POLİTİKA - 22 Nisan 2012 Pazar 16:51

BAŞBAKAN ERDOОAN`A "DİK DUR EОİLME BU GENÇLİK SENİNLE" DEDİ, "ŞÜPHEN Mİ VAR" CEVABI SALONDA ALKIŞ TUFANI KOPARTTI

A
A
A
BAŞBAKAN ERDOОAN`A "DİK DUR EОİLME BU GENÇLİK SENİNLE" DEDİ, "ŞÜPHEN Mİ VAR" CEVABI SALONDA ALKIŞ TUFANI KOPARTTI

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "12 Eylül darbesini yargılayamazsın" diyenlerin müdahil olmak için sıraya girdiğini hatırlatarak, "Bu AK Parti`nin Türkiye`ye kazandırdığı samimi bir süerçtir. Bu sürecin sonunda 75 milyon rahat bir nefes alacak. Bu süreç CHP`nin de MHP`nin de işine yarayacak" dedi.
Erdoğan, CHP`nin kendi içindeki tartışma, iddia, itham ve komplolardan millet ve ülke ile ilgilenmeye fırsat bulamadığını, CHP`li Antalya Belediye Başkanı`nın da bundan şikayet ettiğini bildirdi. Binlerce kişinin katıldığı Bursa kongresinde Başbakan konuşurken bir gencin, "Dik dur eğilme bu gençlik seninle" sloganı üzerine önce duraksayan Başbakan Erdoğan, ardından "şüphen mi" var deyince salonda alkış tufanı koptu. "Paradan 6 sıfırı attık, şaşırdılar, yetmedi bin yıl sürecek dedikleri 28 Şubat`tan 2
sıfırı attık, yine şaşırdılar" pankartı da dikkat çekti.
Başbakan Erdoğan, mevcut Başkan Sedat Yalçın ile eski milletvekili ve parti kurucusu Şevket Orhan`ın başkan adayı olarak yarıştığı partisinin 4.Bursa Olağan Kongresi`ne katıldı. Atatürk Spor Salonu`na gelişinde binlerce kişinin büyük coşkusu ve tezahüratıyla karşılaşan Başbakan Erdoğan bir saate yakın kürsüde kaldı.
"BİZ ASLA ETNİK MİLLİYETÇİLİK YAPMAYACAОIZ"
Bursa`yı şanına yakışan bir kapalı spor salonu ile stadyuma kavuşturacaklarını müjdeleyen Erdoğan, "Bütün engellemelere ve saldırılara rağmen biz milletimize bu sorunu çözeceğimize dair söz verdik. Türkiye Cumhuriyeti her yönüyle ayağa kalkacak. Aramızda asla ayrımcılık olmayacak. Bunu Afyonkarahisar`dan yola çıkarken söyledik. `Biz asla etnik milliyetçilik yapmayacağız. Kürt`ü, Laz`ı, Çerkez`i, Boşnak`ı ile... Biz biriz, yaratılanı Yaradan`dan ötürü seviyoruz` dedik. Yola öyle çıktı. Bizim kitabımızda
ayrımcılık yok. Fakat diğerlerinde bu ayrımcılık var. Kimisi etnik yapıyor bu işi, kimisi bölgesel yapıyor. AK Parti bunun dışında. Türkiye`de bugün iki seçmenin bir tanesinin oyu AK Parti`de. İkincisi, `Bölgesel ayrımcılık yapmayacağız` dedik. Bizim için 780 bin kilometrekarenin tamamı vatan toprağıdır. Çünkü "Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. / Eğer toprak uğrunda ölen varsa vatandır." Burada ayrım olmaz. Her yeri abat edeceğiz. Üçüncüsü, dinsel anlamda da ayrımcılık yapmayacağız. Ülkemizde hep
söylenir, yüzde 99 Müslüman diye. Ama bunların içinde Hristiyanlar da, Museviler de, Ermeniler de var. Hepsi bizim güvencemiz altında. Ayrım yapmayız, yapamayız. Geçen ramazanda ülkemizdeki azınlıklar bize ramazan iftarı verdiler. Dedik ki, bundan sonra Türkiye`deki arazilerini biz size teslim ediyoruz. Ve vakıf mallarını kendilerine teslim etmeye başladık. Ama farklı ülkeler oradaki Müslümanlara bunu yapamıyor. Biz devlet-i aliyye-i Osmaniye`nin bakıyesi üzerinde kurulan bir devletiz. Küçük hesaplar
peşinde değiliz. Biz adaletle hükmetmeye devam edeceğiz. Türkiye Cumhuriyeti üst kimliği altında bu ülkede bin yıllardır olduğu gibi herkesin eşit haklar altında geleceğe yürümesini biz temin edeceğiz. Milli birlik ve kardeşlik projesini ortaya koyduk. Muhalefet partileri zaman zaman çıkıyor, bazı laflar ediyor. Bu ihanet projesidir diyor. İhanet kelimesinin ne anlama geldiğini bilmez. Eğer benim milletim bu projelere hayır deseydi, referendumda evet demezdi. Ardından seçimde de iki oydan birini AK
Parti`ye vermezdi. Milletimiz doğru istikamettesiniz diyor. Bu yolculuğa devam edeceğiz. Hiç şüpheniz olmasın. Referandumda AK Parti dışındakiler blok halinde karşı çıktılar, hayır demeyi tercih ettiler. Bugün yapılan değişikliğin ne kadar isabetli olduğunu karşı çıkanlar dahi görüyor" diye konuştu.
