YEREL HABERLER - 21 Mart 2012 Çarşamba 14:45

HSYK 1. DAİRE BAŞKANI OKUR`DAN ÇARPICI AÇIKLAMALAR

A
A
A
HSYK 1. DAİRE BAŞKANI OKUR`DAN ÇARPICI AÇIKLAMALAR

Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Birinci Daire Başkanı İbrahim Okur, Gediz Üniversitesi`nde katıldığı söyleşide, "Yargıladığı kişiyle gönül ilişkisi olan hakimi aldık diye eleştiriliyoruz ama yargı tarafsız mı diye konuşmuyoruz. Tarafsız olmayan yargının bağımsızlığı felaket getirir" dedi. MİT soruşturmasını yürüten savcının görevden alınmasını da değerlendiren Okur, "Başsavcıdan habersiz önemli soruşturma yürüten savcı alınır, MİT soruşturmasında yaşanan budur" açıklamasını yaptı.
Türk hukuk sistemi, Gediz Üniversitesi`nde masaya yatırıldı. HSYK Birinci Daire Başkanı İbrahim Okur ve Türkiye Adalet Akademisi Başkanı Hüseyin Yıldırım, hukuk eğitimi gören öğrencilere, ``Hukukçu olmak ve hakimlik mesleği`` üzerine söyleşi gerçekleştirdi. Türkiye Adli Tıp Kurumu Başkanı Doç. Dr. Haluk İnce, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcısı Celal Kocabaş, Gediz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muhammet Özekes ile Türkiye Futbol Federasyonu Etik Kurulu Başkanı ve Gediz Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Oğuz Atalay da dinleyenler arasında yer aldı.
HSYK 1. Daire Başkanı İbrahim Okur, yargıdaki reform sürecini anlattı. Okur, HSYK`nın önceden 1982 Anayasası`nın eseri yanlış bir işleyişi olduğunu dile getirdi, şöyle dedi: ``Erkeği kadın, kadını erkek yapmaktan başka her şeye gücü yeten bir kurumdu. Verdiği kararlara itiraz edilirdi, ancak yargı yolu kapalıydı. Kurul üyelerine ulaşılamazdı. Atamalar son ana kadar bilinmezdi, hep bir belirsizlik hakimdi ve HSYK, ülke gündeminden hiç düşmezdi. Şimdi ise şeffaf bir yapıya sahip, belirsizlik ortamı yok. Sürekli sorgulayan, kontrol edilen bir yapı var. Kurul üyelerinin yanlış yapma şansı kalmadı, çünkü hesap soruluyor. Hakimler, bizlerle konuşabiliyor, gönderdikleri maillere cevap alıyor. Nelerin değiştiğine tanık olunca büyük bir şaşkınlık yaşıyor.``
HAKİMLERE ETİK KURALLAR GELİYOR
Okur, yargı sistemine ilişkin de şu çarpıcı açıklamalarda bulundu: ``Adalet dağıtmakla görevlendirilen kişiler kendilerini güvende hissetmezse adalet dağıtamaz. En basit dosyalar bile 10-15 yılda karara bağlanamazsa, toplumun adalete duyduğu güven azalır, herkesi kendi adaletini kendisi sağlamaya kalkar ve anarşi ortaya çıkar. Yargıya güven duyulması için önce hakimlerin ve savcıların kendilerine güven duyması lazım. Son dönemde yargıdaki reform süreci bunu amaçlıyor. Yargılama sürecini hızlandırmaya çalışıyoruz. Değişime direnenler var ama genel olarak istediğimiz gibi gidiyor. Yakında sonuçlarını alacağız. Bu süreçte zaman zaman eleştiriliyoruz. Yargıladığı sanıkla gönül ilişkisi olan, bunu işine yansıtıp, geçmişteki kararlarıyla çelişen tahliye kararı veren hakimi almamız siyasi bulundu. Uyuşturucu satıcılarıyla ilişkisi tespit edilen bir hakimi aldık diye de kıyamet koptu. Soruşturmanın gizliliği için bugüne kadar pek konuşmadık. Tüm bunlara izin mi verseydik? Doğrusu neyse onu yaptık. Türkiye`de sadece yargının bağımsızlığı konuşuluyor. Ya yargının tarafsızlığı ne olacak? Ben bağımsızım, istediğim gibi davranır, isteğim gibi karar alırım anlayışı doğru değil. Tarafsız olmayan bağımsız bir yargı felaket getirir. Neden bunlar hiç konuşulmuyor? Bir hakim, karar verirken tüm duygulardan ve etkilerden arınmış halde karar vermeli, her dosyanın bir hayat olduğunu unutmamalı. İşte bunun için de etik kurallar getireceğiz, bu yönde hazırlıklarımız var. Etik kurallar herkes için gerekli ama hakimler için daha da gerekli.``
