YEREL HABERLER - 25 Mart 2012 Pazar 13:59

KONUKOОLU, ÖОRENCİLERE "BAŞARIYI" ANLATTI

A
A
A
KONUKOОLU, ÖОRENCİLERE "BAŞARIYI" ANLATTI

SANKO Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, başarı için hırsınlı olunması gerektiğini, ancak hırsın fazlasının zararlı olduğunu söyledi..
Sani Konukoğlu Vakfı`ndan burs alan ve Ege Bölgesi`ndeki üniversitelerde öğrenim gören öğrencilerle İzmir Crowne Plaza`da bir araya gelen Konukoğlu, bilgilerini paylaştı. Ortaöğretimini yarım bırakarak babasının işyerinde çalışmaya başladığını belirten Konukoğlu, ``Yer süpürmekten, tezgah silmeye kadar her işi yaptım. İşletme sahibinin oğlu olarak değil, çalışan olarak görev yaptım. Bu noktalara patron oğlu olarak değil, çalışarak, her kademenin hakkını vererek geldim`` dedi.
ANADOLU`DA YAZILAN BİR BAŞARI HİKAYESİ
Tekstil sektöründe faaliyet gösteren SANKO`yu babasının vefatı sonrasında kardeşleri ile birlikte diğer sektörlere de yönelttiklerini kaydeden Konukoğlu, ``Babamın 1994 yılında bir sektörde 7 bin çalışanla bize devrettiği SANKO``yu, kardeşlerimle birlikte 13 sektörde yaklaşık 14 bin kişinin istihdam edildiği büyüklüğe eriştirdik`` diye konuştu.
``Bunları bugün bir hikaye gibi anlatıyoruz ama bu işler anlatıldığı gibi kolay olmadı. Şunu da belirtmek istiyorum. Büyümemizin sırrı paylaşmaktan geçiyor`` diyen Konukoğlu, şöyle devam etti: ``Sani Konukoğlu Vakfı aracılığı ile bin 500`ün üzerinde üniversite öğrencisine burs veriyoruz. Burs alan öğrencilerden tek dileğimiz var. Ekonomik durumları iyi olduğunda, ailesinin geçimini sağladıktan sonra en azından bir öğrenciye burs vererek okumasını sağlamaktır. Bunu yapanların bize karşı hiçbir gönül borcu kalmaz ve ekonomik olanağı olmayan zeki öğrenciler yükseköğrenim yapma fırsatı bulur. Valiliklerle işbirliği içerisinde 65 bin kişiye gıda yardımı yapıyoruz. Milli Eğitim Müdürlüğü ile koordine ederek 10 bin öğrenciye kıyafet, 10 bin öğrenciye kırtasiye yardımı gerçekleştiriyoruz. Herkes olanağı ölçüsüne toplumla paylaşırsa, o ülkede birlik ve dirlik hakim olur. Türkiye bugün dimdik ayaktaysa bunun bir nedeni de akrabalar arasında var olan yardımlaşma anlayışının, milletçe uygulanmasıdır.``
ÖОRENCİLERE ÖNERİLER
Öğrencilere çeşitli önerilerde bulunan Konukoğlu, empati kurmalarını ve kendilerini her konuda karşılarındakinin yerine koymalarını istedi. Öğrencilerin kendilerine hedef koymaları gerektiğine de dikkati çeken Konukoğlu, şu önerilerde bulundu: ``Üniversite eğitimi almanın mutluluğunu yaşayın. Bu okulları kazanamayan arkadaşlarınızı düşünün ve halinize şükredin. ``˜Neden iyi bir işadamı almayayım, bu okulda neden profesör olmayayım, neden ülkenin en iyi mühendislerinden, iktisatçılarından, avukatlarından, doktorlarından birisi olmayayım` diye de hırslanın ama hırsınız aklınızı geçmesin. Hırsın fazlasının zarar olduğunu da unutmayın. İş başvurusu yaparken veya görüşmeye gittiğinizde kıyafetinize ve görüşmeye gittiğiniz kişinin otur demesini beklemeden oturmamaya dikkat edin. Bu okulları bitirenler geliyorlar, ``˜maaşım ne olacak, makamım ve arabam olacak mı` diyor. Çalışıp, başarmadan yüksek maaşı, müdürlüğü, arabayı