POLİTİKA - 26 Mart 2012 Pazartesi 16:50

AK PARTİ GRUP BAŞKANVEKİLİ CANİKLİ`NİN BASIN TOPLANTISI (2)

A
A
A
AK PARTİ GRUP BAŞKANVEKİLİ CANİKLİ`NİN BASIN TOPLANTISI (2)

AK Parti Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, bugüne kadar dershanelerin tercih edilmesinin temel nedeninin 8 yıllık kesintisiz eğitim olduğunu belirterek, "Teklif kabul edildiği takdirde belki birçok öğrenci üniversite eğitimi yerine, teknik liseden sonra iş hayatına atılacak. Ayrıca 4 yıllık lisans okumak isterse yine avantajlı şekilde buna devam etme imkanı var. Bütün bunlar dershaneye olan ihtiyacını ortadan kaldırıyor" dedi.
Canikli, Meclis`te düzenlediği basın toplantısında, AK Parti grubu olarak iki hafta boyunca TBMM Genel Kurulu`nda yoğun bir çalışma yapılmasıyla ilgili bir planları olduğunu belirtti. Salı gününden cumaya kadar 4+4+4 eğitim sistemiyle ilgili teklifin görüşmelerinin yapılmasını hedeflediklerini belirten Canikli, bu teklifin görüşmelerinin ardından cumartesi günü Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ile Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç hakkındaki gensoru önergelerinin görüşülmesini öngördüklerini söyledi.
Bunun ardından da memur zamlarıyla ilgili kanun tasarısının görüşmelerine başlayacaklarını belirten Canikli, bu görüşmelerden sora aciliyeti nedeniyle yarım kalan yap-işlet-devretle ilgili kanun tasarısı ve adli sicille ilgili 14 Nisan`a kadar çıkması gereken tasarıyı görüşeceklerini söyledi. Canikli, bu tasarıların ardından da 2B arazileri ile ilgili sıkıntıların ortadan kaldırılmasını amaçlayan tasarıyı görüşmeye başlayacaklarını belirterek, gelecek hafta salı ve çarşamba günü görüşmeleri sonuçlandırmayı
tahmin ettiklerini anlattı. Canikli, bu tasarıların ardından da Sendikalar Kanunu ve afet riski altındaki yerlerin dönüşümü ile ilgili kanun tasarısının ele Genel Kurul gündemine geleceğini bildirdi.
Canikli, "Biz yarın başlayacak Genel Kurul`daki görüşmelerde komisyonda yaşanan ve tüm kamuoyunu rahatsız eden görüntülerin yaşanmayacağını ümit ediyoruz, bekliyoruz. Sağduyu içinde, olgunluk içinde elbette muhalefet konuşacak, muhalefetin iktidardan çok çok konuşmasından konusunda bizim en ufak sıkıntımız yok. Zaten 24. dönem parlamentosunda muhalefet AK Parti grubundan üç kat fazla konuşmuş. Bundan rahatsız değiliz. `Sesimizi kısıyorsunuz` diyorlar, bunun gerçekle ilgisi yok. Hem Genel Kurul`da hem
komisyon çalışmalarında muhalefet alabildiğine konuşuyor, konuşsun, konuşacak da; eleştirecek, eleştirmelidir de" diye konuştu.
DERSHANELERİN KALDIRILMASI
Basın mensuplarının sorularını da cevaplandıran Canikli, Başbakan Erdoğan`ın `dershanelerin kaldırılması` ile ilgili açıklamasıyla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:
"CHP de bu projenin kendilerine ait olduğunu ifade etti. Ama yarın görüşeceğimiz bu teklif yasalaştığı takdirde bu husus da imkan dahiline girecek. Yani dershanelere ihtiyaç büyük oranda azalacak, minimum seviyeye inecektir. Neden? Öğrencilerin dershaneleri tercih etmelerinin ana nedeni, bugüne kadar uygulanan, kesintisiz, dikte ettirilen eğitim sisteminde çocuklarımızın eğilim ve yeteneklerine göre eğitim imkanı bulamamalarından kaynaklanıyor. Bunun sonucunda esas yönlenmeleri gereken alana değil, belki
birçok gencimiz kendisine verilen zorunlu olarak uygulanması gereken o eğitim modelinden, yani kesintisiz eğitim modelinden ve müfredatından dolayı istedikleri bölüme gitme imkanı bulamıyorlardı, o alanda eğitilemiyorlardı. Şimdi bu kabul edildiği takdirde teknik ve mesleki eğitimde çok büyük ilerleme ve gelişmeler olacak. Bunun sonucunda belki birçok öğrenci üniversite eğitimi yerine teknik liseden sonra iş hayatına atılacak. Ayrıca eğer kendi bronşunda devam etmek istiyorsa sınavsız 2 yıllık yüksek okula
gitme imkanı sağlanacak. Bu teklifin 9. maddesinde bu düzenleniyor. Ayrıca 4 yıllık lisans okumak isterse yine avantajlı şekilde buna devam etme imkanı var. Bütün bunlar dershaneye olan ihtiyacını ortadan kaldırıyor. Ayrıca şu anda henüz olgunlaşmadı, ortaokul ve lisede bitirme sınavları vardı. Bunlar bir sonraki yüksek öğretim için etki edebilecek mekanizmalarda, onlarla ilgili çalışmalar da var."