"CHP`NİN BAŞINDA BU BEYEFENDİ OLDUKÇA BİZİM İŞİMİZ KOLAY"
Anayasa Mahkemesi ve SHYK`deki yeniden yapılanmayla üstünlerin hukukundan hukukun üstünlüğüne geçildiğinin altına çizen Erdoğan, "12 darbesini yargılayamazsınız" diyenlerin şimdi müdahil olmak için sıraya girdiğini söyledi. Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:
"AK Parti`nin Türkiye`ye kazandırdığı samimi bir süreçtir. Bu sürecin sonunda 75 milyon rahat bir nefes alacak. Bu süreç CHP`nin de, MHP`nin de işine yaradı ve yarayacak. CHP`nin başında bu beyefendi olduğu sürece ben de halimize hamdediyorum. İşimiz kolay. Varsın olsun, hakaretler etsin, hiç önemli değil. O hakaret edecek, biz hakikati anlatacağız. Ben Halk Parti`ye gönül veren kardeşlerime sesleniyorum. Gelin yol erkenken, AK Parti gibi Türkiye`yi muasır medeniyetler seviyesine çıkaran bir parti var.
Daha güçlü bu yola devam edelim. Çin dünyada birinci, Türkiye büyümede ikinci sırada. Böyle bir durum var. Bu süreçte bakıyorsunuz, CHP`nin bu duruşları, bunlar sadece BDP`nin işine yarıyor. Onları şiddetten, baskıdan kurtaracak adımları attığımız adımlarla kurtaracağız. Bu operasyonların durması, öncelikle bir defa teröristlerin silahı bırakmasıyla mümkündür, aksi takdirde mümkün değil".
Bu süreci sivil, katılımcı, özgürlükçü anayasa ile kalıcı bir hale getireceklerini anlatan Erdoğan, "Anayasa çalışmalarında AK Parti ekibi masadan kalkmaz. Bunu böyle biliniz. Baktık ki olmuyor, deriz: `Hanginizle bunu yaparız, gelin beraber yapalım`. Biz bugüne kadar hep uzlaşmacı olduk. Biz işimizi yapmaya devam ediyoruz. 81 vilayete, bunlarla birlikte Bursa`ya çok hizmetler kazandırdık. Bu gücü birlik, beraberlik ve dayanışmamızdan aldık. CHP`nin hali ortada, ama AK Parti`nin hali de ortada. Bursa`da
geldiğimizden bu yana 5 milyarı buldu yaptığımız yatırımlar. Yani eski rakamla 5 katrilyon. Bugün işte bunun için de 61 tesisin açılışını yapıyoruz. Bunların da toplam tutarı yaklaşık 1,3 katrilyon. Ertelenmiş yatırımlar, yapılmamış. Bursa gibi bu şehre yapılmayan yatırımları biz getiriyoruz. 2002 yılının 18 Kasımında hükümeti kurduğumuz andan itibaren birileri bizim yıpranıp yorulacağımızı, heyecan ve coşkumuzun kaybolacağını iddia ettiler. `İktidar, partileri yorar, yıpratır` dediler. `Yozlaştırıp
çürütür` dediler. Ama AK Parti`nin nasıl bir parti, AK kadronun nasıl bir kadro olduğunu görmeyen, bilmeyen, anlamak istemeyenler, ön yargıları ile hareket ederek bizi diğerlerine benzetmek gibi bir gafletin içine girdiler. Biz millete hizmet ettikçe büyüyen bir partiyiz. Biz millete hizmeti ibadet olarak gören, yaptığı hizmetten, ibadetten dolayı her gün yenilenen, tazelenen bir kadroyuz. Bu kadro içinde ben yok, bu kadro içinde biz varız. Biz partimizi kurarken, `Bir milletvekili üç dönem arka
arkaya milletvekili olabilir` dedik. 4. dönem ara vermek zorundadır. Ondan sonra tekrar olabilir. Bazıları diyor ki, `Sayın başbakan! Senin üçüncü dönem, sen gidersen ne olacak? Cevabı hazır. Biz fani miyiz? Faniyiz. Her an ölmek bizim için hak mıdır? Öldüğümüz anda AK Parti`nin yöneticileri, delegasyonu ne yapacaksa onu yapacağız. Bunun cevabı bu. Çünkü biz tabular üzerine geleceği inşa eden bir parti değiliz. İlkeler üzerine geleceği inşa eden bir partiyiz. Sürekli yeniliyoruz. Geçen seçimlerde 160
arkadaşımızı yeniledik. Bu seçimde 169 arkadaşımızı yeniledik. Ne oldu, millet bize daha az mı oy verdi? Daha fazla oy veriyor. Mesele ilkeler. Bu ilkelere sahip çıkacağız. Bunların da arkasında duracağız. Biz bu ülkede bir evrimin, devrimin öncüleriyiz. Bunu yapıyoruz, bunu yapacağız. AK Parti`yi millet kurmuştur" dedi.