beklemek hayaldir. İş görüşmeleri başta olmak üzere her türlü görüşmede kıyafetinize ve üslubunuza dikkat ederseniz, kazanan siz olursunuz. Hocalarınız sizin hafızanızı açıyor, genişletiyor. Bunu dolduracak olan sizlersiniz. Bir işe girdiğinizde, sizden önce işe başlayanlara, hele hele aynı birimdeyseniz, eğitim düzeyi sizden daha az dahi olsa, en azından o işi tam anlamıyla kavrayana kadar sakın saygıda kusur etmeyin. Onların kıskançlığına ve bilgi saklamasına neden olmayın. ``˜Abi - abla` derseniz, onun ``˜kardeşi` olursunuz. Saygı sevgiyi, sevgi saygıyı getirir. Hizmet etmekten gocunmayın. Bir üstünüz sizden bir bardak su istese dahi, içtenlikle götürün.``
``İŞİN HİLESİ DÜRÜSTLÜKTÜR``
Babası Sani Konukoğlu`nun, ``İşin hilesi dürüstlüktür`` sözünün başarılarında önemli etken olduğunun altını çizen Konukoğlu, öğrencilere yokluklar ve zorluklar karşısında pes etmemeleri çağrısında bulundu.
Başarılı olmak için, ne iş yapılıyorsa yapılsın, işi en iyi şekilde yapmak gerektiğini belirten Konukoğlu, bir soru üzerine, babasının işyeri olanların mezuniyet sonrasında mümkün ise ``emir almayı ve iş ortamını öğrenmek`` amacıyla 2 yıl başka bir işyerinde çalışmaları gerektiğini nasihatında bulundu.
Toplantı, İnovasyon, Ar-Ge ve Kariyer Eğitimcisi ve Danışmanı Prof. Dr. C. Ruhi Kaykayoğlu`nun ``Üniversitede Kariyer Planlaması ve Geleceği Bugünden İnşa Etmek`` konulu sunum ile sona erdi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Avukatlar CMK ücretlerinin avukatlık asgari ücret tarifesine yükseltilmesini istedi Samsun’da avukatlar CMK ücretlerinin avukatlık asgari ücret tarifesine yükseltilmesini isteyerek adliye önünde basın açıklamasında bulundu. CMK ücretlerinin avukatlık asgari ücret tarifesine yükseltilmesini isteyen avukatlar Samsun Adliyesi önünde toplanarak basın açıklaması yaptı. Genç Avukatlar Meclisi Başkanı Av. Berk Onaran yaptığı açıklamada, "Bugün burada, adaletin temelini oluşturan bir hak olan savunma hakkının, mevcut durumu ve geleceği hakkında konuşmak üzere toplandık. Samsun Barosu Genç Avukatlar Meclisi olarak, Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) kapsamında sağlanan hukuki yardımların yetersizliğini ve bu durumun oluşturduğu derin sorunları dile getirmek için buradayız. Bu sorunlar sadece genç avukatların değil, kıdem gözetilmeksizin tüm avukatların sorunlarıdır. Adalet, sadece bir kelime değil, herkesin eşit şartlarda savunulması gerektiği anlamına gelen bir yaşam biçimidir. Ancak, bugün geldiğimiz noktada, CMK ile görevlendirilen avukatların aldığı ücretlerin, ne yazık ki bu adalet anlayışına uygun olmadığını söylemek zorundayız. Mevcut ücret tarifesi, avukatlarımızın özverili çalışmalarını ve mesleki yeterliliklerini göz ardı etmekte, birçoğunun maddi açıdan zor durumda kalmasına neden olmaktadır. Bu durum, sadece avukatların değil, tüm toplumun geleceğini tehdit eden bir mesele haline gelmiştir. Sadece bir meslek grubunun sorunlarıyla sınırlı kalmamalıyız. Bu sorunlar, bireylerin adil yargılanma haklarına doğrudan etki eden unsurlardır. CMK ile görevlendirilen avukatların alacakları ücretler, bu hizmetin kalitesini