"KİMSE DERSHANEYE GİTMEZSE HERKES EŞİT KONUMDA OLUR"
Canikli, okulda verilen eğitimle üniversiteye girecek olan öğrencilerin seçilmesinin sağlanmasının önemli olduğunu belirterek, "Bu durumda herkes eşit konumda olur. Yani hiç kimse dershaneye gitmezse herkes eşit konumda olur. Herkes okulda verilen eğitimle bu yarışmaya katılırlar. Ama bunun için okulda aldığı eğitimin hem yüksek öğrenime girişteki ağırlığının artırılması gerekir, hem de zorunlu eğitimin sonunda yapılacak bir sınavla daha çok ağırlık verilerek okulda verilen eğitimin öne çıkartılması
sağlanacaktır. Dolayısıyla bu da dershanelere olan ihtiyacı büyük oranda ortadan kaldıracaktır" dedi.
Çocukların birinci 4 yıldan sonra kendi eğilimlerine göre yönlenme imkanı bulabilirlerse çok daha kaliteli bir eğitim alma imkanının ortaya çıkacağını belirten Canikli, şunları kaydetti:
"Çünkü ilgili alandır. Eğilimlerine uygun alanlara girebileceklerdir. Bu spor olur, müzik olur, ticaret olur, muhasebe olur, dini alan olabilir. Her türlü alanda talep olduğu sürece şu andaki teklif buna imkan tanımaktadır. Dolayısıyla çocuklarımız ilgili oldukları, başarılı olabilecekleri alanlara yönlendirilebilirse, o zaman dershanelere ihtiyacı da azaltmış olacaktır. Dershanelerin ortadan kaldırılabilmesi için, dershanelere bağımlılığın ortadan kaldırılabilmesi için böyle bir tasarının mutlaka hayata
geçirilmesi ve uygulama konulması gerekir. Şu andaki kesintisiz eğitim modeliyle böyle bir proje uygulamaya konulamaz yani dershanelere olan bağımlılık azaltılamaz. Dolayısıyla CHP`nin bu iddiası da ayağı yere basan bir iddia değil. Çünkü hem 8 yıllık dayatma eğitimi yapacaksınız, insanların tercihlerine imkan veren bir modeli uygulamayacaksınız, hem de dershanelerin kaldırılmasını savunacaksınız. Bu samimi ve gerçekçi bir yaklaşım değil. Ama bu hayata geçirildikten sonra bütün bunlar, yani dershanelere
olan ihtiyacın azaltılması mümkün olacaktır ve kaldırılması mümkün olacaktır. Elbette bugünden yarına olacak bir şey değil."
Canikli, takvimlerinde yer alan kanun teklif ve tasarılarının yasalaşması için çalışma saatlerini uzatacaklarını da belirterek, Genel Kurul`un hafta sonları da dahil saat 14.00`ten 20.00`e ya da görüşmelerin bitimine kadar çalışacağını bildirdi.
