Yerel Haberler
Erzurum
02 Mayıs 2024 Perşembe - 19:27 Şehit karakol komutanı törenle memleketine uğurlandı Erzurum’da geçtiğimiz yıl kavgaya müdahale ettiği sırada yaralanan ve uzun süredir hastanede tedavi gören Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş Mustafa Yaşar şehit oldu. Şehidin cenazesi düzenlenen törenin ardından memleketi Hatay’a uğurlandı. Erzurum Pasinler İlçe Jandarma Komutanlığı emrinde 22’nci Jandarma Trafik Tim Komutanı olarak görevli Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş Mustafa Yaşar, Pasinler Merkez Jandarma Karakol Komutanlığına vekalet ederken 3 Temmuz 2023 tarihinde Taşağıl Mahallesinde aileler arasında meydana gelen kavga olayına müdahale esnasında yaralanmıştı. Tedavi süreci devam eden Astsubay Kıdemli Başçavuş Mustafa Yaşar, yaralanmasına bağlı beyinde su toplaması rahatsızlığı nedeniyle 24 Nisan 2024 tarihinde Erzurum Atatürk Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Kliniğinde yatırılarak tedavi altına alınmasına rağmen yapılan tüm müdahalelere rağmen şehit oldu. Şehit Astsubay Mustafa Yaşar için bugün İl Jandarma Komutanlığı’nda tören düzenlendi. Cenaze törenine; Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi, 9’uncu Kolordu Komutanı Tümgeneral Tevfik Algan, İl Jandarma Alay Komutanı Tuğgeneral Metin Düz, İl Emniyet Müdürü Kadir Yırtar, protokol üyeleri, m silah arkadaşları, askerler ve polisler katıldı. Şehit Mustafa Yaşar’ın cenazesi daha sonra Erzurum havalimanından toprağa verilmek üzere Hatay’a gönderildi. Şehit için düzenlenen törende eşi ve çocukları gözyaşlarını tutamadı.
02 Mayıs 2024 Perşembe - 17:12 Rektör Çomaklı, araştırma üniversiteleri destek programına katıldı Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, Hacettepe Üniversitesi Sıhhiye Yerleşkesi Kültür Merkezinde, YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar’ın katılımıyla düzenlenen Araştırma Üniversiteleri Destek Programı (ADEP) değerlendirme toplantısına katıldı. Yükseköğretim Kurulunun (YÖK) 2021’de belirlediği Araştırma Odaklı Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşma Programının 23 üniversiteyle başarıyla yürütüldüğünü ifade eden Prof. Dr. Özvar, program kapsamındaki üniversitelerin performanslarının kurul bünyesinde oluşturulan İzleme ve Değerlendirme Komisyonu tarafından yıllık olarak takip edildiğini hatırlatarak sıralamaların her yıl kasım itibarıyla kamuoyu ile paylaşıldığını dile getirdi. Araştırma üniversiteleri arasında yaşanan tatlı rekabetin uluslararası üniversite derecelendirme kuruluşları tarafından her yıl yayınlanan dünya üniversite sıralamalarına, özellikle son 2 yılda olumlu biçimde yansıdığını memnuniyetle karşıladıklarını ifade eden Özvar, bunun için emeği geçenlere teşekkür etti. 12. Kalkınma Planında yer alan yükseköğretimle ilgili hedeflerden birisinin de Dünya Akademik Başarı Sıralamalarında ilk 500’de yer alan üniversite sayısını 2028’de 10’a çıkarmak olduğunu söyleyen Özvar: "Ben inanıyorum ki araştırma üniversitelerimizin tamamı, fiziksel altyapıları ve sahip oldukları akademik insan kaynağı ile önümüzdeki 5 yılda ilk 500 içerisinde yer alma potansiyeline sahiptirler. Son yıllarda artan uluslararası öğrenci hareketliliğinde bu tür değerlendirmelerin fevkalade önemli olduğunu görüyoruz" dedi. Başkan Özvar: "Destek Programı Uygulamasına Israrla Devam Edeceğiz" ADEP kapsamında üniversitelere 2024’te 400 milyon lira ödenek tahsis edildiğini belirten Özvar, üniversitelerin kendi kaynaklarından aktaracakları rakamlarla 327 projeye, 503,9 milyon lira bütçe aktarımı yapılacağını belirtti. Yükseköğretim Kurulu