Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) 9. Bölge Temsilcisi Orhan Gözgeç, geçtiğimiz hafta, Aşkale de ki Karasu Baraj Gölünde 5 Tedaş işçisinin hayatını kaybetmesi olayıyla ilgili olarak İHA`ya değerlendirmelerde bulundu.
``Kaza demeye dilimiz varmıyor`` diyen Gözgeç, Tuzla tersanelerinde, Bursa`nın Mustafakemalpaşa, Balıkesir`in Dursunbey, Zonguldak`ın Karadon maden ocaklarında, Ankara`da OSTİM ve İvedik Organize Sanayi Bölgeleri`nde, Adana`nın Kozan ilçesinde, İstanbul Esenyurt`ta meydana gelen ve onlarca işçimizin hayatını kaybetmesine neden olan iş felaketlerinin ardından son olarak Erzurum`un Aşkale ilçesindeki Karasu Baraj Gölünde 5 işçimizin feci şekilde can vermesi ihmaller ve tedbirsizliklerde gözetildiğinde iş kazalarını cinayet haline getirmektedir. Sadece Mart ayı içerisinde 59 işçimiz hayatını kaybetti`` diye konuştu.
TÜRK-İŞ 9. Bölge Temsilcisi Orhan Gözgeç; ``˜`İş sağlığı ve güvenliği konularında gerekli tedbirlerin alınmaması sonucu yaşanan bu iş felaketleri sonucu yüreğimiz kanıyor. Göstermelik cezalar veriliyor ve bu bir şeyleri düzeltmiyor, bu konunun özerine mutlaka gidilmeli. Siyasi iradeyi, baroyu, hâkimleri ve savcıları göreve davet ediyoruz.`` dedi.
``Ölenler bizim insanlarımız, acılar bizim acılarımız`` diyen Gözgeç, tüm işçilerin sağlıklı ve güvenli şartlar altında çalışmaya hakları olduğunu söyledi.
İş sağlığı ve güvenliği kanununun bir an önce çıkarılması gerektiğine dikkat çeken Gözgeç, daha sonra şunları kaydetti; ``Gerekli önlemlerin alınmamasından ötürü bir işçinin, emekçinin hayatını kaybetmesi cinayettir. İşçileri buz tutmuş göle gönderenler ve çırpına çırpına hayatlarını kaybetmelerine neden olanlar bir an önce gerekli cezalara çarptırılmalıdır. Bunun işin takipçisi olacağız.``
Afşin-Elbistan termik santrali inşaatında yaklaşık iki yıl önce meydana gelen iş felaketinde tonlarca toprak altında kalan işçilerin cenazelerin iki yıldır çıkarılamadığını ifade eden Gözgeç, bu yaşanan iş felaketleri, özelleştirmenin ve taşeronlaşmanın eseri olduğunu söyledi. Gözgeç, ``İnsana saygı yok, değer yok. Yeterli eğitimler verilmemiş, gerekli tedbirleri alınmamış işçilerimizi işe sürmek felaketlere davetiye çıkarmaktır. Sonra da yaşanan olaylarda yetişmiş ustalara fatura çıkarılıyor. Biz bunun için özelleştirmelerin, taşeronlaşmanın karşısında olduk.`` dedi.