GENEL - 06 Temmuz 2018 Cuma 16:25

Hastaya deprem etkisi hissettiren dev damar anjiografik yöntemle kapatıldı

A
A
A
Hastaya deprem etkisi hissettiren dev damar anjiografik yöntemle kapatıldı

Antalya’da bir hastanın kalbinde fazladan oluşan 8 milimetrelik ‘dev damar’ başaralı bir operasyonla kapatıldı.

Antalya’da bir hastanın kalbinde fazladan oluşan 8 milimetrelik ‘dev damar’ başaralı bir operasyonla kapatıldı. Doğuştan kalp hastası Mustafa Kaymak, damarın kalbinde yüksek oranda çarpıntı yaptığını belirterek, "Önceden yatağa yattığımda deprem oluyor gibi titriyordum. Şimdi bu durum tamamen kesildi" dedi.


Manavgat ilçesinde yaşayan ve doğuştan kalp hastalığı nedeniyle kalbi büyüyerek, kalp yetmezliği yaşayan 3 çocuk babası 64 yaşındaki Mustafa Kaymak’a yıllarca teşhis konulamadı. Tedavi olmak için geldiği özel hastanede yapılan koroner anjiografisi sonrası iki kalp damarında gerçek kalp damarının akımını çalan fazla damarların olduğu tespit edilen Kaymak’a uzman hekimler tarafından anjiografik yöntem uygulandı. Oluşan fazla damar, başarılı bir operasyonla özel bir kapatıcı cihazla kapatıldı.



"Önceden yattığımda deprem oluyor sanıyordum"


1992 yılından bu yana birçok sıkıntı yaşadığını ifade eden Mustafa Kaymak, "Birçok hastaneye gittim ancak herhangi bir sonuç almadım. Önceden yatağa yattığımda deprem oluyor gibi titriyordum. Şimdi böyle bir şey yok tamamen kesildi. Gerçek bir deprem olsa, önce hastalığımı hatırlar korkarım ama sonra deprem olup olmadığını ayırt ederim" dedi.


Babasını her 4 yılda bir devamlı hastanelere götürdüklerini belirten Ali Kaymak, "Manavgat’tan Antalya’ya gelene kadar bir leğeni kan dolduruyordu. Şimdi bu sıkıntıları giderdiğimize inanıyoruz. Şu anda babam daha rahat ve daha iyi. Babamın yanında otururken bile kalp atışları çok yüksek bir şekilde hissediliyordu" diye konuştu.


Başarılı operasyonu gerçekleştiren Yaşam Hastanesi Kardiyolog Uzmanı Dr. Tunca Pişkin, Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Doğan Erdoğan ve Kalp Cerrahı Doç. Dr. Gökhan Özerdem açıklamalarda bulundu.



"Türkiye’de böyle büyük bir oluşum daha rapor edilmemiş"


Hastanın yaklaşık 20-30 yıldır şikayeti olduğunu söyleyen Kardiyolog Uzmanı Dr. Tunca Pişkin, "Ancak bir çözüme ulaşılamamış. Anjiografi sonrası kendi damarları dışında yaratıştan gelen, olmaması gereken damarsal bir ağ olduğunu fark ettim. Dünyada böyle vakalar çok az var. Ancak Türkiye’de böyle büyük bir oluşum daha rapor edilmemiş. Ekip olarak anjiografik yoluyla kapatma kararı aldık" ifadelerini kullandı.



"120-130 olan kalp hızı, 70-80’e düştü"


Hastalığın yıllarca çok basit bir kalp yetersizliği olarak değerlendirildiğini ifade eden Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Doğan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:


"8 milimetre çapında bir fistül. Bayağı büyük bir damar ağı. Kalp takımı olarak anjiografik yöntem için uygun cihazı seçtik. Ana korner damardan girerek, fistül dediğimiz oluşumun ağzına gelip cihazı yerleştirdik. Pıhtılaşma sağlandıktan sonra oluşumun tamamen kapandığını ve ilginç şekilde hastanın 120-130 olan kalp hızı anında 70-80’lere düştü. İşlem bittikten sonra hastanın rahatça sırt üstü yatabildiğini gördük. Ertesi gün de yatağını indirmiş çok rahat bir şekilde yatıyordu. hiperdinamik kalp yetersizliğinden dolayı hasta deprem oluyormuş gibi bir hisse kapılıyordu. Bu yöntem yurt dışında 1 kez uygulanmış onda da farklı bir cihaz kullanılmış. İşlemi kalp damarlarına zarar vermeden yapmak gerekiyor."



"İp üstünde cambazlık"