"BİZE ÇAMUR ATANLAR KENDİLERİNE BAKSINLAR"
Başka partilerin makam ve rant hırsıyla kavga ettiğini, AK Parti`ninse sadece hizmetle meşgul olduğunu ifade eden Erdoğan şunları söyledi:
"İşte muhalefetin halini görüyorsunuz. CHP bir türlü kendi iç meselelerini halledip de milletin meselelerine ilgi gösterecek hale gelemedi. Kendi içindeki tartışma, iddia, itham ve komplolardan millet ve ülke ile ilgilenmeye fırsat bulamadı. Bize yolsuzluk, çamur atanlar, hem bizzat Anayasa Mahkemesi tarafından mahkum ediliyor, hem de bizzat kendi arkadaşları tarafından yolsuzluk ve ululsüzlükle suçlanıyor. CHP genel merkezin hesapları inceleniyor. Öncekinde 1 trilyon yolsuzluktan mahkum oldu. Şimdi
Anayasa Mahkemesi hesaplarda bir ceza daha verdi, 3,5 trilyon. Kime verdi? CHP`ye. Ey Kılıçdaroğlu! Sen önce kendi içinde yapılanlara bak. Sen onlara bak. Sen zaten SSK`da da böyleydin. Orayı da yönetemedin batırdın. Görevden aldılar, ondan sonra 28 Şubatçılar seni göreve getirdi. 28 Şubatçıların göreve getirdiği bir genel müdürsün sen. Onu iyi bilsin milletim. Kendi içlerindeki kavga ve çatışmayı görmek istemeyenler, AK Parti`ye saldırarak kapatmaya çalışıyor. CHP`nin Antalya belediye başkanı partinin
baskılarından, usulsüzlüklerinden şikayet ediyor. Kendi içlerinde neler oluyor? AK Parti`nin çehresini değiştirdiği, tarihinde görmediği hizmetleri götürdüğü Antalya`nın nelerle uğraştığı işte ortada. Ondan sonra çıkıyor, AK Parti`yi yolsuzlukla itham ediyorlar. Siz AK Parti`yi bırakın, kendinize, kendi belediyelerinize bakın".
"KILIÇDAOОRU DİNLENMEK İSTİYORSA MERİNOS`A GELSİN"
Bursa`da hizmet konuştuğunu belirten Erdoğan, "Hizmetin dili konuşuyor. Gerçekler ortada. Bursa`da rant, makam, koltuk, rütbe hırsı değil, hizmet konuşuluyor, hizmet. Sayın Kılıçdaroğlu`na davet yapın, dinlenmek isterse gelsin Merinos`a dinlensin. Kongre falan düzenlemek isterse AKKM`ye davet edin, burada bir kongre düzenlemesinde fayda var. Ankara`da arenada gelip kongrelerini yaptılar. Bu tür kongre salonları onlarda yok. O kadar ihata kabiliyetleri de yok. Bugüne kadar dikili taşları olmadı.
İstanbul`un, Kadıköyü`nde doğru dürüst kongre merkezi bulamazsınız. Bu işlerle uğraşmadılar. Bu tür adımları bizim belediyelerde, büyükşehirlerde görürsünüz. Devlet olarak bizim yaptıklarımızı görürsünüz" diyerek, kültür ve sanata büyük önem verdiklerini söyledi.
"İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ`NİN ARKASINDAYIM, TEBRİK EDİYORUM"
İstanbul Şehir Tiyatrosu`ndaki yönetmelik değişikliğinin arkasında olduğunu kaydeden Erdoğan şunları söyledi:
"Kültür sanat derler yeri geldiğinde, bunlar, sadece bu işin aktörleri var ya, ideolojik olarak davrananlar, o yönde zenginler. Biz o kadar zengin değiliz. Fiziki imkanlar noktasına gelince bunları yapan biziz. Onlar yapmadı. Buna rağmen de rahat durmuyorlar. Kusura bakmasınlar. bu noktada da ilkeli davranmaya devam edeceğiz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi`nin aldığı kararın arkasındayız, tebrik, takdir ediyorum, çok doğru yapmıştır".