olarak kalite odaklı anlayışı temel misyon edindiklerini ve bu amaçla araştırma üniversitelerine yönelik destek programlarının uygulanmasına ısrarla devam edeceklerinin vurgulayan Özvar, sözlerini şöyle sürdürdü: "Tüm üniversitelerimizin araştırma kapasite ve kalitesinin artırılmaya ihtiyacı var. Son 5 yıllık veriler, daha nitelikli yayın sayısında ciddi bir artış olduğunu gösteriyor. Ancak dünyadaki büyük bilim çevreleriyle mukayese edildiğinde hala bilhassa Q1, Q2 yayınları konusunda ciddi mesafe kat etmemiz gerekiyor. Yıllık 45-46 bin düzeyinde olan bilimsel doküman sayısını yayın kalitesinden ödün vermeden biraz daha artırılmasına ihtiyaç vardır. Bunu yapacak kurumların başında araştırma üniversitelerimiz gelmektedir” ifadelerini kullandı. Şenel: "Üniversitelerimizin Ar-Ge Faaliyetlerini Genişletmesini İstiyoruz" ADEP ile araştırma üniversitelerine, yıllık performanslarını dikkate alarak bilimsel araştırma projeleri için kaynak tahsisi yaptıklarını hatırlatan Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanı İbrahim Şenel ise bu çerçevede, araştırma üniversitelerine 2022’de 100 milyon lira olarak tahsis ettikleri ödenek tutarını 2023’te 250 milyon liraya yükselttiklerini belirterek şöyle devam etti: "Bu yıl için bu rakam 400 milyon lira olarak Bütçe Kanunu ile belirlenmiş oldu. Cumhurbaşkanımızın olurlarıyla üniversitelerimizin performansları ve uygulama sonuçlarını dikkate alarak ödenek tahsislerini yakın zamanda gerçekleştirmeyi ve ödeneği üniversitelerimize aktarmayı planlıyoruz. Ödenek artışlarıyla araştırma üniversitelerimizin Ar-Ge faaliyetleri ve nitelikli insan gücü yetiştirmesine yönelik imkanlarını genişletmesini, milli politika ve hedeflerimize hizmet edecek çalışmalarını artırarak sürdürmesini bekliyoruz." Rektör Çomaklı: “Araştırma Üniversitesi Ünvanı ile Çalışmalarımıza Kararlılıkla Devam Ediyoruz” Toplantıya ilişkin açıklamada bulunan Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı ise: “Araştırma Üniversiteleri Destek Programı (ADEP), ülkemizin araştırma ve geliştirme potansiyelini artırmayı, bilimsel üretkenliği desteklemeyi ve ulusal ve uluslararası düzeyde rekabetçiliği artırmayı hedefleyen önemli bir girişimdir. Bu kapsamda düzenlenen değerlendirme toplantısı, katılımcı üniversitelerin araştırma alanındaki çalışmalarını değerlendirme ve gelecek stratejilerini belirleme fırsatı sunmaktadır. Atatürk Üniversitesi, bilim ve araştırma alanında ulusal ve uluslararası düzeyde tanınan bir kurum olarak, ADEP’in temel amaçlarına uygun şekilde hareket etmekte ve ülkemizin bilimsel gelişimine katkı sağlamaktadır. Üniversitemiz, geniş kapsamlı araştırma projeleri, uluslararası iş birlikleri ve yenilikçi çalışmalarıyla bilim dünyasında kendine sağlam bir yer edinmiştir” şeklinde konuştu. Atatürk Üniversitesinin araştırma alanındaki başarılarını vurgulayan Çomaklı: “Üniversitemizin bilimsel üretkenliğini artırmak ve ulusal düzeydeki rekabetçiliğini güçlendirmek için tüm mensuplarımız ile çalışmalarımıza kararlılıkla devam etmekteyiz. Araştırma Üniversitesi statüsünün gerek finansal açıdan gerekse akademik alanda tanımış olduğu haklar bizim daha da geniş bir yelpazede çalışma yapmamıza vesile oluyor. Bu açıdan ADEP Değerlendirme Toplantısında alınan kararlar ve belirlenen stratejiler doğrultusunda, Atatürk Üniversitesi, araştırma alanındaki başarısını daha da ileriye taşıyacak ve ülkemizin bilimsel ve teknolojik kalkınmasına önemli katkılar sunmaya devam edecektir” dedi. Toplantı; katılımcıların, araştırma politikaları ve stratejileri hakkında bilgi paylaşımında bulunmalarıyla sona erdi.