"SURİYE`YE SİLAHLI MÜDAHALE SÖZ KONUSU DEОİL"
Başbakan Erdoğan`ın ABD Başkanı Obama ile görüşmesinin hemen ardından Türkiye`nin Suriye Büyükelçisi`nin çekilmesi ve elçiliğin boşaltılması ile ilgili haberlerin hatırlatılması üzerine Canikli, "Suriye`de şiddet ve kaos her geçen gün daha da ağırlaşıyor ve insanlık dramı yaşanıyor. Oradaki gelişmelere kayıtsız kalamayız. O yüzden çok yakıdan takip ediyoruz. Bu yapılırken uluslar arası hukuk kurallarının ihlal edilmesi söz konusu değil. Türkiye bu konudaki hassasiyeti gösterdi, göstermeye de devem
edecek. Sorunuz eğer, bir silahlı müdahaleye kapı mı aralanıyor?` şeklindeyse böyle bir düşünce söz konusu değil. Bugüne kadar gösterdiğimiz tavrı göstereceğiz ve uluslararası hukukun sağladığı tüm imkanları kullanmaya devam edeceğiz, onun ötesi yok. Türkiye`nin fevri, uluslararası kuralları ve camiayı dışlayan bir adım atması kesinlikle söz konusu olamaz. Oradaki istikrarsızlığın, kaosun ortadan kalkması içinde bu kurallar çerçevesinde Türkiye`nin üzerine düşen bir şey olursa onu da yapmaktan çekinmeyiz"
dedi.
"ŞAHISLAR ADINA 500 ÖNERGE VAR, ANCAK 6 KİŞİ KONUŞACAK"
Canikli, yarınki 4+4+4 görüşmeleri için 500 milletvekilinin söz hakkı talebinde bulunmasını nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine de, "Bugüne kadar CHP tarafından komisyon çalışmalarının ve raporunun yok hükmünde olduğunu iddia edildi. Ancak teklif basıma gönderildikten sonra şahıs adına söz talepleriyle ilgili muhalefetin yoğun bir tercihi oldu. Şu ana kadar şahsi söz taleplerini alabilmek amacıyla CHP`den 69 milletvekili, MHP`den 21, AK Parti`den 291 milletvekili talepte bulundu" dedi.
Teklifin `temel yasa` olarak görüşüleceğini ve bu çerçevede binlerce önerge vermenin söz konusu olmadığını ve maddeler üzerine her grubun vereceği önerge sayısının sınırlı olduğunu belirten Canikli, "Geneli üzerine ve iki bölümde, ikişer kişiye söz veriliyor temel yasalarda. Dolayısıyla toplam 6 şahıs konuşması için bu talepler yapılmıştır. Sayı fazladır ama söz verilecek 6 kişidir" dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Alanya’da belediye limited şirketleri, anonim şirketlerine dönüştürülüyor Alanya Belediyesi Kasım Ayı Olağan Meclis Toplantısı, Belediye Başkan Vekili Hasan Servet Ünlü başkanlığında gerçekleştirildi. Alanya Belediye Başkanı Osman Tarık Özçelik’in, İngiltere’nin başkenti Londra’da 45’inci kez gerçekleştirilen Dünya Seyahat Fuarı’nda bulunması dolayısıyla Meclis Toplantısı’na, Belediye Başkan Vekili Hasan Servet Ünlü başkanlık etti. Toplantının açılışında konuşan Başkan Vekili Hasan Servet Ünlü, “Birçok organizasyonumuz ekim ayında yapıldı. Çok çeşitli etkinlikleri neredeyse ayın tamamını kapsayacak şekilde gerçekleştirdik. Başkanımız Osman Tarık Özçelik’in de her zaman söylediği gibi, biz yapılanın daha iyi yapılması, daha nitelikli olması için çaba sarf ediyoruz. Yine geçtiğimiz ay Cumhuriyetimizin 101. yılını, Cumhuriyetimize yakışır bir şekilde halkımızın yoğun bir katılımıyla kutladık. Bayramlar milli birlik ve beraberliğimizin ortaya çıktığı günlerdir. Önceki yıllarda Cumhuriyet Bayramı, bir nevi resmi törenlerle geçiyordu ama son yıllarda halkın da katılımıyla bir halk bayramına dönüştü. İlçemizde de bu yıl halkın katıldığı bir yürüyüş organize edildi. Bu yürüyüşte kamuoyuna yansıyan bir konu oldu. Bu bir siyasi hareket değildir. Sadece, yürüyüş disiplini ve protokol kurallarına uymayan bir grubun frenlenmesinden ibarettir. Bu grubun farklı yerlere çekilmesini doğru bulmuyoruz. Orada