BURSA`DA 1.3 MİLYARLIK YATIRIMIN AÇILIŞINI YAPACAK
Bursa`ya yapılan yatırımlardan da bahseden Erdoğan, "Bugün toplam 1,3 milyar olan 61 ayrı yatırım ve hizmetin toplu açılışını yapacağız. Bursa`ya kazandırdığımız eğitim, toplu konut, özel sektör yatırımlarından 61 ayrı eseri bir kalemde resmen açacağız. İşte AK Parti farkı budur. Onlar iftira, biz hizmet üretiriz. 14 Ağustos 2001`de partimizi kurarken nasıl bir heyecan ve coşku içindeysek, aynı aşk ve sevda ile yolumuza devam edeceğiz. Bu kadim kent Bursa bize emanettir. Bursa bize Osman Gazi, Orhan
Gazi, Murad-ı Hüdavendigar, Yıldırım Beyazıd`ın emanetidir. Allah`ın izniyle bu emanete gözümüz gibi bakacak, onlara mahcup olmayacağız. Bursa`yı büyütmeye devam edeceğiz. Bursa`ya 4615 derslik kazandırdık, 26 bin bilgisayar gönderdik. Fatih projesi kapsamında toplam maliyeti 10 milyon 132 bin lira olan malzeme göndereceğiz. Çıkmış `20 katrilyonluk yolsuzluk var` diyor. Ayıptır. `Fatih projesi nedir?` diye sorsan, onu da bilmez. 4+4+4`ü anlamadığı, bilmediği gibi. 3-4 ay 4+4+4`e saldırdı. `Bunu anlamadan,
bilmeden meclise getiriyorlar, öğrenmeden meclise getiriyorlar` dediği projenin komisyonda bilen adamları bantı komisyon başkanına fırlattı. Siz anlamadığınız yerde böyle mi hareket ediyorsunuz? Van`daki milletvekilinin tavrı, komisyondaki başkanvekilinin hali ortada. Bu da CHP milletvekili. Ne farkı var? Üstelik meclisin çatısı altında oluyor. Bir taraftan komisyon başkanına entellektüel diyecek, sonra profesöre oradan kalkıp onu fırlatacak. CHP bu, tarihi bu. Bunu söylediğin zaman hoplayıp zoplamaya
başlıyor. Kutlu doğum gecesinde İstanbul`da Sinan Erdem Kapalı Spor Salonu`nda dinledim. Sizin rahle-i tedrisinizden geçseydi böyle yapmazdı. Yanlış sularda, farklı sularda yüzüyor. Bu sularda yüzme, boğulursun, kendine uygun sular bul. O akşam dinledik konuşmayı. Maşallah ne güzel konuşma dedik. Çok geçmedi, hemen 4+4+4 meselesini, Anayasa Mahkemesi`ne gönderme gündeme geldi. Ben heralde vazgeçecek dedim. O akşam sevgililer sevgilisi Peygamber Efendimize övgüler düzdü. Kur`anla ilgili kendine göre
bazı tanımları vardır. `Bizim annelerimiz böyle oyalı, nakışlı kaplar içinde Kur`anı saklar. Onu duvara asarlardı` diyor. Bu da güzel olumlu bir yaklaşım. 4+4+4`ü şimdi de Anayasa Mahkemesi`ne götürme kararını verdi. O da yetmedi, Diyanet İşleri Başkanımıza saldırıyor. Camilerin ahır yapılmasıyla ilgili kendisinden bir cevap istiyor. Onun dilinden ben anlarım. Ahır yaptıkları camilerle ilgili belgeler elimizde var" şeklinde konuştu.
`DİK DUR EОİLME BU GENÇLİK SENİNLE"
Kongre salonunda "Paradan 6 sıfırı attık, şaşırdılar. Yetmedi bin yıl sürecek dedikleri 28 Şubattan 2 sıfır attık, yine şaşırdılar" yazılı pankart dikkati çekti. Başbakan Erdoğan kürsüde konuşurken, Ak Partili bir gencin, "Dik dur eğilme, bu gençlik seninle" tezahüratı ardından Başbakan önce konuşmasını durdurdu, sonra da "şüphen mi var" deyince salonda alkış tufanı koptu.
