YEREL HABERLER - 27 Kasım 2012 Salı 16:23

AİBÜ`NÜN ORTAОI OLDUОU GAMVET PROJESİ BAŞLIYOR

A
A
A
AİBÜ`NÜN ORTAОI OLDUОU GAMVET PROJESİ BAŞLIYOR

TC Avrupa Birliği Bakanlığı, Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığı`nca kabul edilen 25 projeden biri olan ve Abant İzzet Baysal Üniversitesi`nin de ortağı olduğu Leonardo Da Vinci Yenilik Transferi projesi, düzenlenen toplantıyla tanıtıldı.
İzzet Baysal Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi`nde düzenlenen toplantıya, AİBÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Resul Eryiğit, İl Milli Eğitim Müdürü Recep Alpdoğan, İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Zekeriya Ünalan, İl Sağlık Müdürü Dr. Mahmut Arık ve İl Müftüsü Mehmet Şahin ile çeşitli okulların yöneticileri ve öğretmenleri katıldı. Toplantının açılışında projenin önemine dikkat çeken bir konuşma yapan İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Zekeriya Ünalan`ın ardından AİBÜ öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Erol Karakırık, bir sunum gerçekleştirdi. Yrd. Doç. Dr. Karakırık, sunumunda, yeni teknolojilerin eğitimdeki ve bilgisayar kullanımındaki yeri hakkında bilgi verdi.
Proje adına İspanyol ortak Daniel Weiss de projenin öneminden ve eğitimdeki yerinden söz ettiği sunumunda, oyun teknolojilerinin eğitimdeki rolüne dikkati çekti. Sunumların ardından, proje yürütücüleri Süleyman Yardımcı ve İlksen Oben Eruçar, Gamvet Leonardo Da Vinci Yenilik Transferi projesini tanıttılar. Buna göre, Bolu Milli Eğitim Müdürlüğü koordinatörlüğünde yürütülen ve AİBÜ Eğitim Fakültesi`nin ortağı olduğu Gamvet ``Oyun Metodolojilerinin Mesleki Eğitime Uyarlanması`` Leonardo Da Vinci Yenilik Transferi projesinin İspanya, İtalya, Bulgaristan ve Türkiye`den toplam 8 ortağı bulunuyor.
İki yıl sürecek olan 237 bin avro bütçeye sahip projenin amacını, mesleki eğitim derslerini özellikle matematik ve dil öğrenimini bilişim teknolojilerini kullanarak daha eğlenceli hale getirebilmek için daha önce İspanya`da uygulanmış olan gamedeck projesinin özgün bir şekilde Türkiye`ye transfer edilmesi oluşturuyor. Bu kapsamda, mesleki eğitim kurumlarındaki eğitimin bilişim teknolojileri yardımıyla daha etkin ve eğlenceli hale getirilmesi planlanıyor.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Uzmanından uyarı: “Çocukluk travmaları romantik ilişkilerde uzun etkiye sahip” Çocukluk döneminde yaşanan travmaların romantik ilişkilerde uzun etkiye sahip olduğunu belirten Psikolog Buse Şimşek, “Bu durum, kişinin ilişkide nasıl davrandığı, güven ve yakınlık konusundaki tutumları, bağlanma biçimi gibi durumları etkileyerek kendini gösterir” dedi. Kişilerin geçmişte yaşadıkları travmalar, özellikle de çocukluk travmaları bireyin bağlanma stilleri, duygusal tepkileri ve yaşadıkları ilişki dinamikleri üzerinde etki göstermektedir. Travmanın türüne, şiddetine, kişinin iyileşme sürecine, bireyin destek sistemlerine bağlı olarak bu etkilerin derecesi değişebilir. Çocukluk döneminde yaşanılan bu travmalar en çok da romantik ilişkiler üzerinde derin ve uzun süreli etkiye sahiptir. Bu durum, kişinin ilişkide nasıl davrandığı, güven ve yakınlık konusundaki tutumları, bağlanma biçimi gibi durumları etkileyerek kendini gösterir. “Kaygılı bağlanma geliştirebiliyoruz” Konuyla ilgili Onma Psikoloji’den Psikolog Buse Şimşek açıklamalarda bulundu. Psikolog şimşek, bağlanma stilleri üzerindeki etkileri anlatarak, “Çocukluk travmalarımız, erken dönemde geliştirdiğimiz bağlanma stillerini etkiler. Güvenli bağlanma geliştirdiğimizde genellikle ilişkilerimizde