DÜNYA - 28 Nisan 2012 Cumartesi 19:06

İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESPOR SÜPER FİNAL`DEKİ İLK GALİBİYETİNİ ALDI

A
A
A
İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESPOR SÜPER FİNAL`DEKİ İLK GALİBİYETİNİ ALDI

Spor Toto Süper Final Avrupa Ligi Grubu 2. hafta karşılaşmasında İstanbul Büyükşehir Belediyespor, Sivasspor`u 4-2`lik skorla mağlup ederek 3 puanla tanıştı.
Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan İstanbul Büyükşehir Belediyespor Teknik Direktörü Arif Erdem, Spor Toto Süper Final Avrupa Ligi Grubu`nda kalan maçlarından maksimum puan alarak, UEFA Avrupa Ligi`ne katılmayı hedeflediklerini belirterek, "Başlama vuruşu ile birlikte atak oynayan, maçı arzulayan taraf bizdik. Golü de bulduk. Ancak arka arkaya yediğimiz 2 golle geriye düştük. 2-1 geriden gelerek Sivasspor gibi bir takıma karşı 4-2 galip kolay bir iş değil. Futbolcularım bunu
başardılar. Sivasspor`un 10 kişi kalması işimizi kolaylaştırdı. Ancak 10 kişi de kalsa Sivasspor takımı güçlü bir takım. Futbolcu arkadaşlarım inanarak galip geldiler. Gidebildiğimiz yere kadar gitmeye çalışacağız. Gönlümüz kalan 3 maçı da kazanmak istiyor. Benim takımım inandıktan sonra bunu başarır. İnandıktan sonra Başaracağımız çok şey var" şeklinde konuştu.
Hakem kararlarının sorulması üzerine Erdem, "Kararlar doğrudur diye düşünüyorum. Ayrıca Sivasspor takımını centilmence mücadeleleri için kutluyorum. Futbol oyun kuralları içerisinde ve kardeşçe bir mücadele oldu" dedi.
Maçı değerlendiren İstanbul Büyükşehir Belediyesporlu Serhat Gülpınar, kazandıkları için mutlu olduklarını anlatarak, "İddiamızın sürmesi için bu maçı kazanmamız gerekiyordu. İki taraf da futbol oynamaya çalıştı. Kazandığımız için mutluyuz" şeklinde konuştu.
İstanbul Büyükşehir Belediyesporlu futbolcu Gökhan Süzen ise, maçı kaybetmeleri halinde yarışın gerisinde kalacaklarına vurgu yaparak, "İki haftadır kolay goller yedik. Bugün maçta ikinci yarı daha üstün oynadık. 10 kişi kalınca rakibimizin direnci düştü. Sivasspor`a karşı ikinci maçımızı da kazanmak istiyoruz" ifadelerini kullandı.
SİVASSPOR CEPHESİ
Sivasspor Teknik Direktörü Rıza Çalımbay, karşılaşmanın hakemi Abdullah Yılmaz`ın kötü bir yönetim gösterdiğini söyleyerek, "Bugün buraya galibiyet için gelmiştik. Galibiyet için istediğimiz pozisyonları da bulduk. Kötü bir takıma karşı değil iyi bir takımla oynadık. Rakibimiz 10 kişi kalmamızı değerlendirdi. Bizim 10 kişi kaldığımızda daha disiplinli olmamız gerekirdi. Hakem inanılmaz şekilde kötü yönetim gösterdi. Kendini atan, küfür eden oyuncuya bu kadar mı tolerans gösterilir? Kesinlikle mağlubiyete
kılıf aramak için söylemiyorum. Penaltıyı kaçırdıktan ve 10 kişi kaldıktan sonra zaten mağlubiyeti hak ettik ama hakem yaptığı yanlışlarla sahaya damgasını vurdu. Hakemlerden yalnızca daha dikkatli olmalarını istiyoruz. Bize normal bir hakem versinler yeter. Maalesef bu sezon çok sayıda hakem hatasına maruz kaldık. Zaten sezon başından beri çok sayıda şeyle uğraşıyoruz. Biraz daha dikkatli olsunlar başka bir şey istemiyoruz. Daha kötü konuşmak lazım ama konuşamıyoruz. Hakem çok kötü bir yönetim gösterdi"
açıklamasında bulundu.