02 Mayıs 2024 Perşembe - 16:56 Samancı; “Aile herşeydir” Eğitimci Abdullah Samancı, bir çocuğun kişisel ve akademik gelişiminde ailenin çok önemli olduğunu söyledi. Çocukların akademik başarılarının ve genel gelişimlerinin arkasında birçok faktör bulunduğunu anlatan Samancı, “Ancak, yapılan araştırmalar ve uzmanların görüşleri, aile iletişiminin bu başarıların temelini oluşturduğunu göstermektedir. Özellikle öğrencilerin aileleriyle sağlıklı ve olumlu bir iletişim kurması, başarılarını artırmanın ve zorlukları aşmanın anahtarıdır” dedi. Samancı, aile içi iletişim nasıl sağlanır ve öğrencinin başarısına nasıl katkıda bulunur? Konusunda değerlendirmesini şöyle sürdürdü; Aile İçi İletişimin Önemi Aile, çocukların ilk ve en önemli iletişim ortamıdır. Bu nedenle, aile içi iletişim kalitesi çocuğun duygusal ve sosyal gelişiminde kritik bir rol oynar. Sağlıklı bir iletişim ortamı, çocukların duygularını ifade etmelerine, sorunları çözmelerine ve başkalarıyla ilişki kurmalarına yardımcı olur. Ayrıca, aile içi iletişim, öğrencilerin özgüvenlerini artırır ve akademik başarılarını olumlu yönde etkiler. Ailenin Rolü Aileler, çocuklarıyla olan iletişimlerinde aktif bir rol üstlenmelidir. İşte ailelerin sağlıklı iletişimi sağlamak ve öğrencilerin başarısını desteklemek için yapabilecekleri bazı önemli adımlar: Açık ve Empatik Dinleme Çocuğunuzla iletişim kurarken onu dinlemek ve anlamak önemlidir. Onun duygularını, düşüncelerini ve endişelerini ciddiye alın. Empati kurarak, onun hislerini ve bakış açısını anlamaya çalışın. Olumlu Geri Bildirim Çocuğunuzun başarılı olduğu noktaları takdir edin ve ona güven verin. Ancak, yapıcı eleştirileri de yapmaktan çekinmeyin. Ancak bunu yaparken eleştirilerinizi olumlu bir dille ifade edin ve çözüm önerileri sunun. Açık ve Dürüst İletişim Aile içi iletişimde samimiyet ve dürüstlük önemlidir. Çocuğunuza karşı açık olun ve onun da size karşı aynı şekilde açık olmasını teşvik edin. Sorunlarınızı ve endişelerinizi paylaşarak, birbirinize destek olun. İşbirliği ve Destek Öğrencinin başarısı için ailecek birlikte çalışın. Çocuğunuzun akademik ve kişisel hedeflerine destek olun ve onun bu hedeflere ulaşması için gereken kaynakları sağlayın. Ayrıca, öğrencinin ödevlerine ve projelerine yardımcı olmak için zaman ayırın. Sınırlar ve Kurallar Aile içi iletişimde belirlenen sınırlar ve kurallar, herkesin kendini güvende hissetmesini sağlar. Bu nedenle, çocuğunuzla birlikte aile içi kuralları belirleyin ve bu kurallara uyulmasını sağlayın. Ancak, bu kuralları belirlerken çocuğunuzun görüşlerini de dikkate alın. İyi iletişim kurmak önemli adım Aile içi iletişim, öğrencilerin akademik başarılarını ve genel mutluluklarını önemli ölçüde etkiler. Aileler, sağlıklı bir iletişim ortamı sağlayarak çocuklarının duygusal ve sosyal gelişimini desteklemeli ve onların başarılı olmalarına yardımcı olmalıdır. Empati, açıklık, işbirliği ve destek, aile içi iletişimin temel unsurlarıdır. Unutmayın ki, çocuklarınızın başarısı için onlarla iyi iletişim kurmak her zaman en önemli adımdır.”
