ASAYİŞ - 23 Nisan 2012 Pazartesi 09:45

OYUN OYNARKEN ÇARŞAMBA ÇAYINA DÜŞEN ÇOCUK KAYBOLDU

A
A
A
OYUN OYNARKEN ÇARŞAMBA ÇAYINA DÜŞEN ÇOCUK KAYBOLDU

Konya`nın Çumra ilçesinde arkadaşlarıyla oyun oynarken Çarşamba Çayı`na düşen ilköğretim okulu öğrencisi 12 yaşındaki çocuk kayboldu. Sivil Savunma ekipleri tarafından yaklaşık 5 saat süren aramalara, su akıntısının fazla olması nedeniyle ara verilerek sabaha bırakıldı.
Olay, dün saat 18.00 sıralarında Çumra ilçesi Sanayi Köprüsü mevkisinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Şehit Koçak İlköğretim Okulu 6. sınıf öğrencisi Oktay Tilaver (12), ağabeyi Turgay Tiraver (13) ile birlikte evlerine yakın olan teyzesini ziyarete gitti. Oktay Tilaver, daha sonra ağabeyi ve arkadaşlarıyla birlikte oyun oynamak için Çarşamba Çayı kenarına gitti. Çayın kenarında oynamaya başlayan Oktay Tilaver, iddiaya göre arkadaşlarıyla şakalaştığı sırada dengesini kaybederek suya düştü.
Kardeşinin suya düştüğünü gören ağabey Turgay Tilaver, suda sürüklenen kardeşini kurtarmak için peşinden koştu ancak başarılı olamadı. Çevredekiler tarafından atılan iple kurtarılmaya da çalışılan Oktay Tilaver, suda kaybolunca ağabeyi Turgay Tilaver, durumu hemen yakınlarına bildirdi.
ARAMALARA ARA VERİLDİ
Durumun polise bildirilmesi üzerine olay yerine Konya Sivil Savunma İl Müdürlüğü`ne bağlı arama kurtarma ekipleri çağrıldı. Çarşamba Çayı ve Karaman Köprüsü yakınlarında arama yapan ekipler, su akıntısının fazla olması nedeniyle suya giremedi. Yaklaşık 5 saat süren arama kurtarma çalışmalarının ardından ekipler, su akıntısının fazla olması ve havanın kararması nedeniyle çalışmalara ara verdi. Yaklaşık 5 saat süren arama çalışmalarının ardından ekipler, su akıntısının fazla olması ve havanın kararması
nedeniyle arama kurtarma çalışmalarına ara verdi. Su akışının fazla olması nedeniyle suya giremeyen dalgıçların sabah saatlerinden itibaren suya girerek arama çalışmaların başlayacağı belirtildi.
FENALAŞAN ANNE HASTANEYE KALDIRILDI
Oğlunun kaybolduğu haberini alan 5 çocuk annesi Zahide Tilaver (45), olayın ardından fenalık geçirince Çumra Devlet Hastanesi`ne kaldırıldı. Tedavisinin ardından taburcu edilen Zahide Tilaver, yakınlarının yardımıyla araca bindirildikten sonra evine götürüldü. Ilgın ilçesinde olduğu için haberi orada alan baba Mehmet Tilaver (45) ise gece saatlerinde ilçeye geldi.
Sivil Savunma ekipleriyle birlikte arama kurtarma çalışmalarına katılan kayıp çocuğun yakını Zülküf Örün, "Arkadaşlarıyla beraber teyzesinin evi yakın olduğu için kanal kenarına oynamaya gelmişler. Kanal kenarı yeşillik olunca, artık şakalaştılar mı ayağı mı kaydı ondan da bilgimiz yok. Ağabeyi yaklaşık 200-300 metre kadar koşarak kurtarmaya çalışmış. Çevrede görenler ip atmışlar ama kurtaramamışlar. Ondan sonra zaten bata çıka gözden kaybolmuş" diye konuştu.
Öte yandan, Çumra İlçe Kaymakamı Ali Akça, olaydan sonra bölgeye gelerek incelemelerde bulundu. Su akışının engellenmesi için olaydan hemen sonra Apa Barajı`nın kapaklarının kapandığı bildirildi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Köroğlu Dağları’ndan sofralara doğal şifa: Kozalak şurubu Bolu’nun Köroğlu Dağları’ndan toplanan çam kozalaklarından yapılan şuruplar, soğuk havalarda astım, bronşit ve öksürük hastaları başta olmak üzere birçok hastalığa şifa oluyor. Bolu’da yaşayan 68 yaşındaki Firdevs Kabakcıoğlu, 2400 rakımda bulunan Köroğlu Dağları’ndan bahar ayında topladığı taze kozalakları şifa deposuna çeviriyor. Kabakcıoğlu, topladığı kozalakları eski usul yöntemlerden biri olan kara kazanlarda şurup haline getiriyor. Çam ağacının kozaklarından yapılan kozalak şurubu ve kozalak suyu, soğuk havalarda sık yaşanan grip, nezle, geçmeyen öksürük gibi hastalıklara şifa oluyor. Firdevs Kabakcıoğlu, hazırladığı kozalak şurubunu Bolu pazarında, kavanozu 150-200 liradan satıyor. Ekmekçi kadın kozalak şurubuna çevre illerden de yoğun talep olduğunu söyledi. "Hapın kesmediği öksürüğü bu şurup keser" Haplardan daha etkili olduğunu ifade eden Firdevs Kabakcıoğlu, "35 senedir bu pazarcılığı yapıyorum. Öksürüğe, astım, bronşite, ciğerde duman olursa onu alır. Ciğer hastalıklarına çok iyi geliyor. Biz