GENEL - 22 Nisan 2012 Pazar 18:39

MHP`Lİ OОAN: "SON DAKİKA VATANDAŞA BİR L DAHA ATTILAR"

A
A
A
MHP`Lİ OОAN: "SON DAKİKA VATANDAŞA BİR L DAHA ATTILAR"

MHP Iğdır Milletvekili Sinan Oğan, Fethiye Belediyesince düzenlenen bir konferansa katılmak için Muğla`ya geldi. Muğla ziyaretinde ilk olarak MHP Ortaca İlçe Yönetimini ziyaret eden Oğan, burada Suriye konusu ve 2B yasası ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Sinan Oğan`ın ziyaretinde MHP Muğla Milletvekili Mehmet Erdoğan, İlçe Başkanı Av.Recep Güneş, Yönetim Kurulu Üyeleri, Kadın Kolları ve partililer de hazır bulundu.
Sözlerine Fethiye`de yapılacak konferansla başlayan Sinan Oğan, "24 Nisan`ın arifesindeyiz. 24 Nisan`da yine Türklere karşı bir iftira kampanyası başlayacaktır. Bununla ilgili partimizin görüşlerini aktarmak için geldim. İnşallah akşam vaktiniz olursa oraya beklerim, hep beraber memleket meselesini görüşürüz" dedi.
"MADEM ÇOK ÖNEMLİ, MECLİSTE GÖRÜŞELİM"
Yaşanan Suriye sorunu ve göçmenlerle ilgili de açıklamada bulunan Sinan Oğan, "Suriye meselesi geçtiğimiz süreçteki en önemli meseldir. Biz MHP olarak, gelin şu Suriye meselesini Mecliste görüşelim dedik. Başbakan ve Dışişleri Bakanı, `en önemli mesele, Suriye meselesi` diyor. Madem bu kadar önemli, neden mecliste görüşmüyoruz? Suriye meseli gerçekten önemli bir mesele ise, Suriye`de gerçekte ne olup bittiğini halkımızın bilmesi lazım. Van`da konteyner bulamayan depremzedeler, Suriye`den kaçanlara
konforlu konteynerlar verilince soruyor; `kendi vatandaşına bunu veremiyorsan, Suriye`dekine nasıl veriyorsun?` Biz Büyük Milletiz, tabiî ki gelenlere kucak açacağız ama gelenlerin niye geldiğine bakmamız lazım. Acaba birilerinin cebine para konulup, bu tarafa getirilip, Suriye`de büyük bir dram varmış gibimi gösteriliyor, yoksa gelenlere burada eğitimden geçirilip Suriye`de iç savaş çıkartmaya mı gönderiliyor, yoksa gerçekten dram mı yaşanılıyor. Bunları görüşmek, araştırmak lazım" dedi.
"SIFIR SORUN POLİTİKASI İFLAS ETTİ"
AK Parti hükümetinin sıfır sorun politikası ile yola çıktığını hatırlatan Sinan Oğan, "En son, dün, Irak Başbakanı Maliki açıklamada bulundu, Başbakan açıklamada bulundu. Bir tek onla kavga etmemiştik şimdi onla da kavga ettik. Suriye ile kardeş Esat`tık, şimdi kalleş Esat olduk, İran`la düne kadar batıya karşı beraber hareket ediyorduk, bugün düşman haline geldiler, Irak`ta tek muhatabımız Barzani kaldı. Düne kadar bir Kürt kedisin bile Türklere vermem diyenler, bugün Başbakan`ın bölgede tek muhatabı
haline geldi.
Dün Irak`ta Türkmen bölgesinde Türkmen bayrakları bölgedeki Peşmergeler tarafından yırtıldı, yere atıldı ve hakaret edildi. Bu mudur büyük devlet olmak? Bölgede yaşanan gelişmeleri, maalesef Amerika gözlüğü ile hükümet değerlendiriyor. Orada Türkmenler bizim muhatabımız olması gerekirken, bugün bizim oradaki muhatabımız Peşmerge lideri oldu. Bazen küstahca açıklamalarda da bulunuyor, gelin PKK ile barışın, size aynı masada oturtayım şeklinde akılda vermeye kalkıyor. Türkiye büyük devletse onun gereğini
yapmalı, oradaki Türkmenleri muhatap almalı, bölgede savaşan taraflar varsa onları barış masasına oturtmalıdır. Yoksa tarafgir bir tavırla bölgede hareket ederse, ne yazık ki Türkiye`nin ve Davutoğlu`nun sıfır sorun politikasını iflas ettiğini gördük ama bunun daha feci neticelerini de yakında üzülerek söylüyorum görmeye başlayacağız" dedi.