daha sağlıklı bir güven duygusuyla ilerlerken travmatik deneyimlere sahip olduğumuzda kaygılı bağlanma geliştirebiliyoruz” diye konuştu. “Anksiyete gibi tepkiler romantik ilişkilerimizde ciddi sorunlara neden olabilir” Bağlanma çeşitleri hakkında da bilgiler veren Psikolog Buse Şimşek, “Kaygılı bağlanma, kaçıngan bağlanma, ilişkilerde güvensizlik ve kontrol gibi bağlanma türleri vardır. Aynı zamanda sahip olduğumuz partnere zarar verecek ya da ilişkimizi sabote edecek davranışlarda bulunabiliriz. Bu davranışların nedeni de partnerimizin bizi terk edeceği korkusundan kaynaklıdır. Duygusal denge ve tepkiler duygusal uyuşma sorunları veya anksiyete gibi tepkiler romantik ilişkilerimizde ciddi sorunlara neden olabilir” ifadelerini kullandı. “Travmalarımızdan farkında olmalıyız” Yaşanılan çocukluk travmalarının romantik ilişkilerde duygusal ve fiziksel yakınlığa karşı korku geliştirmemize neden olabileceğini aktaran Onma Psikoloji’den Psikolog Buse Şimşek, daha sonra şunları söyledi: “Tekrarlayan ilişki kalıpları sürekli aynı tip ilişkilerde sıkışıp kalmamıza neden olur. Duygusal ve fiziksel sınırlar, duygusal bağımlılık ve travmanın iyileşmesi gibi konu başlıklarıyla bu durumu ele alabiliriz. Travma yaşadıktan sonra bazen partnerimize karşı aşırı duygusal bağımlılık geliştirebiliriz. Bu durum partnerimizin hayatımızın merkezine oturtmamıza ve kişisel sınırlarımızın kaybolmasına neden olabilir. Kendimizi yalnız hissettiğimizde ve güvensiz hissettiğimiz anlarda partnerimize aşırı ihtiyaç duyarak ona bağımlı hale gelebiliriz. Çocukluk travmalarımızın ilişkilerimiz üzerindeki bu etkileri hem duygusal iyilik halimizi hem de partnerimizle kurduğumuz bağ üzerinde derin izler bırakabilir. İşte tam da bu yüzden travmalarımızın farkında olmak ve onlar üzerine çalışmak, daha sağlıklı ve doyurucu ilişkiler kurmamızda çok önemli bir adım olarak kabul edilir.”
Antalya Büyükşehir’den İbradı Ürünlü Mahallesi’ne Petek Evi Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından yöreye özel aromatik ballarıyla ünlü İbradı Ürünlü Mahallesi’ne arıcılığa değer katmak ve geliştirmek amacıyla “Bal Arısı Petek Evi” kuruluyor. Antalya Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı Ar-Ge Şube Müdürlüğünün çalışmalarıyla Ürünlü Mahallesi’ne kazandırılacak “Bal Arısı Petek Evi” bölgede sürdürülen arıcılık faaliyetlerine üretim ve eğitim desteği sunacak. Bu amaçla Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne tahsisi yapılan Ürünlü İlkokulu’nun bir bölümü Petek Evi’ne dönüştürüldü. Son hazırlıkları yapılan Petek Evi’nin yakında hizmete girmesi bekleniyor. Eğitim ve sergi salonu olacak Petek Evi’nde bölgede arıcılık faaliyetlerinde bulunan üreticilere, ilgililere ve yeni üreticilerin kazandırılması amacıyla 20 kişilik eğitim salonu yer alacak. Eğitimlerde arı ürünleri, arı bakımı, arı besleme, biyolojik çeşitliliğin korunması ve bitkisel üretime olan katkılarını içeren konular yer alacak. Geçmişten günümüze arıcılığın gelişimini, çeşitli yörelere ait arıcılık malzemelerini, geleneksel ve modern arıcılık tekniklerinin ve arıların anatomik yapılarının görsel olarak sergileneceği bir sergi salonu da bulunacak. Bal Arısı Petek Evi Projesi, bölgede arıcılığın desteklenmesinin yanı sıra verilecek eğitimlerle kendini hızla hissettiren kuraklığın olumsuz etkilerini azaltmak, ekolojik dengenin korunması ve sürdürülebilir çevre gibi pek çok konuda halkın bilinçlenmesi için önemli katkılar sunacak. Üretime destek olacak Petek evinin içerisinde bölge halkının hasat ettikleri balları ekonomik kayba