Kongreye Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Erdem de katıldı. Konuşma sonunda İl Başkanı Sedat Yalçın, Başbakan`a karakalemle yapılmış Erdoğan ve annesinin birlikte tasvir edildiği çinili bir tablo hediye etti. Başbakan`a bir kadın da annesiyle çekilmiş fotoğrafını hediye etti.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Trendyol 1. Lig: Gençlerbirliği: 1 - MKE Ankaragücü: 0 Trendyol 1. Lig’in 13. haftasında Gençlerbirliği, sahasında karşılaştığı MKE Ankaragücü’nü 1-0 mağlup etti. Maçtan dakikalar 14. dakikada Varga sol kanattan topu sürerek ceza sahasına girdi. Varga’nın ortasında top Bajic’in uzağında kaldı ve defansta Oğuzhan uzaklaştırmayı başardı. 21. dakikada Efkan’ın savunma arkasına gönderdiği topa hareketlenen Bajic, kaleci ile karşı karşıya kalarak yaptığı vuruşta kaleci Erhan top kornere çeldi. 43. dakikada Alperen sağ kanattan topu Amilton’a gönderdi ancak Schulz son anda topu taca atarak uzaklaştırdı. 54. dakikada sağ kanattan bindirme yapan Hayrullah, topu Rotariu’ya gönderdi ancak onun şutundan top üstten auta çıktı. 59. dakikada Efkan ve Rotariu arasındaki verkaçın ardından Rotariu’nun şutunda top direk dibinden dışarı gitti. 63. dakikada Buğra’nın kullandığı köşe vuruşunda penaltı noktasında Alperen’in kafa vuruşunda top uzak köşeden ağlarla buluştu. 1-0 90+3. dakikada Efkan’ın vuruşu az farkla üstten auta çıktı. Hakemler: Deniz Kayatepe, Azad İlhan, Mehmet Dura Gençlerbirliği: Erhan Erentürk, Alperen Babacan, Sinan Osmanoğlu, Zan Zuzek, Oğuzhan Berber, Michal Nalepa (Samed Onur dk. 62), Oghenekaro Etebo, Amilton, Ensar Kemaloğlu (Buğra Çağıran dk. 62, Mete Kaan Demir dk. 72), Metehan Mimaroğlu (Fıratcan Üzüm dk. 84), Moussa Djitte (Sami Gökhan Altıparmak dk. 72) Yedekler: Orkun Özdemir, Umut İslamoğlu, Aias Aosman, Umut İslamoğlu, Çağrı Fedai, Mustapha Yatabare Teknik Direktör: Recep Karatepe MKE Ankaragücü: Ertaç Özbir, İsmail Çokçalış (Hayrullah Bilazer dk. 41), Osman Çelik, Mahmut Tekdemir, Nico Schulz, Ali Kaan Güneren (Riccardo Saponara dk. 71), Tolga Ciğerci, Dorin Rotariu (Stelios Kitsiou dk. 60), Efkan Bekiroğlu, Kevin Varga (Renaldo Cephas dk. 61), Rijad Bajic Yedekler: Bahadır Han Güngördü, Diogo Alexis Coelho, Arda Ünyay, Cem Türkmen, Mesut Kesik, Sirozhiddin Astanakulov, Sirozhiddin Astanakulov Teknik Direktör: Kenan Koçak Gol: Alperen Babacan (dk. 63) (Gençlerbirliği) Sarı kartlar: Metehan Mimaroğlu, Ensar Kemaloğlu, Amilton, Oğuzhan Berber (Gençlerbirliği), Nico Schulz (MKE Ankaragücü)
Denizli Vali Coşkun; “Öğretmenlerimiz, bir meşale gibi toplumumuzu aydınlatmaktadır” DENİZLİ (İHA) – Denizli Valisi Ömer Faruk Coşkun, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla bir kutlama mesajı yayımladı. Vali Coşkun, mesajında; “Millet Mekteplerinin açıldığı ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ‘Başöğretmenlik’ unvanının verildiği bu anlamlı günde, mesleğini büyük bir özveriyle ifa eden, gelecek nesillerin yetişmesinde, değerlerin yarınlara aktarılmasında bir meşale gibi toplumları aydınlatan irfan ordusunun neferleri tüm öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü en içten duygularımla kutluyorum. Binbir meşakkatle, yılmadan, yorulmadan yüreğinde taşıdığı sevgiyle öğrencilerine rehber olan; birlik ve beraberliğin önemini, kardeşlik bilincini ve evrensel değerleri evlatlarımıza öğreten öğretmenlerimiz, bir meşale gibi toplumumuzu aydınlatmaktadırlar. Bizler ‘Bir harf öğretene kırk yıl kölelik yapmaya razı olan’ bir medeniyetin çocuklarıyız. Bizler öğretmenleri İrfan Ordusuna benzeten, milletleri kurtaranların yalnız ve yalnız öğretmenler olduğunu savunan bir anlayışın temsilcileriyiz” dedi. Mesajında öğretmenlere seslenen Vali Coşkun, “Yetiştirdiğiniz her insan, bu topraklara ekilen bir fidandır. İstikbale güvenle bakan ve bu yolda fedakârca çalışan sizler, ülkemiz için daima umut kaynağısınız. Eğitmeyi ve öğretmeyi bir ideal olarak benimseyip, ülkemizin ilerlemesi için gayret gösteren öğretmenlerimize ne kadar teşekkür etsek azdır. Bu vesileyle, başta Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve şehit öğretmenlerimiz olmak üzere, ebediyete irtihal eden tüm öğretmenlerimizi rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyor, 24 Kasım Öğretmenler Günü’nüzü kutluyor, sevdiklerinizle birlikte sağlıklı bir ömür diliyor, başarı dileklerimle sizleri saygıyla selamlıyorum” ifadelerini kullandı.