"VATANDAŞ HESABINI SORSUN"
Geçtiğimiz hafta kabul edilen 2B yasası ile ilgili de açıklamada bulunan Sinan Oğan, "AKP`yi vatandaşın tanıması lazım. Muğlalıların tanıması lazım. 2B`nin en geliş uygulama alanlarından birisidir bu bölge.
AKP zihniyeti her fırsatta vatandaşa kazık atma üzerine kurulduğu için, burada da %50 olması gereken raiç bedel, anlaşılan %50 idi, bir kata külleye getirip, son dakika vatandaşa bir gol daha attılar, %70`e çıkarttılar bedeli.
Artık vatandaş görmesi ve hesabını sorması lazım. Çok açık çağrıda bulunuyorum, Muğla AKP milletvekilleri geldiğinde vatandaş olarak sorun, bu yasa nasıl çıktı, hangi yönde oy kullandınız diye buradaki vatandaşın gelen milletvekillerine sorması lazım" dedi.
"KOMİSYONDA ANLAŞMIŞTIK"
2B Yasasında, Komisyon çalışmaları sırasında iktidar ve muhalefet partilerinin anlaştığını belirten Mehmet Erdoğan ise, "2B ile ilgili olarak vatandaşın raiç bedelin %50`sini ödeyerek yerlerini alması konusunda uzlaşma sağlandı. Ancak genel kurulda AKP bu uzlaşmayı bozdu ve vatandaşın raiç bedelin %70`ini ödemesine karar verdiler. Merak edenler, meclis arşivinden alıp inceleyebilirler kimlerin oy verdiğine, biz MHP olarak böyle milleti mağdur edecek bir şeye hayır oyu verdik" dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Bolat: “Hedefimiz dünyadaki yabancı yatırımlardaki payımızı 2028’e kadar yüzde 1,5’e çıkarmak” Ticaret Bakanı Ömer Bolat, “Bizim dünyadaki yabancı yatırımlardaki payımız yüzde 0,2’ydi. 2002’de bunu yüzde 1’e ulaştırdık, hedefimiz bunu 2028’e kadar yüzde 1,5’e çıkarmak” dedi. AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında toplanan TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Ticaret Bakanlığı ve Bakanlığa bağlı kurum ve kuruluşların 2025 yılı bütçesi görüşüldü. Ticaret Bakanı Ömer Bolat, bütçe görüşmelerinin ardından milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Küresel ticaretteki durgunluğa rağmen Türkiye’nin dış ticaret ve cari işlem tablolarının olumlu olduğunu belirten Bolat, ithalatta 27,5 milyar dolarlık, dış ticaret açığımızda ise 35,5 milyar dolarlık bir azalma var olduğunu dile getirdi. Bolat, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası tarafından ocak-eylül döneminde cari işlemler açığının 5,3 milyar dolar olarak açıklandığını gerilediğini söyleyerek, "Bu rakamlara yaklaşık 57 milyar dolardan geldik. Türkiye, dünya ticaretinden aldığı payı sürekli artırıyor. Mal ihracatından aldığımız payı yüzde 1,08’e, hizmet ihracatından aldığımız payı da yüzde 1,35’e yükselttik. Mal ve hizmet ihracatı olarak toplamda 375 milyar dolara yükseldik bu açıdan da olaya bakabilirsiniz" ifadesini kullandı. “Hedefimiz dünyadaki yabancı yatırımlardaki payımızı 2028’e kadar yüzde 1,5’e çıkarmak” Türkiye’de 1950-1980 arasında 1 milyar dolar, 1980- 2002 arasında 15 milyar dolar, 2003-2024 arasında ise 271 milyar dolar doğrudan yabancı yatırım geldiğini söyleyen Bolat, “Türkiye’deki yabancı yatırımcı sayısı 2002’ye kadar 5 bin 600 iken 83 bin doğrudan yatırımcı geldi. Hukuk olmasa, ekonomide istikrar olmasa, siyasette istikrar olmasa, ülke büyüme kaydetmese yabancı yatırımcı burada kara kaş kara göz için gelmez. Bizim dünyadaki yabancı yatırımlardaki payımız yüzde 0,2’ydi. 2002’de bunu yüzde 1’e ulaştırdık, hedefimiz