ve dolayısıyla adaletin sağlanmasını doğrudan etkilemektedir" dedi. Av. Berk Onaran, "Eğer avukatlar, emeklerinin karşılığını yeterince alamıyorsa, bu, savunma hakkının ihlalidir. İçinde bulunduğumuz durumu daha da acı bir şekilde ifade etmek gerekirse: Savunma hakkı, yalnızca lüks bir hizmet değil, temel bir insan hakkıdır. Ancak bu hak, avukatlarımızın yetersiz ücretler sebebiyle tam anlamıyla kullanılamaz hale gelmektedir. Adaletin terazisi, adil ücretlendirme ile dengelenmelidir. Aksi takdirde, bu terazi bir gün dengesizliğe, adaletsizliğe ve sonucunda da güvensizliğe yol açacaktır" diye konuştu. Samsun Barosu Başkanı Av. Pınar Gürsel Yıldıran da basın açıklamasına katılarak avukatlara destek verdi.
Sinop KUZKA’nın destek sağladığı Sinop’un un helvası, en yenilikçi yöresel ürün seçildi Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı’nın Ar-Ge ve ürün geliştirme desteği verdiği Sinop’un yöresel ürünlerinden un helvası, en yenilikçi yöresel ürün seçildi. Yöresel Gıda Ürünlerinin İmalatı ve Ulusal Pazara Taşınması çalışmaları çerçevesinde Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı’nın (KUZKA) Ar-Ge ve ürün geliştirme destekleri ile geliştirilerek inovatif bir ürüne dönüştürülen Sinop’un yöresel ürünlerinden un helvası, 2024 Gıda Plus Ödül Töreni’nde “En Yenilikçi Yöresel Ürün” kategorisinde finalist olma başarısı elde etti. Gıda, İçecek ve Tarım Politikaları Araştırmaları Merkezi (GIFT) tarafından düzenlenen 3. Gıda İnovasyon Zirvesi ve Gıda Plus Ödül Töreni geçtiğimiz günlerde İstanbul’da gerçekleştirildi. Kamu, özel sektör, akademi ve diğer alanlarda yer alan sektör paydaşlarının bir araya geldiği zirvenin bu yılki teması “İnovasyon ile Artı Değer Katmak” oldu. GIFT tarafından düzenlenen Gıda Plus Ödül Töreni çerçevesinde 35 farklı kategorideki “En Yenilikçi” ürünler, jüri üyelerinin değerlendirmeleri sonucunda ödüllendirildi. Zirvede KUZKA’nın Ar-Ge ve Ürün Geliştirme desteklerinden yararlanan kadın girişimci Esra Çakır’ın geliştirdiği Sinop’un yöresel ürünlerinden olan “Pratik Un Helvası”, 2024 Gıda Plus Ödülleri’nde “En Yenilikçi Yöresel Ürün” kategorisinde finale kalarak başarılı oldu. Kadın girişimci Esra Çakır’a ait “Sinop Mantısı” geçtiğimiz yıl “Carrefour” ve “Filiz” markalarına ait ürünler ile birlikte 2023 Gıda Plus Ödülleri’nde “En Yenilikçi Yöresel Ürün” kategorisinde finale kalmıştı. Bu yıl düzenlenen 2024 Gıda Plus Ödülleri’nde ise Çakır’ın “Pratik Un Helvası”, “Coffy - Geleneksel Lezzetler Serisi” ve “Fersan - Turşuluk Sirkeli Salamura” ile birlikte “En Yenilikçi Yöresel Ürün” kategorisinde finale kalma başarısı elde etti. Yöresel ürünler ulusal pazara taşınıyor “Sinop Mantısı” ve “Pratik Un Helvası” ürünleri ile 2023 ve 2024 yıllarında GIFT tarafından düzenlenen Gıda Plus Ödüllerinde “En Yenilikçi Yöresel Ürün” kategorisinde art arda finalist olma başarısı gösteren kadın girişimci Esra Çakır, ulusal zincir market yetkililerinin de dikkatini çekti. Zirvede zincir marketlerin üst düzey temsilcileriyle gerçekleştirilen görüşmelerde, ürünlerin ulusal pazara taşınması amacıyla Çakır’a ait yöresel ürünlerin tanıtımı yapıldı.