İstanbul Milli Eğitim Bakanı Tekin: "Dünyanın gelişen dinamiklerine uyum sağlayan bir eğitim anlayışına sahibiz" Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, "Öğretim programlarımızı, bilimsel gelişmeler ışığında, eğitim bilimlerindeki yenilikleri, insan hakları ilkelerini ve milletimizin kadim değerlerini esas alarak yeniden yapılandırıyoruz. Bugün artık, hem kendi kökleriyle barışık hem de dünyanın gelişen dinamiklerine uyum sağlayan bir eğitim anlayışına sahibiz" dedi. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, İstanbul’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı "24 Kasım Öğretmenler Günü ve Öğretmen Atama Programı’nda konuştu. Tüm öğretmenlerin Öğretmenler Günü’nü kutlayan Bakan Tekin, "24 Kasım, herhangi bir meslek grubunun onurlandırıldığı sembolik bir günü değil, hayatımızın her anına eşlik eden katkılarıyla üzerimizdeki hakları baki olan öğretmenlerimizin şahsında ve rehberliğinde idrak ettiğimiz Büyük Türkiye idealini yansıtmaktadır. Daha adil ve daha özgür bir dünyanın inşası için talipli olduğumuz büyük medeniyet vizyonumuzun her yönüyle ve tüm hedefleriyle birlikte somutlaşmasına karşılık gelen bu ideal, hiç kuşku yok ki, maarif ordumuzun çabalarıyla hayat bulacaktır. Eğitim, temel hak ve hürriyetlerin en güçlü teminatıdır. Bizler, eğitim sistemimizi inşa ederken, demokrasi ve hukuk devleti prensibini, toplumumuzun her bir ferdine eşit ve adil fırsatlar sunan, inanç ve yaşam biçimlerini özgürce yaşayabilmelerini sağlayan bir teminat olarak görüyoruz. Her evladımızı aynı sevgi ve kararlılıkla kucaklayan bu yaklaşım, milletimizin kadim değerlerini çağın gerekleriyle mezcetmekte, güçlü ve özgür nesiller yetiştirmenin en sağlam zeminini oluşturmaktadır. Eğitim ailesi olarak 2024-2025 eğitim-öğretim döneminde üç temel politikayı ana gündemimize almış bulunuyoruz: Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin uygulanması, Mesleki ve Teknik Eğitim Politika Belgesi’nin hayata geçirilmesi ve Okul-Aile İş Birliği’nin güçlendirilmesi. Her biri, eğitim sistemimizi daha ileriye taşımak, bireyden topluma uzanan güçlü bir bağ kurmak ve Türkiye Yüzyılı hedeflerine emin adımlarla ulaşmak için stratejik bir adım niteliğindedir" dedi. "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin başarıya ulaşmasında, en büyük güvencemiz öğretmenlerimizdir" Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin, klasik eğitim paradigmalarından farklı olarak yalnızca bilgiyi değil, insanı merkeze alan; öğrencilerin ilgi, yetenek ve potansiyellerini esas alan bir anlayışı temsil ettiğini belirten Bakan Tekin, "Maarif Modelimiz, madde ile manayı, akıl ile duyguyu, birey ile toplumu dengeleyen bir vizyonun adıdır. Evlatlarımıza evrensel değerler kazandırırken onların kendi kültürlerine, tarihine ve medeniyetine bağlı bireyler olarak yetişmesini sağlayacak bir altyapı sunmaktadır. Eğitim alanında gerçekleştirdiğimiz bu köklü dönüşümle, sadece bilgi üreten değil; aynı zamanda bu bilgiyi insanlık yararına dönüştüren, değerlerine bağlı nesiller yetiştiriyoruz. Öğretim programlarımızı, bilimsel gelişmeler ışığında, eğitim bilimlerindeki yenilikleri, insan hakları ilkelerini ve milletimizin kadim değerlerini esas alarak yeniden yapılandırıyoruz. Bugün artık, hem kendi kökleriyle barışık hem de dünyanın gelişen dinamiklerine uyum sağlayan bir eğitim anlayışına sahibiz. Kuşkusuz ki, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin başarıya ulaşmasında, en büyük güvencemiz ve dayanağımız, eğitim sistemimizin mimarları olan öğretmenlerimizdir. Öğretmenlerimiz, bu sürecin taşıyıcı sütunları, değişimin ve dönüşümün gerçek kahramanlarıdır. Bu süreçte, öğretmenlerimizin mesleki hareket alanlarını genişletmek, sınıf ve okul şartlarına uygun şekilde karar alabilmelerini desteklemek ve ihtiyaç duydukları teknik desteği eksiksiz sunmak en önemli hedeflerimizden biridir. Çünkü bizler biliyoruz ki her öğretmen, kendi öğrencilerini ve eğitim ortamını en iyi tanıyan rehberdir. Onlara sağlanacak özgürlük alanı ve destek, eğitimin niteliğini artıracak, Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu hayata geçirecek en büyük gücümüz olacaktır. Bunun bilinciyle, öğretmenlerimizin mesleki niteliklerini artırmak, çalışma koşullarını iyileştirmek ve onlara hak ettikleri itibarı kazandırmak için tarihi adımlar attık" diye konuştu. "Eğitimde çıtayı her geçen gün daha da yukarı taşımaya kararlıyız" Öğretmenlik Mesleği Kanunu ile öğretmenlik mesleğini yasal zeminde özel bir statüye kavuşturduklarını belirten Bakan Tekin, "Bu kanun, öğretmenlerimizin mesleki haklarını güvence altına alırken, uzmanlık ve başöğretmenlik gibi kariyer basamaklarıyla mesleki gelişimlerini teşvik eden bir yapıyı hayata geçirdi. Başarılı bir öğretmen yetiştirme