bunu 2028’e kadar yüzde 1,5’e çıkarmak” şeklinde konuştu. “BRICS’e üyeliğimizin Hindistan’ın veto etmesi gibi bir durum söz konusu değil” Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasında Gümrük Birliği’nin devam ettiğini hatırlatan Bakan Bolat, Türkiye’nin İslam İşbirliği Teşkilatı, Afrika Birliği, ECOWAS, Türk Devletler Teşkilatı gibi uluslararası kuruluşlara üyeliği, gözlemciliği veya ortak üyeliğinin her zaman var olduğunu, bunun yanı sıra BRICS’e de Türkiye’nin başvuruda bulunduğunu kaydetti. Bolat, "Türkiye’nin Kazan’daki son zirve toplantısında, diğer bazı ülkeler gibi müracaatı incelendi. Ortak üyelik statüsüyle bize cevap verecekleri anlaşılıyor. Üyeliğimizi Hindistan’ın veto etmesi gibi bir durum söz konusu değil. BRICS’in Gayri Safi Milli Hasıla açısından dünyadaki payı yüzde 25 seviyelerinde. Kuruluşa, Afrika, Körfez, Orta Doğu ve Asya’dan başka ülkelerin de katılımları veya ortak üyelikleri söz konusu. Buradaki amacımız hem dış politikada hem dış ekonomik ilişkilerde çok boyutlu, çok katmanlı ilişkileri geliştirmektir” ifadelerine yer veridi. TÜFE’nin son 5 ayda 27,5 puan gerilediğini hatırlatan Bolat, Orta Vadeli Program (OVP) hedefleri doğrultusunda enflasyonu azaltmaya devam edeceklerini kaydetti. “Elektronik ticaret konusunda 6563 sayılı kanun Temmuz 2022’de kanunlaştı” E- ticaret kanununa ilişkin milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Bolat, “Elektronik ticaret konusunda 6563 sayılı kanun Temmuz 2022’de kanunlaştı. Sizler hepiniz oradaydınız. 2022’de bu kanun çıktıktan sonra 60 gün içerisinde bu kanunda net işlem hacmiyle ilgili maddeyi Anayasa Mahkemesi’ne götüren ana muhalefet partisiymiş. Her şey yazıyor kayıtlarda. Anayasa Mahkemesi’ne başvuran imza sahipleri de Anayasa Mahkemesi’nde alabilirsiniz” dedi. “Türkiye’nin e-İhracat’ı yokken 2002’den bu yana hızlandı, bu yıl ise 7 milyar dolara ulaşacak” Elektronik ticaretle ilgili olarak kanunda yer alan bütün maddelerin uygulamaya girdiğini söyleyen Bolat, “Reklam sınırlamaları, kargo şirketi kurmama sınırlamaları, kendi ödeme sistemini kurmama sınırlamaları, sponsorluk sınırlamaları, kendine ait pazar yeri ve marka oluşturamama sınırlamalarının hepsi yürürlüğe girdi. Nitekim bahsettiğiniz Pazar payı zaten düşmeye başladı. Ancak bu konuda geçen 2 buçuk süre zarfında baktığımızda şunu gördük; Anadolu’da mikro ihracatlar noktasında aşağı yukarı 240 bin esnaf ve KOBİ e-İhracat’a başladılar. Türkiye’nin e-İhracat’ı yokken 2002’den bu yana hızlandı, bu yıl ise 7 milyar dolara ulaşacak. Toplam ihracatımızdaki payı da yüzde 3’e ulaşacak” şeklinde konuştu. “2 tane uzak doğu firması e-İthalat olarak hızlı kargo sistemiyle Türkiye’deki firmaları hızla baskılıyor” Bolat, sözlerine şu şekilde devam etti: “Bu konuda herhangi bir alacak verecek konusu henüz oluşmamıştı. Sene sonunda önümüzdeki nisan ayında net işlem hacimlerine bakılacaktı. Bu noktada ilgili firmalar ve diğerlerinin 30 binden fazla KOBİ’yi sistemden çıkaracakları ve yüzbinlerce insanın da işsiz kalacağı bir tablo da meydana gelmişti. Ayrıca sektör o kadar hızlı ilerliyor ki 2 tane uzak doğu firması Türkiye’de e-İthalat olarak hızlı kargo sistemiyle Türkiye’deki firmaları hızla baskıladığı ve özellikle KOBİ’lerin, esnafların pazar payını