uğratmadan süzme işlemini gerçekleştirebileceği elektronik ve manuel bal süzme makinaları bulunacak. Paketleme ve etiketleme işlemlerini yapabileceği üniteler de üreticilerin hizmetinde olacak. Turistik ziyaretlerin yoğun olarak gerçekleştiği bölgede yöre halkının süzüp paketledikleri ballarını satabilecekleri ve farklı yöresel ürünlerini de tanıtabileceği satış üniteleri de proje kapsamında mahalleye kazandırılacak. Petek Evi projesinden memnun kaldıklarını belirten Ürünlü Mahallesi Muhtarı Naci Özkan, “Mahallemizde 1988 yılında kapanan ilkokulumuz Büyükşehir Belediyemiz tarafından aslına uygun şekilde restore edildi. Buradaki Petek Evi’nde eğitimler verilecek çeşitli kurslar olacak. Arıcılarımız için bal sıkma makineleri olacak” dedi. Petek Evi’nin bölgede sürdürülen arıcılık faaliyetlerine destek olacağını söyleen üretici Mesut Şanlı ise, “Emekli olduktan sonra doğup büyüdüğüm mahallemize dönüp ata mesleğimiz arı üreticiliğine yeniden başladım. Atıl vaziyette kalan okulumuzun arıcılık faaliyetleri için yenilenmesinden son derece memnunuz” ifadelerini kullandı.
Ankara Babanın 3 yaşındaki oğlunun gözü önünde öldürüldüğü cinayetin görüntüleri ortaya çıktı Ankara’da 3 yaşındaki oğlunun gözü önnüde uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybeden adamın öldürüldüğü anlara ait görüntüler ortaya çıktı. İddialara göre, Çankaya’nın Dikmen semtinde spor salonu işleten Fatih Oral’dan haraç isteyen Fatih S., istediği haracı alamayınca Oral’ı tehdit edip dükkanını kurşunladı. Son olarak 12 Haziran günü iki tabancayla spor salonuna gelen ve tanınmamak için başındaki motosiklet kaskıyla dükkana giren Fatih S., 3 yaşındaki oğluyla birlikte olan Oral’a ateş etti. Ağır yaralanan Oral yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamazken, saldırının ardından kaçan Fatih S. kısa sürede yakalanarak gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen zanlı, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Fatih S.’nin mahkemede verdiği ifadede salona konuşmak için geldiğini, kendisine yapılan saldırıya karşılık vermek için ateş ettiğini söylediği öğrenildi. Cinayet olayının ise görüntüleri ortaya çıktı. “Anlatılanların doğru olmadığı, dosyaya yansıdığı haliyle saldırganın öldürmek amacıyla olay yerine gittiği ortadadır” Olayla ilgili konuşan davanın avukatı Sait Bingöl, saldırganın söylediklerinin doğruyu yansıtmadığını belirterek şunları dedi: “Fatih Oral’ı katleden şahıs, son mahkemede verdiği ifadede konuşmak için olay yerine gittiğini ve kendisine yönelik gerçekleştirilen saldırıya cevap vermek amacıyla ateş ettiğini söylemiştir. Ancak özellikle dosyaya sunulan görüntülerden anlaşılacağı üzere saldırgan herhangi bir şekilde görüşmek için olay yerine gitmediği gibi, öldürdüğü kişiyle de arasında herhangi alacak verecek durumu söz konusu değildir. Anlatılanların doğru olmadığı, dosyaya yansıdığı haliyle saldırganın öldürmek amacıyla olay yerine gittiği ortadadır. Öldürülen kişi, yanında 3 yaşında çocuğu olduğu halde saldırıya uğramıştır. Sanığın yaptığının hiçbir şekilde tasvip edilecek bir tarafı yoktur. Bunu mahkemede belirttik. Dosyalardaki görüntülerle birlikte bunun vahşi bir cinayet olduğu, öldürme şeklinin de göz önüne alındığında sanığın hiçbir şekilde tereddüt etmeden ateş ettiği, ateş sayısı da dikkate alındığında bunun hiçbir şekilde affedilemeyeceği ortadadır. Sanığın ağır tahrik hükümlerinden yaralanmak için bu şekilde ifade verdiği ortadadır. Biz bu nedenle davanın takipçisiyiz. Saldırganın en ağır cezayı alması için hukuk mücadelemize devam edeceğiz.”