POLİTİKA - 27 Nisan 2012 Cuma 21:58

ERDOОAN: "MECLİS, YEN BİR ANAYASA YAPMA GÜCÜNE VE İRADESİNE SAHİP"

A
A
A
ERDOОAN: "MECLİS, YEN BİR ANAYASA YAPMA GÜCÜNE VE İRADESİNE SAHİP"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 1961 ve 1982 Anayasası`na atfederek "Tepeden inmeci olmayan, bireyin özgürlüklerini sınırlandırmayan, devleti değil vatandaşı öne çıkaran, siyasetin alanını daha da genişleten bir anayasa yapmak en önemli hedefimizdir. TBMM böyle bir Anayasa yapacak güç, birikim ve iradeye sahiptir" dedi.
Anayasa Mahkemesi`nin 50. kuruluş yıldönümü nedeniyle İstanbul Çırağan Sarayı`nda bir resepsiyon verildi. Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç`ın ev sahipliğindeki resepsiyona Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, Eski Ürdün Başbakanı Avn Şefket el-Hasavni, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve diğer davetliler katıldı.
Erdoğan, resepsiyonda yaptığı konuşmada iktidar olarak, son 9,5 yılda her alanda gerçekleştirdikleri reformların, Türkiye`nin ekonomide, aktif ve barışçı dış politikada, demokratikleşmede, sosyal hayatta önemli başarılar elde etmesini sağladığını ifade etti.
Türkiye`de gerçekleştirdikleri reformlar arasında, hukuk reformunun özellikle hayati olduğunun herkesin takdir edeceğini kaydeden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hukuk alanındaki aksaklıkların ve hukuk sisteminin yavaş işlemesinin, yargı kararlarının geç tecelli etmesine neden olduğunu vurguladı. Bunun yansımalarının ülkeye zarar verdiğine işaret eden Erdoğan, "Bu nedenle tarafların sonuçtan tatmin olmaması, maalesef ekonomiyi, dış politikayı ve demokratik yapıyı da olumsuz etkiliyor. Biz, ülke olarak,
cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yıldönümü, yani 2023 yılı için oldukça iddialı hedefler belirledik. 2023 hedefleri doğrultusunda, hukuk sistemimizde gerekli reformları kararlılıkla yapıyoruz. Türk Ceza Kanunu, Ceza Muhakemesi Kanunu, Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Kanunu, Türk Ticaret Kanunu, Türk Borçlar Kanunu, Hukuk Muhakemeleri Kanunu gibi temel kanunları tümüyle yeniledik. Demokratik ve özgürlükçü bir yaklaşımla Anayasada 10 defa tadilat yaparak, 54 maddeyi değiştirdik. Hakimler ve Savcılar
Yüksek Kurulu`nun yapısını değiştirerek, yargıyla millet arasındaki irtibatı artırdık. Hakim ve savcı sayısını, 8 bin 999`dan 12 bin 54`e çıkartarak, mahkemelerdeki yargı personeli eksiğini giderme yönünde önemli ilerleme sağladık. İhtisas mahkemelerinin sayılarını artırıyor ve altyapılarını güçlendiriyoruz" dedi.
Danıştay ve Yargıtay`daki daire ve üye sayılarını artırarak, buralarda oluşan tıkanıklığın çözümü yolunda önemli bir adım atıldığını da vurgulayan Erdoğan, "Yargı sisteminin fiziki ve teknik altyapısını geliştirdiklerini, insan kaynaklarını artırdıklarını ve bu çerçevede Adalet Bakanlığı`nın personel sayısını 24 bin 531`den 42 bin 416`ya yükselttiklerini anlattı.
