YEREL HABERLER - 13 Şubat 2013 Çarşamba 14:05

BAŞKAN YILDIRIM, "DÖRT YIL BOYUNCA ÇOK İŞ YAPTIK``

A
A
A
BAŞKAN YILDIRIM, "DÖRT YIL BOYUNCA ÇOK İŞ YAPTIK``

Aksu Belediye Başkanı İsa Yıldırım, 4 yıl boyunca istedikleri hizmetleri alamadıklarını belirterek, ``Aksu`da hizmet anlamında hem devlet hem Büyükşehir Belediyesi, hem de kendi belediyecilik görevlerimizi yapmak zorunda kaldık`` dedi.
Aksu Belediye Başkanı İsa Yıldırım, Anadolu Park Restoran`da gazetecilerle bir araya geldi. Başkan Yıldırım, Aksu`nun en zor ve en geri kalmış ilçelerinden bir tanesi olduğunu ifade ederek, gelişmişliği sağlamak için kısa sürede çok işler yaptıklarını söyledi. Dört beldenin kapanarak Aksu Belediyesi`ne bağlanmasıyla ilgili hizmette yer yer aksama olduğunu belirten Yıldırım, ``Vatandaşımızda bir ayrım vardı.Kısa sürede ayrım yapan değil Aksu`da bir bütün olarak halkın karşısına çıkmaya başladık. 4 beldeden gelen personeller ile Aksu Belediyesi personeli arasında bağlarda zayıftı. Biz şimdi bunları atlattık ve bütünlüğü sağladık`` diye konuştu.
Büyükşehir Belediyesi`nin yapması gereken görevleri 4 yıldır yapmadığının altını çizen Yıldırım, ``Büyükşehir`de hakkımızı aramayı bıraktık. 4 yıldır gelmeyen hak bundan sonra gelmez. Yeni Mahalle`de su şebeke çalışması başladı. Mahalle köstebek yuvasına döndü. Ama asfalt ihalesi bizde. İhale bizde kazı biter bitmez, asfaltlama çalışmasına başlayacağız`` dedi.
İlçede yeni okul yaptırdıklarını, camilerin ihtiyaçlarını giderdiklerini kaydeden Yıldırım, şunları kaydetti:
``İlçe Emniyet Müdürlüğü`nün binası da 4 ay içinde açılacak. Jandarma ve Kaymakamlığa yer tahsisi sağladık. Aksu Belediyesi hem devlet olmak zorunda hem de Büyükşehir Belediyesi olmak zorunda kalmış, kendi belediyecilik görevlerini de yapmak zorunda kalmıştır. Gelirimizin düşük olması nedeniyle 16 trilyon bütçe ile çok zorlandık. Bu zor şartlar altında 4 yılı geçirdik. Bizden sonraki belediye olan Döşemealtı 52 trilyon bütçe ile çalışıyor. Başarının sırrı da ülkemizi ve devletimizi çok sevmekteyiz. Dedelerimizin yaptığı mücadeleyi biz bugün siyasi olarak yapıyoruz.``
Dört yılda bir çok hizmeti güçlerinin yettiği kadar hayata geçirdiklerini belirten Yıldırım, ``Ama en önemli olarak hastane işini başaramadık. Gittiğim her köyde bizden hastane istiyorlar. Vatandaşlarımız, `Biz Antalya`ya gidip gelmekten yorulduk. Hastaneye ulaşmamız yarım saat sürüyor. Her hafta hastaneye gitmek zorunda olduğumuz zaman maddi olarak güçlük çekiyoruz` dedi. O kadar çok istek geldi ki biz belediye binasını vermek zorunda kaldık.Bu insanlara el uzatılmasını istiyoruz. Bizler oy peşinde olsaydık yardımlarımızı her gün duyururduk. Yalnız kaldık, sesimizi kimse duymuyor. Olumsuz cevap çıktığı an buradan burada 7-8 yıldan itibaren hastaneden söz edilemez. Bedava bina veriyoruz. Biz çadırda da hizmet veririz. Sağlık ve eğitimim hizmetleri çadırda olmaz. Biran önce binamızı bugün vermeye hazırız`` şeklinde konuştu.
Bütün kaynakların Büyükşehir Belediyesi olarak nüfusun yoğun olduğu yere aktarıldığını söyleyen Yıldırım,"En çok oy nereden alınacaksa herkes oraya oynuyor. Biz bunları yaparken dilenci gibi iş adamlarına dilendik. Hayırseverlerimizin desteği ile bu hizmetleri yaptık. Bir de iş adamları organizede ifade verdiler. `Bir açığınız mı vardı da destek verdiniz` denildi. Sağlık Müdürlüğü, bakanlığın karar verdiği zaman sonucu bize ileteceklerini söylediler. Biz belediye binasını hastaneye uygun olarak yaptık. Meclis salonu acil servis olarak düşünüldü. Fiziki alt yapısı hastane için uygun olarak planlandı. İsteklerine uygun olarak Aksu Belediyesi Lojistik destek verecek" ifadelerini kullandı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.