POLİTİKA - 26 Mart 2012 Pazartesi 13:14

ŞEHİT YAKINLARI, GAZİ VE TERÖR MAОDURLARINA KÜLTÜR VE SANAT ALANINDAN FAYDALANMALARI İÇİN DESTEK

A
A
A
ŞEHİT YAKINLARI, GAZİ VE TERÖR MAОDURLARINA KÜLTÜR VE SANAT ALANINDAN FAYDALANMALARI İÇİN DESTEK

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, ailenin korunmasına ilişkin imzalanan protokolle ilgili olarak, "Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımızla hem toplumun hem de şehit yakınları, gazi, terör mağduru, engelli vatandaşların kültür ve sanat hizmetlerinden yararlanmasının alt yapısını sağlayacağız" dedi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında aile yapısını ve değerlerinin korunarak gelecek nesillere aktarılmasını sağlamak için işbirliği protokolü imzalandı. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin`in imzaladıkları protokolle iki kurum arasında işbirliği uygulamalarına geçildi. Bakan Günay, yaptığı konuşmada, bundan sonra kültür ve sanat eserlerinin halka özellikle de toplumda korunmaya muhtaç toplum kesimlerine ulaşması
için özel gayretler göstereceklerini belirterek, "Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımızla hem toplumun şehit, gazi, terör mağduru, engelli kültür ve sanat hizmetlerinden yararlanmasının alt yapısını sağlayacağız. Hem de bir dönem toplumumuza hizmet etmiş ama daha sonra bir yazar, şair, sahne sanatçısı olarak çalışan kişinin sergiledikleri mesaiye uygun yaşam sürmesi için gereken kolaylıklar sağlanacak" dedi.
"SANATÇILARIMIZIN EKONOMİK VE SOSYAL ENVANTERİNİ ÇIKARACAОIZ"
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Şahin ise, "İki bakanlık bu protokolde filmde, festivalde yaptığımız bütün çalışmalarda bakanlığımız bünyesinde yaptıklarımızı topluma anlatmada bir araç olarak kullanmayı çok önemsiyoruz. Toplumun taleplerini kültür ve sanat üzerinden alıp kendimize yeni yol haritaları çıkarmayı çok önemsiyoruz" diye konuştu.
Hem hukuki anlamda yapılan düzenlemeleri halka bu vesileyle anlatmayı, uygulamalarla halka anlatacaklarını bildiren Şahin, bu uygulamalarla insanların hem yaşam kalitesinin yükseltilmesi hem de sorun alanlarının geride bırakılmasının mümkün olacağını ifade etti. Geçmişte sosyal güvencesi olmayan sanatçının ne kadar zor şartlarda çalıştığını anlatan Şahin, "Biz sosyal yardımlaşma bünyesinde artık sanatçılarımızın ekonomik ve sosyal envanterini de çıkarmak, ihtiyaçları olduğu zaman huzurevi, evde bakım
taleplerinde yanında olacak şekilde takip edeceğiz" şeklinde konuştu.
"SİNEMAYA DESTEKTE HERHANGİ BİR DEĞžİŞİKLİK YOKTUR"
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Şahin, imza töreni sonrası gazetecilerin sorularını cevapladı. Günay, sinemaya yapılan desteklere ilişkin, "Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak bizim 2005`ten 2006`dan bu yana sinemaya yaptığımız bir destek var, özel tiyatrolara yaptığımız bir destek var. Bu destekler aynen devam ediyor, bu desteklerde herhangi bir değişiklik yok. Daha çok sosyal dayanışma için, insan hakları, barış gibi değerlerde ayrıca neler yapabiliriz bunun
alt yapısını oluşturuyoruz, bir de kültür ve sanatı daha çok ihtiyaç duyan kesimlere de götürmeye çalışıyoruz. Destek sistemlerinde herhangi bir değişiklik yoktur" diye konuştu.
Şahin ise, "Yalnızca dua etmeyeceğiz, maddi destek sağlayacağız, her türlü desteği vereceğiz" dedi.
Daha sonra konuşmasına devam eden Günay, "Okumaktan daha çok, görmenin bizim toplumumuzda etkili olduğu görüldü ama yaygın biçimde şiddetten şikayet, yaygın biçimde ailece izlenemeyen bazı kurgular olmasından şikayetler vardı. Bizim herhangi bir sansür getirme niyetimiz yok ama şiddeti, ailece birlikte izlenebilecek yaptırımları, toplumu bir arada tutan değerleri, şiddeti karşıya alan öğeleri içeren yapımları da hem iki bakanlık olarak daha fazla önemseme noktasında yeni bir yaklaşım oluşturmaya
çalışıyoruz" dedi.
