- 09 Ocak 2013 Çarşamba 10:23

VARİSTEN KORUNMA YÖNTEMLERİ

A
A
A
VARİSTEN KORUNMA YÖNTEMLERİ

Çorlu Özel Reyap Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi bölümünden Op. Dr Hüseyin Anasız, varisten korunma şöntemlerini açıkladı.
Bacak toplardamarlarındaki kapakçıkların işlevlerini yerine getirememesi sonucunda, toplardamarlarda oluşan göllenmeyle, toplardamarların kıvrımlaşarak şişip, ciltte kabarık hale gelmesinin varis olduğunu belirten Op. Dr. Anasız, ``Varis tedavi edilmezse damarlardaki genişlemeye bağlı olarak kan akımının yavaşlaması damar içinde kanın pıhtılaşmasını kolaylaştırır. Bu durum yüzeysel toplardamarlarda oluşursa tromboflebit, derin toplardamarlarda oluşursa derin ven trombozu olarak adlandırılır. Çok ağrılı olan bu durumlarda pıhtının koparak akciğerlere gitmesi haline ise hayati tehlike oluşturan pulmoner emboli adı verilir. Uzun süre devam eden ve tedavi uygulanmayan varis hastalarında venöz basınç artışına bağlı cilt kan dolaşımının bozulması sonucu özellikle ayak bileklerinin etrafında şişmeler, kaşıntılar ve ciltte renk koyulaşmaları ve kalınlaşmaları görülür, son aşamada ise bu bölgelerde venöz ülser adı verilen yaralar açılmaya başlar. Bu yaralar açıldıktan sonra tedavisi çok uzun ve zorlu bir süreç gerektirir`` dedi.
Variste tedavi seçeneklerini de sıralayan Anasız, ``Hastalığın tedavisi, tedavinin yapılacağı merkezdeki teknolojik donanıma, tedaviyi uygulayacak ekibin tecrübesine ve tedavi uygulanan hastanın uyumuna bağlıdır. Varis Çorabı, varisleri ortadan kaldırmaz ancak sürekli ve uygun kullanımı ile varislerin ilerlemesini durdurur ve şikayetleri azaltır. İlaç tedavisi konusunda ise oluşmuş varislerin düzelmesini veya varis oluşmasını engelleyecek herhangi bir ilaç yok. Değişik internet sitelerinde tanımlanan ilaçların hiç birinin etkisi bilimsel olarak kanıtlanmadı. Ancak varislerin yol açtığı ağrı, şişlik gibi yakınmaları gideren ilaçlar kullanılmaktadır. Skleroterapi yöntemi de ilaç veya köpük tedavisi olarak da bilinir. Çapı küçük olan yüzeysel damarlar için en uygun tedavi yöntemidir. Bu büyüklükteki damarların içine ilaç veya köpük verilerek o damar iç duvar yapısı bozulur ve damarın büzüşerek kapanması sağlanır. Birden fazla seans gerektirebilir. Radyofrekans, ileri dereceli yüzeysel varislerde damar içine ultrason eşliğinde girilen bir kateter ile radyofrekans enerjisi uygulanarak damarın içerden büzerek kaçağın engellenmesi işlemidir. Bu şekilde damar büzüşür ve tamamen kapanır. Lazer ile tedavi yöntemi ise, yüzeyel kılcal varisler için de kullanılabilir. 1 mm`den küçük çaptaki yüzeyel, kılcal damarlar için ideal tedavi yöntemidir. Kılcal varisler üzerine uygulama sonrası kılcal damarlar tamamen silinirler. Birden fazla seans gerektirebilir. Beraberinde veya öncesinde skleroterapi işlemi gerekebilir. Cerrahi tedavi de, yüzeyel venöz yetmezlikli olgularda, yüksek dereceli kaçak ve venöz damarlarda ileri düzeyde genişleme mevcutsa cerrahi tedavi gerekebilir. Genel veya spinal ya da epidural anestezi gerektirir`` şeklinde konuştu.
Tedavi sonrası varisin tekrarlayıp tekrarlamayacağının en çok sorulan sorular arasında olduğunu da sözlerine ekleyen Op. Dr. Hüseyin Anasız, ``Toplumda tedavi sonrası istenilen sonucun alınamadığına ve ameliyatların sıklıkla tekrarladığına ilişkin yanlış bir kanı var. Bu yüzden pek çok hasta bacaklarındaki varisin yol açtığı görüntü bozukluğuna, ağrılara, şişliğe rağmen ameliyat olmaktan kaçınıyor. Eğer tedavi iyi planlanırsa varis tekrarlamaz. Tedaviden sonra varislerin iyileşmesi varisin tipine göre ve kişiden kişiye değişebilir. Büyük varislerde genellikle bir hafta içinde hem bacakta rahatlama hem de varislerde düzelme görülür. Ancak iyileşme sonraki aylarda da devam eder, tam iyileşme ortalama 3-6 ay sonra görülür. Orta boy ve kılcal varislerde iyileşme süresi çok daha kısadır, ancak genellikle birden fazla tedavi seansı gerekir`` dedi.
