Memur-Sen İl Temsilcisi Abdullah Duman, 18 Mart Çanakkale Zaferi’nin yıldönümü dolayısıyla yayınladığı mesajda, “Çanakkale Zaferinin 97. yıl dönümünü kutlamanın ve aziz şehitlerimize karşı kutsal görevimizi yerine getirmenin gurur ve heyecanını yaşıyoruz. Türk Milleti’nin üstün vatan sevgisi ve kahramanlığının sembolleştiği 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi’nin yıldönümünü büyük bir kıvanç ve coşkuyla kutluyoruz” dedi.
Çanakkale Zaferi, vatan topraklarını ve bağımsızlığımızı korumak için şahlanan bir milletin bağımsızlığının ve egemenlik aşkının, cihanı hayrete düşüren bir iman ve kahramanlık destanı olduğunu ifade eden Duman, “Bu zafer, milletimizin, iman ve azminin, metanet ve gücünün açık bir göstergesidir. Çanakkale Zaferi; ırkları, renkleri ve dilleri değişik çeşitli milletlerden oluşan; düşman ordularının Müslüman milletimizi yok etmek amacıyla karadan, denizden ve havadan üzerimize saldıran bir iman-küfür mücadelesidir. Diğer taraftan Çanakkale, dünyadaki güç dengelerinin ve olayların akışının tümüyle değiştiği ve hatta bazı toplulukların ulus olma bilincine erişerek geçmişlerini sorguladıkları bir süreçtir.
Çok iyi bilinmeli ve hiç unutulmamalıdır ki, ’Çanakkale’yi Geçilmez’ yapan özgürlük ve bağımsızlık ruhudur. Bu günde bizlere düşen görev, bağımsızlık ve özgürlük ruhunu aynı heyecan ve duyarlılıkla yaşatmak, laik cumhuriyete, toprak bütünlüğüne ve sosyal hukuk devletine her zamankinden daha çok önem vermek, savunmak ve korumaktır.
Çanakkale’de verilen bu mücadele ruhunun canlı kalması, millet, devlet oluşumuzun ve bu uğurda ödediğimiz acı bedellerin bundan sonra gelecek nesiller tarafından bilinmesi ve yaşatılması, ülkemiz ve milletimizin aydınlık geleceğinin güvencesidir. “ diye konuştu.
“Çanakkale savaşları ve bu savaş neticesinde elde ettiğimiz zafer aslâ unutulmamalıdır” diyen duman daha sonra şunları kaydetti; “Bu vatanı elimizde tutmamız buna bağlıdır. Bugün Irak’ta olanları dehşet içerisinde seyrediyoruz. Oysa bugün Ortadoğu’yu virane edenler, dün Çanakkale önlerine gelmişlerdi. O gün Çanakkale’yi geçmiş olsalardı, Anadolu bugünkü Ortadoğu’dan beter olacaktı. Mehmed Âkif merhumun dediği gibi, tarihten ibret alınmadığı için, hâdiseler tekerrür etmektedir. Yarınlarda “eyvah!” dememek için tarihten ders ve ibret almasını bilmek gerek. Çanakkale de gözümüzün önünde duran bir ibret tablosudur.
Tarih bir toplumun hafızasıdır. Çanakkale Savaşları Tarihi, milletimiz için ne kadar "övünç ve gurur" vesilesiyse, insanlık tarihi açısından bir o kadar da "utanç" nedenidir. Ne yazık ki, şehitlik kavramının olmadığı Yeni Zelanda, Avustralya ülkelerinde olduğu kadar ülkemizde şehitlerimize saygı gösterilmiyor. Vatan uğruna canlarını feda etmekten çekinmeyen kahramanlarımızın aziz hatıralarına sahip çıkmak, bu ülke topraklarının bir yudum suyunu içmiş her insanın boynunun borcudur.
Bu anlamlı günde, Çanakkale topraklarında şahlanan irade ve millet olma şuuru içinde vatanı için çarpışmış, gözlerini kırpmadan canlarını feda eden Çanakkale kahramanı şehitlerimizle birlikte, her zaman büyük bir gönül borcuyla yüreklerimizde taşıdığımız vatanın ve milletin özgürlüğü yolunda can vermiş tüm aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle tekrar yâd ediyoruz.”