farklı siyasi görüşten arkadaşlarımız vardı. Başkanımızın yaptığı müdahale de sadece yürüyüşün devam edebilmesi adına, belki daha çok olayın çıkmasını engellemeye yönelik bir girişimdi. Bu müdahalenin siyasi bir amacı veya o gruba yönelik bir şey olmadığını ifade etmek istiyorum” dedi. Başkan Vekili Ünlü’nün ardından siyasi partilerin grup sözcüleri konuşmalarını gerçekleştirdiler ve meclis gündem maddeleri görüşüldü. Limited şirketleri anonim şirketlerine dönüştürülüyor Özel Kalem Müdürlüğünce hazırlanan, Alanya Belediyesinin limited şirketlerinin anonim şirketlere dönüştürülmesi ile ilgili madde görüşüldü. Konuyla ilgili meclis üyelerini bilgilendiren Başkan Vekili Ünlü, “Belediyenin 3 iştirak şirketi var. Birisi Personel Limited Şirketi, birisi Alaiye Su ve Hazır Beton Limited Şirketi, diğeri de ALKENT Kentsel Dönüşüm Anonim Şirketi. Limited şirketleri ile anonim şirketlerinin ortaklarının sorumlulukları konusunda farklılıklar var. Anonim şirketlerde sınırlı sorumluluk esası var, limited şirketlerde ise sınırsızlık var. Bu şirketlerimizin yüzde 100’ü Belediyeye ait olduğu için oluşabilecek bütün borçlanmalarda, Belediye mallarına da haciz konabiliyor. Anonim şirketlerde ortakların sorumluluğu anlamında biraz daha sınırlı olması nedeniyle bu iki limited şirketimizin anonim şirkete dönüştürülmesi için bir girişim başlatıyoruz. Burada personel şirketimizin dönüştürülmesi için başkanımıza yetki verilmesi kararını alıyoruz. Alaiye Su ve Hazır Beton şirketinin de dönüştürülmesini yapıyoruz. Yalnız bu şirketin tür değişimi için Ticaret Kanunu gereği taahhüt edilen sermayenin tamamının ödenmiş olma şartı var. Bu şirketin 60 milyon TL olan sermayesinin bir borcu var. Bu 35 milyon 200 bin TL borcun sermaye taahhüdünü bizim Belediye olarak nakden ödememiz sıkıntılı olduğu için, Alaiye Su Fabrikası’nın bulunduğu arazinin mahkemece yapılacak bilirkişi tespiti sonucundaki değeri üzerinden ayni sermaye olarak şirketimize ödenmesini gerçekleştireceğiz” dedi. Karar meclis tarafından onaylandı. "Pazarların rant alanına dönüşmesi engelleniyor" Toplantının dilek ve temenniler kısmında, Meclis Üyesi Velitttin Yenialp’in sorusuyla ilgili Belediye Başkan Yardımcısı Murat Levent Koçak bir açıklama yaptı. Koçak konuyla ilgili, “Pazar alanının devrinde, işgaliye ücretinin 10 katına kadar alınması kararı Meclisimizden geçmişti. 4 bin lira civarında sabit bırakılmış bir pazar ücretine Katı Atık Çöp Parası eklendi. Bunun sebebi, bazı esnaflarımızın disiplinin dışına çıkarak pazar yerlerini hoyratça kullanmalarıdır. Bu çok büyük bir mali külfet ve iş yükü oluşturuyor. Daha önceki dönemlerde pazarcı esnafının atıklarını poşetlere biriktirip bulundukları yere bırakması uygulaması vardı. Daha sonra ne hikmetse bu terk edildi ve bazı pazarcı esnafı gelişigüzel çöpünü dökerek, sandıklarını orada bırakıp gidiyorlar. Ondan sonra orası saatler boyu bizim temizlik işleri personelimiz tarafından temizlenip yıkanıyor. Bu kamu malıdır. Önüne geçilebilecek bir kamu zararı var ve burada amaç bunu biraz dizginlemek. Bunu Pazarcıları Odası Başkanı ile de görüştük ve kendisi de sıcak baktı. Eğer pazarcı esnafımız bu konuda eski hassasiyetine geri dönerse, tarifedeki bu parayı alıp almamak Belediyemizin yetkisine kalacak” şeklinde konuştu. "Ucuz gıdayı halkımıza ulaştırmayı amaçlıyoruz" Devir ücretleriyle ilgili olarak da açıklama yapan Koçak, şu sözlere yer verdi: "Mevcut durumla ilgili birçok şikayetler geldi. Pazar yerinin kurulma nedeni halka ucuz ve en yakın