denedik. Biz kozalağı kendimiz toplayıp, meşe odunuyla kazanda suyunu kaynatıyoruz. Bir gece bekletiyoruz, o suyu süzgeçten, hiçbir şey geçmeyecek şekilde. Ondan sonra kaynatırız. Pekmezle, balla tatlandırırız, müşteri nasıl isterse. Şeker hastalığına sadece suyunu veririz. Şurubu biraz sıvı olur. O az kaynar, onu öyle içerler. Reçeline varana kadar yaparız. Öksürüğü hemen keser. Hapın kesmediği öksürüğü bu şurup keser" dedi. "Gaziantep’e ürün gönderdim" Fiyatlara değinen Kabakcıoğlu, "Küçük kavanozlar 100, büyük kavanozlar 150 liradan satılıyor. Misafire de aynı fiyat, ayrımcılığım yok. Bu sefer Gaziantep’e ürün gönderdim. Devamında 6 şişe daha istediler. Bolu’dan İstanbul’a giden toptancılar geliyor, onlar alıyor. Bu hafta yine sözüm var yapamadım. İnşallah yaparım" diye konuştu.
Eskişehir ESOGÜ’lü genç diş hekimi adayları beyaz önlüklerini giydi Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Diş Hekimliği Fakültesi 1’inci sınıf öğrencileri, ’2024-2025 Eğitim-Öğretim Yılı Beyaz Önlük Giyme Töreni’ ile diş hekimliği mesleğine ilk adımlarını attılar. Diş Hekimliği Fakültesi Dekanlığı tarafından ESOGÜ Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen törende konuşan ESOGÜ Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Batu Can Yaman, 22 Kasım Dünya Diş Hekimleri Günü ve Toplum Ağız Diş Sağlığı Haftası’nın kutlandığını belirtti. Prof. Dr. Yaman, fakülte olarak bu önemli tarihte düzenledikleri Beyaz Önlük Töreni ile 12’nci dönem 1’nci sınıf öğrencilerinin tercihlerde tüm devlet üniversiteleri arasında ilk 10 içerisinde yer alan ESOGÜ Diş Hekimliği Fakültesi ailesine katılmasının heyecan ve gururunu yaşadıklarını söyledi. Genç diş hekimi adaylarına seslenen Prof. Dr. Yaman, 5 sene sürecek olan eğitim hayatlarında onları alanlarında tecrübeli, bilim ve teknolojiyi yakından takip ederek bilime ve topluma katkı sağlayan, sürekli kendilerini yenileyen, yaptıkları çalışmalarla ulusal ve uluslararası alanda önemli başarılar elde eden ve her biri birer değer olan akademik kadrolarıyla çağın şartlarına uygun ve yetkin birer diş hekimi olarak yetiştirmeyi amaçladıklarını ifade etti. "Bu meslek yapılacağı son güne kadar devam eden bir öğrencilik süreci" Gençlere diş hekimliği eğitimi ve mesleğinin çağın gereklerine ve teknolojik gelişmelere göre kendini yenilemeyi, güncel ve dinamik bir bilgi birikimine sahip olmayı zorunlu kılan ve mesleğin yapılacağı son güne kadar devam eden bir öğrencilik süreci olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Yaman, onlardan ilerideki hayatlarında da öğrenci kalmalarını ve her zaman yeniliklere açık olarak mesleki hayatlarını devam ettirmelerini istedi. Diş hekimlerinin görevinin, toplumu ağız ve diş sağlığının önemini bilen ve aynı zamanda sağlığını korumak noktasında gerçekten çaba harcayan bireylere dönüştürmek ve onlara yol gösterici olmak olduğunu dile getiren Prof. Dr. Yaman, dünyada ilerleyen zaman dilimi içerisinde bugünlere göre her zamankinden daha çok cesur, kendisine güvenen, çağdaş ve kendisini yenileyen diş hekimlerine ihtiyaç duyulacağının öngörüldüğünü kaydetti. "Her anınızı dolu dolu yaşayacağınız yeni yuvanıza hoş geldiniz" Salonda bulunan öğrenci ailelerine de seslenen Prof. Dr. Yaman, çocuklarının bugün onların fedakarlıkları, gayretleri ve emekleri neticesinde hekimlik mesleğinin kutsal giysisi olan beyaz önlüklerini giyerek meslek eğitimlerine ilk adımlarını atmakta olduğunu aktardı. Prof. Dr. Yaman, ailelerden onur duymalarını ve gururlanmalarını istedi. Konuşmasının sonunda genç diş hekimi adaylarına ESOGÜ Diş hekimliği ailesi adına her anı dolu dolu yaşayacakları, birçok hatıralar biriktirecekleri yeni yaşantılarına ve yeni yuvalarına hoş geldiklerini söyleyen Prof. Dr. Yaman, öğrencilere eğitim hayatlarında başarılar diledi. Açılışın ardından genç diş hekimi adaylarına beyaz önlükleri protokol ve öğretim üyeleri tarafından giydirildi. Törene ESOGÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Kürşat Bora Çarman, Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Batu Can Yaman, Eskişehir İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici ile öğretim üyeleri ve aileler katıldı.