Varisten korunmak için yapılması ve yapılmaması gerekenleri de sıralayan Özel Çorlu Reyap Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Bölümü`nden Op. Dr. Hüseyin Anasız, ``Sık kilo alıp vermeden kaçınmalı, kilo fazlalığı mevcutsa ideal kiloya gelmeli, çok ayakta durmaktan kaçınmak, dar kıyafetler ve yüksek topuklu ayakkabı kullanmamalı, düzenli olarak spor yapmalı. Haftada 3-4 gün 30-45 dakikalık, tempolu yürüyüşler, yüzme, koşu gibi aktiviteler tercih edilmeli, ağırlık kaldırmak gibi zorlamalı sporlardan uzak durulmalı. Gün içinde veya gün sonunda, bacaklara soğuk duş uygulamak ve 15 dakika süreyle bacakları yüksekte tutmak, hem mevcut ağrıların azalmasını sağlar, hem de venöz dolgunluğun gerilemesi ile rahatsızlığın ilerlemesini yavaşlatabilir. Venöz yetmezliğin seviyesine ve derecesine uygun olarak hekim tarafından önerilen varis çorabı kullanmak da şikayetlerin gerilemesinde ve varislerin ilerlemesinin engellemesinde vazgeçilmezdir`` diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Reel Kesim Güven Endeksi Aralık ayında 0,5 puan arttı Aralık ayında mevsimsellikten arındırılmış Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE-MA), bir önceki aya göre 0,5 puan artarak 103,7 seviyesinde gerçekleşti. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Aralık ayı İktisadi Yönelim İstatistikleri ve Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) verilerini paylaştı. Aralık ayında İktisadi Yönelim Anketi sonuçları, imalat sanayinde faaliyet gösteren 1799 iş yerinin yanıtlarının ağırlıklandırılıp toplulaştırılmasıyla elde edildi. 2025 yılı Aralık ayında mevsimsellikten arındırılmış Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE-MA), bir önceki aya göre 0,5 puan artarak 103,7 seviyesinde gerçekleşti. Endeksi oluşturan anket sorularına ait yayılma endeksleri incelendiğinde, gelecek üç aydaki üretim hacmi, mevcut mamul mal stoku, genel gidişat ve gelecek üç aydaki toplam istihdama ilişkin değerlendirmeler endeksi artış yönünde etkilerken, mevcut toplam sipariş miktarı, gelecek üç aydaki ihracat sipariş miktarı, sabit sermaye yatırım harcaması ve son üç aydaki toplam sipariş miktarına ilişkin değerlendirmeler endeksi azalış yönünde etkiledi. Mevsimsellikten arındırılmamış Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) bir önceki aya göre değişmeyerek 100,8 seviyesinde gerçekleşti. Son üç aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacminde artış bildirenler lehine olan seyrin bir önceki aya göre zayıfladığı, ihracat sipariş miktarında ve iç piyasa sipariş miktarında artış bildirenler lehine olan seyrin ise azalış bildirenler lehine döndüğü görüldü. Mevcut toplam siparişlerin mevsim normallerinin altında olduğu yönündeki değerlendirmelerin bir önceki aya göre güçlendiği, mevcut mamul mal stokları seviyesinin mevsim normallerinin üstünde olduğunu bildirenler lehine olan seyrin ise zayıfladığı gözlendi. Gelecek üç aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacmi ve iç piyasa sipariş miktarında artış bekleyenler lehine olan seyrin bir önceki aya göre güçlendiği, ihracat sipariş miktarında artış bekleyenler lehine olan seyrin ise zayıfladığı görüldü. Gelecek üç aydaki istihdama ilişkin azalış yönlü beklentilerin artış bekleyenler lehine döndüğü, gelecek on iki aydaki sabit sermaye yatırım harcamasına ilişkin artış yönlü beklentilerin ise bir önceki aya göre zayıfladığı gözlendi. Ortalama birim maliyetlerde, gelecek üç ayda artış olacağını bekleyenler ile son üç ayda artış olduğunu bildirenler lehine olan seyrin zayıfladığı görüldü. Gelecek üç aydaki satış fiyatına ilişkin artış yönlü beklentilerin ise güçlendiği gözlenmektedir. Gelecek on iki aylık dönem sonu itibarıyla yıllık ÜFE beklentisi bir önceki aya göre 0,5 puan azalarak yüzde 33,0 seviyesinde gerçekleşti. İçinde bulunduğu sanayi dalındaki genel gidişat konusunda, bir önceki aya kıyasla daha kötümser olduğunu belirtenler lehine olan seyrin zayıfladığı görüldü.