şekilde gıda maddelerini ulaştırmaktır. Buralar hiçbir şekilde birer rant noktasına dönüştürülmemelidir. Burada Belediyenin ne yapıp edip ucuz sebze, meyve ve gıdayı halka ulaştırmasıdır. Pazarın asıl hedefi bu iken, 1 milyon, 1 buçuk milyon pazarların devir ücretlerinin olduğu öğrenilince buraların bir rant alanına dönüşmemesiyle ilgili adımlar atıldı. Başkan Bey, devir konusunu disipline etmek anlamıyla esnafa bir süre verdi. O süreye kadar devretmek isteyen herkes devretsin denildi. O verilen süre hatta daha sonra ekim ayına kadar uzatıldı ama o zaman da devir işlemlerinin çoğu yapılmadı. Yönetmelik de yazan husus; eğer ölüm, vefat, sakat kalma ya da miras yoluyla devir olacaksa, bu devrin belediye tarafından yapılması, bunun dışındaki hallerde belediyeye dilekçeyle başvurulması. Bu Belediyenin sorunu da değil, bu odanın sorunu. Geçmişten gelen ranta dönme eğilimi gösteren yeri, düzene sokmak için hukukçular da devrede. Odamız ile bir diyalog kesintisi de yok ve görüşmeler devam ediyor. Önümüzdeki süreçte herkesi memnun edecek bir karara bağlanır. Tabii ki odanın haklarını korumak önemli. 360 bin Alanya halkının haklarını korumakta aynı derecede önemli. Biz burada ortada ve doğru bir yolu bulmakla görevliyiz.” Konuşmalardan sonra önümüzdeki ay Meclis Toplantısının 3 Aralık Salı günü yapılmasına karar verildi.
Ankara İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu, CHP Genel Başkanı Özel’le görüştü İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’le görüştü. İmamoğlu, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile görüşmesinin ardından gazetecilere açıklama yaptı. İmamoğlu, Belediyeler Birliği encümen toplantısında aldıkları kararları paylaştıklarını belirterek, “Kayyum uygulamalarının Türkiye’nin demokrasisi adına çok utanç verici olduğunu, bu uygulamaların ülkemizdeki başta ekonomi olmak üzere birçok sorunun temeli olduğuna yönelik duygularımızı dile getirdik. Bunun çözümünün Meclis’te olabileceğini, bütün siyasi partilerle de görüşme yapacağımızı ve bu hususta Türkiye Belediyeler Birliği olarak önerimizin olduğunu, kendileriyle paylaşmak istediğimizi, bunun kanun çerçevesinde Meclis’te bir çalışmayla teminat altına alınması gerektiğini dile getirdik. Kendisi de Grup Başkanvekillerini görevlendirdi. Türkiye Belediyeler Birliği yapacağımız çalışmayı kendilerine ileteceğiz. Sürecin takipçisi olacaklarını söylediler” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkanı Bahçeli kendisinin randevu talebine ‘İmamoğlu siyasetini tasvip etmiyorum. Bu istismara MHP’yi bulaştırmak isteyebilirler. Bu nedenle dikkatli davranıyorum’ sözlerine İmamoğlu, “Açıkçası biz istismar diye bir kelimeyi bırakın ruhumuzdan yakın çevremizden bile geçirmeyiz. Güven içerisinde, ahlaklı, erdemli, sadece siyaset değil, kişilik olarak da hayatımızı buna adamış yoldayız. Biz nezaketi iyi biliriz. Randevu talep ettiğimiz yere girip, çıkmayı iyi biliriz. Bu bizim ailemizde, de kişisel yaşamımızda da siyaset kültürümüzde de, CHP kültüründe de var olan bir şeydir. O bakımdan kişisel fikridir. Ama asla bize ne yapışır ne dokunur. Siyaset tarzımı beğenmeme kişisel fikridir. Ama gönül isterdi ki buluşalım, görüşelim. Çünkü sonuçta TBMM çatısı altında bütün yerel yönetimleri temsil eden Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı olarak, haksızlığa uğradığında MHP’li Belediye Başkanlarını savunacak kurum olan Türkiye Belediyeler Birliğinin herkesin hakkını teminat altına alma girişimidir. Randevumuzu yineliyorum” dedi.