Erzurum Kadın Kooperatifi ve Köyden Gelsin’den işbirliği protokolü
02 Mayıs 2024 Perşembe - 09:21 Erzurum Kadın Kooperatifi ve Köyden Gelsin’den işbirliği protokolü Erzurum’un Narman ilçesine bağlı Kilimli köyünde yöresel gıda ürünleri üzerine üretim faaliyetlerini sürdüren Köyden Gelsin ve Erzurum merkezde faaliyet gösteren Erzurum Kadın Kooperatifi örnek bir protokole imza attı. Protokolde imzalar, Erzurum Kadın Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Zeynep Polat ve Köyden Gelsin işletme sahibi Ömer Karahan tarafından atıldı. Faaliyetlerinde doğal ve organik ürün üretimi ve satışını esas alan Erzurum Kadın Kooperatifi ve Köyden Gelsin, yöresel ürünlerin değerini ve kadın gücünü artırmaya yönelik yapılan anlaşmayla; köy dokusunu tüm doğallığıyla ürünlerine yansıtan Köyden Gelsin ürünlerinin Erzurum’da tek satış noktasının Erzurum Kadın Kooperatifi olacağını bildirdi. Protokolün; yerelde ticari işbirliğine destek vermek, yerel dokunun doğal ve organik standartlarda, ulusal ve uluslararası düzeyde tanıtılmasına aracılık etmek, ürün portföyünü geliştirmek, kadın istihdamını ve kadın dayanışmasını artırmak, fiziki ve dijital ortamda satış/pazarlama faaliyetlerini birlikte yürütmek adına gerçekleştiği, bu protokolün sadece iki firmanın iş birliği anlamına gelmenin ötesinde, yöresel ürünlerin ticaretiyle yerel ve bölgesel kalkınmaya önemli katkılar sağlayacak nitelikte olduğu belirtildi. Erzurum Kadın Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Zeynep Polat; “İmzalanan protokolle Erzurum Kadın Kooperatifi üye sayısının artması ve kooperatifin faaliyetlerinin genişlemesi, bölgedeki kadınların iş imkanlarını ve gelirlerini artıracak aynı zamanda, kooperatifçilik ruhu sayesinde kadınlar arasında dayanışma ve güç birliği artacaktır” dedi. Polat; “Bu protokolle yöresel ürünlerin değerlendirmesi konusunda örnek teşkil etmesi hedefiyle, Erzurum’un yöresel ürünlerinin ulusal ve uluslararası pazarda tanınması ve Erzurum’un turizm potansiyelinin artması da beklenmektedir. Erzurum Kadın Kooperatifi ve Köyden Gelsin arasındaki bu protokol, sadece iki firmanın iş birliği anlamına gelmenin ötesinde, önemli bir sosyal ve ekonomik kalkınma projesidir” dedi. Köyden Gelsin işletme sahibi Ömer Karahan ise; “Bu iş birliği, bölgedeki diğer küçük işletmelerin ve girişimcilerin de gelişmesine ilham kaynağı olacak ve yerel ekonomiye katkıda bulunacaktır. Köyden Gelsin ve Erzurum Kadın Kooperatifi arasındaki bu protokolle, her iki kuruluşun bilgi ve birikimlerini paylaşması Erzurum’un zengin kültürü ve gastronomisinin daha geniş kitlelere tanıtılabilmesine vesile olacak, yeni ürünler geliştirilerek mevcut ürünlerin kalitesi artırılacaktır” diye konuştu.
