kullandığı araçla gelen genç sürücü, olay üstüne olay çıkartarak polise ecel teri döktürdü. Polis memuruna “Dünkü çocuk musun?” deyip azarlayan alkollü sürücü daha sonra kendini araca kilitleyerek polislerin videosunu çekti. Olay, gece yarısı Ereğli Kapı Mahallesi Atatürk Bulvarı üzerinde yaşandı. Edinilen bilgiye göre, F.Y. isimli arkadaşına bir aracın çarpıp kaçtığı haberini alan M.C.U. isimli genç, alkollü olmasına rağmen 68 EU 034 plakalı hafif ticari araca binerek olay yerine geldi. Burada arkadaşına destek olmak isteyen M.C.U. elindeki telefonla polis memurlarının fotoğraflarını çekmeye çalıştı. O an polis memurları buna engel olmak isterken, ayakta durmakta bile güçlük çeken M.C.U.’nun telefonu çektiği fotoğrafları silinmek üzere elinden alındı. Ardından polis ekiplerinin elindeki telefonunu çekip alan alkollü şahıs polis memurunu, “Niye çekeyim ya abi, sen dünkü çocuk musun?” diye azarladı. Polis memurlarına güçlük çıkaran alkollü şahıs arkadaşına destek olmak için geldiği olay yerinde görevini yapan polis memurlarına adeta ecel teri döktürdü. Polisin alkollü şahısla imtihanına, şahsın kendini araca kilitleyerek cep telefonu kamerasıyla polis memurlarını çekmesi damga vurdu. Polisin uzun uğraşlarına rağmen aracın kapısını açmayan alkollü sürücünün araçla kaçabileceği ihtimali üzerine muhtemel bir kazaya engel olmak için polis araçlarıyla hafif ticari aracın ön ve arkası kapatılarak kaçış ihtimali engellendi. 1 saat boyunca polisin ikna etmeye çalıştığı alkollü sürücü araçtan inmeyince ekipler şahsın yakınlarına ulaşarak olay yerine gelmesini sağladı. Bir süre sonra olay yerine gelen şahsın yakınları da genci ikna edemezken, son olarak olay yerine gelen avukatı şahsı ikna ederek araçtan indirdi. İfadesi alınmak üzere gözaltına alınan şahıs polis aracına bindirildi. Şahsın araçtan inmesiyle rahat bir nefes alan polis ekipleri bu kez de şahsı alkolmetreye üflemeye ikna etme çabasına başladı. Alkolmetreye üflemeyi reddeden şahıs ikna olmayınca polis ekiplerince ret çıktısı alındı. Polis aracıyla önce Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisine götürülerek sağlık kontrolünden geçirilen alkollü sürücü daha sonra ifadesi alınmak üzere Aksaray Polis Merkezi Amirliğine götürüldü. Sürücünün ehliyetine 2 yıl süreyle el konulurken alkollü araç kullanmaktan ceza kesildi.