Kaçırdıkları penaltıyla ilgili olarak, takımın penaltıcısının Eneramo olmadığını ancak oyuncunun atmak istediğini belirterek arkadaşından izin aldığını ve atışı kullandığını anlatan Çalımbay, "Bizim için maçın kırılma anıydı. Rahatlıkla alabileceğimiz maçı kendi kendimize kaybettik" diye kaydetti.
Çalımbay, kendileri için hiç bir şeyin bitmediğini, İstanbul Büyükşehir Belediyespor ile yapacakları 4. hafta maçını kazanarak iddialarını sürdüreceklerine inandığını söyledi.
Sivassporlu futbolcu Jan Rajnoch, İstanbul Büyükşehir Belediyespor maçının kendileri için üzücü şekilde bittiğini kaydederek, ``İlk yarıda maçı bitirebilirdik, üzgünüz`` diye konuştu.
Sivassporlu futbolcu Ziya Erdal ise önemli bir maçı kaybettiklerini belirterek, sonraki haftalarda alacakları neticelerle bu maçı telafi edeceklerine inandığını dile getirdi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Minik trafik dedektifleri görev başında 2025 yılının Aile Yılı ilan edilmesi ve Emniyet Teşkilatı’nın 180. kuruluş yıldönümü dolayısıyla Erzurum’da çocuklara yönelik anlamlı bir etkinlik düzenlendi. "Minik Trafik Dedektifleri İşbaşında" adlı programda, çocuklar hem eğlendi hem de trafik kurallarını öğrenerek aileleriyle birlikte bilinçlenme fırsatı yakaladı. Trafik Eğitmeni Polis Memuru Ahmet Erdem’in rehberliğinde gerçekleşen etkinlikte minikler; kırmızı ışığın anlamını, emniyet kemerinin hayati önemini ve yaya geçitlerinin doğru kullanımını uygulamalı olarak deneyimledi. Etkinlik boyunca çocuklar yalnızca trafik kurallarını öğrenmekle kalmadı, büyüklerine örnek olacak davranışlar da sergiledi. Programa katılan Erzurum Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Hasan Aykut, yaptığı açıklamada şunları kaydetti: "2025 yılının Aile Yılı ilan edilmesi, bizlere aile bilincini güçlendirme ve çocuklarımızla birlikte toplumsal farkındalığı artırma konusunda önemli bir görev yüklüyor. Bugünkü etkinlikte çocuklarımız eğlenerek öğreniyor; bu yaşta kazandıkları trafik bilinci, yarının güvenli toplumunun temelini oluşturuyor. Aile içindeki bilinçli davranışlar, toplumsal dönüşümün anahtarıdır. Minik trafik dedektiflerimizi ve onları destekleyen tüm aileleri kutluyorum." Programın sonunda çocuklara "Trafik Dedektifi" rozetleri ve katılım belgeleri verildi. Aileler ise bilgilendirme oturumlarıyla sürece aktif olarak dahil oldu. "Minik adımlar, büyük farkındalık" sloganıyla hayata geçirilen bu etkinlik, trafikte güvenli bir gelecek için umut oldu.