Zonguldak Doğuştan görme engelli genç; engelli insanlara umut oldu Zonguldak’ta iki koyun ile çobanlık yapmaya başlayan 25 yaşındaki görme engelli Selim Demirci, hayatını adeta koyunlarına adadı. Demirci, azmiyle engelli vatandaşlara da örnek oldu. Alaplı ilçesine bağlı Gümeli bledesinde dünyaya gelen 25 yaşındaki Selim Demirci, görme engeli sebebiyle 8 yılını İstanbul’da geçirdiğini söyledi. Veysel Vardal Görme Engelliler İlköğretim Okulu’ndan mezun olan Demirci, Türkan Sabancı Ortaokulu’nu tamamladı. İstanbul’daki eğitim hayatı sonrası ilçeye dönen Demirci, burada da Alaplı Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde lise eğitimini tamamladı. Çiftçi bir ailenin çocuğu olduğunu ifade eden Demirci, çobanlık yapmaya karar verdi. Bir koyun ile mesleğe başlayan Demirci, hayırsever bir vatandaşın hediyesi ile iki koyuna çobanlık yapmaya devam ediyor. Çobanlık mesleğine merakı sayesinde başladığını ifade eden Selim Demirci, azmiyle de engelli vatandaşlara örnek oldu. "Koyunlarım beni tanıyor" Koyunlar ile ilgilenmenin, uğraşmanın kendisi için güzel bir uğraşı olduğunu belirten Demirci, "Hayvanlar ne kadar uzağa giderse gitsin, çağırınca gelir. Fakat şöyle bir durum var. Karınları doyunca geliyorlar. Yine de gelirler. Ünlü bir çobanımız vardı. ’Bunlar beni tanıyorlar’ diyordu. Ben onun gibi olmasam da koyunlarım beni tanıyor. Beni biliyorlar. Bazen ben olmayınca babamlar koyunlarımı otlatmaya götürür. Ama genellikle beni daha çok benimsiyorlar. Alandan uzaklaşayım, kendileri rahat bir şekilde gelip beni bulurlar" dedi. "Kendimi adeta hayvanlarıma adadım" Yakınlarının tarlalarına giderek, yamaçlara inerek hayvanlarını otlattığını söyleyen Demirci, "Bu iş engel değildir. Bir işi sevdiğiniz zaman yapabilirsiniz. Gerçekten böyle. Ben iki koyuna da bakabilirim. Üç ve daha fazlasına da bakabilirim, otlatabilirim. Yamaçlara gidip gelebiliyorum. Ailem bana ’gitme’ diyor. Sağolsunlar beni düşünüyorlar. Ben de ’hayvanlarım iyi olsun. Güzel gelişsinler. Karınları doysun’ diye gidiyorum. Zor olmuyor. Bir işi gerçekten severek yaparsanız. Hakikaten o iş size kolay geliyor. Herkesin kendine ait özelliği vardır. Ben de bu işi seviyorum. Doğuştan görme engelliyim. Kendimi bunlara adadım desem yeridir" şeklinde konuştu. İkinci koyunu kendisine hediye eden hayırsevere de teşekkür eden Demirci, "Koyunu bana hediye eden değerli büyüğüm Muharrem ağabey. Onun da kendine ait koyunları var. Bana sağolsun o koyun hediye etti" şeklinde konuştu.