Adana Halk korosu ilk konserini verdi Adana’nın Kozan ilçesinde oluşturulan halk korosu, ilk konserini verdi. Kozan Belediyesi Ebulfez Elçibey Kültür ve Sanat Merkezi bünyesinde bir araya gelen sanatseverlerden halk korosu oluşturuldu. Koro, ilk halk konserini verdi. Ömürlük şarkılar konserinde nostalji rüzgarı esti. Yerel halktan oluşan halk korusu izleyicilerden tam not aldı. Kozan Belediye sinemasında düzenlenen konserde Türk sanat müziği, Türk halk müziği ve 90’lı yılların pop müzikleri sahnede seslendirildi. Konserde halktan oluşan halk korusu birbirinden güzel eserleri izleyicilere seslendirirken izleyiciler konsere tam not verdi. Kozan Belediye Başkanı Mustafa Atlı, ilçede bu kez siyasetin sustuğu ve sanatın konuşulduğunu ifade etti. Başkan Atlı," Kozan tarihimizde Dadaloğlu, Karacaoğlan’ın izinde ilerleyen Adana’da sanatın kültürün izlerini geleceğe taşıyan bir öncü ilçe olsun istiyoruz. ilçede ilimle bilimle gençlerimizi Nihat Atlı Eğitim Tesisleri’nde geleceğe hazırlarken, kültür sanat merkezinde bale, resim, gitar, saz ve ritim, değerler eğitimi kursu ile gençlerimizin önünü açıyoruz. Koza sokaklarında sadece tarih, siyaset değil sanat konuşulsun istiyoruz. Merkezimin oluşturduğu halk korosu ile unutulmaz bir konser izledik. emeği geçenleri kutluyoruz" dedi. Kozan Belediye Başkan Yardımcısı Alev Ataş’ta 645 kursiyere sanat merkezinde eğitim verildiğini kaydetti. Ataş, ayrıca sanat, eğitim ve kültür alanında ön plana çıktığı bir Kozan inşa etmek için çalışmaların hızla sürdüğünü sözlerine ekledi.
Adana Tarımda ’B-Reçete’ aşırı ilaç kullanımını önleyecek Tarımsal üretimde zirai ilaç kullanımının kaçınılmaz olduğuna dikkat çekerek, bilinçsiz ve aşırı kullanımın insan sağlığı ve çevre açısından ciddi riskler taşıdığını vurgulayan Adana İl Tarım ve Orman Müdürü Atilla Bayazıt, "B-Reçete Sistemi, bilinçsiz ve aşırı ilaç kullanımının önüne geçecek" dedi. Bitki koruma ürünlerinin doğru kullanımı ve izlenebilirliğinin sağlanması amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından hayata geçirilecek B-Reçete Sistemi hakkında bilgilendirme toplantısı yapıldı. Sarıçam ilçesi Evliya Çelebi Uygulama Oteli Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen toplantıda konuşan İl Tarım ve Orman Müdürü Atilla Bayazıt, tarımsal üretimde zirai ilaç kullanımının kaçınılmaz olduğuna dikkat çekti. Bilinçsiz ve aşırı kullanımın insan sağlığı ve çevre açısından ciddi riskler taşıdığını vurgulayan Bayazıt, "Bakanlığımız tarafından uygulamaya alınacak B-Reçete Sistemi, bilinçsiz ve aşırı ilaç kullanımının önüne geçerek bitki koruma ürünlerinin doğru, kontrollü ve izlenebilir şekilde kullanılmasını sağlayacaktır" diye konuştu. "B-Reçete Sistemi Türkiye’de bir ilk" Toplantıda konuşan Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Yunus Bayram ise Türkiye’nin yıllık bitkisel üretiminin 130-135 milyon ton olduğunu, bunun yaklaşık 50-55 milyon tonunu yaş meyve ve sebze üretiminin oluşturduğunu belirtti. Avrupa Birliği’ne üye 27 ülkenin toplam yaş meyve sebze üretiminin 80-85 milyon ton civarında olduğunu ifade eden Bayram, "Türkiye tek başına AB’nin üretiminin yaklaşık yüzde 70’ini gerçekleştirmektedir. Bu veriler, yapılan çalışmanın ne kadar önemli olduğunu açıkça ortaya koymaktadır" ifadelerini kullandı. Türkiye’de 669 kayıtlı zararlı organizma ile mücadele edildiğini hatırlatan Bayram, bu mücadelenin doğru yönetilmemesi halinde hem ürün kayıplarının hem de insan ve hayvan sağlığına yönelik risklerin arttığını söyledi. B-Reçete Sisteminin Türkiye’de bir ilk olduğuna dikkat çeken Bayram, "Bu sistem bir milat, adeta bir devrimdir. Bayiden üreticiye, reçete yazandan müdürlüklere kadar herkes bu sistemin bir paydaşıdır. Sistem sayesinde hangi tarlada, hangi ürüne, ne kadar bitki koruma ürünü kullanıldığı il, ilçe ve parsel bazında izlenebilecektir" şeklinde konuştu. Sistemin hâlen geliştirme aşamasında olduğunu belirten Bayram, ÇKS ve TÜKAS gibi mevcut sistemlerle entegre şekilde çalışacağını, kullanıcıların katkı ve önerileriyle zaman içerisinde daha da güçleneceğini de kaydetti. Bayram, amaçlarının üreticiyi zorlamak değil, tarımsal üretimde ihtiyaç kadar, doğru dozda ve doğru zamanda ilaç kullanımını sağlamak olduğunu sözlerine ekledi.