Erzurum’da 1 Mayıs’ta sessiz kutlama
01 Mayıs 2024 Çarşamba - 12:20 Erzurum’da 1 Mayıs’ta sessiz kutlama Erzurum’da 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla düzenlenen etkinlikler sessiz ve olaysız geçti. Erzurum’da sendikalar 1 Mayıs kutlamaları çerçevesinde farklı alanlarda bir araya geldi. Havuzbaşı Kent Merkezi’nde Hak-İş tarafından düzenlenen kutlama programına 25 kişinin katıldığı gözlendi. Meydanda güvenlik önlemi alan polis sayısı ise katılımcılardan daha fazla oldu. Hak-İş İl Başkanı Erdoğan Çelik, Filistin başta olmak üzere, Suriye, Yemen, Libya, Afganistan, Irak, Somali, Arakan, Doğu Türkistan’da ve yeryüzünün bütün mazlum coğrafyalarında yaşanan insanlık dışı olaylara DUR demek için meydanlarda olduklarını belirterek, “Mazlum coğrafyalarda yaşanan insanlık dışı zulümlerin son bulması için uluslararası işçi hareketini duyarlılık göstermeye ve birlikte mücadeleye davet ediyoruz. HAK-İŞ olarak, Gazze’de ve Filistin’de şehit olan tüm kardeşlerimizi dua ve rahmetle yad ediyoruz. Yaralılarımıza acil şifalar diliyor, bir an önce soykırımın sona ermesini istiyoruz. HAK-İŞ olarak ülkemizi korumak için canlarını feda eden şehitlerimizi rahmet, gazilerimizi minnetle anıyoruz. Türkiye’de ve dünyanın dört bir yanında iş kazası ve meslek hastalıklarında hayatını kaybeden emekçi kardeşlerimizi dua ve rahmetle yad ediyoruz. HAK-İŞ olarak Türkiye Yüzyılının emeğin ve emekçinin yüzyılı olacağına inanıyor, işçilerimizden aldığımız güç ile geleceğe emin adımlarla yürüyoruz. HAK-İŞ olarak, Türkiye’nin geleceği, istikrarı, huzur ve güveni için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.” dedi. Konuşmanın ardından katılımcılar toplu fotoğraf çekimine katıldı ve sessiz bir şekilde dağıldılar.
Vali Çiftçi’den 1 Mayıs mesajı
01 Mayıs 2024 Çarşamba - 11:41 Vali Çiftçi’den 1 Mayıs mesajı Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi, 1 Mayıs Emek Ve Dayanışma Günü vesilesiyle bir mesaj yayınladı. Vali Çiftçi, mesajında emeğiyle varlık bulan, maddi ve manevi değer üreten, alın teri döken ve helal kazanç peşinde koşan tüm çalışanların "1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü"nü kutladığını ifade ederek, “Hayatın dengesi olarak sayabileceğimiz emek; alın teri döken, helal kazanç ile hem kendi geçimini sağlayan hem de milletimizin kalkınması ve refahı için çalışan emekçi kardeşlerimizin temel hayat prensibini oluşturmaktadır. Çünkü bizim inancımızda ve medeniyetimizde çalışmak; bir işe emek vermek, müstesna bir yere sahiptir. Zahmet çekmenin rahmete işaret olduğuna inanılarak, "Emek olmadan yemek olmaz." anlayışıyla hareket edilir. Nitekim Peygamber Efendimiz (S.A.S.) "Hiç kimse elinin emeğinden daha hayırlı bir kazanç yememiştir." buyurmaktadır. Bu anlayışla bizler de çalışanlarımızın mutluluğunu, ülkemizin müreffeh geleceğini aydınlatan bir meşale olarak görüyoruz. Devlet olarak çalışanlarımızın ve işçi kardeşlerimizin emeklerinin karşılığını tam almaları, çalışma şartlarının daha da iyileştirilmesi, hak ettikleri yaşam standardına kavuşmaları, iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için var gücümüzle çalışıyoruz. Üreten elleri ve çalışkan yürekleriyle milletimiz ve devletimiz için çok büyük bir değere sahip olan emekçi kardeşlerimiz, dayanışmanın ve birlikte