Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) İlahiyat Fakültesi tarafından düzenlenen ``Modern Dönemde İlahiyat Fakültelerinde Hadis Eğitimi ve Araştırmaları Çalıştayı``nda akademisyenler çeşitli konularda sunumlar yaptı.
OMTEL Otel`de düzenlenen çalıştaya OMÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan, Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Prof. Dr. Ali Erbaş, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yavuz Ünal, Samsun Müftüsü Yrd. Doç. Dr. Hayrettin Öztürk, Samsun İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Mustafa Cora ve Ordu Müftüsü Mustafa Kolukısaoğlu`nun yanı sıra çeşitli üniversitelerin ilahiyat fakültelerinden akademisyenler katıldı.
Samsun Müftüsü Yrd. Doç. Dr. Hayrettin Öztürk`ün Kur`an-ı Kerim tilaveti ile başlayan çalıştayın açılışında, Modern Dönemde İlahiyat Fakültelerinde Hadis Eğitimi ve Araştırmaları Çalıştayı`nın hadis eğitimi için format denemesi olarak düşünüldüğünü belirten İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yavuz Ünal, "Bizim eğitimimiz genellikle bizim öngördüğümüz sorunlar üzerine veya yeterlilikler üzerine kurulu. Bizim mezun ettiğimiz öğrencilerin istihdam edildiği alanlardaki beklentilerin neler olduğunu veya alana çıktığında hangi yeterliliklerle toplumda hem hizmet üretebilen hem de saygın kişiler olarak var olabileceklerini, dik durabileceklerini sorgulamayı hedefleyen, ardından da kendi eğitimine bu yönde çekidüzen vermeyi düşünen bir çalışma" dedi.
Din görevlilerinde gördüğü eksiklikleri anlatan Samsun İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Mustafa Cora, "Camilerimize gidiyoruz, ilahiyat mezunu veya İmam Hatip mezunu öğrencilerimiz görev yapıyorlar, hepsini kastetmiyorum ama onlar orada görev yaparken ben terliyorum, üzülüyorum, rahatsız oluyorum. Bir eksiklik var Kur`an-ı Kerim`in talimi ile ilgili. Uzmanlık gerektiren konuların çok gerekmiyorsa fazla dillendirilmemesi gerek. Yanlış anlamalara, hocalarımız hakkında yanlış düşüncelere neden oluyor. `Şu iyi hoca, şu şöyle hoca` diye nitelendirmeler yapılıyor. Bunlara biraz da bizim zemin hazırladığımızı düşünüyorum. Dünyamızda her gün üretildiği kadar olmasa da bir kısım bilginin çöpe atıldığı bir dönemi yaşıyoruz. Onun için bilgilerimizi de güncellememiz gerektiğini düşünüyorum" diye konuştu.
Kendisini yenileyen kişi ve kurumların sürekli başarıyı yakaladıkları belirten Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Prof. Dr. Ali Erbaş, "Dünya bilgisayar çağını yaşıyor, her alanda yeni gelişmelerin hızına yetişilemiyor. Bu da her alanda büyük bir yarışı ve rekabeti beraberinde getiriyor. Bu yarış sürecinde hangi alanda olursa olsun planlı programlı çalışanlar öne çıkıyor. Kendisini yenileyenler, eksiklerini görüp tamamlayanlar ve masaya yatıranlar, çözüm üretenler her zaman başarılı konuma geçiyor. Bunun için kalite dernekleri kurulmuş, kalite derneklerine kendisini açan kurumlar ve iç denetim mekanizmalarını çalıştıran kurumlar her zaman öne geçiyorlar" şeklinde konuştu.
Herkesin her konuda bilgi sahibi olduğunu söyleyen OMÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan ise şunları söyledi: "Özellikle bizim ülkemizde din alanında tıp alanında, siyaset ve spor alanında herkes bilgi sahibidir. O alanın uzmanından daha da bilgi sahibidir. Ben tıpçıyım çok yaşıyorum, alanım dışında fikir belirtmiyorum ama bütün hısım akraba o konuda çok derin bilgi sahibi olup karşılıklı tartışıyorlar. Bu konular hassas konular. Televizyonda da artık faydası olmayan bitki kalmadı. Hepsini birden yerseniz ya zehirlenirsiniz ya da çok fazla kilo alırsınız. Bir soru ortaya çıkıyor. O soru ortaya çıktığında cevabı verilse eyvallah bırakın ön almayı, televizyonda yetkili yetkisiz herkes tartışıyor, öyle kalıyor o konu. Buna çözümler üretilmeli."