"KÜLTÜR MERKEZLERİNDEKİ KURSLARA HUZUR EVLERİNDEN KATILIMLAR SAОLANACAK"
Bakan Günay, kültür merkezlerindeki kurslara huzur evlerinden de katılımların sağlandığına dikkati çekerek, huzur evlerinde bu kursların verilmesini sağlayacaklarını ifade etti. Günay, "Bizim dönemimizde 2007`den bu yana 26. yeni turne sahnesini açacağız Ordu`da. 33 olan sayıyı, 58`e, 59`a çıkarıyoruz. İnşallah 60`a çıkaracağız, Türkiye`de bir devrim. Oraya Çocuk Esirgeme Kurumu`ndan veya huzur evinden bir miktar insan getirilecek. Biz de onlara ücretsiz bilet takviye edeceğiz" şeklinde konuştu.
Günay, onun dışında sosyal güvenlik kurumundan maaş alıp da maaşına rağmen rahat bir ortamda yaşayamayanların Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı`nın bünyesine alınacağını kaydetti. Şahin de, sosyal güvencesi olmayanların burada birinci öncelikleri olduğunu vurgulayarak, kendi kendine bakamayanların yanında olacaklarını ve her türlü desteğin verileceğini söyledi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı`nın işbirliği çerçevesinde imzalanan protokolle, sosyal ve kültürel değerlerin kazandırılması, ayrımcılığın önlenmesi, insan haklarının ve toplumsal statüsünün korunması ve bu konuda kamuoyunun bilinçlendirilmesi ile sosyal destek hizmetlerinin güçlendirilmesi amacıyla bir çalışma yapıldı. İmzalanan protokolle engelli, gazi ve şehit yakınlarının sosyal ve kültürel yaşama katılımlarının sağlanması ile sosyal destek hizmetlerinin
güçlendirilmesine ilişkin işbirliği adımları atıldı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Elazığ Doç. Dr. Tartar: "Yabancı cisim aspirasyonu 1-3 yaş arası çocuklarda sık görülüyor" Fırat Üniversitesi Hastanesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tugay Tartar, ağza koyulan herhangi bir maddenin nefes borusuna kaçması durumunun (yabancı cisim aspirasyonu) 1-3 yaş arası çocuklarda daha sık görüldüğünü belirtti. Tartar, yabancı isim aspirasyonundan kaçınmak için ailelerin ve çocuk bakıcılarının bu konuda eğitilmeleri gerektiğini vurguladı. Fırat Üniversitesi Hastanesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tugay Tartar, yabancı cisim aspirasyonu hakkında bilgiler verdi. Doç. Dr. Tugay Tartar, ağza koyulan herhangi bir maddenin nefes borusuna kaçması durumunun yabancı cisim aspirasyonu anlamına geldiğini, tüm dünyada sık görülen, acil müdahale gerektiren ve gecikildiği takdirde ölüme neden olabilen bir durum olduğunu ifade etti. Doç. Dr. Tartar, çocukların yemek yeme eğitimi almamış olması, azı dişlerinin henüz tamamlanmamış olması, yine küçük yaştaki çocukların ellerine aldıkları her cismi ağzına götürmeleri ve ağızlarında herhangi bir cisim varken gülme, ağlama ve koşma eylemlerini yapmaları nedeniyle özellikle 1-3 yaş arası çocuklarda daha sık görüldüğünü vurguladı. Nefes borusuna en sık çekirdek, fındık, fıstık, ceviz, fasulye, nohut gibi yiyecek ve meyve çekirdeklerinin kaçtığını, bunların haricinde küçük oyuncak parçaları, kalem ucu, çengelli iğne ve özellikle türban takan gençlerde türban bağlama esnasında iğne ağzında iken konuşma, gülme eylemlerine bağlı olarak toplu iğnenin nefes borusuna kaçan cisimler arasında olduğunu dile getiren