YEREL HABERLER - 20 Nisan 2012 Cuma 18:29

AÜ İLE POLONYA EKONOMİ ÜNİVERSİTESİ ORTAK ÇALIŞMASI

A
A
A
AÜ İLE POLONYA EKONOMİ ÜNİVERSİTESİ ORTAK ÇALIŞMASI

Akdeniz Üniversitesi Avrupa Birliği Araştırma ve Uygulama Merkezi (AKVAM) ile Polonya Ekonomi Üniversitesi, AB Genişleme Süreci ve aday ülkeler konusunda `AB`nin Genişlemesinden Bize Ne? Süreçler, Fırsatlar ve Perspektifler` başlıklı bir çalışma gerçekleştirdi.
Polonya`dan gelen uzmanlarla birlikte gerçekleştirilen toplam sekiz atölyenin ardından, Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve Antalya Valiliği AB Projeleri Koordinasyon Merkezi`nin de (CEUPA) katkılarıyla bir konferans düzenlendi. Konferansta, AB`nin genişleme stratejileri, araçları ve aday ülkelere uygulanan politikalar, genişleme süreçlerinin beraberinde getirdiği fırsatlar, Türkiye-AB arasındaki katılım müzakerelerindeki olası gelişmeler ve Avrupa vatandaşlığı konuları tartışıldı. Konferansta ayrıca, AB`ye katılım sürecinde uluslararası göç ve Türkiye`deki düzenlemeler ve uygulamalar konusu da işlendi.
Konferansın açılışında konuşan Akdeniz Üniversitesi Avrupa Birliği Araştırma ve Uygulama Merkezi (AKVAM) Müdürü Doç. Dr. Erol Esen, Türkiye`de AB süreci çalışmalarının 81 ilde devam ettiğini belirterek, ``İyi ki bu proje kabul edilmiş ve iyi ki Polonya ile birlikte çalışıyoruz`` dedi. Esen, AB sürecinde Polonya`nın Türkiye`nin üyeliğini destekleyen bir ülke olduğunu hatırlattı. Esen, projenin amacının AB ile ilgili farkındalığı arttırmak ve AB genişleme sürecini anlatmak olduğunu kaydetti.
AÜ Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muharrem Kılıç da, konferansta yaptığı konuşmada, az da olsa bu projede yer almaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi.
POLONYA İLE TELE-KONFERANS
Polonya Ekonomi Üniversitesi`nden Dagmara Taflinska, Marta Tybura ve Michael Cichoracki de proje ve burada gerçekleştirdikleri çalıştaylar hakkında bilgi verdiler. Ayrıca, aynı anda tele konferans sistemiyle Polonya`daki öğrencilerle röportajlar yapılarak, Türkiye`nin üyeliği konusunda görüşleri alındı. Öğrenciler, Türkiye`yi sevdiklerini ve Türkiye`nin AB`ye üye olmasını istediklerini söylediler.
AB Takımı Üyesi ve Bilgi Üniversitesi Öğretim Elemanı Emre Gönen de, AB`nin şu anki üyeleriyle genişleme sınırına ulaştığını anlatarak, ``Türkiye`nin sınırlarının ötesinde büyük bir katliam yaşanıyor. Hatta Türkiye Cumhuriyeti sınırlarına da ateş açılabiliyor`` şeklinde görüşlerini dile getirdi.
Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi Prof. Dr. Bilgin Tiryakioğlu ise ``Türk Yabancı Hukukunun Anayasal İlkeleri ve AB`ye Uyum Sürecinin Getirdikleri`` konusunu işledi. Anayasal düzende yabancıların da kanun önünde eşit olduğunu anlatan Tiryakioğlu, ancak bazı devletlerde uygulamalarda aksaklıklar olduğunu aktardı. T. C. Anayasasının `herkese` diye başladığına dikkat çeken Tiryakioğlu, ``Ancak, yabancıların siyasi hakları teminat altına alınmamıştır. AB sürecinin de etkisiyle daha somut yasalar çıkıyor`` şeklinde özetledi.
Konferansın sonunda konuşan Emniyet Genel Müdürlüğü Yabancılar Hudut İltica Daire Başkanı Yahya Bilgiç de, göç ve nedenleri üzerinde durdu. Konferans, soru ve cevap bölümüyle son buldu. Konferansa, Antalya Vali Yardımcısı Recep Yüksel, Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muharrem Kılıç, eğitim camiası, kamu kurum ve kuruluşları AB temsilcileri, sivil toplum kuruluşları ve öğrenciler katıldı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Beylikdüzü’nde organ bağışı farkındalığı artırıldı Beylikdüzü Belediyesi, organ bağışının önemine dikkat çekmek üzere “Benim Bir Hikayem Var” isimli bir söyleşi düzenledi. Etkinlikte “Müzisyen Anne” olarak bilinen Canıma Can Kat Derneği Başkanı Ahu Kahraman Yıldırım, oğlu Kartal’ın henüz 20 günlükken başlayan kalp yetmezliği mücadelesini paylaşarak farkındalık oluşturdu. Beylikdüzü Belediyesi, organ bağışının