çalışmanın timsalidir. Çalışanlarımızın fedakârlıklarıyla maden ocaklarından atölyelere, tarlalardan fabrikalara, kooperatiflere kadar icra edilen her faaliyette el emeği, göz nuru, alın teri ile hizmet ederek Türkiye’mizin ekonomik alanda büyümesine katkı sağlamaktadır. Daha müreffeh bir ülke olma yolunda işçinin alın teri kurumadan hakkını veren, işçi kardeşlerimizin özverili çalışmalarını takdir eden, çalışanlarının sorunlarını dile getirmesini sağlayan ve bu sorunların çözümüne ışık tutarak İşçi-işveren kaynaşmasına vesile olan işverenlere de ihtiyacımız olduğunun bilincindeyiz. Hakkaniyetli bir çalışma ortamı sunarak çalışanlarının emeğini karşılıksız bırakmayan işverenlerimizin artması temennisiyle devletimiz, helal kazanç politikasıyla sermayesini yöneten işverenlerimizi de göz ardı etmemekte, çeşitli desteklerle onlara kol kanat germektedir. "Ekmeği, öğrendim, sonra ekmeğin bolca üretilmesi gerektiğini, sonra da ekmeği hakça bölüşmenin, bolca üretmek kadar önemli olduğunu öğrendim." diyen Hz. Mevlana’nın anlayışıyla bir araya gelerek iş bölümüne bağlı olarak çalışıp, refah ve bolluğumuzun artmasına vesile olan tüm emekçi kardeşlerimiz, üretimin en önemli unsurudur. Tüm dünyada işçi ve emekçiler tarafından kutlanan 1 Mayıs’ın birlik ve beraberliğimizi pekiştirmesini, hakkaniyetli bir çalışma ortamına vesile olmasını ve kardeşçe uzak bir bayram havasında geçmesini temenni ediyorum. Bu vesileyle tüm emekçi kardeşlerimize aileleriyle birlikte sağlıklı, huzurlu, mutlu bir yaşam diliyor, çalışma hayatlarında başarılar niyaz ediyorum.” dedi.
Kent Meydanında 1 Mayıs İşçi Bayramı davul zurna eşliğinde kutlandı
01 Mayıs 2024 Çarşamba - 11:33 Kent Meydanında 1 Mayıs İşçi Bayramı davul zurna eşliğinde kutlandı Erzurum’da Yakutiye kent meydanında 13 sendika başkanı ve üyeleri 1 Mayıs İşçi Bayramı dolayısıyla davul zurna eşliğinde halaylar çekti. 1 Mayıs emeğin, alın terinin, barışın, demokrasinin ve güvenli bir gelecek için dayanışmanın, yardımlaşmanın günü olduğunu ifade eden Türk İş Erzurum İl Temsilcisi ve Demir Yol İş Sendikası Şube Başkanı Yusuf Gökcan, günün şartlarına uygun seviyede eşit ve adil ücret uygulanması vergide adaletin sağlanması gerektiğini söyledi. Gökçan, “1 Mayıs emeğin, alın terinin, barışın, demokrasinin ve güvenli bir gelecek için dayanışmanın, yardımlaşmanın günüdür. Bu gün o gündür. Bugün biz emekçilerin; Günün şartlarına uygun seviyede eşit ve adil ücret uygulanmasını; Vergide adaletin sağlanmasını; Özgürce örgütlenmemize imkan verilmesini; Tüm haklarımızın korunup geliştirilmesini; Gelişen üretim teknolojilerine uyum sağlayacak işçi eğitimlerinin yapılmasını; İş sağlığı ve güvenliğinin gerektirdiği şartlara uygun çalışma ortamlarının sağlanmasını, Birlik, beraberlik ve dayanışma içinde kararlılıkla mücadelemizi sürdüreceğimizi, meydanlarda haykıracağımız gündür. 