sürecinin temelinde, öğretmenlerimizin görev öncesinde mesleğe tam anlamıyla hazır olmaları yatmaktadır. Bu doğrultuda, öğretmen adaylarımıza meslek öncesi deneyim kazandıran öğretmenlik uygulamalarını sistemimizin ayrılmaz bir parçası haline getirmek için aynı kanunla staj ve öğretmenlik uygulaması süreçlerini güçlendirecek biçimde Milli Eğitim Akademisini kurduk. Öğretmenlerimiz ve yöneticilerimiz için mesleki gelişim süreçlerini bütüncül bir yaklaşımla ele aldık. Bu doğrultuda, alan bazlı mesleki gelişim planları oluşturulmasını sağladık. Tüm öğretmen ve yöneticilerimizin eşit şekilde yararlanacağı mesleki gelişim faaliyetleri için, görev yaptıkları okul türü, kademesi ve alanları gözeten, beşer yıllık periyotlarla hazırlanmış programlar hayata geçiriyoruz. Attığımız bu adımlarla öğretmenlerimizle omuz omuza vererek, eğitimde çıtayı her geçen gün daha da yukarı taşımaya kararlıyız. Bu vesileyle bir kez daha vurgulamak isterim ki, öğretmenlerimiz bizim geleceğe dair en güçlü umut kaynağımızdır. Belirtmek isterim ki, ülkemizin kaybedecek tek bir dakikasının dahi olmadığının bilinciyle, milli manevi değerlerimizle barışık ve çağın gerekleriyle uyumlu her türlü düzenlemeyi hayata geçirme gayretimiz ve eğitim alanındaki yeniden yapılanma sürecimiz bütün hızıyla devam edecektir. Bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonraki süreçte de alandaki bütün paydaşlarla ve ilgili tüm aktörlerle diyalog kurmaya, onların görüş ve önerilerini almaya büyük bir özen gösterecek; öğretmenlerimizden, öğrencilerimizden, velilerimizden, ilgili STK temsilcilerinden ya da akademisyenlerimizden gelecek her türlü katkıya açık olacağız. Sizlerle birlikte yürümek, sizlere hizmet etmek bizim en büyük bahtiyarlığımızdır" ifadelerini kullandı.
Bolu Boluspor - Şanlıurfaspor maçının ardından Trendyol 1. Lig’in 13. haftasında Boluspor-Şanlıurfaspor maçının ardından teknik direktörler mücadeleyi değerlendirdi. Trendyol 1. Lig’in 13. haftasında haftasında Boluspor sahasında Şanlıurfaspor’u 1-0 mağlup etti. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Boluspor Teknik Direktörü Arif Ufuk Kahraman, "Bir hafta boyunca çalışılan Urfa maçı planı ve stratejisi, bugün Bolu’daki hava şartları yüzünden tamamen farklı bir boyuta taşındı. Maçın hikayesi çok farklı oldu. Burada artık teknik ve taktik konuşmanın bir anlamı yoktu. Tamamen fizik güce dayalı, ikili mücadeleye dayalı ve ayakta kalan bir takımın kazanacağı bir maçtı. Oyuncularımı ilk önce kutluyorum; çok iyi mücadele ettiler bu hava şartlarında. Nasıl oynanması gerektiğini de o şekilde oynamaya çalıştık” ifadelerini kullandı. Kahraman atıkları golün hafta içi çalışmalar neticesinde geldiğini belirterek, “Devre arası gereken şeyleri söylemeye çalıştık özellikle attığımız golden sonra. Attığımız gol, geçiş oyununda oldu. Berk, süratli bir oyuncu. Daha önceki maçlarda gol vuruşu becerisi yüksek olmasına rağmen bunu çok fazla kullanmayan bir oyuncuydu. Bir hafta boyunca aslında sonlandırma çalışmaları yaptık oyuncularımızla. Bu da katkısını verdi. Bu zor zeminde iyi bir buluşla 1-0 kazanmayı başardık. Takımımı tekrar tekrar kutluyorum” dedi. "Sakaryaspor maçını kazanarak yerimizi sağlamlaştırmak istiyoruz" Deplasmanda karşılaşacakları Sakaryaspor maçına değinen Kahraman, “Özellikle önümüzdeki hafta Sakarya deplasmanı var. Bunun için evimizde kaybetmemiz gerekiyordu, bu da çok iyi oldu. Evimizde kazanmaya devam ediyoruz. Bu alışkanlığımızı asla bırakmak istemiyoruz. Ama bunun karşılığında, önümüzdeki hafta Sakarya maçında deplasmanda kazanarak yerimizi daha da sağlamlaştırmak istiyoruz. Urfa takımına ise bundan sonraki maçlarında başarılar diliyorum” diye konuştu. Sait Karafırtınalar: "Oyuncularımı kutluyorum" Şanlıurfaspor Teknik Direktörü Sait Karafırtınalar ise, “Oyuncularımı kutluyorum, sahada gösterdikleri mücadeleden dolayı. Oyunu çirkinleştirmeden mücadele etmeye çalıştılar. Baştan da söyledik, bu zemini gördükten sonra atanın kazanacağı bir maçtı. Rakip attı, biz hata yaptık. Ama gerçek şu ki, fırsat da vardı. Belki de haftanın en güzel maçına aday bir maçtı, saha şartları düzgün olsaydı. Ancak böyle bir durum var” diye konuştu. Karafırtınalar, saha zemininden memnun olmadığını dile getirerek, “Ligin marka değerinden bahsediyoruz. Yani bu oyuncuların sağlığı, her şeyden önce geldiğini düşünüyorum. Bu sahada maç oynatmak ne kadar doğru? Burada üç yıl çalıştım, evet hep ağır şartlarda maçlar oynadık ama ben hiç böyle bir sahada maç oynamadım. İlk defa başıma geldi. Oyuncularımın da çoğu ilk defa böyle bir zeminde top oynadılar. Kolay bir şey değildi. İyi mücadele ettik. Dediğim gibi, atanın kazanacağı bir maçtı. Bu maça fazla takılmayacağız. Önümüzde hemen Keçiören maçı var. Ona konsantre olacağız” diye konuştu.