alacak bir noktaya gelecekleri görüldü. Bu çerçevede değerlendirme yapılarak daha önceki kanunda olmayan ticaretin içinde e-ticaretin yüzde 20’lik bir sınırlama getirildi.” Bolat, Hal Kanunu’nda değişiklik yapılmasına yönelik çalışmalara ilişkin ise, "Şu an zaten Tarım ve Orman Bakanlığı ve halcilerle görüşmeler yapıyoruz. Değiştireceğimiz konuları belirleyeceğiz, hükümete getireceğiz, onaylandığı durumda da Meclise gelecektir. Bunun dışında fahiş fiyat artışıyla ilgili denetlemeler çok yoğun yapılıyor” bilgilerini aktardı. Kadın kooperatiflerine verilen desteklerin artırılması için çalışacaklarının altını çizen Bolat, kadın kooperatiflerinin, üretime ve ihracata önemli katkılar vermeye başladığını söyledi. "Türkiye, İsrail’i ateşkese zorlayan ülke konumunda" Bakan Bolat, iddiasını ispat etmenin iddia sahibine düştüğüne işaret ederek, "İddia sahibi, eğer Türkiye Cumhuriyeti devletinin ilgili makamlarına, Filistin devletinin makamlarına itibar etmiyorsa yapacak bir şey yok." dedi. “İsrail, almak istediği silahları ABD’den, Avrupa’dan zaten alıyor” Türkiye’nin, Filistin konusunda dünyada en fazla çabalayan, ülke olduğunu vurgulayan Bolat, şu ifadelere yer verdi: "İsrail, almak istediği silahları ABD’den, Avrupa’dan zaten alıyor. Hem de hibe alıyor. Türkiye’de savunma sanayi ürünlerinin ihracatı Milli Savunma Bakanlığının kontrolüne ve iznine tabidir. İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğünün iznine tabidir. Özellikle 7 Ekim’de başlayan süreçten sonra bir kere ateşkes oldu. Yaklaşık bir hafta, 10 gün sürdü. Ondan sonra ateşkes çabaları devam etti. Biz ülke olarak onlarla ticareti yüzde 33-34 oranında azalttığımızı defaatle söyledik. Ta ki 9 Nisan’a kadar. ’9 Nisan kararımızdan sonra İsrail ile ticaret yok diyordunuz da şimdi kestiniz.’ Böyle bir ifadeyi siz söylediniz veya sizlerden birileri söyledi. Kayıtlara bakın. 15 Aralık 2023’te TBMM Genel Kurulunda yaptığım konuşmaya da bakabilirsiniz. Böyle bir ifade yoktur. Bizim söylediğimiz, hükümet, Ticaret Bakanlığı ticaret yapmıyor. Biz sadece uygulayıcı Bakanlığıyız, düzenleme yaparız, denetleme yaparız. Bunun dışında kararlar alırız ve nitekim uluslararası şirketler ya da özel şirketlerin ihracat ithalat işlemleri oluyor dedik.” “Ne gemi isimleri doğru ne tarihler doğru” Bolat, üçüncü ülkelerden İsrail’e mal gönderildiği iddialarına ise, bu iddiaların Türkiye’den kaçmış ve Türkiye aleyhine etki ajanlığı yapan çevrelerin yalan dolan haberlerine bakılarak söylendiğini belirtti. Bolat, "Türkiye’den, o bahsettikleri çevrelerden alıp da söyledikleri şey, Türkiye’de Derince Limanı’ndan aşağı yukarı 70-80’in üzerinde geminin petrol yükleyip İsrail’e akaryakıt taşıdığı suçlaması yapıldı. Bunu gördük ve kontrol ettirdik. Ne gemi isimleri doğru ne tarihler doğru. ’Tanker’ yazılıyor ki sanki bunlar petrol taşımış diye. Uçaklar gibi gemiler de bir yere gittikleri zaman yakıtları bittiğinde oradaki yerlerden yakıt tazelerler. Dünyanın bütün gemileri, Türk gemileri de gittikleri yerlerde aynı şeyi yaparlar. Bu tamamen bilgisayar kurgusu bir kağıttır ve bu kağıt ’Derince’den yakıt gönderildi’ olarak sunuldu" diye konuştu. Komisyonda, Ticaret Bakanlığının yanı sıra Rekabet Kurumu ile Helal Akreditasyon Kurumunun 2025 yılı bütçeleri kabul edildi.