17 Kasım 2019 tarihinde Çin’de başlayıp tüm ülkeleri etkisi altına alan COVID-19 pandemisinin; 2022 yılında askeri operasyon ile başlayıp devam eden Rusya-Ukrayna Savaşının; İsrail’in Filistin topraklarına girip Filistin halkını hunharca yok etmek için başlattığı zulmün; Acımasızca oluşturulan terör eylemlerinin; Ülkemizi ve tüm dünya ülkelerinin ekonomisini olumsuz etkilemesi, tüm bu olayların yanında 6 Şubat tarihinde 11 ilimizi etkileyen deprem felaketinin ülkemizde can ve mal kaybına da neden olması, ülkemizin olumsuz etkilenmesini daha da ağırlaştırmıştır. Ülkemizin ekonomide yaşadığı sıkıntıya bağlı olarak yüksek oranda devam eden enflasyonla mücadele ile sağlanan ücret artışlarına rağmen, ücretlerin reel değerini düşürmesi işçimizi, emeklimizi dayanılması güç geçim sıkıntısına sokmuştur. Adil olmayan vergi sistemimize bağlı olarak ücretlerden yüksek oranda vergi kesilmesi ile işçi Ocak ayında aldığı ücreti yılın yarısından itibaren alamamaktadır. Ücretlere uygulanan düşük vergi dilimlerinin oluşturduğu bu uygulama, işçinin örgütlü olmadığı işyerlerinde ücretlerin düşük gösterilmesine; İşçinin sosyal sigorta hakkını kaybetmesini dahi göze alarak kayıt dışı çalışmaya teşvik etmesine; Ülkenin bu nedene bağlı olarak önemli miktarda vergi kaybına yol açmıştır.” Kaçak İşçi Çalıştırılması Kolaylaştırıldı Yapılan mücadeleye rağmen halan sürmekte olan örgütlenmenin önündeki engeller, kaçak işçi çalıştırılmasını kolaylaştırıldığını belirten Türk İş Erzurum İl Temsilcisi ve Demir Yol İş Sendikası Şube Başkanı Yusuf Gökcan, iş sağlığı ve iş güvenliği şartlarına uygun olmayan ortamlarda çok düşük ücretlerle, çağdaş köle şartlarında işçi çalıştırılmasına devam edilmesi ülkenin önemli sorunlarından biri olarak devam ettiğini söyledi. Gçkçan, “İş sağlığı ve iş güvenliği şartlarına uygun olmayan ortamlarda çok düşük ücretlerle, çağdaş köle şartlarında işçi çalıştırılmasına devam edilmesi ülkemizin önemli sorunlarından biri olarak devam etmektedir. Sendikaya üye olmak isteyen işçinin işten çıkartılması neredeyse normal bir uygulama haline gelmiştir. Kamu kurum ve kuruluşlarında çoğu haklarından mahrum olarak taşeron işçilerin çalıştırılmaya devam edilmesi önemli bir sorun olarak gündemdedir. Halen ülkemizde kayıt dışı çalıştırılan işçi oranı yüzde 30 seviyelerinde devam etmektedir. Geçmiş yıllardan beri devam eden işsizlik yapısal sorun haline gelmiştir. TÜİK’in 2024 Şubat ayı verilerine göre işsizlik oranı %8,7’dir. İşsizlik oranı erkeklerde %7,3 iken, kadınlarda %11,3 seviyesindedir. Genç nüfusun işsizlik oranı ise %15,6’dır. Genç nüfusun işsizlik oranının yüksek oluşu, geleceğimizin güvencesi olan Sosyal Güvenlik Kurumunun aktif pasif dengesi bakımından büyük önem arz etmektedir. Sosyal Güvenlik Kurumunun verilerine göre, ülkemizde her gün 5 işçi iş kazası sonucu hayatını kaybetmektedir. İş Sağlığı, İş Güvenliği Meclisinin verilerine göre 2023 yılında 1929 işçi iş kazaları sonucu hayatını kaybetmiştir. Ülkemiz ölümlü iş kazalarında Avrupa ülkeleri içinde birinci sırada, İLO’nun 12 Temmuz 2023 tarihinde güncellenen verilerine göre, dünya ülkeleri sıralamasında ise ölümcül olmayan mesleki yaralanmalar bakımından 11. ölümlü iş kazası sayısı bakımından 15. sırada yer almaktadır. Ülkemizde hemen hemen her gün en az bir kadın hunharca öldürülmektedir. Diğer bir kanayan yaramız ise çocukların her türlü şiddete karşı korunamaması ve çocuk işçiliğidir ve tüm bu konular gündemde yeteri kadar yer almamaktadır. Bugün Emek ve Dayanışma Günümüzde tüm sorunlarımızı bir kez daha haykırıyor, kamuoyu ile iktidar ve muhalefet partileriyle paylaşıyor, sorunlarımıza kısa sürede çözüm getirilmesini talep ediyoruz. Gece - gündüz, kış - yaz, soğuk - sıcak, yağmur - kar demeden çalışarak üreten biz işçiler, emeğimizin karşılığı olan ve geçim sıkıntısı çekmeden, aile bireylerimizle birlikte çağdaş düzeyde yaşayacak ücret istiyoruz. Asgari ücretin yoksulluk sınırının üstünde belirlenmesini istiyoruz. Emekli aylığı alt sınırının asgari ücret düzeyine yükseltilmesini istiyoruz. Gelir vergisinde adaletin sağlanmasını, çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alınmasını istiyoruz. Yapılacak yasal düzenlemelerle örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılmasını istiyoruz. Ülkemiz şartlarına uygun projelerin uygulanarak, etkin denetimin yapılarak kayıt dışı istihdamın önlenmesini istiyoruz. Kamu kurum ve kuruluşlarında çalıştırılan taşeron işçilerinin, ilgili kurumların kadrolarına geçirilmelerini ve kamu kurum ve kuruluşlarında taşeron işçi çalıştırılmasına son verilmesini istiyoruz. İşyerlerinin düzenli ve etkin denetimlerinin yapılarak mevzuatın ve teknolojinin gerektirdiği önlemlerin alınmasını ve ölümlü iş kazanlarının sonlanmasını istiyoruz. Başta sanayi olmak üzere istihdam imkanı sağlayacak yatırımların teşvik edilerek beyin göçünün önlenmesini ve işsizlik oranının kabul edilir bir düzeye çekilmesini istiyoruz. Çocukların her türlü şiddetten korunmasını ve ülkemizde yaşanan kadın cinayetlerinin önlenmesini, faillerine caydırıcı ağır cezaların verilmesini ve bu tür eylemlerin son bulmasını istiyoruz. Çocukların çalıştırılmasındaki en büyük nedenlerden biri yoksulluk ve eğitimsizliktir. Erken yaşta çalışmaya başlayan çocukların, kendi yaşıtları ile oynayıp, eğlenip, güven içinde öğrenimlerini sürdürmelerini istiyoruz. Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında kutladığımız Emek ve Dayanışma Günümüzde, haykırdığımız sorunlarımızın çözüme kavuşturulmasını bekliyor, tüm emekçilerimizin dayanışma gününü kutluyoruz.” diye konuştu.
İstanbul Dans Günleri’nde hançer barı oynayacaklar
01 Mayıs 2024 Çarşamba - 10:45 İstanbul Dans Günleri’nde hançer barı oynayacaklar Erzurum halk oyunlarının vazgeçilmezi olan hançer barı İstanbul Dans Günleri’nde sergilenecek. Dünya Dans Günü kapsamında İBB Kültür tarafından bu yıl ilk kez düzenlenen Uluslararası İstanbul Dans Günleri’nde Erzurum’un yöresel halk oyununun önemli bir parçası olan hançer barı performansı sergilenecek. İBB Kültür’ün, 29 Nisan Dünya Dans Günü kapsamında düzenlediği Uluslararası İstanbul Dans Günleri, 22 Nisan - 2 Mayıs 2024 tarihleri arasında flamenkodan sokak dansına, baleden sirtakiye farklı dans türlerinin önemli temsilcilerini İstanbul’da ağırlıyor. Bu çerçevede festivalde Suat Kılınboz ve Sahit Göktaş, hançer barı oynayacak. Erzurum halk oyunlarının önemli bir ismi olan Suat Kılınboz, Erzurum kültür hayatının vazgeçilmezlerinden birisi olan hançer barını böylesi önemli bir organizasyonda sergileyecek olmalarının kendilerini de heyecanlandırdığını ifade ederek, “Cemal Reşit Rey Konser Salonunda "Uluslararası İstanbul Dans Günleri" kapsamında, 2 Mayıs 2024 Saat 20.00’da İstanbul Cemal Reşit Rey Konser Salonunda Hançer Bar’ını icra etmek için davet edildim. Nasipse, Milli Kıyafetimizi 22 yıl sonra tekrar giymenin gururunu yaşayacağım programda Sahit Göktaş ile performans sergileyeceğiz. Programı izlemek isteyenler "İstanbul Senin" uygulamasından bilet temin edebilirler.” dedi.