POLİTİKA - 25 Mart 2012 Pazar 12:14

DSP GENEL BAŞKANI TÜRKER`DEN TBMM BAŞKANI`NA 4+4+4 MEKTUBU

A
A
A
DSP GENEL BAŞKANI TÜRKER`DEN TBMM BAŞKANI`NA 4+4+4 MEKTUBU

DSP Genel Başkanı Masum Türker, TBMM Başkanı Cemil Çiçek`e gönderdiği mektupta, 4+4+4 yasa teklifinin TBMM Başkanlığı tarafından iade edilmesini veya Komisyon tarafından geri çekilmesi gerektiğini kaydetti.
TBMM`de grubu bulunan siyasi partilerin genel başkanlarına ve TBMM Milli Eğitim Komisyonu Başkanı`na da gönderdi mektupta Türker, "Bu konuda TBMM Başkanı olarak kamuoyunun duyarlılığının dikkate alarak, Komisyon Başkanına yazı yazmanız, çözüm arayışına girdiğinizi ve bu konuda bir uzlaşma arzuladığınızı göstermektedir. Önemli yasalardan biri olan İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi`nin baskın yöntemiyle kabul edilmesi ve bu değişikliğin 28 Şubat
kararlarına karşı rövanşist bir düşünceye dayandırılması, toplumda bölünmeye yol açacağı gibi Türkiye`nin geleceği olan gençlerin yetiştirilme sürecinde bir kara leke olarak sürekli gündemde kalacaktır. Önerinin yasallaşması durumunda bile, gerekli hazırlıklar yerine getirilemeyeceğinden ötürü, değişikliklerin, 2012-2013 öğretim yılında uygulanmayacağı bir gerçektir. Bu yüzden aciliyeti olmadığı da açıktır" dedi.
Türker, yasa önerisinin normal koşullarda, Komisyonda tartışılmasının istendiği iyimserliğini taşıdıklarını belirterek, "Bu konuda TBMM İçtüzüğü`ne aykırılığı gündeme getirerek, TBMM Başkanlığının söz konusu öneriyi Komisyona iade etmesine yardımcı olması ve muhalefet partilerinin de uzlaşabilecekleri bir yöntemin ortaya çıkması amacıyla şu hususları size bildirmek ve gerekli önlemleri talep etmek gereksinimini duymuş bulunuyoruz" ifadesini kullandı.
"TBMM İçtüzüğünün 35. maddesinin 2. fıkrası `TBMM Başkanlık Divanı kararı olmaksızın komisyonlar Genel Kurul`un toplantı saatlerinde görüşme yapamazlar` şeklindedir" diyen Türker şöyle devam etti:
"Bu hükümlere göre TBMM komisyonlarının TBMM`nin çalışma günlerinde toplanması ve toplantı saatlerinin Genel Kurul toplantı saatlerinden farklı olması gerekmektedir. Bu düzenlemenin önemli gerekçelerinden birisi şöyledir: Milletvekillerinin Genel Kurul`un resmi çalışma günleri dışında çalışmak zorunda kalmaları halinde, aynı seçim çevresinden seçilmiş olan diğer milletvekilleri seçim bölgelerindeki faaliyetlere katılırken Komisyon üyeleri bu faaliyetlere katılamayacaklardır. Dolayısıyla İçtüzükteki
düzenleme, milletvekilleri arasında oluşacak haksız rekabeti ortadan kaldırmaya yöneliktir. Milletvekilleri, İçtüzüğün 28. maddesi gereğince komisyona devam etmek zorundadırlar. Böylesi önemli bir konuda toplanma kurallarına aykırı olarak alınan kararlar, kanun tekliflerinin yasallaşma sürecinin meşruiyetine gölge düşürecektir. Bu nedenle söz konusu Kanun Teklifi`nin İçtüzük kurallarına uygun olarak, tekrar görüşülmesi için TBMM Başkanlığı tarafından iade edilmesi veya Komisyon tarafından geri çekilmesi
gerekmektedir. Ayrıca, Kanun Teklifi akçalı işleri kapsadığından Tali Komisyon olarak görev yapacak olan TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu`na havale edilmiştir. Konsolide Bütçe ile çok yakından ilgili olan Kanun Teklifi, Tali Komisyonda halen görüşülmemiştir."
Milli Eğitim Bakanlığı`nın istatistiklerine dikkat çeken Türker, şunları kaydetti:
"1997-2011 yılları arasındaki okullaşma oranıyla ilgili olarak şu hususları görüyoruz: İlköğretimde 1996-97 eğitim öğretim yılında ortalama yüzde 71.11`den 2010-11 yılı itibari ile yüzde 98.41`e çıkmıştır. İlköğretimdeki bu okullaşma oranı erkeklerde yüzde 76.21`den yüzde 98.59`e, kadınlarda yüzde 65.77`den yüzde 98.22`ye çıkmıştır. İlköğretimdeki okullaşma oranındaki bu artış orta öğretimi (lise) etkilemiş; orta öğretimdeki toplam öğrencinin okullaşma oranı 1997`de yüzde 38.54 iken 2010-11 öğretim