Doç. Dr. Tugay Tartar, yabancı isim aspirasyonunda nefesin ani olarak kesilmesinin, morarmanın, öksürüğün ve hırıltılı solunumun en sık görülen bulgular arasında olduğunu ifade etti. Doç. Dr. Tartar yabancı cismin nefes borusuna kaçtığı esnada çocuğun yanında kimse yoksa ya da çocukta görülen ani bulgular kısa sürede düzelmişse kısaca aile fark edememişse yabancı cismin çocukların nefes borusunda aylarca kalabileceğini ve bu nedenle ebeveynlerin astım, tekrarlayan zatürre, geçmeyen öksürük, balgam ve nefes darlığı gibi şikâyetlerle sık sık doktora başvurabileceklerini vurguladı. Doç. Dr. Tugay Tartar, yabancı cisim aspirasyonuyla karşılaşıldığında bilinçsizce çocuğun boğazındaki yabancı cismi parmak ile çıkartmaya çalışılmaması gerektiğinin, bu yaklaşımın yabancı cismin daha da ileriye giderek hava yolunun tam tıkanmasına ve çocuğun hayati tehlike yaşamasına sebebiyet verebileceğinin altını çizerek bu tarz bir durumda temel yaşam desteği almış kişilerce uygun manevraların yapılması ve mümkün olan en kısa sürede çocuğun hastaneye ulaştırılmasının önem arz ettiğini ifade etti. Doç. Dr. Tartar, tanının hastada ifade edilen belirtilerle, fizik muayeneyle ve çekilen akciğer grafisiyle konulabileceğini, ancak bu hastaların yarısına yakınında akciğer grafisinin normal olabildiğini bu tarz bir durum yaşanması halinde bronkoskopi olarak adlandırılan, genel anestezi altında hastanın nefes borusunda ilerletilen ışıklı kamera sistemi ile hava yollarının incelenmesini sağlayan işlemin tanı ve tedavi amaçlı kullanılabildiğini ifade etti. Doç. Dr. Tartar, hava yollarındaki yabancı cismin erken dönemde çıkarılmasıyla belirtilerde hızlı bir düzelme sağlanabileceğinin ancak yabancı cismin uzun süre hava yollarında kalması durumunda ise akciğerde geri dönüşümsüz hasara neden olabileceğinin altını çizdi. "Yabancı cisim aspirasyonlarında en önemli tedavi yöntemi korunmadır" Doç. Dr. Tartar, yabancı isim aspirasyonundan kaçınmak için ailelerin ve çocuk bakıcılarının bu konuda eğitilmeleri gerektiğini, özellikle 3 yaşından küçük çocuklarda nefes borusuna kolay kaçabilecek olan üzüm ve havuç gibi besinlerin uygun şekilde hazırlanarak verilmesi gerektiğini, çocukların yemek yeme esnasında uygun şekilde çiğnemesi ve yutabilmesi için rahatsız edilmemesi, oyun oynanmaması, zıplatılmaması, güldürülmemesi ve koşmaması gerektiğini ifade ederek aynı zamanda fındık, fıstık, ceviz ve leblebi gibi besin maddelerinin 4-5 yaşından küçük çocuklara verilmemesi gerektiğini, çocukların yaşına uygun oyuncakların seçilmesi gerektiğini ve özellikle 3 yaşından küçük çocuklara küçük parçalı oyuncak verilmemesinin önemli olduğunu vurguladı. Doç. Dr. Tugay Tartar, Fırat Üniversitesi Hastanesi Çocuk Cerrahisi Kliniğinde yaklaşık 20 yıldan beri çocuklara bronkoskopi işlemi yapıldığını, yabancı cisim aspirasyonu nedeniyle Bingöl, Tunceli ve Muş gibi çevre illerden de hastaların kliniğe yönlendirildiklerini belirterek şu ana kadar toplamda 500’ün üzerinde hastaya bronkoskopi işlemi gerçekleştirildiğini, bronkoskopi işleminde Anestezi ve Çocuk Cerrahisi ekiplerinin ve teknik altyapının uyumlu olarak yönetilmesinin önemli olduğunu sözlerine ekledi.
