Adana Ticaret Borsası (ATB) Meclis Başkanı Şahin Bilgiç, Türkiye`de 2011 yılında 2.3 milyon tonluk soya ve türevleri tüketilirken, bunun sadece 100 bin tonunun üretildiği, geriye kalan 2.2 milyon tonununsa ithal edildiğini söyledi. Bilgiç, soyadaki cari açığın ise 2.5 milyar TL olduğunu, bunun da çok ciddi bir rakam olarak öne çıktığını vurguladı.
ATB tarafından HiltonSA Adana Oteli`nde düzenlenen `İstişare Toplantısı`nda konuşan Bilgiç, Türkiye`de tarımsal üretiminde verimliliğin arttırılmasının bir zorunluluk olduğunu vurgulayarak, tarım ve hayvancılık sektörünün göz ardı edilemeyecek kadar önemli bir sektör olarak öne çıktığını kaydetti. Yeni `Teşvik Sistemi`nin, tarım stratejisi ile bütünleşmesi arzusunda olduklarını vurgulayan Bilgiç, Çukurova Bölgesi`nin gerek coğrafi konumu, gerekse de hava şartları ve toprak yapısı itibariyle önemli bir
potansiyele sahip olduğuna dikkat çekti. Bu potansiyelin tam anlamıyla kullanılması halinde hem bölge çiftçisine büyük katkı sağlanacağını, hem de sanayicinin kullanacağı hammaddeyi ülke kaynaklarından tedarik ederek, dışa bağımlılığın azalacağını savunan Bilgiç, konuyla ilgili olarak somut örnekler de verdi. Türkiye`de 2011 yılında yaklaşık 2.3 milyon ton soya ve türevlerinin tüketildiğine işaret eden Bilgiç, buna karşılık üretimin ise 100 bin tonda kaldığını ifade etti. Bilgiç, "Bunun yaklaşık yüzde
70`ini yani 70 bin tonunu Adana olarak biz üretmişiz. Yani ülke tüketiminin yüzde 4`ünü Adana karşılarken, yüzde 96 dışa bağımlıyız" dedi.
Soya ithalatının ton başına 650 dolara mal olduğuna işaret eden Bilgiç, "Soyada ürettiğimiz 100 bin tonu bir kenara bırakıp, 2.2 milyon tonluk bir ithalatı göz önüne aldığımızda ortaya bir milyar 430 bin dolarlık bir maliyet ortaya çıkarken, bugünkü kura göre bu rakam 2.5 milyar TL`ye denk geliyor. Bunu 650 dolarla çarptığımız zaman yaklaşık 1.5 milyar dolar paramız dışarı gidiyor. Bu bugünkü kurdan hesaplarsak 2,5 milyar TL ediyor. Bu ne demek oluyor? Türkiye, soyada 2.5 milyar TL`lik cari açık veriyor.
Bu küçümsenecek bir rakam değil. Bu rakamın dörtte birini ya da yarısını çiftçilerimize verdiğimiz zaman ben inanıyorum ki, dışa bağımlılığımız da büyük ölçüde azalacak. Buradaki dışa bağımlılığı sadece soyada değil, diğer ürünlerde de görmek mümkün" ifadesini kullandı.
Gıda güvenliği konusunda hazırlanan mevzuatı önemsediklerini kaydeden Bilgiç, mevzuatın aynı zamanda da sektörün geleceği açısından önemli bir uygulama olarak öne çıktığının altını çizdi. Şahin Bilgiç, "Sağlıklı gıda tüketimi, gelecek nesillerin yaşam kalitesi için vazgeçilmez en önemli unsurlarından biri. Tarladan sofraya gıda güvenliğinin sağlanması, bu toplumun bireyleri olarak hepimizin vazgeçilmezlerinden olmalı. Bu nedenle yeni mevzuatı uygulamada da başarı kazanmasını ümit ediyoruz" diye konuştu.