MİT KRİZİNİ DEОERLENDİR
HSYK 1. Daire Başkanı İbrahim Okur, bir soru üzerine MİT Müsteşarı Hakan Fidan`ın ifadeye çağrılmasıyla yaşanan krize ilişkin de konuştu. Okur, ``Hakimler bağımsızdır, savcılar ise başsavcı adına hareket eder. Savcılar, önemli soruşturmalarda başsavcılara mutlaka bilgi vermelidir. MİT soruşturmasını yürüten savcı, İstanbul Başsavcısı`na bilgi vermediği için yetkisi elinden alındı. Gerekçe budur, başka bir neden aranmamalıdır`` dedi.
HSYK 1. Daire Başkanı İbrahim Okur ve Türkiye Adalet Akademisi başkanı Hüseyin Yıldırım, konuk oldukları Gediz Üniversitesi Hukuk Fakültesi`ni övdü. Okur, Gediz`de Dekan Prof. Dr. Muhammet Özekes, Prof. Dr. Oğuz Atalay gibi hukukta otorite kabul edilen isimlerin eğitim verdiğini ifade etti, ``Bu gençler çok şanslı, çünkü hakimleri ve savcıları eğiten akademisyenlerden, böylesine modern ortamda ders alıyorlar`` şeklinde konuştu.
Hüseyin Yıldırım da, ``Gediz Üniversitesi sadece öğrencileri için değil, Türk hukuk sistemi için de büyük şans. Birbirinden değerli hukukçuları akademisyen kadrosuna katan üniversite yöneticilerini kutluyorum. Buradan mezun olacak öğrenciler çok şanslı" diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Ergin Ataman: "Tek konsantrasyonumuz Avrupa Şampiyonası bileti elde etmek" A Milli Erkek Basketbol Takımı Başantrenörü Ergin Ataman, şu andaki tek konsantrasyonlarının FIBA EuroBasket 2025’e katılmak olduğunu söyledi. A Milli Erkek Basketbol Takımı, FIBA EuroBasket 2025 Elemeleri B Grubu 3. maçında konuk ettiği Macaristan’ı 92-66’lık skorla mağlup etti. Müsabakanın ardından düzenlenen basın toplantısında A Milli Erkek Basketbol Takımı Başantrenörü Ergin Ataman, değerlendirmelerde bulundu. Kazandıkları için mutlu olduklarını söyleyerek sözlerine başlayan Ataman, "Şu andaki tek konsantrasyonumuz Avrupa Şampiyonası bileti elde etmek. Avrupa Şampiyonası bileti elde ettikten sonra da çok iyi bir jenerasyonumuz var şu anda, elimizde çok iyi bir kadro olduğuna inanıyorum. 2025 Avrupa Şampiyonası’nda madalya almak için buradayım" diye konuştu. "Cedi bizim için çok önemli bir oyuncu" Macaristan maçının oynandığı sırada takımı Panathinaikos’un da karşılaşmaya çıktığını hatırlatan Ergin Ataman, "Burada ben özellikle Panathinaikos kulübüne bana izin verdiği için teşekkür ediyorum. Ama ben izinden ziyade hem Türk Milli Takımı’nı hem de Panathinaikos’u çalıştırıyorum. Böyleydi anlaşmamız ama özellikle Cedi Osman gibi yabancı bir oyuncusunu milli takıma yollayan aynı anda maçı olan tek kulüp. Buradan ben bir kez daha kulüp başkanına teşekkür ediyorum. Cedi bizim için çok önemli bir oyuncu. Bugün de çok ciddi bir katkı verdi. Tabii ki Türk kulüplerimiz de bu takımı destekliyor. Burası