Antalya Alanya’da belediye limited şirketleri, anonim şirketlerine dönüştürülüyor Alanya Belediyesi Kasım Ayı Olağan Meclis Toplantısı, Belediye Başkan Vekili Hasan Servet Ünlü başkanlığında gerçekleştirildi. Alanya Belediye Başkanı Osman Tarık Özçelik’in, İngiltere’nin başkenti Londra’da 45’inci kez gerçekleştirilen Dünya Seyahat Fuarı’nda bulunması dolayısıyla Meclis Toplantısı’na, Belediye Başkan Vekili Hasan Servet Ünlü başkanlık etti. Toplantının açılışında konuşan Başkan Vekili Hasan Servet Ünlü, “Birçok organizasyonumuz ekim ayında yapıldı. Çok çeşitli etkinlikleri neredeyse ayın tamamını kapsayacak şekilde gerçekleştirdik. Başkanımız Osman Tarık Özçelik’in de her zaman söylediği gibi, biz yapılanın daha iyi yapılması, daha nitelikli olması için çaba sarf ediyoruz. Yine geçtiğimiz ay Cumhuriyetimizin 101. yılını, Cumhuriyetimize yakışır bir şekilde halkımızın yoğun bir katılımıyla kutladık. Bayramlar milli birlik ve beraberliğimizin ortaya çıktığı günlerdir. Önceki yıllarda Cumhuriyet Bayramı, bir nevi resmi törenlerle geçiyordu ama son yıllarda halkın da katılımıyla bir halk bayramına dönüştü. İlçemizde de bu yıl halkın katıldığı bir yürüyüş organize edildi. Bu yürüyüşte kamuoyuna yansıyan bir konu oldu. Bu bir siyasi hareket değildir. Sadece, yürüyüş disiplini ve protokol kurallarına uymayan bir grubun frenlenmesinden ibarettir. Bu grubun farklı yerlere çekilmesini doğru bulmuyoruz. Orada farklı siyasi görüşten arkadaşlarımız vardı. Başkanımızın yaptığı müdahale de sadece yürüyüşün devam edebilmesi adına, belki daha çok olayın çıkmasını engellemeye yönelik bir girişimdi. Bu müdahalenin siyasi bir amacı veya o gruba yönelik bir şey olmadığını ifade etmek istiyorum” dedi. Başkan Vekili Ünlü’nün ardından siyasi partilerin grup sözcüleri konuşmalarını gerçekleştirdiler ve meclis gündem maddeleri görüşüldü. Limited şirketleri anonim şirketlerine dönüştürülüyor Özel Kalem Müdürlüğünce hazırlanan, Alanya Belediyesinin limited şirketlerinin anonim şirketlere dönüştürülmesi ile ilgili madde görüşüldü. Konuyla ilgili meclis üyelerini bilgilendiren Başkan Vekili Ünlü, “Belediyenin 3 iştirak şirketi var. Birisi Personel Limited Şirketi, birisi Alaiye Su ve Hazır Beton Limited Şirketi, diğeri de ALKENT Kentsel Dönüşüm Anonim Şirketi. Limited şirketleri ile anonim şirketlerinin ortaklarının sorumlulukları konusunda farklılıklar var. Anonim şirketlerde sınırlı sorumluluk esası var, limited şirketlerde ise sınırsızlık var. Bu şirketlerimizin yüzde 100’ü Belediyeye ait olduğu için oluşabilecek bütün borçlanmalarda, Belediye mallarına da haciz konabiliyor. Anonim şirketlerde ortakların sorumluluğu anlamında biraz daha sınırlı olması nedeniyle bu iki limited şirketimizin anonim şirkete dönüştürülmesi için bir girişim başlatıyoruz. Burada personel şirketimizin dönüştürülmesi için başkanımıza yetki verilmesi kararını alıyoruz. Alaiye Su ve Hazır Beton şirketinin de dönüştürülmesini yapıyoruz. Yalnız bu şirketin tür değişimi için Ticaret Kanunu gereği taahhüt edilen sermayenin tamamının ödenmiş olma şartı var. Bu şirketin 60 milyon TL olan sermayesinin bir borcu var. Bu 35 