İzmir Çocuklarda dikkat eksikliği okul başarısını olumsuz etkiliyor İzmir Ekonomi Üniversitesi Medical Point Hastanesi Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Dr. Samira Hüseynova, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun (DEHB) çocuklarda en sık görülen nörogelişimsel bozukluklardan biri olduğunu belirterek, bu durumun özellikle okul başarısını olumsuz etkilediğini vurguladı. "DEHB, çocuğun isteğiyle değil, nörogelişimsel bir durumla ilgilidir" diyen Dr. Hüseynova, bazı ebeveynlerin çocuklarının davranışlarını yanlış yorumlayabildiğini belirterek, "Bazı çocuklar teknolojiyle ilgili faaliyetlerde uzun süre odaklanabiliyor. Bu da ailelerin kafasını karıştırabiliyor. Oysa bu durum, dikkat eksikliğinin olmadığı anlamına gelmez. DEHB’li çocuklar, özellikle faydalı ya da sorumluluk gerektiren işlerde dikkatlerini toplamakta zorlanırlar" açıklamasında bulundu. Okul başarısında belirgin düşüş gözlemlenebilir Dr. Hüseynova, "DEHB olan çocuklar derslerde hayallere dalabilir, anlatılanları bir süre sonra takip edemez ve ödev başında çabuk sıkılabilir. Hiperaktivitesi olan çocuklarda ise, yerinde duramama, kıpır kıpır olma ve sürekli hareket etme gibi belirtiler dikkat çeker" dedi. Tedavi edilmezse ne olur? Tedavi edilmeyen DEHB’nin çocukların sosyal, akademik ve duygusal gelişimini olumsuz etkileyebileceğini ifade eden Dr. Hüseynova, "Bu çocuklarda özgüven kaybı, ilişkilerde zorlanma, madde bağımlılığına eğilim, kaza riskleri ve yaşam kalitesinde düşüş gibi ciddi sonuçlar ortaya çıkabilir" diye konuştu. DEHB tedavisi nasıl planlanır? DEHB tedavisinin çocuğun yaşına, eşlik eden durumlara ve bireysel ihtiyaçlarına göre belirlendiğini belirten Dr. Hüseynova, "Tedavide ilaç kullanımı, psikoterapi, ebeveyn eğitimi ve bireysel destekler birlikte yürütülmelidir. Özellikle 6 yaş altı çocuklarda psikososyal yaklaşımlar ön planda tutulurken, 6 yaş sonrası dönemde ilaç tedavisi de gündeme gelmektedir" dedi. Bilimsel çalışmaların sonuçlarına göre, ilaç tedavisinin DEHB tedavisinde en etkili yöntem olduğunu da sözlerine ekledi.
Konya ’Kahveye gitme’ kavgasında birlikte yaşadığı kişiyi öldüren kadına 18 yıla kadar hapis talebi Konya’da birlikte yaşadığı kişiyi ’kahveye gitme’ tartışmasında araç içinde göğsünden bıçaklayarak ölümüne neden olan ve intihar süsü vermeye çalışan kadın hakkındaki soruşturma tamamlandı. Zanlı kadın hakkında 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Olay, geçtiğimiz 11 Şubat tarihinde merkez Meram ilçesi Gödene Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, boş arazide park halinde bulunan 42 K 3454 plakalı aracın içinde bir kişinin kendini bıçakladığı ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık ekipleri tarafından yapılan ilk kontrolde 37 yaşındaki Şuayip Demir’in hayatını kaybettiği belirlenirken, Demir’in yanında bulunan ve beraber yaşadığı 35 yaşındaki Ayşe K. gözaltına alındı. İlk ifadesi pes dedirtti: "Sabah kalktığımda bıçaklanmış haldeydi" Ayşe K. ilk ifadesinde, 3 yıldır birlikte yaşadığı Şuayip Demir’in sık sık kahveye gittiği için tartıştıklarını, olaydan önceki gün akşam da kahvedeyken yanına gittikten sonra alkol alarak arabayla bulundukları yere geldiklerini, kendisinin arka koltukta uyuya kaldığını, sabah uyandığında ise Şuayip Demir’i göğsünden bıçaklanmış halde hareketsiz vaziyette bulduğunu söyledi. Kadının çelişkili ifadelerinden şüphelenen Asayiş Şube Müdürlüğüne bağlı Cinayet Büro Amirliği ekipleri Ayşe K.’yi emniyete götürdü. Şüpheli, emniyetteki ifadesinde ise, çıkan tartışma sonucu Şuayip Demir’i bıçaklayarak öldürdüğünü daha sonra intihar süsü vermeye çalıştığını itiraf etti. Emniyetteki işlemlerin ardından adliyeye sevk edilen cinayet zanlısı Ayşe K. çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası talep edildi Katil zanlısı Ayşe K. hakkında Konya Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturmada iddianame tamamlandı. Ayşe K.’nin Şuayip Demir’i bıçakladıktan sonra alkol ve uyuşturucu etkisiyle uyuyakaldığı ve uyandıktan sonra olayı fark edip ihbarda bulunduğunun tespit edildiği belirtilen iddianamede, Ayşe K.’nin ’haksız tahrik altında kasten öldürme’ suçundan 12 yıldan 18 yıla kadar hapsi istenirken, zanlının olayda hayatını kaybeden Şuayip Demir’e olaydan 1 ay önce "Senin hayatını karartacağım" şeklindeki gönderdiği mesajlar da dosyaya eklendi.