"SİVİL, KATILIMCI, DEMOKRATİK BİR ANAYASAYI İNŞALLAH VÜCUDA GETİRECEОİZ"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
"Meclis`te bulunan 3.üncü yargı reformu paketiyle de, yargılama sürelerinin kısaltılması yönünde önemli bir adım atıyoruz. Bu reformları kararlılıkla sürdüreceğiz. Tabi burada en önemli konu, 2023 hedefleriyle de uyum sağlayacak yeni bir anayasanın inşa edilmesidir. 1961 ve 1982`deki gibi, tepeden inmeci olmayan, bireyin özgürlüklerini sınırlandırmayan, devleti değil vatandaşı öne çıkaran, siyasetin alanını daha da genişleten bir anayasa yapmak en önemli hedefimizdir. Türkiye Büyük Millet Meclisi, böyle
bir Anayasa yapacak güç, birikim ve iradeye ziyadesiyle sahiptir. Biz, böyle bir anayasanın yapılması noktasında son derece samimiyiz, son derece kararlıyız. Nitekim, 12 Haziran seçimlerinin hemen ardından, toplumun tüm kesimlerinin görüş ve önerilerini dinleyen, dikkate alan bir süreci hemen başlattık. Meclis`te grubu olan partilerle, başta Anayasa Mahkemesi olmak üzere ilgili tüm kurumlarla, sivil toplum örgütleriyle, akademisyen ve uzmanlarla birlikte bu süreci istişare ve diyalog içinde yürütmeye devam
edeceğiz. Biz, hiçbir zaman masadan kalkan, masayı terk eden taraf olmayacağız. 12 Haziran`da, milletimizin verdiği mesajı iyi okuyan, verdiği yetkiye sahip çıkan bir hükümet olarak, gerekirse milletimizle birlikte, sivil, katılımcı, demokratik bir anayasayı inşallah vücuda getireceğiz."
Bölgesinde ve dünyada önemli bir aktör olan Türkiye`nin, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da uluslararası platformlarda bütün mazlumların ve mağdurların yanında olmak kararında bulunduğunu vurgulayan Erdoğan, ``Komşularımızı, dost ve kardeş ülkeleri de kapsayan barış esaslı bir anlayışla geleceğe yürümeye devam edeceğiz. Bu süreçte, yeni anayasa başta olmak üzere, demokrasimizi daha ileriye taşıyacak, ekonomimizi güçlendirecek yeni adımları atmayı da kararlılıkla sürdüreceğiz" şeklinde konuştu.
Erdoğan, Türkiye`nin demokratikleşmesi yolunda önemli bir sorumluluk yüklenen Anayasa Mahkemesi`ne, başkanından üyelerine, çalışanlarına kadar Anayasa Mahkemesi`nin tüm mensuplarına, kuruluşunun 50`inci yıldönümünde başarılar dileyerek sözlerini noktaladı.
Resepsiyon, şu sıralar basına kapalı olarak devam ediyor.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Nobel Barış Ödülü adayı yazardan Arapça barış psikolojisi Kitapları 73 dile çevrilen, 101 eserin yazarı ve Nobel Barış Ödülü adayı Akif Manaf’ın, “Barış Psikolojisi” kitabı Türkçe, İngilizce, Almanca, Hollandaca, Fransızca ve Yunanca baskılarından sonra şimdi de Arapça olarak yayınlandı. Barış psikolojisi üzerine çok boyutlu güçlü analizlerin ve etkili çözüm önerilerinin yer aldığı kitap dünya barışına en çok ihtiyaç duyulan içinde bulunduğumuz süreçlerde raflardaki yerini aldı. Kitap, hem derin teorik bilgilere hem de çok boyutlu pratik deneyimlere dayanıyor. Akif Manaf Barış Psikolojisi kitabının Arapça baskısı ile Sharjah Uluslararası Kitap Fuarı’nda okurlarla buluştu Tüm dünyada büyük bir okur kitlesi tarafından gün geçtikçe daha da yakından takip edilen yazar, bu kitapta “Barış Psikolojisi” konusunu bütün detaylarıyla, kapsamlı bir biçimde ele alıyor. Birleşik Arap Emirlikleri’nin önde gelen yayınevlerinden House 101 tarafından yayınlanan kitapta barış olgusu tüm incelikleri ile masaya yatırılıyor. Barış Psikolojisi kitabı Arapça baskısının ardından çok yakında İspanyolca, Rusça, Japonca, Çince, Korece, İsveççe ve Norveççe dillerinde yayınlanacak. Yazarın Barış Psikolojisi kitabı okurlar tarafından dünyada bir barış manifestosu olarak ilan edildi. Buna dayanarak Uluslararası Barış Projesi kapsamında Fransa’da ve Türkiye’de Uluslararası Barış Assosiasyonları kurulmuş olup, sırada İspanya, Almanya ve İtalya olmak üzere diğer ülkelerde de assosiasyonların kurulacağı ve tüm dünyada bir barış ağının kurulması yoluyla 3. Dünya Savaşı’nın önlenmesi kapsamında güçlü bir barış gücünün inşa edileceği de belirtiliyor. Günümüzün en sıra dışı yazarlarından olan ve kişisel gelişim okurlarının tüm dünyada yakından takip ettiği Manaf, kitaplarında farkındalığı artıran keskin analizler ile öne çıkıyor.