milyon 200 bin TL borcun sermaye taahhüdünü bizim Belediye olarak nakden ödememiz sıkıntılı olduğu için, Alaiye Su Fabrikası’nın bulunduğu arazinin mahkemece yapılacak bilirkişi tespiti sonucundaki değeri üzerinden ayni sermaye olarak şirketimize ödenmesini gerçekleştireceğiz” dedi. Karar meclis tarafından onaylandı. "Pazarların rant alanına dönüşmesi engelleniyor" Toplantının dilek ve temenniler kısmında, Meclis Üyesi Velitttin Yenialp’in sorusuyla ilgili Belediye Başkan Yardımcısı Murat Levent Koçak bir açıklama yaptı. Koçak konuyla ilgili, “Pazar alanının devrinde, işgaliye ücretinin 10 katına kadar alınması kararı Meclisimizden geçmişti. 4 bin lira civarında sabit bırakılmış bir pazar ücretine Katı Atık Çöp Parası eklendi. Bunun sebebi, bazı esnaflarımızın disiplinin dışına çıkarak pazar yerlerini hoyratça kullanmalarıdır. Bu çok büyük bir mali külfet ve iş yükü oluşturuyor. Daha önceki dönemlerde pazarcı esnafının atıklarını poşetlere biriktirip bulundukları yere bırakması uygulaması vardı. Daha sonra ne hikmetse bu terk edildi ve bazı pazarcı esnafı gelişigüzel çöpünü dökerek, sandıklarını orada bırakıp gidiyorlar. Ondan sonra orası saatler boyu bizim temizlik işleri personelimiz tarafından temizlenip yıkanıyor. Bu kamu malıdır. Önüne geçilebilecek bir kamu zararı var ve burada amaç bunu biraz dizginlemek. Bunu Pazarcıları Odası Başkanı ile de görüştük ve kendisi de sıcak baktı. Eğer pazarcı esnafımız bu konuda eski hassasiyetine geri dönerse, tarifedeki bu parayı alıp almamak Belediyemizin yetkisine kalacak” şeklinde konuştu. "Ucuz gıdayı halkımıza ulaştırmayı amaçlıyoruz" Devir ücretleriyle ilgili olarak da açıklama yapan Koçak, şu sözlere yer verdi: "Mevcut durumla ilgili birçok şikayetler geldi. Pazar yerinin kurulma nedeni halka ucuz ve en yakın şekilde gıda maddelerini ulaştırmaktır. Buralar hiçbir şekilde birer rant noktasına dönüştürülmemelidir. Burada Belediyenin ne yapıp edip ucuz sebze, meyve ve gıdayı halka ulaştırmasıdır. Pazarın asıl hedefi bu iken, 1 milyon, 1 buçuk milyon pazarların devir ücretlerinin olduğu öğrenilince buraların bir rant alanına dönüşmemesiyle ilgili adımlar atıldı. Başkan Bey, devir konusunu disipline etmek anlamıyla esnafa bir süre verdi. O süreye kadar devretmek isteyen herkes devretsin denildi. O verilen süre hatta daha sonra ekim ayına kadar uzatıldı ama o zaman da devir işlemlerinin çoğu yapılmadı. Yönetmelik de yazan husus; eğer ölüm, vefat, sakat kalma ya da miras yoluyla devir olacaksa, bu devrin belediye tarafından yapılması, bunun dışındaki hallerde belediyeye dilekçeyle başvurulması. Bu Belediyenin sorunu da değil, bu odanın sorunu. Geçmişten gelen ranta dönme eğilimi gösteren yeri, düzene sokmak için hukukçular da devrede. Odamız ile bir diyalog kesintisi de yok ve görüşmeler devam ediyor. Önümüzdeki süreçte herkesi memnun edecek bir karara bağlanır. Tabii ki odanın haklarını korumak önemli. 360 bin Alanya halkının haklarını korumakta aynı derecede önemli. Biz burada ortada ve doğru bir yolu bulmakla görevliyiz.” Konuşmalardan sonra önümüzdeki ay Meclis Toplantısının 3 Aralık Salı günü yapılmasına karar verildi.
