YEREL HABERLER - 29 Şubat 2012 Çarşamba 10:00

GÜMÜŞHANE’DE 16 BİN TESCİLLİ ARAÇ VAR

A
A
A
GÜMÜŞHANE’DE 16 BİN TESCİLLİ ARAÇ VAR

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan 2011 yılı Motorlu Kara Taşıtları İstatistiklerine göre Gümüşhane’de her 100 kişiden 12’sine bir araç düşüyor.
Verilerin derlenmesi sonucu ortaya çıkan tabloya göre 15 bin 946 tescilli aracın bulunduğu Gümüşhane, Türkiye’de ki 22 araç ortalamasının 10 puan altına düşerek, 12 araç ortalaması ile 64. sırada yer alıyor.
Tescilli toplam 15 bin 946 aracın yüzde 38,12’si otomobil, yüzde 7,66’sı minibüs, yüzde 0,79’u otobüs, yüzde 20,59’u kamyonet, yüzde 7,64’ü kamyon, yüzde 5,95’i motosiklet, yüzde 0,61’i özel amaçlı araç ve yüzde 18,63’ü traktör olarak belirlendi.
Gümüşhane’de tescil edilen araçların yanısıra, trafikteki başka illerde tescilli araçların da hesaplanması ile yüzde 12’lik oran yüzde 20’lere kadar çıkarken, tescilli araç sayısı şu şekilde: Otomobil 6 bin 79, Minibüs bin 222, Otobüs 126, Kamyonet 3 bin 284, Kamyon bin 219, Motosiklet 948, Özel amaçlı taşıtlar 98, Traktör 2 bin 970.
Bölge illerine bakıldığında ise 100 kişiye düşen araç sayısına göre Erzincan 20 araç ile 44, Rize 16 araç ile 54, Trabzon 16 araç ile 55, Giresun 14 araç ile 60, Bayburt 13 araç ile 61 ve Ordu 12 araç ile 63. sırada yer alıyor.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara MHP’li vekil Feti Yıldız, Kemal Kılıçdaroğlu hakkındaki şikayetinden vazgeçti Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) İstanbul Milletvekili Feti Yıldız, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında "suç ve suçluyu övme" suçunu işlemesi iddiasıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı‘na yaptığı şikayetten vazgeçtiğini açıkladı. Milliyetçi Hareket Partisi İstanbul Milletvekili Feti Yıldız, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında "suç ve suçluyu övme" suçunu işlemesi iddiasıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı‘na şikayet dilekçesi vermişti. 28. Yasama Dönemi Milletvekili Genel Seçimleri ile Milletvekili sıfatının sona ermesiyle birlikte sanık Kemal Kılıçdaroğlu hakkında iddianame düzenlenmişti. Ankara 35. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılama başlarken, duruşması 10 Nisan 2025 tarihine bırakılmıştı. Feti Yıldız, tarafından yapılan yazılı açıklamada, "Genel Başkanımız Devlet Bahçeli, ‘Terörsüz Türkiye ve bölge barışı için yürütülen kararlı politikaya’ paralel olarak, Cumhuriyet Halk Partisi’nin önceki Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında sözlü olarak dile getirdiğimiz şikayetten vazgeçme hususunun bir dilekçeyle mahkemesine sunulması talimatını vermiştir" denildi. Yıldız tarafından Ankara 35. Ağır Ceza Mahkemesi’ne verilen dilekçede şunlar kaydedildi: "Terörsüz Türkiye ve bölge barışı için yürütülen kararlı duruşa paralel olarak sanık hakkında yapmış olduğumuz şikayetten vazgeçiyoruz. Cumhuriyet Başsavcılığı’na müracaatımız üzerine, biçimsel nitelikte bir tehlike suçu olan, ‘Suç ve suçluyu övme’ suçunu aleni ve genel suç kastıyla işlemesi nedeniyle sanık hakkında Ankara Ağır Ceza Mahkemesinde kamu davası açılmıştır. İnsan Haklarının başında yer alan düşünce ve ifade özgürlüğü aynı zamanda kapsamlı bir sorumluluk alanıdır. Demokratik Ülkelerin Yasama Meclislerinde, evrensel ilkelerin yanında milli takdir alanlarının da korunarak düzenlemeler yapılması kamu düzeni gereğidir. Ceza Hukuku yalnız insan hareketinden bilfiil doğan sonuçlarla değil doğabilecek sonuçlarla da ilgilenir. Bu noktada tehlike kavramı karşımıza çıkar. Çağdaş hukukta, tehlike olasılıktan başka bir şey değildir, zarar doğurmaya elverişli tehlike, korunan hukuksal değeri bozabilecek nitelikte bulunduğu takdirde tehlike doğmuş ve buna bağlı olarak da suç oluşmuş bulunacaktır. Kuşkusuz her rejim gibi, demokratik rejimde varlığına yöneltilecek tehlikeler karşısında kendini koruma hakkına sahiptir. Öte yandan ‘açık ve yakın tehlike’ oluşturan, milli güvenliği bozan ifadelerin takibe uğraması hukuk devletinin bir gereğidir. Gerek milli ve gerekse evrensel hukukta düşünce özgürlüğü ile ilgili olarak, ‘hak ve özgürlüklerin kötüye kullanılmasının önüne geçilmesi’ için ayrıntılı düzenlemeler bulunmaktadır. Mandacıların milli ürünleri boykot çağrısı yaparak yönetilemezlik algısı oluşturulma gayretleri, bu çağrı sonucu meydana gelen saldırılar, asılsız isnatlar ifade özgürlüğü kavramının arkasına saklanamaz. 05.02.2020 tarihli şikayet dilekçesinde kısmen belirttiğimiz gibi, bu süreçte CHP vahim bir şekilde savrulmuş, tüm geçmişini inkar eden bir yapıya dönüşmüş, millete aidiyet bilincinden uzaklaşmış, Türk Milletinin egemenlik ve tarihsel haklarıyla temelden ve bütünüyle çatışmaya girmiştir. Kısaca izah ettiğimiz nedenlerle CHP’nin önceki Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında şikayetten vazgeçiyoruz. Gereğinin yapılmasını saygıyla talep ederiz."