milli takım. Herkesin desteklemesi gereken, gururla destekleyeceği bir takım. Bugün buraya katılan tüm oyuncularımıza teşekkür ediyorum. Milli forma apayrıdır, her şeyin üstündedir. Bu çocuklar da bugün bunu en iyi şekilde temsil ettiler. Tabii ki işimiz bitmedi. Pazartesi günü çok önemli bir maçımız daha var. Sonra şubat ayında yine maçlarımız var. Basketbol Milli Takımı’ndaki milli ruhu hem bu çocuklarımızla hem de buraya gelen yaklaşık 10 bin taraftarın coşkusuyla bir kez daha Türkiye’ye yaşattığımızı düşünüyorum" ifadelerini kullandı. "Milli takımda oynamak isteyen her iyi oyuncuya kapımız açık" İlk kez A Milli Takım forması giyen genç basketbolcular Melih Tunca ve Sarper David Mutaf ile ilgili de konuşan tecrübeli çalıştırıcı, "İkisi de iyi bir sezon geçiriyorlar. Biz kadromuza kendi takımlarında iyi oynayan ve ilerisi için ümit vadeden oyuncuları da davet ettik ve onlara da şans verdik. Melih Tunca, özellikle Ümit Milli Takım’da çok iyi bir turnuva oynadı. Takım netice olarak başarılı olmasa da bireysel olarak çok iyi durumdaydı. Kendi takımında da önemli katkılar veriyor. David Mutaf ise bana göre ligin flaş Türk oyuncularından bir tanesi. Bu sezon ilk sezonu olmasına rağmen Türkiye Ligi’nde çok akıllı. Özellikle hücum anlamında bize ciddi katkılar sağlayacağını düşünüyorum. İyi olan oynar. Milli takımda oynamak isteyen her iyi oyuncuya kapımız açık. Milli takım forması giymek gururdur" cümlelerine yer verdi.
Tunceli Tunceli’de eylem ve etkinlikler 10 gün süreyle yasaklandı Tunceli Valiliği, kentteki eylem ve etkinliklerin 10 gün süreyle yasaklandığı bildirdi. Tunceli Valiliğinden yapılan açıklamada, "İlimiz sınırları içinde huzur ve güvenliğin, kişi dokunulmazlığının, tasarrufa müteallik emniyetin ve kamu esenliğinin sağlanması, milli birlik ve beraberliğimizi zedeleyici provokatif eylemlerin önüne geçilebilmesi, milli güvenlik, kamu düzeni ve güvenliğinin tesisi, Cumhuriyetin temel nitelikleri ve devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünün korunması, olası yasadışı eylemlerin önlenerek müessif olayların yaşanmaması, Anayasamızda ve kanunlarda öngörülen sınırlandırma ve yasaklama şartlarını doğrudan ve açıkça oluşturduğu değerlendirilen eylemler ile saldırı olaylarının önüne geçmek, terör eylemlerinin ve suç işlenmesinin önlenmesi, başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması, meydana gelebilecek olası provokasyonların ve yaşanması muhtemel toplumsal olayların önlenmesi amacıyla; Valilik ve Kaymakamlık makamlarının uygun göreceği etkinlikler hariç olmak üzere ilimizde yapılmak istenilen "açık ve kapalı alanlarda (Toplanma, Yürüyüş, Nöbet, Basın Açıklaması, Açlık Grevi, Oturma Eylemi, Miting, Stant Açma, Çadır Kurma, Bildiri/Broşür Dağıtma, Sticker, Afiş/Pankart Asma Vb.) her türlü eylem/etkinliklerin 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nun 17. ve 19. Maddeleri ile 5442 Sayılı İl idaresi Kanunu’nun 11/A, B ve C Maddeleri gereğince (Jandarma bölgesi dahil) il ve ilçe mülki sınırlarımız içerisinde 22 Kasım 2024 günü saat 19.30’dan 1 Aralık 2024 günü saat 23.59’a kadar 10 gün süreyle yasaklanması kararı alınmıştır” ifadelerine yer verildi.