önemini vurgulamak için “Benim Bir Hikayem Var” isimli bir söyleşi düzenledi. Beylikdüzü Atatürk Kültür ve Sanat Merkezi’nde gerçekleşen etkinlikte, kalp yetmezliğiyle savaşan oğlu Kartal için verdiği mücadeleyle Türkiye’ye ilham olan, Canıma Can Kat Derneği Başkanı Ahu Kahraman Yıldırım yaşadıkları tüm süreçleri anlattı. “Organ bağışı eğer çoğalmazsa nakil bekleyen çocukları kaybedeceğiz” Oğlu Kartal’ın henüz 20 günlükken başlayan ve Türkiye’den Almanya’ya kadar uzanan kalp yetmezliği mücadelesini paylaşan Ahu Kahraman Yıldırım, organ bağışının hayati bir öneme sahip olduğunu belirtti. Yıldırım, “Organ naklinin sadece yaşlılarda yapıldığına dair bir algı var. Ülkemizde bu kadar çok çocuğun organ beklerken vefat ettiğini kimse bilmiyordu. Biz eğer oğlum 9 aylıkken Almanya’ya gitmeseydik nakil olamayacaktı. Doktorlar, Türkiye tarihinde bu kadar ufak bir bebeğe kalp nakli yapılmadığından bahsetti. Bu durum tamamıyla organ bağışçısının azlığından kaynaklanıyor. Sistemimiz maalesef insanları bilinçlendirmek üzerine kurulmamış. Organ bağışı eğer çoğalmazsa nakil bekleyen çocukları kaybedeceğiz. O yüzden bilinçlenmek çok önemli” şeklinde konuştu. “Umarım organ bağışı kampanyalarının daha bilinçli bir şekilde yürütüldüğü süreçleri görürüz” Etkinliğin ardından kurulan organ bağışı masasına giderek organlarını bağışlayan Zehra Çalık, “Canıma Can Kat Derneği Başkanı Ahu Kahraman Yıldırım’a katılımı için teşekkür ediyorum. Hikâyesini içtenlikle ve samimiyetle bize aktarması çok etkileyici oldu. Bir yandan gülerken bir yandan da hüzünlendik. Hala devam eden yolculuğunun üzerine bir dernek kurarak gerçekten organ bağışının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha vurgulamış oldu. Umarım bizim ülkemizde de bu süreç gerçekten daha iyi bir seviyeye gelir. Umarım organ bağışının daha bilinçli ve sağlıklı bir şekilde yürütüldüğü süreçleri görürüz” ifadelerini kullandı.
Erzurum EGC’den Basın Etik Kurulu hamlesi Gazetecilik adı altında etik değerleri yok sayarak hareket eden kişilerle mücadele için Erzurum Gazeteciler Cemiyeti (EGC) bünyesinde Basın Etik Kurulu oluşturuluyor. Kurul, şikayetleri değerlendirerek, bir karara bağlayarak, kamuoyuna deklare edecek. Geçtiğimiz günlerde yapılan olağan genel kurul toplantısında ikinci kez Erzurum Gazeteciler Cemiyeti (EGC) Yönetim Kurulu Başkanlığı görevine seçilen Musa Çakır, çeşitli nedenlerden dolayı kaybolan meslek etik kurallarının işler hale gelmesi için adım atmaya hazırlandıklarını söyledi. Sayıları mantar gibi çoğalan internet gazetecileri başta olmak üzere; haber yazma bilgi ve becerisinden yoksun, dil bilgisi ve imla kurallarından habersiz, haberciliğin ne demek olduğunu bilmeyen, kamuoyu oluşturup, halkın çıkarları doğrultusunda hareket edecek yerde gazeteciliği tehdit ve şantaj aracı haline getiren, dolayısıyla mesleği mecrasından uzaklaştıran sözde gazetecileri ve yaptıklarını değerlendirmek, varsa şikayetleri ele almak, dolayısıyla yanlışların önüne set olmak amacıyla cemiyet bünyesinde bir “Basın Etik Kurulu” oluşturma niyetiyle hazırlık başlattıklarını belirten Başkan Musa Çakır, amaçlarının unutulan, kimsenin aklına bile getirmediği basın ahlak kurallarını Erzurum basın camiasına yeniden hatırlatmak ve belleklere yerleştirmek olduğunu bildirdi. Her önüne gelenin “gazeteciyim” diye geçindiğini dolayısıyla işin içinden çıkılmaz bir hal aldığını kaydeden Başkan Çakır, etik kurulunun 7 üyeden oluşacağını hatırlattı. Hazırlık çalışmalarının son aşamaya geldiğine dikkat çeken Musa Çakır, “Etik kurul oluşturarak sadece toplumumuzu değil, kamu yönetimini de yanlışlardan ve yanlış yapanlardan haberdar edecek, özellikle suyu getirenler ile testiyi kıranların bir tutulmaması gerektiğini dilimizin döndüğü, gücümüzün çattığı kadarıyla herkese, özellikle de şehri yönetenlere anlatacağız. Bu konuda kararlıyız. Meydanı bundan böyle boş bırakmayacağız” diye konuştu.