Çankırı Doğal antibiyotik: İşkembe çorbası Çankırı’da hava sıcaklıklarının düşmesinin ardından hastalıklardan korunan vatandaşlar, işkembe çorbasına yöneliyor. Kentte bulunan çorbacılar, kış mevsiminin gelmesi ile vatandaşların işkembe çorbasına rağbetinin arttığını söyledi. Havaların soğumasıyla birlikte gribal enfeksiyon vakalarında yaşanan artış, vatandaşları hastalıklardan korunmak için doğal yollara yönlendiriyor. Bu süreçte, ‘şifa deposu’ olarak adlandırılan işkembe çorbası, bağışıklık sistemini güçlendirmek isteyenlerin ilk tercihi oluyor. Büyük bir titizlikle ve özenle hazırlanan işkembe çorbası, hem damaklarda unutulmaz bir lezzet bırakıyor hem de hastalıklara karşı direnç kazandırıyor. Kış aylarının sembolü haline gelen işkembe çorbası, içeriğindeki vitaminler, mineraller ve doğal antibiyotik özellikleri sayesinde soğuk algınlığı ve grip gibi hastalıklara karşı etkili bir koruma sağlıyor. Çankırı’da bulunan çorbacılarda da kış mevsiminin gelmesi ile birlikte işkembe çorbasına ilgi arttı. Restoran işletmecileri, vatandaşların kış mevsiminde ilk tercihlerinin işkembe çorbası olduğunu söyledi. “Soğuk havalarda yoğun talep gören işkembe çorbası, insanlara doğal bir şifa vermektedir” Kış mevsiminde işkembe çorbasına gösterilen ilgiden memnun olduklarını söyleyen restoran İşletmecisi Servet Sevindim, “Havaların soğuması ile birlikte insanlar, kendilerine şifa kaynağı olarak gördükleri işkembe çorbasını tercih ediyorlar. İşkembe çorbası, eskilerden beri şifa kaynağıdır. İşkembenin en önemli şifası, vücudun daha dirençli olmasını sağlamasıdır" dedi. "Bu doğal şifayı doktorlar bile tercih ediyor” İşkembe çorbasının tarifini anlatan Sevindim, "İşkembe çorbası, ciddi anlamda titizlik gerektiren bir çorbadır. Önce işkembelerimizi büyük kazanlarda kaynatırız. Ardından tertemiz bir şekilde doğranır. Tekrar temiz su ile temizlenen işkembeler kazanlara koyularak pişirilir. İçerisine üzüm sirkesi, Çankırı’nın meşhur kaya tuzu, limon ve soğan atılır. Bu malzemeler ile birleşen işkembe, vücut direncinin kazanılmasına yardımcı olur. Doğal yoğurt ve un katarak terbiyesini yaparız. Özellikle İç Anadolu’da işkembe doğal yoğurtla terbiye edilir. Bu durumda çorbaya farklı bir tat katar. En büyük püf noktası, yoğurdun dibini tutmayacak ve kesilmeyecek bir şekilde hızla karıştırılmasıdır. Saatlerce kaynadıktan sonra hazır olan işkembe çorbasını, sarımsak sirke ve limon ile servis edilir. Soğuk havalarda yoğun talep gören işkembe çorbası, insanlara doğal bir şifa vermektedir. Bu doğal şifayı doktorlar bile tercih ediyor” diye konuştu. “Hem sıcak tutuyor, hem de hastalıklardan koruyor” Soğuk havalarda hastalıklardan korunmak için işkembe çorbası içtiğini söyleyen Hasan Öztürk ise, “Kış mevsimi geldi, ben de buraya işkembe çorbası içmeye geldim. İçerisine sarımsak, sirke ve limon katarak kendime enerji depoluyorum. Ağır bir çorba olduğu için yaz aylarında pek tercih etmem ama kış aylarında içiliyor. Hem sıcak tutuyor hem de hastalıklardan koruyor. Sarımsak, sirke ve limonda işkembeye çok yakışıyor. Grip ve soğuk algınlığı gibi hastalıklardan da koruyor” dedi.