Muğla Trendyol Süper Lig: Bodrum FK: 0 - Galatasaray: 1 (Maç sonucu) Trendyol Süper Lig’in 13. haftasında Galatasaray deplasmanda karşılaştığı Bodrum FK’yı 1-0 mağlup etti. Maçtan dakikalar (İkinci yarı) 54. dakikada sol tarafta topla buluşan Mertens’in ortasında kale önünde iyi yükselen Michy Batshuayi, kafa vuruşuyla meşin yuvarlağı ağlara gönderdi. 0-1 66. dakikada orta sahada aldığı topla ceza sahası içine kadar giren Osimhen, kaleciyle karşı karşıya kaldığı pozisyonda pasını müsait durumdaki Ziyech’e aktardı. Ziyech’in boş kaleye yaptığı vuruşta meşin yuvarlak direğin üzerinden dışarı çıktı. 71. dakikada sol tarafta topu alan Mertens, pasını Sara’ya aktardı. Sara’nın ceza sahası dışı sol çaprazından bekletmeden şutunda kaleci Sousa meşin yuvarlağı çeldi. 72. dakikada sağ tarafta aldığı topla rakiplerinden sıyrılıp ceza sahası içine giren Ziyech’in sağ çaprazdan şutunda kaleci Sousa meşin yuvarlağı ayaklarıyla çeldi. Pozisyonun devamında kale önünde Sallai dönen topa vuruşunu yaptı ancak kaleci Sousa meşin yuvarlağı bir kez daha ayaklarıyla çeldi. 84. dakikada Sara’nın savunma arkasına attığı pasa hareketlenen Osimhen, ceza sahası içi sol çaprazda kaleciyle karşı karşıya kalıp şutunu çekti ancak kaleci Sousa meşin yuvarlağı çeldi. 90. dakikada sağ taraftan Brazao’nun pasında ceza yayında topla buluşan Gökdeniz’in vuruşunda meşin yuvarlak direğe çarpıp oyun alanına döndü. Hakemler: Muhammet Ali Metoğlu, İbrahim Çağlar Uyarcan, Mehmet Kısal Bodrum FK: Gökhan Akkan (Diogo Sousa dk. 29), Üzeyir Ergün (Ahmet Aslan dk. 62), Ondrej Celustka, Arlind Ajeti, Ege Bilsel, Samet Yalçın (Taulant Seferi dk. 62), Gökdeniz Bayrakdar, Fredy, Taylan Antalyalı (Pedro Brazao dk. 80), Zdravko Dimitrov, George Puşcaş (Celal Dumanlı dk. 80) Yedekler: Kenan Özer, Gabriel Obepka, Enes Öğrüce, Yusuf Sertkaya, Oğulcan Başol Teknik Direktör: Volkan Demirel Galatasaray: Fernando Muslera, Metehan Baltacı (Michy Batshuayi dk. 46), Kaan Ayhan (Victor Nelsson dk. 90+2), Abdülkerim Bardakcı, Barış Alper Yılmaz, Lucas Torreira, Gabriel Sara (Kerem Demirbay dk. 90+2), Roland Sallai, Yunus Akgün (Hakim Ziyech dk. 62), Dries Mertens (Elias Jelert dk. 72), Victor Osimhen Yedekler: Günay Güvenç, Eyüp Aydın, Berkan Kutlu, Yusuf Demir, Efe Akman Teknik Direktör: Okan Buruk Gol: Michy Batshuayi (dk. 54) (Galatasaray) Kırmızı kart: Ege Bilsel (dk. 45) (Bodrum FK) Sarı kartlar: Samet Yalçın, Volkan Demirel (Teknik Direktör) (Bodrum FK), Abdülkerim Bardakcı, Roland Sallai (Galatasaray)