yılında yüzde 69.33`e çıkmıştır. Bu oran erkeklerde 1997`de yüzde 43.10 iken 2010-11`de yüzde 72.35`e çıkmış, kadınlarda ise yüzde 33.78`den yüzde 66.14`e çıkmıştır.
Böylesi ciddi bir başarının elde edildiği ilköğretimde okula devam etmeyen yüzde 1.59`luk kesim ile ortaöğretime devam etmeyen yüzde 30.67`lik kesimin devamı için çare aranması gerekirken, toplumun huzurunu bozan, ayrışmaya yol açan bir yasanın hazırlanması ve Hükümetin Kanun Tasarısı yerine AK Parti Grup Başkanvekillerinin verdikleri teklife dayandırılarak, Kanun Taslağı Hazırlanmasına İlişkin Adalet Bakanlığı Yönetmeliği`ne aykırı bir şekilde paydaşların görüşleri alınmadan TBMM Milli Eğitim, Kültür,
Gençlik ve Spor Komisyonu`nda da yeterli tartışmalar yapılmadan, Anayasa`ya ve TBMM İçtüzüğü`nün ilgili hükümlerine aykırı olarak rapora bağlanması, toplumsal barışa gölge düşürmüştür. TBMM İçtüzük hükümlerine göre Milli Eğitim`e ilişkin 2/358 esas numaralı Kanun Teklifi`nin Komisyona iade edilmesini talep ediyoruz."
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa 10 yaşındaki çocuğun ölümüne sebep olan sürücü ilk mahkemede tahliye edildi Bursa’da kaykayı ile yolun karşısına geçmeye çalışırken servis aracının altında kalarak hayatını kaybeden ilkokul 4’üncü sınıf öğrencisi okula başlayacağı gün toprağa verilirken, tutuklanan servis şoförü görülen ilk duruşmada tahliye edildi. Kaza, 8 Eylül’de merkez Osmangazi ilçesi Yunuseli Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, 10 yaşındaki Yusuf Çakır arkadaşlarıyla oyun oynamak için evinden çıkarak parka gitti. Kaykay sürdüğü sırada yolun karşısına geçmeye çalışan Yusuf Çakır’a Ö.S. idaresindeki 16 S 4070 plakalı servis aracı çarptı. Servis sürücüsü, aracın altında kalan Çakır’ın üzerinden geçip çevredekilerin uyarısına rağmen yoluna devam etti. Çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri, küçük çocuğu yapılan ilk müdahalenin ardından Bursa Şehir Hastanesi’ne kaldırdı. Çakır, hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. İl Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Osmangazi İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, servis şoförü Ö.S. ve kazadan sonra olay yerine gittikleri belirlenen A.Ö. ve Y.E.’yi kısa sürede yakaladı. Bağlarbaşı Polis Merkezi Amirliği’ndeki işlemleri tamamlanan 3 kişi, adliyeye sevk edildi. Okula başlayacağı gün toprağa verildi Yusuf Çakır’ın cenazesi, otopsi işlemlerinin ardından evinin önüne getirildi. Aile gözyaşlarına boğulurken, Yusuf için helallik istendi. Şahin Yılmaz İlkokulu 4’üncü sınıf öğrencisi olan Yusuf’un cenazesi, Yunuseli Hüseyin Kanalıcı Camii’nde ikindi namazı sonrası kılınan cenaze namazının ardından Yunuseli Mezarlığı’nda toprağa verildi. Olay sonrası tutuklanan Ö.S. ile A.Ö. emniyetteki işlemlerinin ardından sevk edildiği mahkemece tutuklandı. İlk mahkemesi görülen tutuklu 2 sanıktan Ö.S. (53), ’Taksirle ölüme neden olma’ suçundan 6 yıla kadar hapsi istemiyle yargılandığı davanın ilk duruşmasında tahliye edildi. Mahkeme, tutuklulukta geçen süre, delillerin toplanmış olması, kaçma ihtimali bulunmadığı sanığın tahliyesine hükmederken, kaza yerinde trafik bilirkişisi ile yaralanma yapılmasına karar verdi. “Fren izi yok” Duruşmada dinlenen ilkokul öğrencisi Yusuf Çakır’ın annesi Satı Çakır (46) ise Ö.S.’nin varlığının doğru olmadığını belirterek, "Sanık yaşanan olaydan sonra inip bakmamıştır, hiçbir şekilde durmamıştır. Kaza yerinde fren izi yoktur. Sanıktan sonuna kadar şikayetçiyim" diye konuştu.