Ankara İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu, CHP Genel Başkanı Özel’le görüştü İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’le görüştü. İmamoğlu, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile görüşmesinin ardından gazetecilere açıklama yaptı. İmamoğlu, Belediyeler Birliği encümen toplantısında aldıkları kararları paylaştıklarını belirterek, “Kayyum uygulamalarının Türkiye’nin demokrasisi adına çok utanç verici olduğunu, bu uygulamaların ülkemizdeki başta ekonomi olmak üzere birçok sorunun temeli olduğuna yönelik duygularımızı dile getirdik. Bunun çözümünün Meclis’te olabileceğini, bütün siyasi partilerle de görüşme yapacağımızı ve bu hususta Türkiye Belediyeler Birliği olarak önerimizin olduğunu, kendileriyle paylaşmak istediğimizi, bunun kanun çerçevesinde Meclis’te bir çalışmayla teminat altına alınması gerektiğini dile getirdik. Kendisi de Grup Başkanvekillerini görevlendirdi. Türkiye Belediyeler Birliği yapacağımız çalışmayı kendilerine ileteceğiz. Sürecin takipçisi olacaklarını söylediler” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkanı Bahçeli kendisinin randevu talebine ‘İmamoğlu siyasetini tasvip etmiyorum. Bu istismara MHP’yi bulaştırmak isteyebilirler. Bu nedenle dikkatli davranıyorum’ sözlerine İmamoğlu, “Açıkçası biz istismar diye bir kelimeyi bırakın ruhumuzdan yakın çevremizden bile geçirmeyiz. Güven içerisinde, ahlaklı, erdemli, sadece siyaset değil, kişilik olarak da hayatımızı buna adamış yoldayız. Biz nezaketi iyi biliriz. Randevu talep ettiğimiz yere girip, çıkmayı iyi biliriz. Bu bizim ailemizde, de kişisel yaşamımızda da siyaset kültürümüzde de, CHP kültüründe de var olan bir şeydir. O bakımdan kişisel fikridir. Ama asla bize ne yapışır ne dokunur. Siyaset tarzımı beğenmeme kişisel fikridir. Ama gönül isterdi ki buluşalım, görüşelim. Çünkü sonuçta TBMM çatısı altında bütün yerel yönetimleri temsil eden Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı olarak, haksızlığa uğradığında MHP’li Belediye Başkanlarını savunacak kurum olan Türkiye Belediyeler Birliğinin herkesin hakkını teminat altına alma girişimidir. Randevumuzu yineliyorum” dedi.
Düzce Kimya bölümü öğrencileri beyaz önlüklerini giydi Düzce Üniversitesi Öğrenci Topluluklarından Kimya Topluluğu tarafından Kimya Bölümü 1. sınıf öğrencilerine yönelik bu yıl dördüncüsü düzenlenen “Önlük Giyme Töreni” gerçekleştirildi. Fen Edebiyat Fakültesi Kutadgu Bilig Konferans Salonu’nda ki törene; Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü Başkanı Prof. Dr. Mecit Aksu, Araştırma Dekanı ve Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emine Tekin, bölüm akademisyenleri ile pek çok öğrenci katılım sağladı. Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Kimya Topluluğu Başkanı Hüseyin Kapucuoğlu, topluluk hakkında genel bilgilendirmede bulunurken, topluluk tarafından yapılan faaliyetler ve gerçekleştirilmesi planlanan etkinliklerden bahsetti. Beyaz önlüğün, yeni öğrencilere şans getirmesini dileyen Hüseyin Kapucuoğlu öğrencilere başarı dileyerek konuşmasını sonlandırdı. Kimyagerler Derneği Genel Sekreteri Sefa Karta, dernek hakkında bilgilendirmede bulunduğu konuşmasında “Ülkemizin 7 bölgesinde faaliyet gösteren derneğimiz, pek çok yenilikçi çalışmalar, kongreler, eğitimler ile ülke ekonomisine fayda sağlayacak çalışmalar yürüten bir meslek örgütüdür. Yıl içerisinde ilaç, kozmetik ve polimer alanlarında büyük kongreler düzenleyerek üniversite sanayi iş birliği içerisinde akademik çalışmalara destek verdik” ifadelerini kullandı. Öğrencilere mezun olmadan önce de Kimyagerler Derneğine üye olabileceklerini belirten Sefa Karta, “Sahip olduğunuz mesleğin kıymetini asla unutmayın. Bu önlüğü giydiğiniz anda bu bilinci yakalarsanız, hayatınız boyunca başarılı olacağınıza inanıyorum” şeklinde konuştu. Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü Arş. Gör. Ufuk Şenocak’ın öğrencilere lisans eğitimleri boyunca kendilerini geliştirmeye yönelik önemli tavsiyelerde bulunduğu program, Kimya Bölümü öğrencilerinin eğitim hayatları boyunca elde ettiği deneyimler ve tavsiyeleri anlatması ile devam etti. Kimya Bölümünü neden seçtiklerinden bahseden öğrenciler yeni öğrencilere özellikle laboratuvar çalışmalarına ve projelere katılmanın önemine değindi. Etkinliğin son bölümünde; Kimya Bölümü 1.sınıf öğrencileri, bölüm akademisyenlerinin takdimi ile beyaz önlüklerini giyerek meslek hayatlarına adım attılar.