Düzce Kimya bölümü öğrencileri beyaz önlüklerini giydi Düzce Üniversitesi Öğrenci Topluluklarından Kimya Topluluğu tarafından Kimya Bölümü 1. sınıf öğrencilerine yönelik bu yıl dördüncüsü düzenlenen “Önlük Giyme Töreni” gerçekleştirildi. Fen Edebiyat Fakültesi Kutadgu Bilig Konferans Salonu’nda ki törene; Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü Başkanı Prof. Dr. Mecit Aksu, Araştırma Dekanı ve Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emine Tekin, bölüm akademisyenleri ile pek çok öğrenci katılım sağladı. Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Kimya Topluluğu Başkanı Hüseyin Kapucuoğlu, topluluk hakkında genel bilgilendirmede bulunurken, topluluk tarafından yapılan faaliyetler ve gerçekleştirilmesi planlanan etkinliklerden bahsetti. Beyaz önlüğün, yeni öğrencilere şans getirmesini dileyen Hüseyin Kapucuoğlu öğrencilere başarı dileyerek konuşmasını sonlandırdı. Kimyagerler Derneği Genel Sekreteri Sefa Karta, dernek hakkında bilgilendirmede bulunduğu konuşmasında “Ülkemizin 7 bölgesinde faaliyet gösteren derneğimiz, pek çok yenilikçi çalışmalar, kongreler, eğitimler ile ülke ekonomisine fayda sağlayacak çalışmalar yürüten bir meslek örgütüdür. Yıl içerisinde ilaç, kozmetik ve polimer alanlarında büyük kongreler düzenleyerek üniversite sanayi iş birliği içerisinde akademik çalışmalara destek verdik” ifadelerini kullandı. Öğrencilere mezun olmadan önce de Kimyagerler Derneğine üye olabileceklerini belirten Sefa Karta, “Sahip olduğunuz mesleğin kıymetini asla unutmayın. Bu önlüğü giydiğiniz anda bu bilinci yakalarsanız, hayatınız boyunca başarılı olacağınıza inanıyorum” şeklinde konuştu. Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü Arş. Gör. Ufuk Şenocak’ın öğrencilere lisans eğitimleri boyunca kendilerini geliştirmeye yönelik önemli tavsiyelerde bulunduğu program, Kimya Bölümü öğrencilerinin eğitim hayatları boyunca elde ettiği deneyimler ve tavsiyeleri anlatması ile devam etti. Kimya Bölümünü neden seçtiklerinden bahseden öğrenciler yeni öğrencilere özellikle laboratuvar çalışmalarına ve projelere katılmanın önemine değindi. Etkinliğin son bölümünde; Kimya Bölümü 1.sınıf öğrencileri, bölüm akademisyenlerinin takdimi ile beyaz önlüklerini giyerek meslek hayatlarına adım attılar.
Manisa Manisa’da uzman çavuşa ‘yürek yakan’ veda Görev yaptığı Bolu’nun Mengen ilçesinde hayatını kaybeden Uzman Jandarma Çavuş Durmuş Ali Candaş (29), memleketi Manisa’nın Salihli ilçesinde gözyaşları arasında toprağa verildi. Mengen İlçe Jandarma Komutanlığında görevli jandarma uzman çavuş Durmuş Ali Candaş’tan (29) bir süredir haber alamayan Manisa’da yaşayan ailesi, Beşler Mahallesi’nde ikamet eden oğullarının komşularına ulaştı. Candaş’ın kaldığı dairenin zilini çalan apartman sakinleri, kapı açılmayınca durumu Mengen İlçe Jandarma Komutanlığına bildirdi. Çilingir yardımıyla daireye giren ekipler, Candaş’ı hareketsiz halde buldu. Sağlık görevlilerinin yaptığı kontrolde uzman çavuşun hayatını kaybettiği belirlendi. Hayatını kaybeden Uzman Çavuş Candaş için Salihli’de Hamidiye Camisi’nde cenaze töreni düzenlendi. 29 yaşındaki Candaş, kılınan cenaze namazının ardından Karaağaç Mezarlığında toprağa verildi. Cenaze töreninde anne Gönül Candaş’ın oğluna vedası ise adeta yürekleri dağladı. İlçe Müftüsü Ali Çebi tarafından kıldırılan cenaze namazına, Kaymakam Ali Güldoğan, İl Jandarma Komutan Yardımcısı Albay İlker Özcan, İlçe Emniyet Müdürü Burhan Demirkıran, İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Doğukan Karaaslan, Belediye Başkan Yardımcıları Yavuz Özdem ve Hüseyin Akman, siyasi parti temsilcileri, yakınları ve vatandaşlar katıldı.