Kalp Cerrahı Doç. Dr. Gökhan Özerdem ise, "Bizde hekim tek başına karar vermiyor herhangi bir tedaviye. Basit tedaviler dışında komplike hastaların hepsine biz ortak karar veriyoruz. Neredeyse yapılacak işlemin türüne ve şekline kadar ortak karar veriyoruz. Biz buna kalp takımı çalışması diyoruz. İlk defa Amerika’da uygulanan bir yöntemdi. Türkiye’de biz bunu Ankara Yüksek İktisas’ta uyguluyorduk. Klinikte uygulanması çok nadirdi. Bu hastanın büyük şansı kardiyologun tek başına hastaya müdahale etmemesi oldu. Biz bu hastaya cerrahi de yapabilirdik. Ancak hastaya en az zararı verecek en hızlı yöntemi düşündük. Arkadaşlarımızın yaptıkları, ip üstüne cambazlık gibi. En büyük destekçileri de bizi çünkü arkalarında duruyoruz. Herhangi bir komplikasyon olursa biz cerrahi olarak devreye girecektik. Hiçbir komplikasyon olmadı. Dünyada benzer hastalar var ama çok az. Türkiye’de yayınlanmış böyle bir vaka görmedik. Eskiden bu tarz vakalara cerrahi yapılırdı. Özellikle kalp çok büyüdüğü için kapakta fonksiyon bozukluğu başlamış. 6 ay içinde kapaktaki fonksiyon bozukluğunun da düzelmesini bekliyoruz. Artık kalp küçülmeye başlayacak. 60 senelik bir problemin 6 günde düzelmesini beklemiyoruz ancak 6 ay içinde düzelir. 6 sene içinde çok daha iyi düzelir" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Erzincan’da yılın son kuzuları üreticilerin yüzünü güldürdü Erzincan’da küçükbaş hayvancılıkla uğraşan üreticiler, yeni yıla sayılı günler kala yılın son kuzularının doğumuyla büyük bir mutluluk yaşıyor. Üreticiler yoğun bir yaz maratonunun ardından Erzincan merkezdeki köylerine gelerek geçimlerini sağlamaya devam ediyorlar. Bu günlerde başlayan kuzu doğumları ise üreticilerin yüzünü güldürdü. 2024 yılının son günlerinde ilk mahsullerini almanın mutluluğunu yaşayan üreticiler, kış aylarının en yoğun mesaisine girdiler. Başpınar Mahallesi’nde hayvancılık yapan üreticilerden İbrahim Erel, yeni doğan kuzularını kucağına almanın mutluluğunu kaydetti. Erel, “Yılımızın ilk emeğini, ilk bereketini şu an kucaklamış bulunmaktayız. Bu maraton süreci içerisinde üreticimiz, yaşadığı birçok zorlukla, yayla şartlarındaki yaşadığı zorluklarla tekrar kendi yerleşkelerine geri dönüp bu bereketi, bu mahsulün sevincini yaşıyoruz. Bu sevincimi belirtirken tabi ki şikayetçi olduğumuz konular var. Üreticimize daha çok sahip çıkılsın. Çünkü bir ülkenin en büyük silahı üretmektir ve emektir. Üretici olarak bizim tek kazancımız bu kuzuda elde edeceğimiz gelirdir. Bunun dışında peynirimiz var. Peynirde elde ettiğimiz gelirin büyük bir kısmını hatta tamamını, arpa samana gidiyor çok pahalı olduğu için ve üreticimize çok şey kalmıyor” diye konuştu. Gençlerin hayvancılıktan uzaklaşmasına da değinen İbrahim Erel, mesleğin geleceği için gençlere çağrıda bulundu. Erel, “Bir diğer sıkıntımız da gençlerimizin giderek bu meslekten uzaklaşmaları. Yine söylüyorum bir ülkeyi ayakta tutan emektir, üretmektir, buna sahip çıkalım. Gençlerimizin de tekrardan kendi mesleklerine davet ediyorum. Her şey okuyup bir yerlere gitmek değil, istedikleri kadar gitsinler, üretilmedikten sonra onların paraları da kazançları da inanın ki hiçbir şeye yaramayacak. Gençlerimiz de bu mesleğe davet ediyorum. Yeni mahsulümüzü aldığımız için kuzularımız doğduğu için çok mutluyuz. Bu doğum süreci bu aydan başlayıp nisan ayına kadar devam edecek. Nisana kadar bunun mutluluğunu yaşayacağız” dedi.
Aksaray Otomobilin çarpıp kaçtığı bisiklet sürücüsü öldü Aksaray’da otomobilin bisiklete çarpıp kaçması sonucu meydana gelen trafik kazasında bisikletle birlikte 100 metre sürüklenen sürücü olay yerinde hayatını kaybetti. Kaza gece saat 03.00 sıralarında Cumhuriyet Bulvarı Küçükbölcek Mahallesi kavşağında yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Cumhuriyet Bulvarı üzerinden Atatürk Bulvarı istikametine bisikleti ile seyreden yabancı uyruklu şahsa aynı istikamete seyreden otomobil çarptı. Çarpmanın etkisiyle aracın altında kalan bisiklet ve sürücüsü yaklaşık 100 metre araç altında sürüklenerek yolun sağ tarafına fırlarken, plakası belirlenemeyen aracın kimliği belirlenemeyen sürücüsü durmak yerine kaçarak kayıplara karıştı. Mahalle sakinlerinin ses ile fark ettiği kaza 112 Acil Çağrı Merkezine bildirildi. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen 112 Acil Yardım ekipleri bisiklet sürücüsüne ilk müdahaleyi olay yerinde yaparken, sürücünün hayatını kaybettiğini belirledi. Bunun üzerine polis ekipleri yolu trafiğe kapatarak olay yerini şeritle çevirdi. İl Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Şubesi ekiplerinin fotoğraflama ve delil çalışması yaptığı kaza yerinde ölen bisiklet sürücüsünün yola savrulan ayakkabısı ve bisikletinin tekeri yürekleri burktu. Bisikletin tanınmaz hale geldiği kaza yerinde yapılan incelemelerin ardından kimliği belirlenemeyen ancak yabancı uyruklu olduğu tespit edilen ölen bisiklet sürücüsü otopsi yapılmak üzere cenaze aracıyla Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi Morguna kaldırıldı. Polis kazaya karışan aracın peşine düşerken Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kazayla ilgili tahkikat başlatıldı.